حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا غُنْدَرٌ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ قَيْسِ بْنِ مُسْلِمٍ عَنْ طَارِقِ بْنِ شِهَابٍ عَنْ أَبِى مُوسَى - رضى الله عنه - قَالَ قَدِمْتُ عَلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم . فَأَمَرَهُ بِالْحِلِّ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10292, B001565
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا غُنْدَرٌ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ قَيْسِ بْنِ مُسْلِمٍ عَنْ طَارِقِ بْنِ شِهَابٍ عَنْ أَبِى مُوسَى - رضى الله عنه - قَالَ قَدِمْتُ عَلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم . فَأَمَرَهُ بِالْحِلِّ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsennâ, ona Ğunder, ona Şu‘be, ona Kays b. Müslim, ona Tarık b. Şihâb, ona da Ebu Musa’nın (ra) şöyle dediğini rivâyet etmiştir:
Ben (Yemen’den) Nebi’nin (sav) huzuruna geldim. Allah Rasulü ona (umreden sonra) ihramdan çıkmayı emretti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hac 34, 1/501
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Ebu Abdullah Tarık b. Şihâb el-Becelî (Tarık b. Şihâb b. Abduşems b. Seleme b. Hilâl b. Avf)
3. Ebu Amr Kays b. Müslim el-Cedelî (Kays b. Müslim)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Gunder Muhammed b. Cafer el-Hüzelî (Muhammed b. Cafer el-Hüzeli)
6. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Hac, Hacc-ı temettu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10293, B001566
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ قَالَ حَدَّثَنِى مَالِكٌ . وَحَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يُوسُفَ أَخْبَرَنَا مَالِكٌ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ عَنْ حَفْصَةَ - رضى الله عنهم - زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهَا قَالَتْ يَا رَسُولَ اللَّهِ ، مَا شَأْنُ النَّاسِ حَلُّوا بِعُمْرَةٍ وَلَمْ تَحْلِلْ أَنْتَ مِنْ عُمْرَتِكَ قَالَ « إِنِّى لَبَّدْتُ رَأْسِى ، وَقَلَّدْتُ هَدْيِى فَلاَ أَحِلُّ حَتَّى أَنْحَرَ » .
Tercemesi:
Bize İsmail, ona Mâlik rivâyet etti; (T) Yine Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona Nâfi‘, ona İbn Ömer, ona Nebi’nin (sav) zevcesi Hafsa’nın (r.anhum) şöyle dediğini rivâyet etmiştir:
Ey Allah’ın Rasulü, neden insanlar bir umre yapıp ihramdan çıktılar da, sen umren için girdiğin ihramdan çıkmadın? O şöyle buyurdu: “Ben başımı (saçlarımı) yapıştırarak keçeleştirdim, hediyelik kurbanlıklarıma gerdanlık taktım. Bu sebeple kurbanlarımı kesmedikçe ihramdan çıkamam.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hac 34, 1/501
Senetler:
1. Hafsa bt. Ömer el-Adeviyye (Hafsa bt. Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza b. Riyah)
2. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Abdullah İsmail b. Ebu Üveys el-Esbahî (İsmail b. Abdullah b. Abdullah b. Üveys b. Malik)
Konular:
Hac, Hacc-ı kıran
Hac, Hacc-ı temettu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10295, B001568
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو نُعَيْمٍ حَدَّثَنَا أَبُو شِهَابٍ قَالَ قَدِمْتُ مُتَمَتِّعًا مَكَّةَ بِعُمْرَةٍ فَدَخَلْنَا قَبْلَ التَّرْوِيَةِ بِثَلاَثَةِ أَيَّامٍ ، فَقَالَ لِى أُنَاسٌ مِنْ أَهْلِ مَكَّةَ تَصِيرُ الآنَ حَجَّتُكَ مَكِّيَّةً . فَدَخَلْتُ عَلَى عَطَاءٍ أَسْتَفْتِيهِ فَقَالَ حَدَّثَنِى جَابِرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهما - أَنَّهُ حَجَّ مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يَوْمَ سَاقَ الْبُدْنَ مَعَهُ ، وَقَدْ أَهَلُّوا بِالْحَجِّ مُفْرَدًا ، فَقَالَ لَهُمْ « أَحِلُّوا مِنْ إِحْرَامِكُمْ بِطَوَافِ الْبَيْتِ وَبَيْنَ الصَّفَا وَالْمَرْوَةِ ، وَقَصِّرُوا ثُمَّ أَقِيمُوا حَلاَلاً ، حَتَّى إِذَا كَانَ يَوْمُ التَّرْوِيَةِ فَأَهِلُّوا بِالْحَجِّ ، وَاجْعَلُوا الَّتِى قَدِمْتُمْ بِهَا مُتْعَةً » . فَقَالُوا كَيْفَ نَجْعَلُهَا مُتْعَةً وَقَدْ سَمَّيْنَا الْحَجَّ فَقَالَ « افْعَلُوا مَا أَمَرْتُكُمْ ، فَلَوْلاَ أَنِّى سُقْتُ الْهَدْىَ لَفَعَلْتُ مِثْلَ الَّذِى أَمَرْتُكُمْ ، وَلَكِنْ لاَ يَحِلُّ مِنِّى حَرَامٌ حَتَّى يَبْلُغَ الْهَدْىُ مَحِلَّهُ » . فَفَعَلُوا .
Tercemesi:
Bize Ebu Nuaym, ona Ebu Şihâb’ın şöyle dediğini rivâyet etti:
Umre niyetiyle ve temettu‘ haccı yapmak üzere Mekke’ye geldim. Terviye (Zülhicce’nin sekizinci) gününden üç gün önce (Mekke’ye) girdik. Mekkelilerden bazı kimseler işte, şimdi senin bu haccın Mekkelilerin haccı gibi olacak, dediler. Fetva sormak üzere Ata’nın huzuruna girdim, dedi ki: Bana Câbir b. Abdullah’ın (r.anhum) rivâyet ettiğine göre, o beraberinde kurbanlık develerini götürdüğü günde Nebi (sav) ile birlikte hac etmişti. O sırada da yalnızca hac (ifrad haccı) için niyet edip telbiye getirerek ihrama girmişlerdi. Rasulullah (sav) ashabına: “Beyt’i tavaf edip Safa ile Merve arasında sa’y edip ihramınızdan çıkınız, sonra saçlarınızı kısaltın ve sonra da ihramdan çıkmış olarak ikametinize devam edin. Nihâyet terviye (Zülhicce’nin sekizinci) günü gelince hac niyetiyle ihrama girip telbiye getirin ve (Mekke’ye) gelişinizden sonra ihramdan çıkışınızı bir mut’a (ihramsız olma halinden yararlanma/temettu‘) yapmış olarak bilin” buyurdu. Ashab: Bizler ismen haccı zikrettiğimiz halde onu nasıl mut‘a (temettu‘ haccı umresi) yapacağız, dediler. Rasulullah (sav): “Size emrettiğimi yapın. Çünkü şâyet ben kurbanlıklarımı beraber getirmemiş olsaydım, size emrettiğimin aynısını yapacaktım, fakat benim keseceğim kurbanlıklar yerine ulaşıncaya (Mina’da kesilinceye) kadar, ihrama girişim dolayısıyla bana haram olan şeylerden hiçbirisi helal olmaz” buyurdu ve bunun üzerine onlar da (Allah Rasulü’nün) emrini yerine getirdiler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hac 34, 1/501
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
Konular:
Hac, Hacc-ı kıran
Hac, Hacc-ı temettu
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ أَيُّوبَ قَالَ سَمِعْتُ مُجَاهِدًا يَقُولُ حَدَّثَنَا جَابِرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهما - قَدِمْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَنَحْنُ نَقُولُ لَبَّيْكَ اللَّهُمَّ لَبَّيْكَ بِالْحَجِّ . فَأَمَرَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَجَعَلْنَاهَا عُمْرَةً .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10297, B001570
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ أَيُّوبَ قَالَ سَمِعْتُ مُجَاهِدًا يَقُولُ حَدَّثَنَا جَابِرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهما - قَدِمْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَنَحْنُ نَقُولُ لَبَّيْكَ اللَّهُمَّ لَبَّيْكَ بِالْحَجِّ . فَأَمَرَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَجَعَلْنَاهَا عُمْرَةً .
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Hammâd b. Zeyd, ona Eyyub’un şöyle dediğini rivâyet etmiştir: Mücâhid’i şöyle derken dinledim: bize Câbir b. Abdullah (r.anhumâ) şu rivâyeti nakletti: Bizler “Lebbeyk Allahumme lebbeyke bi’l-hacc: Buyur Allah’ım buyur, hac emrini yerine getirmek üzere ihrama giriyorum” diyerek (Mekke’ye) geldik ama Rasulullah’ın (sav) bize emir verdiği üzere biz hac için girmiş olduğumuz o ihramımızı umreye çevirdik.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hac 35, 1/501
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Haccac Mücahid b. Cebr el-Kuraşî (Mücahid b. Cebr)
3. Eyyüb es-Sahtiyânî (Eyyüb b. Keysân)
4. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Hac, Hacc-ı temettu
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Fudayl b. Hüseyin arasında inkita vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10299, B001572
Hadis:
وَقَالَ أَبُو كَامِلٍ فُضَيْلُ بْنُ حُسَيْنٍ الْبَصْرِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو مَعْشَرٍ حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ غِيَاثٍ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - أَنَّهُ سُئِلَ عَنْ مُتْعَةِ الْحَجِّ فَقَالَ أَهَلَّ الْمُهَاجِرُونَ وَالأَنْصَارُ وَأَزْوَاجُ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِى حَجَّةِ الْوَدَاعِ وَأَهْلَلْنَا ، فَلَمَّا قَدِمْنَا مَكَّةَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « اجْعَلُوا إِهْلاَلَكُمْ بِالْحَجِّ عُمْرَةً إِلاَّ مَنْ قَلَّدَ الْهَدْىَ » . فَطُفْنَا بِالْبَيْتِ وَبِالصَّفَا وَالْمَرْوَةِ وَأَتَيْنَا النِّسَاءَ ، وَلَبِسْنَا الثِّيَابَ وَقَالَ « مَنْ قَلَّدَ الْهَدْىَ فَإِنَّهُ لاَ يَحِلُّ لَهُ حَتَّى يَبْلُغَ الْهَدْىُ مَحِلَّهُ » . ثُمَّ أَمَرَنَا عَشِيَّةَ التَّرْوِيَةِ أَنْ نُهِلَّ بِالْحَجِّ ، فَإِذَا فَرَغْنَا مِنَ الْمَنَاسِكِ جِئْنَا فَطُفْنَا بِالْبَيْتِ وَبِالصَّفَا وَالْمَرْوَةِ فَقَدْ تَمَّ حَجُّنَا ، وَعَلَيْنَا الْهَدْىُ كَمَا قَالَ اللَّهُ تَعَالَى ( فَمَا اسْتَيْسَرَ مِنَ الْهَدْىِ فَمَنْ لَمْ يَجِدْ فَصِيَامُ ثَلاَثَةِ أَيَّامٍ فِى الْحَجِّ وَسَبْعَةٍ إِذَا رَجَعْتُمْ ) إِلَى أَمْصَارِكُمْ . الشَّاةُ تَجْزِى ، فَجَمَعُوا نُسُكَيْنِ فِى عَامٍ بَيْنَ الْحَجِّ وَالْعُمْرَةِ ، فَإِنَّ اللَّهَ تَعَالَى أَنْزَلَهُ فِى كِتَابِهِ وَسَنَّهُ نَبِيُّهُ صلى الله عليه وسلم وَأَبَاحَهُ لِلنَّاسِ غَيْرَ أَهْلِ مَكَّةَ ، قَالَ اللَّهُ ( ذَلِكَ لِمَنْ لَمْ يَكُنْ أَهْلُهُ حَاضِرِى الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ ) وَأَشْهُرُ الْحَجِّ الَّتِى ذَكَرَ اللَّهُ تَعَالَى شَوَّالٌ وَذُو الْقَعْدَةِ وَذُو الْحَجَّةِ ، فَمَنْ تَمَتَّعَ فِى هَذِهِ الأَشْهُرِ فَعَلَيْهِ دَمٌ أَوْ صَوْمٌ ، وَالرَّفَثُ الْجِمَاعُ ، وَالْفُسُوقُ الْمَعَاصِى ، وَالْجِدَالُ الْمِرَاءُ .
Tercemesi:
Ebu Kamil Fudayl b. Huseyn el-Basrî, ona Ebu Maşer, ona Osman b. Ğiyas, ona İkrime, ona da İbn Abbas’ın (r.anhumâ) rivâyet ettiğine göre kendisine Temettu’ haccına dair soru soruldu, o şöyle dedi:Muhacirler, Ensar ve Nebi’nin (sav) zevceleri Veda haccında ihrama girdiler, biz de ihrama girdik. Mekke’ye geldiğimizde Rasulullah (sav): “Hac niyetiyle girdiğiniz ihram niyetini –hediyelik kurbanlıklara gerdanlık takmış kimseler müstesnâ- umre niyetine çevirin” buyurdu. Bunun üzerine bizde Beyt’i tavaf ettik, Safa ile Merve arasında sa’y yaptık, hanımlarımıza yaklaştık, (dikişli elbiseler girdik). Ayrıca o: “Hediyelik kurbanlıklara gerdanlık takmış olanların ise kurbanlıklar yerine ulaşıncaya kadar ihramdan çıkmaları söz konusu olmayacaktır” buyurdu. Sonra (ihramdan çıkmış olan) bizlere Terviye (Zülhiccenin sekizinci) günü öğleden sonra hac niyetiyle ihrama girip telbiye getirmemizi, hac menâsikini tamamladığımız takdirde gelip, Beyt’i tavaf edip Safa ile Merve arasında sa’y yapmamızı emretti. Böylelikle haccımız da tamam olmuş olacak ve kurban kesmekle yükümlü olacaktık. Nitekim yüce Allah da: “Kim hac zamanına kadar umreden faydalanmak isterse, kurbandan kolayına geleni kessin, fakat kim bulamazsa hac günlerinde üç, döndüğünüz vakitte yedi olmak üzere tam gün oruç tutsun” (Bakara, 2/196) buyurmaktadır.
“Dönülecek yer”, ülkeleriniz ve geldiğiniz yerler demektir. Kurban olarak koyun yeterlidir. Böylelikle bu şekilde yapanlar aynı yıl içerisinde iki ibadet olan haccı ve umreyi yapmış oldular. Şanı yüce Allah da Kitabında bunu indirdiği gibi, Nebisi de (sav) bunu sünnetinde tespit etmiş ve Mekkeliler dışında diğer insanlara bu şekilde (temettu’) haccı yapmayı mubah kılmıştır. Çünkü yüce Allah: “Bu, aile ikametgâhı Mescid-i Haram’da olmayanlar içindir.” (Bakara, 2/196) buyurmaktadır. Yüce Allah’ın sözünü ettiği hac ayları ise Şevval, Zülkade ve Zülhicce aylarıdır. Bu sebeple bu aylar içerisinde temettu’ haccı yapan kimselere ya kan (kurban kesmek) yahut oruç düşer.
“Refes” cima “Fusûk/fasıklık”, masiyetler, “cidal” ise tartışma ve kavga demektir.
Açıklama:
Rivayet muallaktır; Buhari ile Fudayl b. Hüseyin arasında inkita vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hac 37, 1/502
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Osman b. Ğıyas er-Rasibî (Osman b. Ğıyas)
4. Yusuf b. Yezid el-Basrî (Yusuf b. Yezid)
5. Ebu Kamil Fudayl b. Hüseyin el-Cahderî (Fudayl b. Hüseyin b. Talha)
Konular:
Hac, Hacc-ı kıran
Hac, Hacc-ı temettu
Hac, sünnetleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10294, B001567
Hadis:
حَدَّثَنَا آدَمُ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ أَخْبَرَنَا أَبُو جَمْرَةَ نَصْرُ بْنُ عِمْرَانَ الضُّبَعِىُّ قَالَ تَمَتَّعْتُ فَنَهَانِى نَاسٌ ، فَسَأَلْتُ ابْنَ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - فَأَمَرَنِى ، فَرَأَيْتُ فِى الْمَنَامِ كَأَنَّ رَجُلاً يَقُولُ لِى حَجٌّ مَبْرُورٌ وَعُمْرَةٌ مُتَقَبَّلَةٌ ، فَأَخْبَرْتُ ابْنَ عَبَّاسٍ فَقَالَ سُنَّةَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ لِى أَقِمْ عِنْدِى ، فَأَجْعَلَ لَكَ سَهْمًا مِنْ مَالِى . قَالَ شُعْبَةُ فَقُلْتُ لِمَ فَقَالَ لِلرُّؤْيَا الَّتِى رَأَيْتُ .
Tercemesi:
Bize Âdem, ona Şu‘be, ona Ebu Cemra Nasr b. İmran ed-Dubaî’nin şöyle dediğini rivâyet etti:
Ben temettu‘ (haccı) yapmak istedim. Bazı kimseler bana yapmamamı söyledi. İbn Abbas’a (r.anhumâ) sordum, bana yapmamı emretti. Rüyamda ise sanki bir adamı bana: Haccın mebrur, umren makbul olsun, diyor gibi gördüm. İbn Abbas’a bunu haber verince, o: (Bu) Nebi’nin (sav) sünnetidir dedi. Sonra bana: Sen yanımda kal, ben sana kendi malımdan bir pay vereyim, dedi. Şu‘be dedi ki: Peki, neden böyle dedi. Ebu Cemre: Görmüş olduğum rüyadan dolayı, diye cevap verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hac 34, 1/501
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Cemre Nasr b. İmran ed-Duba'î (Nasr b. İmran b. Asım b. Vasi)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Ebu Hasan Adem b. Ebu İyas (Adem b. Abdurrahman b. Muhammed b. Şuayb)
Konular:
Hac, Hacc-ı temettu
Rüya, doğru çıkanı
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا هَمَّامٌ عَنْ قَتَادَةَ قَالَ حَدَّثَنِى مُطَرِّفٌ عَنْ عِمْرَانَ - رضى الله عنه - قَالَ تَمَتَّعْنَا عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَنَزَلَ الْقُرْآنُ قَالَ رَجُلٌ بِرَأْيِهِ مَا شَاءَ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10298, B001571
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا هَمَّامٌ عَنْ قَتَادَةَ قَالَ حَدَّثَنِى مُطَرِّفٌ عَنْ عِمْرَانَ - رضى الله عنه - قَالَ تَمَتَّعْنَا عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَنَزَلَ الْقُرْآنُ قَالَ رَجُلٌ بِرَأْيِهِ مَا شَاءَ .
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Hemmâm, ona da Katâde, ona Mutarrif, ona da İmran şöyle dedi:
"Biz Rasulullah (sav) zamanında temettu‘ (haccı) yaptık. Kur’ân da (bunun caiz olduğu hususunda) nâzil oldu ama bir adam da kendi görüşüne dayanarak dilediği bir şeyi söyledi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hac 36, 1/501
Senetler:
1. Ebu Nüceyd İmran b. Husayn el-Ezdî (İmran b. Husayn b. Ubeyd b. Halef b. Abdünühüm)
2. Ebu Abdullah Mutarrif b. Abdullah el-Haraşî (Mutarrif b. Abdullah b. Şıhhir b. Avf b. Ka'b b. Vakdân)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Ebu Abdullah Hemmâm b. Yahya el-Avzî (Hemmâm b. Yahya b. Dinar)
5. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Hac, Hacc-ı temettu
Sahabe, anlayış farklılıkları
Sahabe, ictihadı
Sahâbe, sahabilerin sünnete uyma hassasiyetleri
وَعَنْ عُرْوَةَ أَنَّ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - أَخْبَرَتْهُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِى تَمَتُّعِهِ بِالْعُمْرَةِ إِلَى الْحَجِّ فَتَمَتَّعَ النَّاسُ مَعَهُ بِمِثْلِ الَّذِى أَخْبَرَنِى سَالِمٌ عَنِ ابْنِ عُمَرَ - رضى الله عنهما - عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10774, B001692
Hadis:
وَعَنْ عُرْوَةَ أَنَّ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - أَخْبَرَتْهُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فِى تَمَتُّعِهِ بِالْعُمْرَةِ إِلَى الْحَجِّ فَتَمَتَّعَ النَّاسُ مَعَهُ بِمِثْلِ الَّذِى أَخْبَرَنِى سَالِمٌ عَنِ ابْنِ عُمَرَ - رضى الله عنهما - عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Urve’nin rivâyetine göre -tıpkı Salim’e İbn Ömer’in (r.anhumâ), onun da Rasulullah’dan (sav) diye rivâyet ettiği gibi- Âişe (r.anhâ), Nebi’nin (sav) umre için girdiği ihramdan, hac için ihrama gireceği güne kadar temettu’ yaptığına dair haber vererek dedi ki: Böylelikle insanlar da onunla birlikte temettu’ haccı yaptı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hac 104, 1/524
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Halid Ukayl b. Halid el-Eylî (Ukayl b. Halid b. Ukayl)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Yahya b. Bükeyr el-Kuraşî (Yahya b. Abdullah b. Bükeyr)
Konular:
Hac, Hacc-ı temettu
Hac, Hz. Peygamber'in haccı
Hac, sünnetleri
Sünnet, Abdullah b. Ömer'in uygulamaları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10641, B001638
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يُوسُفَ أَخْبَرَنَا مَالِكٌ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - خَرَجْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى حَجَّةِ الْوَدَاعِ ، فَأَهْلَلْنَا بِعُمْرَةٍ ، ثُمَّ قَالَ « مَنْ كَانَ مَعَهُ هَدْىٌ فَلْيُهِلَّ بِالْحَجِّ وَالْعُمْرَةِ ثُمَّ لاَ يَحِلُّ حَتَّى يَحِلَّ مِنْهُمَا » . فَقَدِمْتُ مَكَّةَ ، وَأَنَا حَائِضٌ ، فَلَمَّا قَضَيْنَا حَجَّنَا أَرْسَلَنِى مَعَ عَبْدِ الرَّحْمَنِ إِلَى التَّنْعِيمِ ، فَاعْتَمَرْتُ ، فَقَالَ صلى الله عليه وسلم « هَذِهِ مَكَانَ عُمْرَتِكِ » . فَطَافَ الَّذِينَ أَهَلُّوا بِالْعُمْرَةِ ، ثُمَّ حَلُّوا ، ثُمَّ طَافُوا طَوَافًا آخَرَ ، بَعْدَ أَنْ رَجَعُوا مِنْ مِنًى ، وَأَمَّا الَّذِينَ جَمَعُوا بَيْنَ الْحَجِّ وَالْعُمْرَةِ طَافُوا طَوَافًا وَاحِدًا .
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona İbn Şihâb, ona Urve, ona da Âişe (r.anhâ) şöyle rivayet etmiştir: Veda haccında Rasulullah (sav) ile birlikte çıktık. Bir umre yapmak niyetiyle ihrama girip telbiye getirdik, sonra: “Beraberinde kurbanlık bulunan kimseler hac ve umre niyetiyle ihrama girsinler. Sonra da her ikisinin de ihramından çıkacağı vakte kadar ihramdan çıkmasınlar” buyurdu. Ben ay hali olduğum halde Mekke’ye vardım. Haccımızı tamamladıktan sonra beni, kardeşim Abdurrahman ile birlikte Ten’im’e gönderdi ve hac yaptım. Rasulullah (sav) da: “İşte bu, senin (yapmayı niyet ettiğin önceki) umrenin yerinedir” buyurdu. Umre yapmak niyetiyle ihrama girmiş olanlar tavaf (ve sa’y) yaptıktan sonra ihramdan çıktılar. Daha sonra Mina’dan dönüşlerinden sonra da bir tavaf yaptılar. Hac ile umreyi birlikte niyet edenler (hacc-ı kıran yapanlar) ise bir tek tavaf yaptılar.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hac 77, 1/513
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Muhammed Abdullah b. Yusuf el-Kila'î (Abdullah b. Yusuf)
Konular:
Hac, Hacc-ı kıran
Hac, Hacc-ı temettu
Hac, hayızlı/lohusa kadının
Hz. Peygamber, veda haccı
Umre
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ . قَالَ وَقَالَ لِى خَلِيفَةُ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ حَدَّثَنَا حَبِيبٌ الْمُعَلِّمُ عَنْ عَطَاءٍ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهما - قَالَ أَهَلَّ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم هُوَ وَأَصْحَابُهُ بِالْحَجِّ ، وَلَيْسَ مَعَ أَحَدٍ مِنْهُمْ هَدْىٌ ، غَيْرَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَطَلْحَةَ ، وَقَدِمَ عَلِىٌّ مِنَ الْيَمَنِ ، وَمَعَهُ هَدْىٌ فَقَالَ أَهْلَلْتُ بِمَا أَهَلَّ بِهِ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم . فَأَمَرَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم أَصْحَابَهُ أَنْ يَجْعَلُوهَا عُمْرَةً ، وَيَطُوفُوا ، ثُمَّ يُقَصِّرُوا وَيَحِلُّوا ، إِلاَّ مَنْ كَانَ مَعَهُ الْهَدْىُ ، فَقَالُوا نَنْطَلِقُ إِلَى مِنًى ، وَذَكَرُ أَحَدِنَا يَقْطُرُ ، فَبَلَغَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ « لَوِ اسْتَقْبَلْتُ مِنْ أَمْرِى مَا اسْتَدْبَرْتُ مَا أَهْدَيْتُ ، وَلَوْلاَ أَنَّ مَعِى الْهَدْىَ لأَحْلَلْتُ » . وَحَاضَتْ عَائِشَةُ - رضى الله عنها - فَنَسَكَتِ الْمَنَاسِكَ كُلَّهَا ، غَيْرَ أَنَّهَا لَمْ تَطُفْ بِالْبَيْتِ ، فَلَمَّا طَهُرَتْ طَافَتْ بِالْبَيْتِ . قَالَتْ يَا رَسُولَ اللَّهِ تَنْطَلِقُونَ بِحَجَّةٍ وَعُمْرَةٍ ، وَأَنْطَلِقُ بِحَجٍّ فَأَمَرَ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ أَبِى بَكْرٍ أَنْ يَخْرُجَ مَعَهَا إِلَى التَّنْعِيمِ ، فَاعْتَمَرَتْ بَعْدَ الْحَجِّ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
10667, B001651
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ . قَالَ وَقَالَ لِى خَلِيفَةُ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ حَدَّثَنَا حَبِيبٌ الْمُعَلِّمُ عَنْ عَطَاءٍ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهما - قَالَ أَهَلَّ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم هُوَ وَأَصْحَابُهُ بِالْحَجِّ ، وَلَيْسَ مَعَ أَحَدٍ مِنْهُمْ هَدْىٌ ، غَيْرَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَطَلْحَةَ ، وَقَدِمَ عَلِىٌّ مِنَ الْيَمَنِ ، وَمَعَهُ هَدْىٌ فَقَالَ أَهْلَلْتُ بِمَا أَهَلَّ بِهِ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم . فَأَمَرَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم أَصْحَابَهُ أَنْ يَجْعَلُوهَا عُمْرَةً ، وَيَطُوفُوا ، ثُمَّ يُقَصِّرُوا وَيَحِلُّوا ، إِلاَّ مَنْ كَانَ مَعَهُ الْهَدْىُ ، فَقَالُوا نَنْطَلِقُ إِلَى مِنًى ، وَذَكَرُ أَحَدِنَا يَقْطُرُ ، فَبَلَغَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ « لَوِ اسْتَقْبَلْتُ مِنْ أَمْرِى مَا اسْتَدْبَرْتُ مَا أَهْدَيْتُ ، وَلَوْلاَ أَنَّ مَعِى الْهَدْىَ لأَحْلَلْتُ » . وَحَاضَتْ عَائِشَةُ - رضى الله عنها - فَنَسَكَتِ الْمَنَاسِكَ كُلَّهَا ، غَيْرَ أَنَّهَا لَمْ تَطُفْ بِالْبَيْتِ ، فَلَمَّا طَهُرَتْ طَافَتْ بِالْبَيْتِ . قَالَتْ يَا رَسُولَ اللَّهِ تَنْطَلِقُونَ بِحَجَّةٍ وَعُمْرَةٍ ، وَأَنْطَلِقُ بِحَجٍّ فَأَمَرَ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ أَبِى بَكْرٍ أَنْ يَخْرُجَ مَعَهَا إِلَى التَّنْعِيمِ ، فَاعْتَمَرَتْ بَعْدَ الْحَجِّ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsennâ, ona Abdülvehhab; (T) Bana Halife, ona Abdülvehhab, ona Habib el-Muallim, ona Ata, ona da Câbir b. Abdullah şöyle rivayet etti:
"Nebi’nin (sav) kendisi de, ashabı da hac niyetiyle ihrama girdi. Aralarından Nebi’nin (sav) ve Talha’nın dışında beraberinde kurbanlık bulunan kimse yoktu. Ali de beraberinde kurbanlık ile birlikte Yemen’den geldi ve: Nebi (sav) hangi niyetle ihrama girdiyse ben de o niyetle ihrama girdim, dedi. Nebi (sav) ashabına –beraberinde kurbanlık bulunanlar dışında- niyetlerini umre niyetine çevirmelerini, tavaf etmelerini, sonra da saçlarını kısaltıp ihramdan çıkmalarını emretti. Bu sefer onlar: Herhangi birimizin erkeklik organından (meni) damlamakta iken Mina’ya mı gideceğiz? dediler. Bu söylenenler Nebi’ye (sav) ulaşınca: “Geride bıraktığım bu işimin aynısı ile gelecekte karşılaşacak olursam ben hediyelik kurbanlık getirmem. Beraberimde kurbanlık da bulunmasaydı, şüphesiz ihramdan çıkardım” buyurdu. (Bu sırada) Âişe (r.anhâ) ay hali oldu. Beyt’i tavaf etmenin dışında hac işlerinin hepsini yerine getirdi. Ay halinden temizlendikten sonra Beyt’i tavaf etti. Ey Allah’ın Rasulü, sizler bir hac ve bir umre yapmış olarak gideceksiniz, ben ise sadece bir hac yapmış olarak döneceğim deyince, Allah Rasulü Abdurrahman b. Ebu Bekir’e Âişe ile beraber Ten’im’e çıkıp gitmelerini emretti. Böylece o da hacdan sonra bir umre yapmış oldu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hac 81, 1/516
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
3. Ebu Muhammed Habib b. Zaide el-Muallim (Habib b. Zaide)
4. Ebu Muhammed Abdülvehhab b. Abdülmecid es-Sakafî (Abdulvehhab b. Abdulmecid b. Salt)
5. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Hac, Hacc-ı kıran
Hac, Hacc-ı temettu
Hac, hayızlı/lohusa kadının
Hac, sünnetleri
Hz. Peygamber, veda haccı