Giriş

Bize Âdem, ona Şu'be, ona Ebu İshak, ona Abdurrahman b. Yezîd, ona da İbn Mesud (ra) şöyle demiştir: Benû İsrâîl, (İsrâ), Kehf ve Meryem Sureleri, ilk inen ve benim okuyup ezberlediğim ilk surelerdendir. İbn Abbâs der ki: "Feseyunğidûne (فَسَيُنْغِضُونَ )" (İsrâ,51), "Sana başlarını sallayacaklar" manasındadır. Bir başkası der ki: "nağadat sinnuke (نَغَضَتْ سِنُّكَ)", "dişin sallandı" manasındadır.


    Öneri Formu
32231 B004708 Buhari, Tefsir, (Benî İsraîl) 1

Bana İbrahim b. Hâris, ona Yahya b. Ebu Bükeyr, ona İsrail, ona Ebu Hasîn, ona da Saîd b. Cübeyr şöyle demiştir: İbn Abbâs (r.anhuma) "İnsanlardan bir kısmı, içinde kıyısından kenarından kulluk eder" (Hacc, 11) ayeti hakkında şöyle de­miştir: Bir adam Medine'ye gelir ve eğer ka­rısı oğlan doğurmuş ve beygirleri de yavrulamış olursa “bu, iyi bir dindir” derdi. Eğer karısı doğurmamış, beygirleri de yavrulamamış ise “bu, kötü bir dindir” derdi


    Öneri Formu
32328 B004742 Buhari, Tefsir, (Hac) 2

Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Ğunder, ona Şu'be, ona Ebu İshak, ona Abdurrahman b. Yezîd, ona da Abdullah şöyle demiştir: Benû İsrâîl, Kehf, Meryem, Tâhâ ve Enbiyâ, ilk inen ve benim okuyup ezberlediğim ilk surelerdendir. Katâde der ki: Enbiya 58. ayette geçen "Cuzâzen (جُذَاذًا)" kelimesi parça parça etmek demektir. Hasan der ki: Enbiya 33. ayette geçen "Felek (فِى فَلَكٍ)"kelimesi, ip bükme âletinin dön­düğü boşluk gibi bir boşluk, "yesbahûn (يَسْبَحُونَ)" kelimesi ise dönmek demektir. İbn Abbâs der ki: Enbiya 78. ayette geçene "nefeşet (نَفَشَتْ)" kelimesi otladı anlamında, 43. ayette geçen "yushâbûn (يُصْحَبُونَ)" kelimesi ise kendilerine engel olunmaz anlamındadır. 92. ayette geçen "ummetukum ummeten vâhideten ( أُمَّتُكُمْ أُمَّةً وَاحِدَةً ) ifadesi, dininiz tek bir dindir anlamındadır. İkrime der ki: Enbiyâ, 58. ayette geçen "Haseb (حَصَبُ)" Habeş dilinde olup odun manasındadır. İkrime dışındakiler der ki: Enbiya 12. ayette geçen "Ehassû (أَحَسُّوا)" أَحْسَسْتُ kökünden türemiş olup tahmin ettim manasındadır. 15. ayette geçen "Hâmidîn ( خَامِدِينَ )" kelimesi, ocakları sönmüş, "Hasîd (حَصِيدٌ)" kelimesi de kökleri kazınmış anlamında olup hem tekil heme çoğul olarak kullanılır. 19. ayette geçen "Lâ yestahsırûn (لاَ يَسْتَحْسِرُونَ)" yorulmazlar anlamına gelmektedir. Yine bu bağlamda "hasîr" kelimesi yorgun, "hasertü baîrî" ifadesi de devemi yordum anlamındadır. Hacc 27. ayetteki "Amîk (عَمِيقٌ)" kelimesi uzak anlamında, Enbiya 65. ayette geçen "nukisû (نُكِسُوا) kelimesi yüz çevirdiler anlamında, 80. ayette geçen "san'ate lebûsin (صَنْعَةَ لَبُوسٍ) ifadesi zırh örme sanatını öğrettik manasındadır. Enbiyâ 93. ayette geçen "Ve takattaû emrahum beynehum (تَقَطَّعُوا أَمْرَهُمْ)" işlerini kendi aralarında parça parça ettiler demektir. 102. ayette geçen "hasîs (حَسِيسُ)" kelimesi hiss, cers, ve hems kelimeleri ile aynı anlamda olup gizli ses demektir. Fussilet 47. ayette geçen "âzannâke (آذَنَّاكَ)", sana bildirdik anlamındadır. Enbiya 109. ayette geçen "âzentuküm alâ sevâ (اٰذَنْتُكُمْ عَلٰى سَوَٓاءٍ)" ifadesi de sen ona bildirdiğinde, bilme bakımından onunla eşit durumda olur ve sen sözünü yerine getirmiş olursun demektir. Mucâhid der ki: Enbiyâ 13. ayette geçen "Leallekum tüs'elûn (لَعَلَّكُمْ تُسْأَلُونَ)" ifadesi içinde bulunduğunuz durum size anlatılacak demektir. 28. ayette geçen "Irtedâ (ارْتَضَى)" kelimesi razı oldu anlamındadır. 53. ayette geçen "Temâsîl (التَّمَاثِيلُ)" "Tapılan heykeller, putlar" demektir. 104. ayette geçen "Sicillu" sahife manasındadır.


    Öneri Formu
32325 B004739 Buhari, Tefsir, (Enbiyâ) 1

Bize Mahmud, ona Übeydullah, ona İsrail, ona Ebu Hasîn, ona Mücahid, ona da İbn Abbâs (r.anhuma )"Utullin ba'de zâlike zenîm" ayeti hakkında “O, Kureyş'ten, kulağı davar kulağı gibi kesik olan, bir adamdı” demiştir.


    Öneri Formu
33354 B004917 Buhari, Tefsir, (Kalem) 1


Açıklama: Abdullah b. Vehb'e hadis nakleden kişinin Mısır kadısı Abdullah b. Lühey olabileceği ifade edilmiştir. İlgili rivayet bir önceki hadisin [B004513] devamıdır.

    Öneri Formu
31462 B004514 Buhari, Tefsir, (Bakara), 30


    Öneri Formu
19492 B005931 Buhari, Libâs, 82


    Öneri Formu
31642 B004525 Buhari, Tefsir, (Bakara), 38


    Öneri Formu
31455 B004513 Buhari, Tefsir, (Bakara), 30


    Öneri Formu
31674 B004557 Buhari, Tefsir, (Âl-i İmran) 7


    Öneri Formu
31691 B004574 Buhari, Tefsir, (Nisâ) 1