Öneri Formu
Hadis Id, No:
35962, MU000746
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ جَعْفَرِ بْنِ مُحَمَّدٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ الْمِقْدَادَ بْنَ الأَسْوَدِ دَخَلَ عَلَى عَلِىِّ بْنِ أَبِى طَالِبٍ بِالسُّقْيَا وَهُوَ يَنْجَعُ بَكَرَاتٍ لَهُ دَقِيقًا وَخَبَطًا فَقَالَ هَذَا عُثْمَانُ بْنُ عَفَّانَ يَنْهَى عَنْ أَنْ يُقْرَنَ بَيْنَ الْحَجِّ وَالْعُمْرَةِ . فَخَرَجَ عَلِىُّ بْنُ أَبِى طَالِبٍ وَعَلَى يَدَيْهِ أَثَرُ الدَّقِيقِ وَالْخَبَطِ - فَمَا أَنْسَى أَثَرَ الدَّقِيقِ وَالْخَبَطِ عَلَى ذِرَاعَيْهِ - حَتَّى دَخَلَ عَلَى عُثْمَانَ بْنِ عَفَّانَ فَقَالَ أَنْتَ تَنْهَى عَنْ أَنْ يُقْرَنَ بَيْنَ الْحَجِّ وَالْعُمْرَةِ فَقَالَ عُثْمَانُ ذَلِكَ رَأْيِى . فَخَرَجَ عَلِىٌّ مُغْضَبًا وَهُوَ يَقُولُ لَبَّيْكَ اللَّهُمَّ لَبَّيْكَ بِحَجَّةٍ وَعُمْرَةٍ مَعًا . قَالَ مَالِكٌ الأَمْرُ عِنْدَنَا أَنَّ مَنْ قَرَنَ الْحَجَّ وَالْعُمْرَةَ لَمْ يَأْخُذْ مِنْ شَعَرِهِ شَيْئًا وَلَمْ يَحْلِلْ مِنْ شَىْءٍ حَتَّى يَنْحَرَ هَدْيًا إِنْ كَانَ مَعَهُ وَيَحِلُّ بِمِنًى يَوْمَ النَّحْرِ .
Tercemesi:
Bana Yahya, ona Mâlik, ona Cafer b. Muhammed, ona babasının rivayet ettiğine göre el-Mikdâd b. el-Esved, Ali b. Ebu Talib’in, -es-Sükyâ’da genç birkaç devesine habat denilen ağaç yaprağı, un ve su bulamacı yem olarak yedirirken- yanına girdi ve: Şu Osman b. Affan var ya o, hac ve umrenin birlikte (kıran haccı) yapılmasını yasaklıyor, dedi. Ali b. Ebu Talib ellerinde unun ve habat yaprağının kalıntıları bulunduğu halde dışarı çıkıverdi. Ali kolları üzerinde unun ve habatın hamurunun izlerinin bulunduğunu unutarak, Osman b. Affan’ın huzuruna girdi ve: Sen, hac ve umrenin birlikte yapılmasını yasaklıyorsun öyle mi? dedi. Osman: Bu benim görüşümdür, dedi. Ali: Lebbeyk Allahumme lebbeyk, bi haccın ve umretin mean: Allah’ım, birlikte bir hac ve bir umre yapmak üzere buyur emrine amadeyim” diyerek kızgın bir şekilde dışarı çıktı.
Mâlik dedi ki: Bize göre hüküm şudur: Hac ve umreyi aynı niyetle niyet eden (hacc-ı kıran yapmak isteyen) bir kimse, beraberinde varsa kurbanlığını kesinceye ve Nahr (kurban bayramı birinci) günü Minâ’da ihramdan çıkacağı vakte kadar hiçbir şekilde saçlarını kısaltamaz, (kesemez ve) ihram dolayısıyla kendisine haram olan hiçbir şey ona helâl olmaz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Hac 746, 1/119
Senetler:
()
Konular:
Ehl-i Beyt, Hz. Ali
Hac, Hacc-ı kıran
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43331, DM001965
Hadis:
أَخْبَرَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ عَنْ أَنَسٍ أَنَّهُ سَمِعَ النَّبِىَّ -صلى الله عليه وسلم- يَقُولُ :« لَبَّيْكَ بِعُمْرَةٍ وَحَجٍّ ».
Tercemesi:
Bize Yezid b. Harun, ona Humeyd, ona Enes’in rivayet ettiğine göre o, Nebi’yi (sav): “Bir umre ve bir hac niyeti ile Lebbeyk!” buyururken dinlemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Menâsik 78, 2/1226
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
3. Ebu Halid Yezid b. Harun el-Vasitî (Yezid b. Harun b. Zâzî b. Sabit)
Konular:
Hac, Hacc-ı kıran
Hac, ihramlının telbiye ve tehlili
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36081, MU000865
Hadis:
وَحَدَّثَنِى مَالِكٌ عَنْ نَافِعٍ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ أَنَّ هَبَّارَ بْنَ الأَسْوَدِ جَاءَ يَوْمَ النَّحْرِ وَعُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ يَنْحَرُ هَدْيَهُ فَقَالَ يَا أَمِيرَ الْمُؤْمِنِينَ أَخْطَأْنَا الْعِدَّةَ كُنَّا نُرَى أَنَّ هَذَا الْيَوْمَ يَوْمُ عَرَفَةَ . فَقَالَ عُمَرُ اذْهَبْ إِلَى مَكَّةَ فَطُفْ أَنْتَ وَمَنْ مَعَكَ وَانْحَرُوا هَدْيًا إِنْ كَانَ مَعَكُمْ ثُمَّ احْلِقُوا أَوْ قَصِّرُوا وَارْجِعُوا فَإِذَا كَانَ عَامٌ قَابِلٌ فَحُجُّوا وَأَهْدُوا فَمَنْ لَمْ يَجِدْ فَصِيَامُ ثَلاَثَةِ أَيَّامٍ فِى الْحَجِّ وَسَبْعَةٍ إِذَا رَجَعَ . قَالَ مَالِكٌ وَمَنْ قَرَنَ الْحَجَّ وَالْعُمْرَةَ ثُمَّ فَاتَهُ الْحَجُّ فَعَلَيْهِ أَنْ يَحُجَّ قَابِلاً وَيَقْرِنُ بَيْنَ الْحَجِّ وَالْعُمْرَةِ وَيُهْدِى هَدْيَيْنِ هَدْيًا لِقِرَانِهِ الْحَجَّ مَعَ الْعُمْرَةِ وَهَدْيًا لِمَا فَاتَهُ مِنَ الْحَجِّ .
Tercemesi:
Bana Mâlik, ona Nâfi, ona Süleyman b. Yesâr’ın rivayet ettiğine göre Hebbâr b. el-Esved, Nahr (kurban bayramı birinci) günü Ömer kurbanlığını kesmekte iken geliverdi ve: Ey müminlerin emiri, biz (günlerin) sayısında hata ettik, bugünün Arefe günü olduğunu zannediyorduk, dedi. Bunun üzerine Ömer: Sen Mekke’ye git, beraberindekilerle birlikte tavaf yap, beraberinizde eğer varsa kurban kesin sonra saçlarınızı tıraş edin yahut kısaltın ve geri dönün. Ertesi sene gelince bir daha hac edin ve kurban kesin. Kesecek kurban bulamayan bir kimse, üçü hac günlerinde, yedisi de döndüğü zaman olmak üzere (toplam on gün) oruç tutsun.
Mâlik dedi ki: Hac ve umreyi birlikte (hacc-ı kırân) yapan sonra da haccı kaçıran bir kimsenin ertesi sene hac edip yine hac ve umreyi birlikte (hacc-ı kırân) yapması ve iki tane kurban kesmesi gerekir. Birisi umre ile beraber kıran haccı yaptığı için diğeri ise daha önce yapamayıp kaçırdığı haccı için.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Hac 865, 1/139
Senetler:
()
Konular:
Hac, Arafatın önemi
Hac, engel durumunda ne yapılacağı
Hac, Hacc-ı kıran
Hac, Umreye tebdili, feshi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
277806, N002722-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا عِمْرَانُ بْنُ يَزِيدَ قَالَ أَخْبَرَنَا شُعَيْبٌ - يَعْنِى ابْنَ إِسْحَاقَ - قَالَ أَنْبَأَنَا ابْنُ جُرَيْجٍ ح وَأَخْبَرَنِى إِبْرَاهِيمُ بْنُ الْحَسَنِ قَالَ حَدَّثَنَا حَجَّاجٌ قَالَ قَالَ ابْنُ جُرَيْجٍ أَخْبَرَنِى حَسَنُ بْنُ مُسْلِمٍ عَنْ مُجَاهِدٍ وَغَيْرِهِ عَنْ رَجُلٍ مِنْ أَهْلِ الْعِرَاقِ يُقَالُ لَهُ شَقِيقُ بْنُ سَلَمَةَ أَبُو وَائِلٍ أَنَّ رَجُلاً مِنْ بَنِى تَغْلِبَ يُقَالُ لَهُ الصُّبَىُّ بْنُ مَعْبَدٍ وَكَانَ نَصْرَانِيًّا فَأَسْلَمَ فَأَقْبَلَ فِى أَوَّلِ مَا حَجَّ فَلَبَّى بِحَجٍّ وَعُمْرَةٍ جَمِيعًا فَهُوَ كَذَلِكَ يُلَبِّى بِهِمَا جَمِيعًا فَمَرَّ عَلَى سَلْمَانَ بْنِ رَبِيعَةَ وَزَيْدِ بْنِ صُوحَانَ فَقَالَ أَحَدُهُمَا لأَنْتَ أَضَلُّ مِنْ جَمَلِكَ هَذَا . فَقَالَ الصُّبَىُّ فَلَمْ يَزَلْ فِى نَفْسِى حَتَّى لَقِيتُ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ فَذَكَرْتُ ذَلِكَ لَهُ فَقَالَ هُدِيتَ لِسُنَّةِ نَبِيِّكَ صلى الله عليه وسلم . قَالَ شَقِيقٌ وَكُنْتُ أَخْتَلِفُ أَنَا وَمَسْرُوقُ بْنُ الأَجْدَعِ إِلَى الصُّبَىِّ بْنِ مَعْبَدٍ نَسْتَذْكِرُهُ فَلَقَدِ اخْتَلَفْنَا إِلَيْهِ مِرَارًا أَنَا وَمَسْرُوقُ بْنُ الأَجْدَعِ .
Tercemesi:
Bize İmran b. Yezid, ona Şuayb –yani İbn İshak-, ona İbn Cüreyc rivayet etmiştir; (T) Bana İbrahim b. el-Hasan, ona Haccâc rivayetle dedi ki: Bana İbn Cüreyc, ona Hasan b. Müslim, ona Mücâhid ve başkası, ona Şakik b. Seleme Ebu Vâil denilen Irak halkından bir adamın rivayet ettiğine göre, ed-Dabbî b. Ma‘bed denilen Tağliboğullarından bir adam Hıristiyan iken müslüman olmuştu. İlk hac yaptığı sırada gelip bir arada hac ve umre yapmak niyetiyle telbiye getirdi. O bu suretle her ikisi için telbiye getirmekte iken Süleyman b. Rabia ve Zeyd b. Sûhân,’ın yanından geçti. İkisinden birisi: Şüphesiz sen şu devenden daha şaşkınsın, dedi. Ed-Dabbî dedi ki: Ömer b. el-Hattab ile karşılaşıncaya kadar bundan dolayı içimde rahatsızlık duyup durdum. Ömer’e bu durumu anlatınca, kendisi: Sen (böyle yapmakla) peygamberinin (sav) sünnetine iletilmiş oldun, dedi.
Şakik dedi ki: Ben ve Mesruk b. el-Ecda, ed-Dabbî b. Ma‘bed’in yanına zaman zaman gider ve ona bunu bir daha hatırlatır (rivayet etmesini ister)dik. Hiç şüphesiz ben ve Mesruk b. el-Ecda (bunun için) defalarca onun yanına gidip geldik.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Menâsiku'l-hacc 49, /2263
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Hasan b. Müslim el-Huzaî (Hasan b. Müslim b. Yennâk)
4. Ebu Velid İbn Cüreyc el-Mekkî (Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc)
5. Şuayb b. İshak el-Kuraşi (Şuayb b. İshak b. Abdurrahman b. Abdullah)
6. İmran b. Ebu Cemil ed-Dimaşki (İmran b. Halid b. Yezid b. Müslim)
Konular:
Hac, Hacc-ı kıran
Öneri Formu
Hadis Id, No:
277807, N002722-3
Hadis:
أَخْبَرَنَا عِمْرَانُ بْنُ يَزِيدَ قَالَ أَخْبَرَنَا شُعَيْبٌ - يَعْنِى ابْنَ إِسْحَاقَ - قَالَ أَنْبَأَنَا ابْنُ جُرَيْجٍ ح وَأَخْبَرَنِى إِبْرَاهِيمُ بْنُ الْحَسَنِ قَالَ حَدَّثَنَا حَجَّاجٌ قَالَ قَالَ ابْنُ جُرَيْجٍ أَخْبَرَنِى حَسَنُ بْنُ مُسْلِمٍ عَنْ مُجَاهِدٍ وَغَيْرِهِ عَنْ رَجُلٍ مِنْ أَهْلِ الْعِرَاقِ يُقَالُ لَهُ شَقِيقُ بْنُ سَلَمَةَ أَبُو وَائِلٍ أَنَّ رَجُلاً مِنْ بَنِى تَغْلِبَ يُقَالُ لَهُ الصُّبَىُّ بْنُ مَعْبَدٍ وَكَانَ نَصْرَانِيًّا فَأَسْلَمَ فَأَقْبَلَ فِى أَوَّلِ مَا حَجَّ فَلَبَّى بِحَجٍّ وَعُمْرَةٍ جَمِيعًا فَهُوَ كَذَلِكَ يُلَبِّى بِهِمَا جَمِيعًا فَمَرَّ عَلَى سَلْمَانَ بْنِ رَبِيعَةَ وَزَيْدِ بْنِ صُوحَانَ فَقَالَ أَحَدُهُمَا لأَنْتَ أَضَلُّ مِنْ جَمَلِكَ هَذَا . فَقَالَ الصُّبَىُّ فَلَمْ يَزَلْ فِى نَفْسِى حَتَّى لَقِيتُ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ فَذَكَرْتُ ذَلِكَ لَهُ فَقَالَ هُدِيتَ لِسُنَّةِ نَبِيِّكَ صلى الله عليه وسلم . قَالَ شَقِيقٌ وَكُنْتُ أَخْتَلِفُ أَنَا وَمَسْرُوقُ بْنُ الأَجْدَعِ إِلَى الصُّبَىِّ بْنِ مَعْبَدٍ نَسْتَذْكِرُهُ فَلَقَدِ اخْتَلَفْنَا إِلَيْهِ مِرَارًا أَنَا وَمَسْرُوقُ بْنُ الأَجْدَعِ .
Tercemesi:
Bize İmran b. Yezid, ona Şuayb –yani İbn İshak-, ona İbn Cüreyc rivayet etmiştir; (T) Bana İbrahim b. el-Hasan, ona Haccâc rivayetle dedi ki: Bana İbn Cüreyc, ona Hasan b. Müslim, ona Mücâhid ve başkası, ona Şakik b. Seleme Ebu Vâil denilen Irak halkından bir adamın rivayet ettiğine göre, ed-Dabbî b. Ma‘bed denilen Tağliboğullarından bir adam Hıristiyan iken müslüman olmuştu. İlk hac yaptığı sırada gelip bir arada hac ve umre yapmak niyetiyle telbiye getirdi. O bu suretle her ikisi için telbiye getirmekte iken Süleyman b. Rabia ve Zeyd b. Sûhân,’ın yanından geçti. İkisinden birisi: Şüphesiz sen şu devenden daha şaşkınsın, dedi. Ed-Dabbî dedi ki: Ömer b. el-Hattab ile karşılaşıncaya kadar bundan dolayı içimde rahatsızlık duyup durdum. Ömer’e bu durumu anlatınca, kendisi: Sen (böyle yapmakla) peygamberinin (sav) sünnetine iletilmiş oldun, dedi.
Şakik dedi ki: Ben ve Mesruk b. el-Ecda, ed-Dabbî b. Ma‘bed’in yanına zaman zaman gider ve ona bunu bir daha hatırlatır (rivayet etmesini ister)dik. Hiç şüphesiz ben ve Mesruk b. el-Ecda (bunun için) defalarca onun yanına gidip geldik.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Menâsiku'l-hacc 49, /2263
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Ebu Haccac Mücahid b. Cebr el-Kuraşî (Mücahid b. Cebr)
3. Hasan b. Müslim el-Huzaî (Hasan b. Müslim b. Yennâk)
4. Ebu Velid İbn Cüreyc el-Mekkî (Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc)
5. Ebu Muhammed Haccac b. Muhammed el-Mesîsî (Haccac b. Muhammed)
6. İbrahim b. Hasan el-Mukassimi (İbrahim b. Hasan b. Heysem)
Konular:
Hac, Hacc-ı kıran
حَدَّثَنَا أَبُو مُوسَى مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ إِدْرِيسَ عَنْ لَيْثٍ عَنْ طَاوُسٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ تَمَتَّعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَأَبُو بَكْرٍ وَعُمَرُ وَعُثْمَانُ وَأَوَّلُ مَنْ نَهَى عَنْهَا مُعَاوِيَةُ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
14788, T000822
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو مُوسَى مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ إِدْرِيسَ عَنْ لَيْثٍ عَنْ طَاوُسٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ تَمَتَّعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَأَبُو بَكْرٍ وَعُمَرُ وَعُثْمَانُ وَأَوَّلُ مَنْ نَهَى عَنْهَا مُعَاوِيَةُ .
Tercemesi:
Bize Ebu Musa Muhammed b. el-Müsennâ, ona Abdullah b. İdris, ona Leys, ona Tavus, ona da İbn Abbas’ın şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav), Ebu Bekir, Ömer ve Osman temettu’ haccı yapmıştır. Temettu’ haccını ilk yasaklayan ise Muâviye’dir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Hac 12, 3/184
Senetler:
()
Konular:
Hac, Hacc-ı kıran
Hac, Hacc-ı temettu
Hac, Hz. Peygamber'in haccı
Hz. Peygamber, veda haccı
Umre
Umre, Hz. Peygamber'in
Öneri Formu
Hadis Id, No:
14790, T000823
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ عَنْ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَارِثِ بْنِ نَوْفَلٍ أَنَّهُ سَمِعَ سَعْدَ بْنَ أَبِى وَقَّاصٍ وَالضَّحَّاكَ بْنَ قَيْسٍ وَهُمَا يَذْكُرَانِ التَّمَتُّعَ بِالْعُمْرَةِ إِلَى الْحَجِّ فَقَالَ الضَّحَّاكُ بْنُ قَيْسٍ لاَ يَصْنَعُ ذَلِكَ إِلاَّ مَنْ جَهِلَ أَمْرَ اللَّهِ . فَقَالَ سَعْدٌ بِئْسَ مَا قُلْتَ يَا ابْنَ أَخِى . فَقَالَ الضَّحَّاكُ بْنُ قَيْسٍ فَإِنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ قَدْ نَهَى عَنْ ذَلِكَ . فَقَالَ سَعْدٌ قَدْ صَنَعَهَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَصَنَعْنَاهَا مَعَهُ . قَالَ هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe, ona Mâlik b. Enes, ona İbn Şihâb, ona Muhammed b. Abdullah b. el-Hâris b. Nevfel’in rivayet ettiğine göre o, Sa‘d b. Ebu Vakkas ile ed-Dahhâk b. Kays’ı, hac vaktine kadar umre yapıp ihramdan çıkmak suretiyle temettu’ yapmayı aralarında karşılıklı konuştuklarını işitmiştir. Ed-Dahhâk b. Kays: Böyle bir işi ancak Allah’ın emrini bilmeyen kişi yapar, dedi. Bu sefer Sa‘d: Kardeşimin oğlu, ne de kötü bir söz söyledin, dedi. ed-Dahhâk b. Kays dedi ki: Şüphesiz Ömer b. el-Hattâb bunu yasaklamıştı. Bu sefer Sa‘d: Ama bunu Rasulullah (sav) da yaptı, biz de onunla birlikte yapmıştık, dedi.
(Tirmizi) dedi ki: Bu, sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Hac 12, 3/185
Senetler:
()
Konular:
Hac, Hacc-ı kıran
Hac, Hacc-ı temettu
Hac, Hz. Peygamber'in haccı
Hz. Peygamber, veda haccı
Umre
Umre, Hz. Peygamber'in
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43330, DM001964
Hadis:
أَخْبَرَنَا سَهْلُ بْنُ حَمَّادٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنِ الْحَكَمِ عَنْ عَلِىِّ بْنِ الْحُسَيْنٍ عَنْ مَرْوَانَ بْنِ الْحَكَمِ : أَنَّهُ شَهِدَ عَلِيًّا وَعُثْمَانَ بَيْنَ مَكَّةَ وَالْمَدِينَةِ وَعُثْمَانُ يَنْهَى عَنِ الْمُتْعَةِ ، فَلَمَّا رَأَى ذَلِكَ عَلِىٌّ أَهَلَّ بِهِمَا جَمِيعاً فَقَالَ : لَبَّيْكَ بِحَجَّةٍ وَعُمْرَةٍ مَعاً. فَقَالَ : تَرَانِى أَنْهَى عَنْهُ وَتَفْعَلُهُ؟ فَقَالَ : لَمْ أَكُنْ لأَدَعَ سُنَّةَ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- بِقَوْلِ أَحَدٍ مِنَ النَّاسِ.
Tercemesi:
Bize Sehl b. Hammâd, ona Şu‘be, ona el-Hakem, ona Ali b. el-Huseyn, ona Mervan b. el-Hakem’in rivayet ettiğine göre Mekke ile Medine arasında Ali ve Osman’ı gördü. Osman temettu’ haccının yapılmamasını söylüyordu. Ali bunu görünce her ikisi için birlikte ihrama girip telbiye getirdi ve: Bir hac ve bir umreyi beraber yapmak üzere Lebbeyk, dedi. Bu sefer Osman: Sen benim bunu yapmamayı söylediğimi gördüğün halde mi yapıyorsun, dedi. Ali: Ben Rasulullah’ın (sav) sünnetini herhangi kimsenin sözü dolayısıyla bırakacak değilim, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Menâsik 78, 2/1226
Senetler:
1. Ebu Abdulmelik Mervan b. Hakem el-Kuraşi (Mervan b. Hakem b. Ebu As b. Ümeyye)
2. Ali b. Hüseyin Zeynelabidin (Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebu Talib)
3. Ebu Abdullah Hakem b. Uteybe el-Kindî (Hakem b. Uteybe)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebu Attâb Sehl b. Hammad el-Ankazî (Sehl b. Hammad)
Konular:
Hac, Hacc-ı kıran
Sahabe, anlayış farklılıkları
Sahabe, aralarındaki ihtilaflar, (Hz. peygamber'den sonra)
Sahabe, Kur'an'a ve sünnete bağlılık
Sahâbe, sahabilerin sünnete uyma hassasiyetleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43332, DM001966
Hadis:
أَخْبَرَنَا سَعِيدُ بْنُ عَامِرٍ عَنْ حَبِيبِ بْنِ الشَّهِيدِ عَنْ بَكْرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَنَسٍ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- أَهَلَّ بِهِمَا جَمِيعاً. فَلَقِيتُ ابْنَ عُمَرَ فَأَخْبَرْتُهُ بِقَوْلِ أَنَسٍ فَقَالَ : إِنَّمَا أَهَلَّ بِالْحَجِّ. فَرَجَعْتُ إِلَى أَنَسٍ فَأَخْبَرْتُهُ بِقَوْلِ ابْنِ عُمَرَ فَقَالَ : مَا يَعُدُّونَا إِلاَّ صِبْيَاناً.
Tercemesi:
Bize Saîd b. Âmir, ona Habib b. eş-Şehid, ona Bekr b. Abdullah, ona da Enes’in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) her ikisi için (hem hac hem umre için) birlikte niyet edip ihrama girdi. (Bekr b. Abdullah) dedi ki: Sonra İbn Ömer ile karşılaştım, ona Enes’in söylediklerini haber verince, o: Rasulullah (sav) yalnızca hac yapmak niyetiyle ihrama girmişti, dedi. Bu sefer Enes’in yanına döndüm, İbn Ömer’in söylediğini ona bildirince, o: Bunlar bizi çocuk mu sanıyorlar? dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Menâsik 78, 2/1226
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Bekir b. Abdullah el-Müzenî (Bekir b. Abdullah b. Amr b. Hilal)
3. Habib b. Şehid el-Ezdî (Habib b. eş-Şehid)
4. Ebu Muhammed Said b. Amir ed-Dube'î (Said b. Amir)
Konular:
Hac, Hacc-ı kıran
Sahabe, anlayış farklılıkları
Sahabe, Aralalarındaki ihtilaflar
Sahabe, sünneti sorarak öğrenmeleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43243, DM001935
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ نَافِعٍ : أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ وَسَالِماً كَلَّمَا ابْنَ عُمَرَ لَيَالِىَ نَزَلَ الْحَجَّاجُ بِابْنِ الزُّبَيْرِ قَبْلَ أَنْ يُقْتَلَ فَقَالاَ : لاَ يَضُرُّكَ أَنْ لاَ تَحُجَّ الْعَامَ ، نَخَافُ أَنْ يُحَالَ بَيْنَكَ وَبَيْنَ الْبَيْتِ. فَقَالَ : قَدْ خَرَجْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- مُعْتَمِرِينَ فَحَالَ كُفَّارُ قُرَيْشٍ دُونَ الْبَيْتِ ، فَنَحَرَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- هَدْيَهُ وَحَلَقَ رَأْسَهُ ثُمَّ رَجَعَ ، فَأُشْهِدُكُمْ أَنِّى قَدْ أَوْجَبْتُ عُمْرَةً ، فَإِنْ خُلِّىَ بَيْنِى وَبَيْنَ الْبَيْتِ طُفْتُ ، وَإِنْ حِيلَ بَيْنِى وَبَيْنَهُ فَعَلْتُ كَمَا كَانَ فَعَلَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- وَأَنَا مَعَهُ. فَأَهَلَّ بِالْعُمْرَةِ مِنْ ذِى الْحُلَيْفَةِ ثُمَّ سَارَ فَقَالَ : إِنَّمَا شَأْنُهُمَا وَاحِدٌ أُشْهِدُكُمْ أَنِّى قَدْ أَوْجَبْتُ حَجًّا مَعَ عُمْرَتِى. قَالَ نَافِعٌ : فَطَافَ لَهُمَا طَوَافاً وَاحِداً وَسَعَى لَهُمَا سَعْياً وَاحِداً ، ثُمَّ لَمْ يَحِلَّ حَتَّى جَاءَ يَوْمُ النَّحْرِ فَأَهْدَى ، وَكَانَ يَقُولُ : مَنْ جَمَعَ الْعُمْرَةَ وَالْحَجَّ فَأَهَلَّ بِهِمَا جَمِيعاً فَلاَ يَحِلَّ حَتَّى يَحِلَّ مِنْهُمَا جَمِيعاً يَوْمَ النَّحْرِ.
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Saîd, ona Ebu Üsâme, ona Ubeydullah, ona Nâfi’in rivayet ettiğine göre Abdullah b. Abdullah ve Sâlim, -Haccâc’ın İbn ez-Zübeyr’i muhasara ettiği sırada ama- İbn ez-Zübeyr öldürülmeden önceki gecelerde(n birinde) İbn Ömer ile konuşup: Bu sene hac etmesen sana zararı olmaz. Çünkü senin Beyt’e ulaşmanın engelleneceğinden korkuyoruz, dediler. Abdullah b. Ömer dedi ki: Bizler Rasulullah (sav) ile birlikte umre yapmak üzere çıktık. Kureyş kâfirleri bizim Beytullah’a ulaşmamıza engel oldular. Bunun üzerine Rasulullah (sav) beraberindeki hediyelik kurbanlıkları kesti, başını tıraş etti, sonra geri döndü. Ben de sizleri bir umre yapmayı niyet ettiğime şahit tutuyorum. Eğer Beytullah’a ulaşmama engel olunmazsa tavaf ederim. Eğer Beytullah’a ulaşmam engellenirse Rasulullah’ın (sav) ben de kendisi ile birlikte iken yaptığının aynısını yaparım diyerek Zu’l-Huleyfe’den umre niyeti ile ihrama girdi, sonra yola koyuldu, arkasından: Her ikisinin (umre ile haccın) durumu birdir. Sizleri umrem ile birlikte bir hac yapmaya da niyet ettiğime şahit tutarım, dedi.
Nâfi dedi ki: Her ikisi için bir tavaf ve bir sa’y yaptı. Sonra da (Kurban Bayramı birinci günü) olan Nahr günü gelip hediyelik kurbanlığını kesinceye kadar da ihramdan çıkmadı. Ayrıca o: Her kim umre ve haccı bir arada yapmak isteğiyle her ikisi için de niyet edip ihrama girecek olursa Nahr (Kurban Bayramı birinci) günü her ikisinin ihramından çıkacağı vakte kadar ihramdan çıkmasın, derdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Menâsik 57, 2/1204
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
4. Ebu Üsame Hammâd b. Üsame el-Kuraşî (Hammâd b. Üsame b. Zeyd)
5. Ebu Said Abdullah b. Saîd el-Kindî (Abdullah b. Saîd b. Husayn b. Adî)
Konular:
Hac, engel durumunda ne yapılacağı
Hac, Hacc-ı kıran
Hac, sünnetleri
Sahabe, Kur'an'a ve sünnete bağlılık
Sahâbe, sahabilerin sünnete uyma hassasiyetleri