Öneri Formu
Hadis Id, No:
231852, İHS002559
Hadis:
2559 - أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُحَمَّدٍ الْأَزْدِيُّ، حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ، أَخْبَرَنَا أَبُو عَامِرٍ الْعَقَدِيُّ، حَدَّثَنَا هَمَّامُ بْنُ يَحْيَى، عَنْ قَتَادَةَ، عَنْ أَبِي مَيْمُونَةَ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، قَالَ: قُلْتُ: يَا رَسُولَ اللَّهِ، إِنِّي إِذَا رَأَيْتُكَ طَابَتْ نَفْسِي، وَقَرَّتْ عَيْنِي، أَنْبِئْنِي عَنْ كُلِّ شَيْءٍ، قَالَ: «كُلُّ شَيْءٍ خُلِقَ مِنَ الْمَاءِ»، فَقُلْتُ: أَخْبِرْنِي بِشَيْءٍ إِذَا عَمِلْتُ بِهِ دَخَلْتُ الْجَنَّةَ، قَالَ: «أَطْعِمِ الطَّعَامَ، وَأَفْشِ السَّلَامَ، وَصِلِ الْأَرْحَامَ، وَقُمْ بِاللَّيْلِ وَالنَّاسُ نِيَامٌ، تَدْخُلِ الْجَنَّةَ بِسَلَامٍ»
قَالَ أَبُو حَاتِمٍ: قَوْلُ أَبِي هُرَيْرَةَ: أَنْبِئْنِي عَنْ كُلِّ شَيْءٍ، أَرَادَ بِهِ عَنْ كُلِّ شَيْءٍ خُلِقَ مِنَ الْمَاءِ، وَالدَّلِيلُ عَلَى صِحَّةِ هَذَا جَوَابُ الْمُصْطَفَى إِيَّاهُ، حَيْثُ قَالَ: «كُلُّ شَيْءٍ خُلِقَ مِنَ الْمَاءِ»، فَهَذَا جَوَابٌ خَرَجَ عَلَى سُؤَالٍ بِعَيْنِهِ، لَا أَنَّ كُلَّ شَيْءٍ خُلِقَ مِنَ الْمَاءِ وَإِنْ لَمْ يَكُنْ مَخْلُوقًا
Tercemesi:
Bize Abdullâh İbn Muhammed el-Ezdî haber verdi: Bize İshâk İbn İbrâhîm anlattı: Bize Ebû Âmir el-Akadî haber verdi: Hemmâm İbn Yahyâ bize, Katâde'den, o da Hilâl İbn Ebû Meymûne'den, o da Ebû Hureyre'den anlattı:
Ey Allâh'ın Elçisi, dedim, seni gördüğümde içim açılıyor, gözüm aydınlanıyor; bana her şeyden haber ver! Buyurdu ki: Her şey sudan yaratıldı? Bunun üzerine ben: Bana öyle bir şey tarif et ki, onu uyguladığımda Cennet'e gireyim, dedim. Şöyle buyurdu: Yemek yedir, selamı yaygınlaştır, yakınlarınla ilişkini sürdür ve insanlar uykudayken sen geceleyin kalkıver ki Cennet'e kazasız giresin.
Ebû Hâtim (İbn Hibbân): Ebû Hureyre, 'bana her şeyden haber ver' sözüyle, 'bana sudan yaratılan her şeyden haber ver' demek istiyor. Bunun kanıtı, Mustafa'nın, 'Her şey sudan yaratıldı?' şeklindeki cevabıdır. Bu, soruya sorunun aynısıyla verilen bir cevaptır. Yoksa, her şey sudan yaratılmış değildir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Hibban, Sahih-i İbn Hibban, Salât 2559, 6/299
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Meymune el-Fârisî (Süleym)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Ebu Abdullah Hemmâm b. Yahya el-Avzî (Hemmâm b. Yahya b. Dinar)
5. Ebu Âmir Abdülmelik b. Amr el-Kaysî (Abdülmelik b. Amr)
6. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
7. Ebu Muhammed Abdullah b. Muhammed en-Nisaburi (Abdullah b. Muhammed b. Abdurrahman b. Şireveyh)
Konular:
Akraba, akrabalık ilişkileri, sıla-i rahim
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
KTB, SELAM
KTB, YARATILIŞ
Namaz, Teheccüt namazı
Selam, selamı yaymak
Teşvik edilenler, Yemek yedirmek, fazileti
Yaratma, Yaratılış
“Rablerinin kendilerine verdiğini alırlar. Çünkü onlar bundan önce de dünyada güzel davranırlardı.”
Öneri Formu
Hadis Id, No:
58135, KK51/16
Hadis:
آخِذِينَ مَا آتَاهُمْ رَبُّهُمْ إِنَّهُمْ كَانُوا قَبْلَ ذَلِكَ مُحْسِنِينَ
Tercemesi:
“Rablerinin kendilerine verdiğini alırlar. Çünkü onlar bundan önce de dünyada güzel davranırlardı.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Zâriyât 51/16, /
Senetler:
()
Konular:
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
İnsan, insanın yaratılış gayesi, yapısı ve saygınlığı
İtaat, Allah'a ve Rasûlüne itaat veya isyan
KTB, YARATILIŞ
Müslüman, vasıfları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
14773, T002526
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ فُضَيْلٍ عَنْ حَمْزَةَ الزَّيَّاتِ عَنْ زِيَادٍ الطَّائِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ : قُلْنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ : مَا لَنَا إِذَا كُنَّا عِنْدَكَ رَقَّتْ قُلُوبُنَا وَزَهِدْنَا فِى الدُّنْيَا وَكُنَّا مِنْ أَهْلِ الآخِرَةِ فَإِذَا خَرَجْنَا مِنْ عِنْدِكَ فَآنَسْنَا أَهَالِيَنَا وَشَمَمْنَا أَوْلاَدَنَا أَنْكَرْنَا أَنْفُسَنَا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم: « لَوْ أَنَّكُمْ تَكُونُونَ إِذَا خَرَجْتُمْ مِنْ عِنْدِى كُنْتُمْ عَلَى حَالِكُمْ ذَلِكَ لَزَارَتْكُمُ الْمَلاَئِكَةُ فِى بُيُوتِكُمْ وَلَوْ لَمْ تُذْنِبُوا لَجَاءَ اللَّهُ بِخَلْقٍ جَدِيدٍ كَىْ يُذْنِبُوا فَيَغْفِرَ لَهُمْ » . قَالَ : قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ مِمَّ خُلِقَ الْخَلْقُ ؟ قَالَ « مِنَ الْمَاءِ » . قُلْنَا الْجَنَّةُ: مَا بِنَاؤُهَا ؟قَالَ: « لَبِنَةٌ مِنْ فِضَّةٍ وَلَبِنَةٌ مِنْ ذَهَبٍ وَمِلاَطُهَا الْمِسْكُ الأَذْفَرُ وَحَصْبَاؤُهَا اللُّؤْلُؤُ وَالْيَاقُوتُ وَتُرْبَتُهَا الزَّعْفَرَانُ مَنْ يَدْخُلْهَا يَنْعَمْ وَلاَ ييأَسْ وَيُخَلَّدْ وَلاَ يَمُوتْ لاَ تَبْلَى ثِيَابُهُمْ وَلاَ يَفْنَى شَبَابُهُمْ » . ثُمَّ قَالَ :« ثَلاَثَةٌ لاَ تُرَدُّ دَعْوَتُهُمُ :الإِمَامُ الْعَادِلُ وَالصَّائِمُ حِينَ يُفْطِرُ وَدَعْوَةُ الْمَظْلُومِ يَرْفَعُهَا فَوْقَ الْغَمَامِ وَتُفَتَّحُ لَهَا أَبْوَابُ السَّمَاءِ وَيَقُولُ الرَّبُّ عَزَّ وَجَلَّ :وَعِزَّتِى لأَنْصُرَنَّكِ وَلَوْ بَعْدَ حِينٍ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ لَيْسَ إِسْنَادُهُ بِذَاكَ الْقَوِىِّ وَلَيْسَ هُوَ عِنْدِى بِمُتَّصِلٍ وَقَدْ رُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ بِإِسْنَادٍ آخَرَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bize Ebu Küreyb, ona Muhammed b. Fudayl, ona Hamza ez-Zeyyât, ona Ziyâd et-Tâî, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir.
Bizler, ''yâ Rasulullah, bizlere ne oluyor? Senin huzurundayken kalplerimiz yumuşuyor, dünyaya aldırış etmiyoruz ve ahiret ehlinden oluyoruz. Senin huzurundan ayrılıp ailemizle bir araya geldiğimizde ve evlatlarımızı kokladığımızda kendimizi garipsiyoruz'' dedik. Rasulullah (sav), ''şayet huzurumdan ayrıldığınızda da haliniz böyle olsa, melekler sizleri evlerinizde ziyaret ederdi. Şayet sizler günah işlemeseydiniz muhakkak ki Allah, günah işleyip onun kendilerini affedeceği bir topluluğu getirirdi'' buyurdu. Ben, ''yâ Rasulullah, mahlukat neyden yaratıldı'' dedim. O, ''sudan'' buyurdu. ''(Peki ya) cennet, onun binası nedir'' dedik. O, ''bir tuğla(sı) gümüşten, bir tuğla(sı) da altından(dır). Onun harcı, keskin kokulu misk, taşları inci ve yakut, toprağı ise zaferandır. Oraya giren nimete nail olur ve üzüntüye kapılmaz. Ebedi kılınır ve ölmez. Elbiseleri eskimez, gençlikleri de son bulmaz'' buyurdu. Ardından, ''Üç kişinin duası geri çevrilmez: Adeletli yönetici, iftar ettiğinde oruçlu ve mazlumun duası. (Allah), onun duasını bulutların üzerine çıkarır, onun için göğün kapıları açılır. Rab (ac), 'izzetim hakkı için bir zaman sonra dahi olsa sana muhakkak yardım edeceğim' buyurur'' dedi.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, isnadı sağlam olmayan (leyse isnâduhü bi-zâlike'l-kavî) bir hadis olup bana göre muttasıl da değildir. Bu hadis başka bir isnadla Ebu Hureyre vasıtası ile Nebî (sav)'den rivayet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Sıfatü'l-cennet 2, 4/672
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ziyad et-Tâi (Ziyad)
3. Ebu Umare Hamza b. Habib ez-Zeyyât (Hamza b. Habib b. Umare)
4. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
5. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
CENNET TASVİRLERİ
Cennet,
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
Cennet, Nimetleri
Dua, duası makbul kimseler
Dünya, evren, yaratılışı
Hitabet, sembolik anlatım
İman
KTB, DUA
KTB, İMAN
KTB, YARATILIŞ
Mizan/hesaplaşma, Ahirette Günahların silinmesi/affedilmesi
Yaratma, Yaratılış
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20674, N002238
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ قَالَ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِى حَازِمٍ عَنْ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « لِلصَّائِمِينَ بَابٌ فِى الْجَنَّةِ يُقَالُ لَهُ الرَّيَّانُ لاَ يَدْخُلُ فِيهِ أَحَدٌ غَيْرُهُمْ فَإِذَا دَخَلَ آخِرُهُمْ أُغْلِقَ مَنْ دَخَلَ فِيهِ شَرِبَ وَمَنْ شَرِبَ لَمْ يَظْمَأْ أَبَدًا » .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hucr, ona Said b. Abdurrahman, ona Ebu Hâzim, ona da Sehl b. Sa'd, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Oruçlular için cennette ona Reyyân denilen bir kapı vardır. Onlardan başkası (o kapıdan) giremez. Onların sonuncusu (oradan) girdiğinde (kapı), kapanır. Oraya giren (bir şey) içer. (Ondan) içen de asla susuzluk çekmez.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sıyâm 43, /2233
Senetler:
1. Sehl b. Sa'd es-Sâidi (Sehl b. Sa'd b. Malik b. Halid b. Sa'lebe)
2. Ebû Hazim Seleme b. Dînar (Seleme b. Dînar)
3. Ebu Abdullah Said b. Abdurrahman el-Kuraşî (Said b. Abdurrahman b. Abdullah b. Cemil)
4. Ebu Hasan Ali b. Hucr es-Sa'dî (Ali b. Hucr b. İyas b. Mukatil)
Konular:
Cennet,
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
Cennet, Nimetleri
Cennet, Reyyan kapısı
Kevser, Kevser / havz
Oruç, ahiretteki karşılığı