Öneri Formu
Hadis Id, No:
26613, N004103
Hadis:
أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ قَالَ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ بِهَذَا الإِسْنَادِ مِثْلَهُ وَلَمْ يَرْفَعْهُ .
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim (b. Mahled), ona da Abdürrezzak (b. Hemmam b. Nafi') bu isnadla benzer bir hadis rivayet etmiş, ancak isnadı Rasulullah'a (sav) kadar ulaştırmamıştır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Muhârebe 26, /2356
Senetler:
1. Ebu Bekir Abdullah b. Zübeyr el-Esedî (Abdullah b. Zübeyr b. Avvam)
2. Ebu Abdurrahman Tâvus b. Keysan el-Yemanî (Tâvus b. Keysan)
3. Ebu Muhammed Abdullah b. Tavus el-Yemanî (Abdullah b. Tâvus b. Keysan)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
6. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
Cihad, Allah yolunda tozlanmak, çalışıp çabalamak
Cihad, fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26694, N003146
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْعَلاَءِ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ قَالَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ عَمْرِو بْنِ مُرَّةَ عَنْ سَالِمِ بْنِ أَبِى الْجَعْدِ عَنْ شُرَحْبِيلَ بْنِ السِّمْطِ قَالَ لِكَعْبِ بْنِ مُرَّةَ يَا كَعْبُ حَدِّثْنَا عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَاحْذَرْ . قَالَ سَمِعْتُهُ يَقُولُ « مَنْ شَابَ شَيْبَةً فِى الإِسْلاَمِ فِى سَبِيلِ اللَّهِ كَانَتْ لَهُ نُورًا يَوْمَ الْقِيَامَةِ » . قَالَ لَهُ حَدِّثْنَا عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَاحْذَرْ . قَالَ سَمِعْتُهُ يَقُولُ « ارْمُوا مَنْ بَلَغَ الْعَدُوَّ بِسَهْمٍ رَفَعَهُ اللَّهُ بِهِ دَرَجَةً » . قَالَ ابْنُ النَّحَّامِ يَا رَسُولَ اللَّهِ وَمَا الدَّرَجَةُ قَالَ « أَمَا إِنَّهَا لَيْسَتْ بِعَتَبَةِ أُمِّكَ وَلَكِنْ مَا بَيْنَ الدَّرَجَتَيْنِ مِائَةُ عَامٍ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Alâ (b. Küreyb), ona Ebu Muaviye (Muhammed b. Hazim), ona A'meş (Süleyman b. Mihran), ona Amr b. Mürre (b. Abdullah b. Tarık), ona da Salim b. Ebu Ca'd (Salim b. Rafi')nin rivayet ettiğine göre, Şurayh b. Simt (b. Esved b. Cebele) bir keresinde Ka'b b. Mürre'ye "Ey Ka'b! Bize Rasulullah'ın (sav) bir hadisini naklet. (Ancak onun sözünü eksilterek ya da ona bir şeyler ekleyerek aktarmaktan) sakın.!" dedi. Bunun üzerine Ka'b, Rasulullah'ı (sav) "Kimin İslam yolunda, Allah uğrunda bir tek kılı dahi ağarırsa, bu kıyamet gününde onun için bir nur olur." buyururken işittiğini söyledi. Şurayh b. Simt (b. Esved b. Cebele) tekrar Ka'b b. Mürre'ye "Ey Ka'b! Bize Rasulullah'ın (sav) bir hadisini daha naklet. (Ancak onun sözünü eksilterek ya da ona bir şeyler ekleyerek aktarmaktan) sakın.!" dedi. Bunun üzerine Ka'b, Rasulullah'ı (sav) "Ok atın. Kim düşmana bir ok ulaştırırsa Allah o ok sebebiyle oku atanın (cennetteki makamını) bir derece yükseltir." buyururken işittiğini söyledi. İbn Nehham "Ya Rasulallah! Bir derecenin yüksekliği ne kadardır?" diye sordu. Rasulullah (sav) "O, annenin evindeki kapı eşiğinin yüksekliği kadar değildir. Aksine iki derce arasındaki uzaklık ancak yüz yılda katedilebilecek bir mesafedir.
Sâlim b. Ebi’l Ca’d’ten (r.a) rivâyete göre, Şurahbil b. Sımt, Ka’b b. Mürre’ye; Ey Ka’b! Rasûlullah (s.a.v)’den duyduğun bir hadisi bize aktar ilave ve noksanlaştırmaktan da sakın!” Ka’b b. Mürre şöyle anlattı: Rasûlullah (s.a.v)’den işittim şöyle diyordu: “Kim, Allah yolunda İslâm dini yeryüzünde hâkim olsun diye çabalar da bu uğurda saçını ağartırsa, kıyamet günü o saçları onun için nur olur.” Yine, Ka’b b. Mürreye, “Tekrar bir hadis anlat fakat eksiltme ve fazlalaştırma yapma” dedim. O da şöyle dedi: Rasûlullah (s.a.v)’den işittim şöyle buyurdu: “Düşmana ok atın, düşmana bir ok isabet ettirenin Allah derecesini yükseltir.” İbn-ün Nehham diyor ki: “Ey Allah’ın Rasûlü! bu derecenin yüksekliği ne kadardır?” Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “O ananın evindeki eşik kadar değildir fakat iki derece arası yüz yıllık mesafedir” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Cihâd 26, /2290
Senetler:
1. Ka'b b. Mürre el-Behzi (Ka'b b. Mürre)
2. Şurahbil b. Simt el-Kindî (Şurahbil b. Simt b. Esved b. Cebele)
3. Salim b. Ebu Ca'd el-Eşceî (Salim b. Rafi')
4. Amr b. Mürre el-Muradî (Amr b. Mürre b. Abdullah b. Tarık)
5. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
6. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
7. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
Cihad, Allah yolunda tozlanmak, çalışıp çabalamak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
26749, N003169
Hadis:
قَالَ الْحَارِثُ بْنُ مِسْكِينٍ قِرَاءَةً عَلَيْهِ وَأَنَا أَسْمَعُ عَنِ ابْنِ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ شُرَيْحٍ عَنْ عَبْدِ الْكَرِيمِ بْنِ الْحَارِثِ عَنْ أَبِى عُبَيْدَةَ بْنِ عُقْبَةَ عَنْ شُرَحْبِيلَ بْنِ السِّمْطِ عَنْ سَلْمَانَ الْخَيْرِ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « مَنْ رَابَطَ يَوْمًا وَلَيْلَةً فِى سَبِيلِ اللَّهِ كَانَ لَهُ كَأَجْرِ صِيَامِ شَهْرٍ وَقِيَامِهِ وَمَنْ مَاتَ مُرَابِطًا أُجْرِىَ لَهُ مِثْلُ ذَلِكَ مِنَ الأَجْرِ وَأُجْرِىَ عَلَيْهِ الرِّزْقُ وَأَمِنَ مِنَ الْفَتَّانِ » .
Tercemesi:
Bize Haris b. Miskin (b. Muahmmed), -Ben Haris'i dinlerken o kıraat yoluyla aktarmıştır.-, ona İbn Vehb (Abdullah b. Vehb b. Müslim), ona Abdurrahman b. Şurayh, ona Abdülkerim b. Haris (b. Yezid), ona Ebu Ubeyde b. Ukbe (Murra b. Ukbe b. Nafi'), ona Şurahbil b. Simt (b. Esved b. Cebele), ona da Selman el-Hayr (Selman el-Farisî)'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kim Allah yolunda bir gün bir gece nöbet tutarsa, ona bir ay oruç tutmuş ve bu ayın gecelerini ihya etmiş gibi sevap verilir. Kim de Allah yolunda nöbet tutarken ölürse ona da aynı sevap verilir. (Ölümünden kıyamet gününe kadar Rabbi katında) rızıklandırılır ve kabir azabından (veya kabirde Münker ve Nekir meleklerinin sorgusundan) emin olur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Cihâd 39, /2292
Senetler:
1. Selman el-Farisî (Selman b. İslam)
2. Şurahbil b. Simt el-Kindî (Şurahbil b. Simt b. Esved b. Cebele)
3. Ebu Ubeyde b. Ukbe el-Kuraşî (Murra b. Ukbe b. Nafi)
4. Abdülkerim b. Haris el-Hadramî (Abdülkerim b. Hars b. Yezid)
5. Abdurrahman b. Şurayh el-Meafirî (Abdurrahman b. Şurayh)
6. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
7. Haris b. Miskin el-Ümevî (Haris b. Miskin b. Muhammed)
Konular:
Cihad, Allah yolunda tozlanmak, çalışıp çabalamak
Cihad, fazileti
Güvenlik, nöbet tutma, savaşta, seferde
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43810, DM002442
Hadis:
أَخْبَرَنَا الْقَاسِمُ بْنُ كَثِيرٍ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ شُرَيْحٍ يُحَدِّثُ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سُلَيْمَانَ : أَنَّ مَالِكَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ مَرَّ عَلَى حَبِيبِ بْنِ مَسْلَمَةَ أَوْ حَبِيبٌ مَرَّ عَلَى مَالِكٍ وَهُوَ يَقُودُ فَرَساً وَيَمْشِى فَقَالَ لَهُ : ارْكَبْ حَمَلَكَ اللَّهُ. قَالَ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« مَنِ اغْبَرَّتْ قَدَمَاهُ فِى سَبِيلِ اللَّهِ حَرَّمَهُ اللَّهُ عَلَى النَّارِ ».
Tercemesi:
Bize Kasım b. Kesir (b. Numan), ona Abdurrahman b. Şurayh, ona da Abdullah b. Süleyman'ın rivayet ettiğine göre Malik b. Abdullah (b. Sinan b. Serh) bir gün Habib b. Mesleme (b. Malik b. Ekber b. Vehb)'e veya Habib b. Mesleme (b. Malik b. Ekber b. Vehb), Malik b. Abdullah (b. Sinan b. Serh)'e bir atı yularından tutup yürüyerek götürürken uğramış ve "Atına bin. Allah seni menziline ulaştırsın." demişti. Bunun üzerine Malik b. Abdullah, (niçin atına binmediğini açıklamak üzere) Rasulullah'ın (sav) "Allah yolunda ayakları tozlanan kimseye Allah ateşi haram kılmıştır." buyurduğunu ifade etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Cihâd 8, 3/1550
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Habib b. Mesleme el-Fihrî (Habib b. Mesleme b. Malik b. Ekber b. Vehb)
2. Ebu Hakim Malik b. Abdullah el-Huzâ'î (Malik b. Abdullah b. Sinan b. Serh)
3. Abdullah b. Süleyman (Abdullah b. Süleyman)
4. Abdurrahman b. Şurayh el-Meafirî (Abdurrahman b. Şurayh)
5. Ebu Abbas Kasım b. Kesir el-Kâdî (Kasım b. Kesir b. Numan)
Konular:
Cihad, Allah yolunda tozlanmak, çalışıp çabalamak
Cihad, fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43811, DM002443
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ أَبِى حَازِمٍ عَنْ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« لَغَدْوَةٌ فِى سَبِيلِ اللَّهِ أَوْ رَوْحَةٌ خَيْرٌ مِنَ الدُّنْيَا وَمَا فِيهَا ».
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yusuf (b. Vakıd b. Osman), ona Süfyan (es-Sevrî), ona Ebu Hazim (Seleme b. Dinar), ona da Sehl b. Sa'd (b. Malik b. Halid b. Sa'lebe)'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah'a yemin olsun ki Allah yolunda (cihad etmek veya hizmet etmek gibi bir gayeyle) günün ilk saatlerinden öğle vaktine kadarki zaman diliminde ya da öğle vaktinden günün son saatlerine kadarki zaman diliminde yollara düşmek dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Cihâd 9, 3/1551
Senetler:
1. Sehl b. Sa'd es-Sâidi (Sehl b. Sa'd b. Malik b. Halid b. Sa'lebe)
2. Ebû Hazim Seleme b. Dînar (Seleme b. Dînar)
3. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
4. Ebu Abdullah Muhammed b. Yusuf el-Firyabî (Muhammed b. Yusuf b. Vakıd b. Osman)
Konular:
Cihad, Allah yolunda tozlanmak, çalışıp çabalamak
Cihad, fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43813, DM002445
Hadis:
أَخْبَرَنَا الْقَاسِمُ بْنُ كَثِيرٍ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ شُرَيْحٍ يُحَدِّثُ عَنْ أَبِى الصَّبَّاحِ : مُحَمَّدِ بْنِ سُمَيْرٍ عَنْ أَبِى عَلِىٍّ الْهَمْدَانِىِّ عَنْ أَبِى رَيْحَانَةَ : أَنَّهُ كَانَ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- فِى غَزْوَةٍ فَسَمِعَهُ ذَاتَ لَيْلَةٍ وَهُوَ يَقُولُ :« حُرِّمَتِ النَّارُ عَلَى عَيْنٍ سَهِرَتْ فِى سَبِيلِ اللَّهِ ، وَحُرِّمَتِ النَّارُ عَلَى عَيْنٍ دَمَعَتْ مِنْ خَشْيَةِ اللَّهِ ». قَالَ : وَقَالَ الثَّالِثَةَ فَنَسِيتُهَا. قَالَ أَبُو شُرَيْحٍ سَمِعْتُ مَنْ يَقُولُ ذَاكَ :« حُرِّمَتِ النَّارُ عَلَى عَيْنٍ غَضَّتْ عَنْ مَحَارِمِ اللَّهِ ، أَوْ عَيْنٍ فُقِئَتْ فِى سَبِيلِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ ».
أَخْبَرَنَا الْحَكَمُ بْنُ الْمُبَارَكِ أنبأنا ابْنُ الدَّرَاوَرْدِىِّ عَنْ صَالِحِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ زَائِدَةَ قَالَ سَمِعْتُ عُمَرَ بْنَ عَبْدِ الْعَزِيزِ عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ الْجُهَنِىِّ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« رَحِمَ اللَّهُ حَارِسَ الْحَرَسِ ». قَالَ عَبْدُ اللَّهِ الدَّارِمِىُّ : عُمَرُ بْنُ عَبْدِ الْعَزِيزِ لَمْ يَلْقَ عُقْبَةَ بْنَ عَامِرٍ.
Tercemesi:
Bize Kasım b. Kesir (b. Numan), ona Abdurrahman b. Şurayh, ona Ebu Sabbah Muhammed b. Sümeyr, ona da Ebu Ali el-Hemedanî (Sümame b. Şüfey)'nin rivayet ettiğine göre Ebu Rayhane, Rasulullah'la (sav) birlikte savaştayken, bir gece Rasulullah'ın (sav) "Cehennem ateşi Allah yolunda uykusuz kalan göze haram kılınmıştır. Cehennem ateşi Allah korkusundan dolayı yaş akıtan göze de haram kılınmıştır." buyurduğunu işitmiştir. Ebu Rayhane Rasulullah'ın (sav) ateşin yakmayacağı üçüncü bir gözden de söz ettiğini,ancak onu unuttuğunu söylemiştir. Ebu Şurey, üçüncü göz hakkında Rasulullah'ın (sav) "Ateş, Allah'ın bakılmasını yasakladığı şeylere bakmayan veya Allah yolunda (savaşırken) oyulan göze de haram kılınmıştır." buyurduğunu birisinden işittiğini belirtmiştir. Bize Hakem b. Mübarek, ona İbn Deraverdî, ona Muhammed b. Zaide, ona Ömer b. Abdülaziz, ona da Ukbe b. Amir el-Cühenî'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah ordunun başında nöbet tutan askere rahmetiyle muamele etsin." Abdullah ed-Darimî, Ömer b. Abdülaziz'in Ukbe b. Amir'le görüşmediğini söylemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Cihâd 11, 3/1552
Senetler:
1. Ebu Reyhâne Şem'ûn b. Zeyd el-Ezdî (Şemûn b. Zeyd b. Hanâfe)
2. Ebu Ali Sümame b. Şüfey el-Hemedânî (Sümame b. Şüfey)
3. Ebu Sabbah Muhammed b. Şümeyr er-Ru'aynî (Muhammed b. Şümeyr)
4. Abdurrahman b. Şurayh el-Meafirî (Abdurrahman b. Şurayh)
5. Ebu Abbas Kasım b. Kesir el-Kâdî (Kasım b. Kesir b. Numan)
Konular:
Cihad, Allah yolunda tozlanmak, çalışıp çabalamak
Cihad, fazileti
Korunmak, harama/mahreme bakmaktan sakınmak
Kulluk, Allah korkusu ve ondan dolayı ağlamak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21921, T001898
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مُحَمَّدٍ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْمُبَارَكِ عَنِ الْمَسْعُودِىِّ عَنِ الْوَلِيدِ بْنِ الْعَيْزَارِ عَنْ أَبِى عَمْرٍو الشَّيْبَانِىِّ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ قَالَ: سَأَلْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقُلْتُ: يَا رَسُولَ اللَّهِ أَىُّ الأَعْمَالِ أَفْضَلُ ؟قَالَ: « الصَّلاَةُ لِمِيقَاتِهَا » . قُلْتُ :ثُمَّ مَاذَا يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟قَالَ :« بِرُّ الْوَالِدَيْنِ » . قُلْتُ :ثُمَّ مَاذَا يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ: « الْجِهَادُ فِى سَبِيلِ اللَّهِ » . ثُمَّ سَكَتَ عَنِّى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَلَوِ اسْتَزَدْتُهُ لَزَادَنِى . قَالَ أَبُو عِيسَى: وَأَبُو عَمْرٍو الشَّيْبَانِىُّ اسْمُهُ سَعْدُ بْنُ إِيَاسٍ وَهَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . قَدْ رَوَاهُ الشَّيْبَانِىُّ وَشُعْبَةُ وَغَيْرُ وَاحِدٍ عَنِ الْوَلِيدِ بْنِ الْعَيْزَارِ وَقَدْ رُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ مِنْ غَيْرِ وَجْهٍ عَنْ أَبِى عَمْرٍو الشَّيْبَانِىِّ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Muhammed (b. Musa), ona Abdullah b. Mübarek (b. Vadıh), ona Mesudî (Abdurrahman b. Abdullah b. Utbe b. Abdullah b. Mesud), ona Velid b. Ayzar, ona Ebu Amr eş-Şeybanî, ona da İbn Mesud şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'a (sav) 'Ya Rasulullah! Amellerin en faziletlisi hangisidir?' diye sordum. "Vaktinde kılınan namazdır." buyurdu. 'Ya Rasulullah! Ondan sonra hangisidir?' dedim. "Anne babaya iyi davranmaktır." buyurdu. 'Ya Rasulullah! Peki ondan sonra hangisidir?' diye sordum. "Allah yolunda cihad etmektir." buyurdu. Sonra da benimle konuşmasını sonlandırdı. Eğer ona sormaya devam etseydim, o da bana cevap vermeye devam edecekti. Ebu İsa (et-Tirmizî) şöyle demiştir: Ebu Amr eş-Şeybanî'nin adı Sa'd b. İyas'tır. Ayrıca bu, hasen sahih bir hadistir. eş-Şeybanî, Şu'be ve başkaları bu hadisi Velid b. Ayzar'dan rivayet etmiştir. Yine bu hadis, Ebu Amr eş-Şeybanî'nin İbn Mesud'dan aktardığı başka tariklerle de rivayet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Birr ve's-sıla 2, 4/310
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Amr Sa'd b. İyas eş-Şeybani (Sa'd b. İyas)
3. Velid b. Ayzar el-Abdî (Velid b. Ayzar)
4. Abdurrahman b. Abdullah el-Mesudi (Abdurrahman b. Abdullah b. Utbe b. Abdullah b. Mesud)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
6. Ebu Abbas Ahmed b. Muhammed el-Mervezî (Ahmed b. Muhammed b. Musa)
Konular:
Amel, faziletlileri
Cihad, Allah yolunda tozlanmak, çalışıp çabalamak
Haklar, Anne hakkı
İyilik, Anne-Baba, anne-babaya iyilik
KTB, ADAB
Namaz, vaktinde eda etmek, geciktirmemek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
44185, DM002486
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ عَلْقَمَةَ بْنِ مَرْثَدٍ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ بُرَيْدَةَ عَنْ أَبِيهِ قَالَ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- إِذَا أَمَّرَ رَجُلاً عَلَى سَرِيَّةٍ أَوْصَاهُ :« إِذَا لَقِيتَ عَدُوَّكَ مِنَ الْمُشْرِكِينَ فَادْعُهُمْ إِلَى إِحْدَى ثَلاَثِ خِلاَلٍ أَوْ خِصَالٍ ، فَأَيَّتُها أَجَابُوكَ إِلَيْهَا فَاقْبَلْ مِنْهُمْ وَكُفَّ عَنْهُمْ ، ثُمَّ ادْعُهُمْ إِلَى الإِسْلاَمِ فَإِنْ هُمْ أَجَابُوكَ فَاقْبَلْ مِنْهُمْ وَكُفَّ عَنْهُمْ ، ثُمَّ ادْعُهُمْ إِلَى التَّحَوُّلِ مِنْ دَارِهِمْ إِلَى دَارِ الْمُهَاجِرِينَ وَأَخْبِرْهُمْ إِنْ هُمْ فَعَلُوا أَنَّ لَهُمْ مَا لِلْمُهَاجِرِينَ وَأَنَّ عَلَيْهِمْ مَا عَلَى الْمُهَاجِرِينَ ، فَإِنْ هُمْ أَبَوْا فَأَخْبِرْهُمْ أَنَّهُمْ يَكُونُونَ كَأَعْرَابِ الْمُسْلِمِينَ يَجْرِى عَلَيْهِمْ حُكْمُ اللَّهِ الَّذِى يَجْرِى عَلَى الْمُؤْمِنِينَ وَلَيْسَ لَهُمْ فِى الْفَىْءِ وَالْغَنِيمَةِ نَصِيبٌ إِلاَّ أَنْ يُجَاهِدُوا مَعَ الْمُسْلِمِينَ ، فَإِنْ هُمْ أَبَوْا أَنْ يَدْخُلُوا فِى الإِسْلاَمِ فَسَلْهُمْ إِعْطَاءَ الْجِزْيَةِ ، فَإِنْ فَعَلُوا فَاقْبَلْ مِنْهُمْ وَكُفَّ عَنْهُمْ ، فَإِنْ هُمْ أَبَوْا فَاسْتَعِنْ بِاللَّهِ وَقَاتِلْهُمْ ، وَإِنَ حَاصَرْتَ أَهْلَ حِصْنٍ فَإِنْ أَرَادُوكَ أَنْ تَجْعَلَ لَهُمْ ذِمَّةَ اللَّهِ وَذِمَّةَ نَبِيِّهِ فَلاَ تَجْعَلْ لَهُمْ ذِمَّةَ اللَّهِ وَلاَ ذِمَّةَ نَبِيِّهِ ، وَلَكِنِ اجْعَلْ لَهُمْ ذِمَّتَكَ وَذِمَّةَ أَبِيكَ وَذِمَّةَ أَصْحَابِكَ ، فَإِنَّكُمْ إِنْ تُخْفِرُوا بِذِمَّتِكُمْ وَذِمَّةِ آبَائِكُمْ أَهْوَنُ عَلَيْكُمْ مِنْ أَنْ تُخْفِرُوا ذِمَّةَ اللَّهِ وَذِمَّةَ رَسُولِهِ ، وَإِنْ حَاصَرْتَ حِصْناً فَأَرَادُوكَ أَنْ يَنْزِلُوا عَلَى حُكْمِ اللَّهِ فَلاَ تُنْزِلْهُمْ عَلَى حُكْمِ اللَّهِ ، وَلَكِنْ أَنْزِلْهُمْ عَلَى حُكْمِكَ ، فَإِنَّكَ لاَ تَدْرِى أَتُصِيبُ حُكْمَ اللَّهِ فِيهِمْ أَمْ لاَ ، ثُمَّ اقْضِ فِيهِمْ بِمَا شِئْتَ »
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yusuf (b. Vakıd b. Osman), ona Süfyan (es-Sevrî), ona Alkame b. Mersed, ona Süleyman b. Büreyde (b. Husayb), ona da babası (Amir b. Husayb b. Abdulla hb. Haris b. A'rec) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) birini ordunun başına komutan olarak atadığı zaman ona şöyle emrederdi: "Müşrik düşmanlarınla karşılaştığın zaman onlara şu üç alternatiften birisini teklif et. Bunlardan hangisini kabul ederlerse sen de kabul et ve onlara dokunma. Önce onları İslam'a davet et. Eğer davetine icabet ederlerse sen de kabul et ve onlara dokunma. İslam'a girmeyi kabul edenlere kendi yurtlarından çıkıp muhacirlerin yurdu (olan Medine'ye) gelmeleri teklifinde bulun. Onlara Medine'ye gelmeleri durumunda oradaki muhacirlerin sahip oldukları haklara ve sorumluluklara sahip olacaklarını bildir. Bunu kabul etmezlerse Müminlere uygulanan Allah'ın hükümlerinin kendilerine de uygulandığı bedevî Müslümanlarla aynı konumda olacaklarını, Müslümanlarla birlikte düşmana karşı cihad etmeleri dışında kendilerine ganimetten ve feyden herhangi bir pay ayrılmayacağını belirt. Yok eğer İslamı kabul etmezlerse onlardan cizye vermelerini iste. Bunu kabul ederlerse onlardan cizye al ve onlara dokunma. Cizye teklifini reddederlerse Allah'tan sana yardım etmesini dile ve onlarla savaş. (Savaş esnasında) bir kalede bulunanları kuşatırsan ve kalediker, kendilerini Allah ve Rasulü'nün can ve mal güvencesi altına almanı isterlerse onları Allah ve Rasulü'nün can ve mal güvencesi altına alma. Kendinin, babanın veya arkadaşlarının can ve mal güvencesi altına al. Zira (hataen de olsa) Allah ve Rasulü'nün can ve mal güvencesine aykırı hareket etmiş olmanızdansa kendinizin ve babalarınızın verdiği can ve mal güvencesine aykırı hareket etmiş olmanız daha iyidir. Yine savaş esnasında bir kaleyi kuşatırsan ve kaledekiler Allah'ın hükmüne tabi olmayı kabul ederlerse onlara Allah'ın hükmünü uygulama. Kendi hükmünü uygula. Çünkü Allah'ın onlar hakkındaki hükmüne isabet edip etmediğini bilemezsin. Son olarak onlar hakkında uygun gördüğün şekilde hükmet.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Siyer 8, 3/1586
Senetler:
1. Ebu Abdullah Büreyde b. Husayb el-Eslemî (Amir b. Husayb b. Abdullah b. Haris b. A'rec)
2. Süleyman b. Büreyde el-Eslemî (Süleyman b. Büreyde b. Husayb)
3. Alkame b. Mersed el-Hadramî (Alkame b. Mersed)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Yusuf el-Firyabî (Muhammed b. Yusuf b. Vakıd b. Osman)
Konular:
Ahlak, Savaş, savaş ahlakı
Cihad, Allah yolunda tozlanmak, çalışıp çabalamak
Ganimet, helal kılınmıştır
Hz. Peygamber, tavsiyeleri
Savaş, barış yollarını aramak, savaştan önce
Savaş, başlamadan önce yapılması gerekenler
Söz, sözde durmak, ahde vefa
Yargı, Allah'ın kitabına göre Hüküm vermek,
Yönetim, cizye vergisi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30756, İM003977
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الصَّبَّاحِ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ أَبِى حَازِمٍ أَخْبَرَنِى أَبِى عَنْ بَعْجَةَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ بَدْرٍ الْجُهَنِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « خَيْرُ مَعَايِشِ النَّاسِ لَهُمْ رَجُلٌ مُمْسِكٌ بِعِنَانِ فَرَسِهِ فِى سَبِيلِ اللَّهِ وَيَطِيرُ عَلَى مَتْنِهِ كُلَّمَا سَمِعَ هَيْعَةً أَوْ فَزْعَةً طَارَ عَلَيْهِ إِلَيْهَا يَبْتَغِى الْمَوْتَ أَوِ الْقَتْلَ مَظَانَّهُ وَرَجُلٌ فِى غُنَيْمَةٍ فِى رَأْسِ شَعَفَةٍ مِنْ هَذِهِ الشِّعَافِ أَوْ بَطْنِ وَادٍ مِنْ هَذِهِ الأَوْدِيَةِ يُقِيمُ الصَّلاَةَ وَيُؤْتِى الزَّكَاةَ وَيَعْبُدُ رَبَّهُ حَتَّى يَأْتِيَهُ الْيَقِينُ لَيْسَ مِنَ النَّاسِ إِلاَّ فِى خَيْرٍ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. es-Sabbâh, ona Abdulaziz b. Ebu Hazim, ona babası, ona Ba‘ce b. Abdullah b. Bedr el-Cuhenî, ona Ebu Hureyre’nin rivayet ettiğine göre Nebi (sav) şöyle buyurdu:
-İnsanlar için geçim yollarının en hayırlısı Allah yolunda alıkoyduğu bir atının dizginlerini tutan ve ne zaman korkutucu bir düşman sesini yahut düşmana saldırma çağrısını işitirse derhal onun üzerinde ölümü ya da muhtemel yerlerde öldürülmeyi ümit ederek uçarcasına giden adamın yaptığı ile bu dağlardan herhangi birisinin tepesinde yahut şu vadilerden herhangi birisinin iç tarafında birkaç koyun ile birlikte yaşayan ve namazı dosdoğru kılıp, zekâtı veren, gelmesi muhakkak ölüm kendisine gelinceye kadar Rabbine ibadet eden ve kendisinden sair insanlara hayırdan başka hiçbir şey ulaşmayan kimsenin hayatıdır.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Fiten 13, /641
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Beace b. Abdullah Cüheni (Beace b. Abdullah b. Bedr b. Beace)
3. Ebû Hazim Seleme b. Dînar (Seleme b. Dînar)
4. Ebu Temmam Abdülaziz b. Ebu Hâzım el-Mahzûmî (Abdülaziz b. Seleme b. Dinar)
5. Muhammed b. Sabbah el-Cürcerâî (Muhammed b. Sabbah b. Süfyan b. Ebu Süfyan)
Konular:
Cihad, Allah yolunda tozlanmak, çalışıp çabalamak
İbadet, Namaz
İbadet, Zekat
KTB, NAMAZ,
KTB, ŞEHİT, ŞEHİTLİK
Salih Amel, Allah'ın razı olacağı ameller
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43808, DM002440
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَاصِمُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى ذِئْبٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ خَالِدٍ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى ذِئْبٍ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنِ ابْنِ عَبَاسٍ أَنَّ النَّبِىَّ -صلى الله عليه وسلم- خَرَجَ عَلَيْهِمْ وَهُمْ جُلُوسٌ فَقَالَ :« أَلاَ أُخْبِرُكُمْ بِخَيْرِ النَّاسِ مَنْزِلَةً ؟ ». قُلْنَا : بَلَى. قَالَ :« رَجُلٌ مُمْسِكٌ بِرَأْسِ فَرَسِهِ ». أَوْ قَالَ :« فَرَسٍ فِى سَبِيلِ اللَّهِ حَتَّى يَمُوتَ أَوْ يُقْتَلَ ». قَالَ :« فَأُخْبِرُكُمْ بِالَّذِى يَلِيهِ ». قُلْنَا : نَعَمْ يَا رَسُولَ اللَّهِ. قَالَ :« امْرُؤٌ مُعْتَزِلٌ فِى شِعْبٍ يُقِيمُ الصَّلاَةَ وَيُؤْتِى الزَّكَاةَ ، وَيَعْتَزِلُ شُرُورَ النَّاسِ ». قَالَ :« فَأُخْبِرُكُمْ بِشَرِّ النَّاسِ مَنْزِلَةً؟ ». قُلْنَا : نَعَمْ يَا رَسُولَ اللَّهِ. قَالَ :« الَّذِى يُسْأَلُ بِاللَّهِ وَلاَ يُعْطِى بِهِ ».
Tercemesi:
Bize Asım b. Ali (b. Asım), ona İbn Ebu Zi'b (Muhammed b. Abdurrahman b. Muğire b. Haris b. Hişam), ona Saîd b. Halid (Saîd b. Abdullah b. Kariz b. Şeybe), ona İsmail b. Abdurrahman b. Ebu Zi'b, ona Ata b. Yesar, ona da İbn Abbas'ın rivayet ettiğine göre İbn Abbas ve beraberindekiler birlikte otururlarken Rasulullah (sav) onların yanına gelmiş ve "Size kimin mertebesinin en yüksek olduğunu söyleyeyim mi?" buyurmuştu. Biz "Evet" deyince Rasulullah (sav) "Atının -veya bir atın- başındaki (yularından tutup) ölünceye ya da öldürülünceye kadar Allah yolunda cihad eden kimsedir." buyurdu. Sonra "Peki size bu kimseden sonra mertebesi en yüksek olan kişinin kim olduğunu söyleyeyim mi? diye sordu. Biz de "Evet Ya Rasulullah (sav)" diye cevap verdik. Bunun üzerine "Dağların arasında kuytu bir yere çekilip namazını kılan zekatını veren ve insanların şerrinden uzak duran kimsedir." buyurdu. Sonra "Peki size kimin mertebesinin en kötü olduğunu söyleyeyim mi?" diye sordu. Biz de "Evet Ya Rasulullah (sav)" diye cevap verdik. "Kendisinden Allah adına bir şey istenip onun adına vermeyen kimsedir." buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Cihâd 6, 3/1548
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. İsmail b. Abdurrahman el-Esedi (İsmail b. Abdurrahman b. Züeyb)
4. Said b. Halid b. el-Karızi (Said b. Abdullah b. Kariz b. Şeybe)
5. İbn Ebu Zi'b Muhammed b. Abdurrahman el-Amiri (Muhammed b. Abdurrahman b. Muğîre el-Kureşî el-Âmirî)
6. Asım b. Ali el-Vasitî (Asım b. Ali b. Asım)
Konular:
Cihad, Allah yolunda tozlanmak, çalışıp çabalamak
Haklar, Allah'ın hakkına riayet
Haklar, Allah'ın kulları üzerindeki/Kulların Allah üzerindeki
Hayırlı, İnsanın hayırlısı
İnsan, iyi-kötü
Namaz, Dindeki Yeri, Müslüman Üzerindeki Etkisi
Zekat, fazileti