832 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona İbn Ebu Adiyy, ona Şu'be, ona Hâbîb b. Ebu Sâbit, ona Zeyd b. Vehb, ona da Ebu Zerr'in (ra) rivâyet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Cibril bana: 'Ümmetinden her kim Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmadan ölürse cennete girer yâhud ateşe girmez' dedi." Ebû Zerr (ra), o kişi zina etse ve hırsızlık yapsa da mı? diye sordu. Hz. Peygamber, "Hangi günahı işlerse işlesin (sonunda cennete girer)" buyurdu.
Bize Abdullah b. Muhammed, ona Abdurrezzak, ona Ma‘mer, ona Hemâm b. Münebbih ona da Ebu Hureyre’nin (ra) rivayet ettiğine göre Nebî (sav) şöyle buyurdu: "Cennet ve cehennem münakaşa ettiler. Cehennem: Ben kibirliler ve zorba kimselerle tercih olundum (onlara tahsis edildim) dedi. Cennet de: Bana ne oldu ki, bana insanların yalnız zayıfları ve düşükleri giriyor? dedi. Allah tebâreke ve teâlâ da cennete şöyle buyurdu: Sen benim rahmetimsin, ben seninle kullarımdan dilediğime rahmet ederim. Cehenneme de şöyle dedi: Sen benim azabımsın, ben seninle kullarımdan dilediğime azap ederim. Cennet ve cehennemden her biri dolacaktır. Fakat cehennem dolmak bilmez, en son Allah ona ayağını koyar. O da: Bana yeter, bana yeter, bana yeter! der. İşte o zaman cehennem dolar, birbirine büzülür. Allah (ac), yarattıklarından hiçbir kimseye zulmetmez. Cennete gelince, Allah (ac), onun için (onun boşluklarını doldurmak için) yeniden birtakım kimseler yaratır."
Açıklama: Hadiste geçen Yüce Allah'ın ayağını cehenneme koymasının manası hakkında bazı alimler bir takım teviller sunmuşlardır. Bazı alimler ise bu tür konuları tevil yoluna gitmeden Kur'ân-ı Kerîm ve hadislerde nasıl geçiyorsa öyle kabul etmeyi, bununla beraber Cenâb-ı Hakk'ı bildiğimiz tarzda el ve ayak gibi uzuvlardan tenzih etmeyi, bunların keyfiyyeti konusunda görüş belirtmemeyi en uygun yol olarak bildirmişlerdir.
Bana Ebu Ğassân (Malik b. Abdulvahid) el-Mismeî', Muhammed b. Müsennâ ve Muhammed b. Beşşâr B. Osman -Bu hadisin metninin lafzı Ebu Ğassân'a ve İbn Müsennâya aittir.-, onlara Muaz b. Hişam, ona babası (Hişam b. Ebu Abdullah), ona Katade (b. Diame), ona Mutarrif b. Abdullah b. Şihhîr, ona da İyaz b. Himar el-Mücâşi'î, Rasulullah'ın (sav) bir gün hutbesinde şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Dikkatinizi çekerim, Rabbim, bana bugün öğrettiği şeylerden sizin bilmediklerinizi size öğretmemi emrederek (şöyle buyurdu): Bir kula verdiğim her mal helaldir. Ben kullarımın hepsini Hanif (Müslüman) olarak yarattım ama şeytanlar gelerek onları dinlerinden saptırıp batıla yönelttiler. Benim kendilerine helal kıldıklarımı, onlara haram ettiler ve hakkında delil indirmediğim bir şeyi, bana ortak koşmalarını emrettiler. Şüphesiz ki, Allah yer halkına baktı ve ehl-i kitabtan bir takımı hariç, Arabından, Acemine tüm insanlara kızgınlık duyarak "Ben hem seni hem de seninle başkalarını imtihan edeyim diye seni gönderdim. Sana (sahifelere yazılı olan yıkanıp silinse de kalplerdekini) suyun (silip) yıkamayacağı bir kitap indirdim. Onu uykuda da uyanıkken de okursun." buyurdu. Gerçekten Allah bana Kureyş'i cayır cayır yakmamı emretti. Ben : Yâ Rabbi! O halde benim başımı yararlar, onu bir ekmek parçasına çevirirler, dedim. "Onlar seni nasıl çıkardılarsa sen de onları çıkar. Onlara savaş aç ki, sana yardım edelim. İnfakta bulun, biz de sana lütuf ve keremde bulunalım! Sen bir ordu gönder. Biz onun beş mislini gönderelim! Sana itaat edenlerle birlikte isyan edenlere karşı savaş" buyurdu. Cennetlikler üç kısımdır: 1-Güçlü ve yetki sahibi olup insanlara adil davranan, onlara iyilikte bulunmak isteyen ve bu isteğinde başarılı kılınan kimse, 2- Akraba ve Müslüman olan herkese karşı yufka yürekli ve merhametli adam ve 3- Aile ve ihtiyaç sahibi olduğu halde iffetli davranarak dilenmeyen kimse. Cehennemlikler ise beş kısımdır : 1- Hiç bir şey için çabalamadan, size bağımlı bir şekilde, mal mülk, aile edinmeden düşüncesizce yaşayıp giden zayıf karakterli kimseler. 2- Her şeye tamah eden eden ve en ufak fırsatta size ihanet eden hain kimse. 3- Ailen ve malından bir şeye elde etmek için Akşam-sabah seni aldatmaya çalışan adam. 4 (Hz. peygamber (sav) cimriliği yahut yalanı da zikretti ve 5- Bir de kötü huylu küfürbaz kimse , buyurdu. Ebu Ğassân kendi rivayetinde: 'İnfak et, biz de sana infak edeceğiz...' cümlesine yer vermemiştir.
Bize Ali b. Abdullah, ona Ezher b. Sa'd, ona İbn Avn, ona da Musa b. Enes'in naklettiğine göre Enes b. Malik (ra) şöyle rivayet etmiştir: Nebi (sav) bir ara Sabit b. Kays'ın yokluğunu hissetmiş ve nerede olduğunu sormuştu. Bir sahabî 'Ey Allah’ın Rasulü! Ben gider Sâbit'in durumunu sizin için öğrenirim' dedi. Sonra Sâbit'in yanına gitti. Bir de baktı ki Sabit evinde başını önüne eğmiş, üzgün üzgün oturuyor! Adam Sabit'e 'Neyin var, bu halin ne?' diye sordu. Sâbit 'Hiç sorma, çok kötüyüm! Hz. Peygamber'in (sav) huzurunda yüksek sesle konuşuyorum, bütün amellerim boşa gitti, ben cehennemlik oldum! dedi. Adam hemen Hz. Peygamber'in (sav) yanına gidip durumu anlattı. Ravi Musa b. Enes dedi ki: O zat Sâbit'in yanına tekrar geldiğinde büyük bir müjde getirdi. Zira Rasulullah (sav) kendisine şöyle buyurmuştu: 'Sâbit'e git! Ona de ki sen cehennemlik değil, cennetliksin!”
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: مَا لاَ عَيْنٌ رَأَتْ وَلاَ أُذُنٌ سَمِعَتْ وَلاَ خَطَرَ عَلَى قَلْبِ بَشَرٍ