Bize Yezid b. Halid b. Abdullah b. Mevheb el-Hemdanî, ona Mufaddal -yani İbn Fedâle el-Mısrî-, ona Ayyâş b. Abbas el-Kitbânî, ona Şüyeym b. Beytân, ona da Şeyban el-Kitbânî şöyle demiştir: "Mesleme b. Muhalled, Ruveyfi' b. Sâbit'i Mısır'ın aşağı kısımlarına emir tayin etti. Şeybân dedi ki: 'Alkam denen yere gitmek isteyen Ruveyfi' ile Küm-i Şeriyk'ten Alkamâ'ya, yahut Alkamâ'dan Küm-i Şeriyk'e kadar beraber yolculuk yaptık. Ruveyfi' dedi ki: Bizlerden biri Hz. Peygamber (sav) zamanında cihaddan elde edeceği ganimetin yarısını ona vermek ve yarısı da kendisinin olması şartıyla bir din kardeşinin arık devesini isterse alıp cihada giderdi. Şayet kendisine ganimetten bir pay düşerse okun temreni ile tüyü kendisinin olur, ağaç kısmı da din kardeşinin olurdu. (Bunları dedikten sonra) Ruveyfi', Hz. Peygamber'in kendisine şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Ey Ruveyfi! Umarım ki sen, benden sonra uzun zaman yaşarsın. Eğer öyle olursa insanlara de ki 'Kim sakallarını bağlarsa veya boynuna muska veya nazarlık gibi bir şey takarsa ya da hayvan tezeğiyle veya kemikle temizlenirse Muhammed (sav) ondan beridir."
Açıklama: Rivayette anlaşma veya ortaklıktaki hassasiyete dikkat çekilmektedir. Cihada çıkabilmek için din kardeşinden, ganimeti paylaşmak kaydıyla aldığı arık yani çelimsiz/zayıf deve karşılığında elde ettiği okun ucu ve tüyü birine, ağaç kısmı da diğerine düşecek şekilde yapılan bir ayırım, adaleti ve hak teslimindeki hassasiyeti göstermektedir. Hz. Peygamber'i kendi dönemindeki bu hassasiyetin ihlali ve yaşam biçiminin değişimi anlamına gelen bir takım sembolik eylemlere dikkat çekerek, cahiliyyeye dönüş sembolü olan sakalın bağlanması, Allah'a teslimiyet ve onun hıfzının, muska veya nazar boncuğu gibi kul yapımı unsurlara aktarımı, ya da tezekle temizlenmek gibi yasakladığı hususların meşrulaştırılması, başkalaşmayı ifade etmektedir. Söz konusu hususlara yapılan vurgu, başkalaşma karşısında duyarlılık oluşturmanın hedeflendiği üç nokta olarak görülmelidir. Bunlar cahiliyeye dönüş, Allah'a teslimiyet ve sığınma duygusunun zaafa uğraması, üçüncüsü de Hz. Peygamber'in emir ve yasaklarının ters yüz edilmesidir. Bu anlamda rivayet geleceğe ilişkin mucizevi bir beyan olarak görülmektedir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1200, D000036
Hadis:
حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ خَالِدِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَوْهَبٍ الْهَمْدَانِىُّ حَدَّثَنَا الْمُفَضَّلُ - يَعْنِى ابْنَ فَضَالَةَ الْمِصْرِىَّ - عَنْ عَيَّاشِ بْنِ عَبَّاسٍ الْقِتْبَانِىِّ أَنَّ شُيَيْمَ بْنَ بَيْتَانَ أَخْبَرَهُ عَنْ شَيْبَانَ الْقِتْبَانِىِّ قَالَ إِنَّ مَسْلَمَةَ بْنَ مُخَلَّدٍ اسْتَعْمَلَ رُوَيْفِعَ بْنَ ثَابِتٍ عَلَى أَسْفَلِ الأَرْضِ . قَالَ شَيْبَانُ فَسِرْنَا مَعَهُ مِنْ كُومِ شَرِيكٍ إِلَى عَلْقَمَاءَ أَوْ مِنْ عَلْقَمَاءَ إِلَى كُومِ شَرِيكٍ - يُرِيدُ عَلْقَامَ - فَقَالَ رُوَيْفِعٌ إِنْ كَانَ أَحَدُنَا فِى زَمَنِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَيَأْخُذُ نِضْوَ أَخِيهِ عَلَى أَنَّ لَهُ النِّصْفَ مِمَّا يَغْنَمُ وَلَنَا النِّصْفُ وَإِنْ كَانَ أَحَدُنَا لَيَطِيرُ لَهُ النَّصْلُ وَالرِّيشُ وَلِلآخَرِ الْقَدَحُ . ثُمَّ قَالَ قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
" يَا رُوَيْفِعُ لَعَلَّ الْحَيَاةَ سَتَطُولُ بِكَ بَعْدِى فَأَخْبِرِ النَّاسَ أَنَّهُ مَنْ عَقَدَ لِحْيَتَهُ أَوْ تَقَلَّدَ وَتَرًا أَوِ اسْتَنْجَى بِرَجِيعِ دَابَّةٍ أَوْ عَظْمٍ فَإِنَّ مُحَمَّدًا صلى الله عليه وسلم مِنْهُ بَرِىءٌ ."
Tercemesi:
Bize Yezid b. Halid b. Abdullah b. Mevheb el-Hemdanî, ona Mufaddal -yani İbn Fedâle el-Mısrî-, ona Ayyâş b. Abbas el-Kitbânî, ona Şüyeym b. Beytân, ona da Şeyban el-Kitbânî şöyle demiştir: "Mesleme b. Muhalled, Ruveyfi' b. Sâbit'i Mısır'ın aşağı kısımlarına emir tayin etti. Şeybân dedi ki: 'Alkam denen yere gitmek isteyen Ruveyfi' ile Küm-i Şeriyk'ten Alkamâ'ya, yahut Alkamâ'dan Küm-i Şeriyk'e kadar beraber yolculuk yaptık. Ruveyfi' dedi ki: Bizlerden biri Hz. Peygamber (sav) zamanında cihaddan elde edeceği ganimetin yarısını ona vermek ve yarısı da kendisinin olması şartıyla bir din kardeşinin arık devesini isterse alıp cihada giderdi. Şayet kendisine ganimetten bir pay düşerse okun temreni ile tüyü kendisinin olur, ağaç kısmı da din kardeşinin olurdu. (Bunları dedikten sonra) Ruveyfi', Hz. Peygamber'in kendisine şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Ey Ruveyfi! Umarım ki sen, benden sonra uzun zaman yaşarsın. Eğer öyle olursa insanlara de ki 'Kim sakallarını bağlarsa veya boynuna muska veya nazarlık gibi bir şey takarsa ya da hayvan tezeğiyle veya kemikle temizlenirse Muhammed (sav) ondan beridir."
Açıklama:
Rivayette anlaşma veya ortaklıktaki hassasiyete dikkat çekilmektedir. Cihada çıkabilmek için din kardeşinden, ganimeti paylaşmak kaydıyla aldığı arık yani çelimsiz/zayıf deve karşılığında elde ettiği okun ucu ve tüyü birine, ağaç kısmı da diğerine düşecek şekilde yapılan bir ayırım, adaleti ve hak teslimindeki hassasiyeti göstermektedir. Hz. Peygamber'i kendi dönemindeki bu hassasiyetin ihlali ve yaşam biçiminin değişimi anlamına gelen bir takım sembolik eylemlere dikkat çekerek, cahiliyyeye dönüş sembolü olan sakalın bağlanması, Allah'a teslimiyet ve onun hıfzının, muska veya nazar boncuğu gibi kul yapımı unsurlara aktarımı, ya da tezekle temizlenmek gibi yasakladığı hususların meşrulaştırılması, başkalaşmayı ifade etmektedir. Söz konusu hususlara yapılan vurgu, başkalaşma karşısında duyarlılık oluşturmanın hedeflendiği üç nokta olarak görülmelidir. Bunlar cahiliyeye dönüş, Allah'a teslimiyet ve sığınma duygusunun zaafa uğraması, üçüncüsü de Hz. Peygamber'in emir ve yasaklarının ters yüz edilmesidir. Bu anlamda rivayet geleceğe ilişkin mucizevi bir beyan olarak görülmektedir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Tahâret 20, /18
Senetler:
1. Ruveyfi b. Sabit el-Ensarî (Ruveyfi b. Sabit b. Seken)
2. Şeyban b. Ümeyye el-Kıtbanî (Şeyban b. Ümeyye)
3. Şiyeym b. Beytan el-Kıtbanî (Şiyeym b. Beytan)
4. Ayyaş b. Abbas el-Kıtbanî (Ayyaş b. Abbas)
5. Ebu Muaviye Mufaddal b. Fedale el-Kitbânî (Mufaddal b. Fedale b. Ubeyd b. Sümâme b. Mezîd)
6. Yezid b. Halid el-Hemdanî (Yezid b. Halid b. Yezid b. Abdullah)
Konular:
Müslüman, Anlaşmalara riayet etmek, ahde vefa
Nazar, nazar boncuğu, muska, fal, büyü, uğursuzluk
Nazar, nazarlık
Temizlik, tezekle temizlik
Ticaret, Ortaklık
Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
53699, KK5/90
Hadis:
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِنَّمَا الْخَمْرُ وَالْمَيْسِرُ وَالأَنصَابُ وَالأَزْلاَمُ رِجْسٌ مِّنْ عَمَلِ الشَّيْطَانِ فَاجْتَنِبُوهُ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ
Tercemesi:
Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Kur'an, Kur'an-ı Kerim, Mâide 5/90, /
Senetler:
()
Konular:
İçki, yasaklanması
Kumar, kumar oynamak
Kurtuluş, Mutluluk, ahirette ve dünyada büyük kurtuluş
Nazar, nazar boncuğu, muska, fal, büyü, uğursuzluk
Bize Veki’, ona İbn Ebu Leyla, kardeşi İsa b. Abdurrahman’nın şöyle anlattığını rivayet etti: Hasta olan Abdullah b. Ukeym’i ziyaret etmek üzere yanına girdik. Abdullah’a 'Keşke (boynuna) bir şey (muska) taksaydın' denildi. Abdullah da şöyle dedi: 'Hz. Peygamber "Kim (boynuna) bir şey (muska, nazarlık) takarsa (o taktığı şeyle) baş başa bırakılır" buyurmuşken boynuma bir şey mi takayım?!'
Öneri Formu
Hadis Id, No:
68050, HM018988
Hadis:
حَدَّثَنَا وَكِيعٌ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِي لَيْلَى عَنْ أَخِيهِ عِيسَى بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ قَالَ
دَخَلْنَا عَلَى عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُكَيْمٍ وَهُوَ مَرِيضٌ نَعُودُهُ فَقِيلَ لَهُ لَوْ تَعَلَّقْتَ شَيْئًا فَقَالَ أَتَعَلَّقُ شَيْئًا وَقَدْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ:
" مَنْ تَعَلَّقَ شَيْئًا وُكِلَ إِلَيْهِ."
Tercemesi:
Bize Veki’, ona İbn Ebu Leyla, kardeşi İsa b. Abdurrahman’nın şöyle anlattığını rivayet etti: Hasta olan Abdullah b. Ukeym’i ziyaret etmek üzere yanına girdik. Abdullah’a 'Keşke (boynuna) bir şey (muska) taksaydın' denildi. Abdullah da şöyle dedi: 'Hz. Peygamber "Kim (boynuna) bir şey (muska, nazarlık) takarsa (o taktığı şeyle) baş başa bırakılır" buyurmuşken boynuma bir şey mi takayım?!'
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Ukeym 18988, 6/382
Senetler:
1. Ebu Ma'bed Abdullah b. Ukeym el-Cüheni (Abdullah b. Ukeym)
2. İsa b. Abdurrahman el-Ensari (İsa b. Abdurrahman b. Ebu Leyla)
3. İbn Ebu Leyla Muhammed b. Abdurrahman el-Ensârî (Muhammed b. Abdurrahman b. Yesâr)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
Konular:
Nazar, nazar boncuğu, muska, fal, büyü, uğursuzluk
Tevekkül, Allah'a tevekkül etmek
أخبرنا أبو العباس محمد بن أحمد المحبوبي ثنا سعيد بن مسعود ثنا عبيد الله بن موسى أنبأ ابن أبي ليلى عن أخيه عيسى قال : دخلت على أبي معبد الجهني و هو عبد الله بن حكيم و به جمر فقلت : ألا تعلق شيئا فقال : الموت أقرب من ذلك قال رسول الله صلى الله عليه و سلم : من تعلق شيئا وكل إليه
Açıklama: Cahiliyye döneminde hastaların boyunlarına temime azaim denilen muskalar yazılır ve ağrıyan yerlerine şifa bulacakları inancıyla okunurdu. hadiste bu yola başvuranların inancıyla baş başa kalacağı ve hiçbir şey elde edemeyeceği belirtilmektedir. Ayet ve dua cümlelerinin yazılıp boyna takılması ise caizdir. Ancak bunda da şifa verenin bizzat muska değil Allah olduğu akıldan çıkarılmamalıdır (bk. Aliyyü'l-Kârî, Mirkât, XIII, 299; Sindî, Haşiyetü'n-Nesâî, VII, 112)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
195821, NM007693
Hadis:
أخبرنا أبو العباس محمد بن أحمد المحبوبي ثنا سعيد بن مسعود ثنا عبيد الله بن موسى أنبأ ابن أبي ليلى عن أخيه عيسى قال : دخلت على أبي معبد الجهني و هو عبد الله بن حكيم و به جمر فقلت : ألا تعلق شيئا فقال : الموت أقرب من ذلك قال رسول الله صلى الله عليه و سلم : من تعلق شيئا وكل إليه
Tercemesi:
Hakim dedi ki: Bize Ebu'l-Abbas Muhammed b. Ahmed el-Mahbûbî O da Saîd b. Mesud'tan o da Ubeydullah b. Mûsâ'dan O da İbn Ebî Leylâ'dan O da kardeşi Îsâ şöyle anlatıyor: Ebû Ma'bed el-Cüheni'nin -ki o Abdullah b. Ukeym'dir- yanına girdim. Tauna yakalanmıştı. Ona boynuna (hastalıktan) koruyucu bir şey assana! dedim. O da "Ölüm çok daha yakın" dedi ve Hz. Peygamber'in (s.a.v.) "Kim boynuna bir şey asarsa onunla baş başa bırakılır" dediğini nakletti.
Açıklama:
Cahiliyye döneminde hastaların boyunlarına temime azaim denilen muskalar yazılır ve ağrıyan yerlerine şifa bulacakları inancıyla okunurdu. hadiste bu yola başvuranların inancıyla baş başa kalacağı ve hiçbir şey elde edemeyeceği belirtilmektedir. Ayet ve dua cümlelerinin yazılıp boyna takılması ise caizdir. Ancak bunda da şifa verenin bizzat muska değil Allah olduğu akıldan çıkarılmamalıdır (bk. Aliyyü'l-Kârî, Mirkât, XIII, 299; Sindî, Haşiyetü'n-Nesâî, VII, 112)
Yazar, Kitap, Bölüm:
Hâkim en-Nîsâbûrî, el-Müstedrek, Tıb 7693, 9/294
Senetler:
1. Ebu Ma'bed Abdullah b. Ukeym el-Cüheni (Abdullah b. Ukeym)
2. İsa b. Abdurrahman el-Ensari (İsa b. Abdurrahman b. Ebu Leyla)
3. İbn Ebu Leyla Muhammed b. Abdurrahman el-Ensârî (Muhammed b. Abdurrahman b. Yesâr)
4. Ubeydullah b. Musa el-Absi (Ubeydullah b. Musa b. Bazam)
5. Ebu Osman Said b. Mesud el-Mervezî (Said b. Mesud b. Abdurrahman)
6. Muhammed b. Ahmed el-Mahbubi (Muhammed b. Ahmed b. Mahbub b. Fudayl)
Konular:
KTB, ÖLÜM
Nazar, nazar boncuğu, muska, fal, büyü, uğursuzluk
حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ بْنِ مَيْسَرَةَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يَزِيدَ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ أَبِى أَيُّوبَ حَدَّثَنَا شُرَحْبِيلُ بْنُ يَزِيدَ الْمَعَافِرِىُّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ رَافِعٍ التَّنُوخِىِّ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عَمْرٍو يَقُولُ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"مَا أُبَالِى مَا أَتَيْتُ إِنْ أَنَا شَرِبْتُ تِرْيَاقًا أَوْ تَعَلَّقْتُ تَمِيمَةً أَوْ قُلْتُ الشِّعْرَ مِنْ قِبَلِ نَفْسِى."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ هَذَا كَانَ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم خَاصَّةً وَقَدْ رَخَّصَ فِيهِ قَوْمٌ يَعْنِى التِّرْيَاقَ.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27363, D003869
Hadis:
حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ بْنِ مَيْسَرَةَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يَزِيدَ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ أَبِى أَيُّوبَ حَدَّثَنَا شُرَحْبِيلُ بْنُ يَزِيدَ الْمَعَافِرِىُّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ رَافِعٍ التَّنُوخِىِّ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عَمْرٍو يَقُولُ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"مَا أُبَالِى مَا أَتَيْتُ إِنْ أَنَا شَرِبْتُ تِرْيَاقًا أَوْ تَعَلَّقْتُ تَمِيمَةً أَوْ قُلْتُ الشِّعْرَ مِنْ قِبَلِ نَفْسِى."
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ هَذَا كَانَ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم خَاصَّةً وَقَدْ رَخَّصَ فِيهِ قَوْمٌ يَعْنِى التِّرْيَاقَ.]
Tercemesi:
Bize Ubeydullah b. Ömer b. Meysere, ona Abdullah b. Yezid, onu Said b. Ebu Eyyüb, onu Şurahbil b. Yezid el-Meafirî, ona Abdurrahman b. Rafi' Tenuhi, onu da Abdullah b. Amr, Rasulullah'ı (sav) şöyle derken işittiğini söylemiştir:
"Eğer ben panzehir içersem veya muska takınırsam ya da kendi kafamdan şiir söylersem (artık İslami ölçülerin dışına çıkmış olacağımdan bir daha) yaptıklarımın İslami ölçülere uyup uymadığın)a aldırış etmem."
[Ebû Davud dedi ki: Bu yasak sadece Peygamber (sav)'e aittir. (İslâm â/imlerinden) bir topluluk buna, yani panzehir kullanmaya cevaz vermiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Tıb 10, /886
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Abdurrahman b. Rafi' et-Tenuhi (Abdurrahman b. Rafi')
3. Şurahbil b. Şerik el-Meafirî (Şurahbil b. Şerik)
4. Ebu Yahya Said b. Maklas el-Huzâ'î (Said b. Maklas)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Yezid el-Adevî (Abdullah b. Yezid)
6. Ebu Said Ubeydullah b. Ömer el-Cüşemî (Ubeydullah b. Ömer b. Meysera)
Konular:
Hitabet, Şiir, okumak/ dinlemek/ ezberlemek
Nazar, nazar boncuğu, muska, fal, büyü, uğursuzluk
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32913, B004800
Hadis:
حَدَّثَنَا الْحُمَيْدِىُّ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ حَدَّثَنَا عَمْرٌو قَالَ سَمِعْتُ عِكْرِمَةَ يَقُولُ سَمِعْتُ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ إِنَّ نَبِىَّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا قَضَى اللَّهُ الأَمْرَ فِى السَّمَاءِ ضَرَبَتِ الْمَلاَئِكَةُ بِأَجْنِحَتِهَا خُضْعَانًا لِقَوْلِهِ كَأَنَّهُ سِلْسِلَةٌ عَلَى صَفْوَانٍ فَإِذَا فُزِّعَ عَنْ قُلُوبِهِمْ قَالُوا مَاذَا قَالَ رَبُّكُمْ ، قَالُوا لِلَّذِى قَالَ الْحَقَّ وَهُوَ الْعَلِىُّ الْكَبِيرُ فَيَسْمَعُهَا مُسْتَرِقُ السَّمْعِ ، وَمُسْتَرِقُ السَّمْعِ هَكَذَا بَعْضُهُ فَوْقَ بَعْضٍ - وَوَصَفَ سُفْيَانُ بِكَفِّهِ فَحَرَفَهَا وَبَدَّدَ بَيْنَ أَصَابِعِهِ - فَيَسْمَعُ الْكَلِمَةَ ، فَيُلْقِيهَا إِلَى مَنْ تَحْتَهُ ثُمَّ يُلْقِيهَا الآخَرُ إِلَى مَنْ تَحْتَهُ ، حَتَّى يُلْقِيَهَا عَلَى لِسَانِ السَّاحِرِ أَوِ الْكَاهِنِ ، فَرُبَّمَا أَدْرَكَ الشِّهَابُ قَبْلَ أَنْ يُلْقِيَهَا ، وَرُبَّمَا أَلْقَاهَا قَبْلَ أَنْ يُدْرِكَهُ ، فَيَكْذِبُ مَعَهَا مِائَةَ كَذْبَةٍ ، فَيُقَالُ أَلَيْسَ قَدْ قَالَ لَنَا يَوْمَ كَذَا وَكَذَا كَذَا وَكَذَا فَيُصَدَّقُ بِتِلْكَ الْكَلِمَةِ الَّتِى سَمِعَ مِنَ السَّمَاءِ » .
Tercemesi:
Bize Humeydî (Abdullah b. Zübeyr), ona Süfyan (b. Uyeyne), ona Amr (b. Dinar), ona İkrime (Mevla İbn Abbas), ona da Ebu Hureyre, Nebi’nin (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
'Allah semada (meleklere) bir emrin yerine getirilmesini hükmettiğinde, Allah'ın düz bir taş üstünde (hareket ettirilen) zincir (sesi) gibi heybetli buyruğuna melekler bütünüyle boyun eğerek (korku ile) kanatlarını birbirine vururlar. Kalplerinden bu korku giderilince de (melekler Cebrail gibi mukarreb) meleklere:
'Rabb'iniz ne buyurdu?' diye sorarlar. Onlar da:
'Allah hakkı buyurdu, O çok yücedir, çok büyüktür,' derler.
Bu durumda kulak hırsızı (şeytanlar) bunu (Meleklerin konuştuğu Allah'ın hükmünü) işitirler. Kulak hırsızı (şeytanlar) (yerden göğe kadar) birbirinin üstünde zincirleme dizilmiş (ve kulak hırsızlığına hazırlanmış) bulunurlar. -Sufyan (b. Uyeyne) avucunu çevirip parmaklarının arasını ayırdı da bu dizilişi avucuyla vasıfladı.- Şeytanlar bu vaziyette iken en üstteki şeytan meleklerin o konuşmasını işitir de hemen onu altındakine verir, sonra diğeri de o sözü kendinden aşağıdakine aktarır, nihayet en aşağıdaki o sözü sihirbazın veya kahinin diline atar. Bazı defa meleklerin konuşmasını işiten en üstteki şeytana bir ateş parçası yetişir, altındaki şeytana o haberi atıp işittirmeden onu yakar. Bazen de ateş kendisine erişmeden önce o haberi altındaki şeytana aktarıp ulaştırır. Artık o haberi alan kimse, bu haberin beraberinde yüz yalan daha uydurur.
(Bu haberleri kahinlerden alan insanlar da):
'O bize şu gün, şöyle şöyle ve şöyle dememiş miydi? diye söyler de, böylece şeytanın semadan işitmiş olduğu o kelime nedeniyle sihirbaz veya kahin tasdik edilir.'
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tefsîr 1, 2/249
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Amr b. Dinar el-Cümahî (Amr b. Dinar)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Bekir el-Humeydî Abdullah b. Zübeyr (Abdullah b. Zübeyr b. İsa b. Ubeydullah)
Konular:
Hz. Peygamber döneminde bilgi (nesep, arrafe, kıyafe, şiir, vb.)
Kahin, Kehanet, kahine gitmek veya inanmak
KTB, ŞEYTAN, İBLİS
Nazar, nazar boncuğu, muska, fal, büyü, uğursuzluk
Şeytan, haber çalması
Sihir, sihir/büyü
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35668, HM003773
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْوَلِيدِ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ حَدَّثَنَا الرُّكَيْنُ عَنِ الْقَاسِمِ بْنِ حَسَّانَ عَنْ عَمِّهِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ حَرْمَلَةَ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ قَالَ كَانَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَكْرَهُ عَشْرَ خِلَالٍ الصُّفْرَةُ وَتَغْيِيرُ الشَّيْبِ وَتَخَتُّمُ الذَّهَبِ وَجَرُّ الْإِزَارِ وَالتَّبَرُّجُ بِالزِّينَةِ بِغَيْرِ مَحِلِّهَا وَضَرْبُ الْكِعَابِ وَعَزْلُ الْمَاءِ عَنْ مَحَلِّهِ وَفَسَادُ الصَّبِيِّ غَيْرَ مُحَرِّمِهِ وَعَقْدُ التَّمَائِمِ وَالرُّقَى إِلَّا بِالْمُعَوِّذَاتِ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 3773, 2/61
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Davud A'rec Abdurrahman b. Hürmüz (Abdurrahman b. Hürmüz)
3. Kasım b. Hassân el-Âmirî (Osman b. Hassân)
4. Ebu Rabî' Rükeyn b. Rabî' el-Fezârî (Rükeyn b. Rabî' b. Amîle)
5. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
6. Adenî Ebu Muhammed Abdullah b. Velid el-Kuraşi (Abdullah b. Velid b. Meymun b. Abdullah)
Konular:
KTB, LİBAS, GİYİM-KUŞAM
Kur'an, Felak ve Nas Suresi
Nazar, nazar boncuğu, muska, fal, büyü, uğursuzluk
Süslenme, sarı renk elbise, saçı sakalı sarıya boyamak
Süslenme, takı takmak / ziynet eşyası takmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
52824, HM003605
Hadis:
حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ الرُّكَيْنِ عَنْ الْقَاسِمِ بْنِ حَسَّانَ عَنْ عَمِّهِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ حَرْمَلَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ قَالَ
كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَكْرَهُ عَشْرَ خِلَالٍ تَخَتُّمَ الذَّهَبِ وَجَرَّ الْإِزَارِ وَالصُّفْرَةَ يَعْنِي الْخَلُوقَ وَتَغْيِيرَ الشَّيْبِ قَالَ جَرِيرٌ إِنَّمَا يَعْنِي بِذَلِكَ نَتْفَهُ وَعَزْلَ الْمَاءِ عَنْ مَحِلِّهِ وَالرُّقَى إِلَّا بِالْمُعَوِّذَاتِ وَفَسَادَ الصَّبِيِّ غَيْرَ مُحَرِّمِهِ وَعَقْدَ التَّمَائِمِ وَالتَّبَرُّجَ بِالزِّينَةِ لِغَيْرِ مَحِلِّهَا وَالضَّرْبَ بِالْكِعَابِ
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 3605, 2/19
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Abdurrahman b. Harmele el-Kufi (Abdurrahman b. Harmele)
3. Kasım b. Hassân el-Âmirî (Osman b. Hassân)
4. Ebu Rabî' Rükeyn b. Rabî' el-Fezârî (Rükeyn b. Rabî' b. Amîle)
5. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
Konular:
Cinsel hayat, hamile veya emzikli kadınla beraber olmak
Doğum kontrolü, Azil meselesi
Eğlence, Oyun, tavla, satranç vs.
Kibir, elbiseyi yerde sürüyerek
Kıllar, beyaz kılları yolmanın yasaklanması
KTB, LİBAS, GİYİM-KUŞAM
Nazar, nazar boncuğu, muska, fal, büyü, uğursuzluk
Süslenme, sarı renk elbise, saçı sakalı sarıya boyamak
Tedavi, Rukye, tedavi şekilleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
156902, BS019633
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو نَصْرِ بْنُ قَتَادَةَ وَأَبُو بَكْرٍ : مُحَمَّدُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الْفَارِسِىُّ قَالاَ أَخْبَرَنَا أَبُو عَمْرِو بْنُ مَطَرٍ قَالَ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ عَلِىٍّ الذُّهْلِىُّ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى أَخْبَرَنَا جَرِيرٌ عَنِ الرُّكَيْنِ بْنِ الرَّبِيعِ بْنِ عُمَيْلَةَ عَنِ الْقَاسِمِ بْنِ حَسَّانَ عَنْ عَمِّهِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ حَرْمَلَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ قَالَ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- يَكْرَهُ عَشْرَ خِلاَلٍ تَخَتُّمَ الذَّهَبِ وَجَرَّ الإِزَارِ وَالصُّفْرَةَ يَعْنِى الْخَلُوقَ وَتَغْيِيرَ الشَّيْبِ وَالرُّقَى إِلاَّ بِالْمُعَوِّذَاتِ وَعَقْدَ التَّمَائِمِ وَالضَّرْبَ بِالْكِعَابِ وَالتَّبَرُّجَ بِالزِّينَةِ لِغَيْرِ مَحِلِّهَا وَعَزْلَ الْمَاءِ عَنْ مَحِلِّهِ وَإِفْسَادَ الصَّبِىِّ غَيْرِ مَحْرَمِهِ.قَالَ أَبُو عُبَيْدٍ : أَمَّا التِّوَلَةُ فَهِىَ بِكَسْرِ التَّاءِ وَهُوَ الَّذِى يُحَبِّبُ الْمَرْأَةَ إِلَى زَوْجِهَا وَهُوَ مِنَ السَّحْرِ وَذَلِكَ لاَ يَجُوزُ وَأَمَّا الرُّقَى وَالتَّمَائِمُ فَإِنَّمَا أَرَادَ عَبْدُ اللَّهِ مَا كَانَ بِغَيْرِ لِسَانِ الْعَرَبِيَّةِ مِمَّا لاَ يُدْرَى مَا هُوَ. قَالَ الشَّيْخُ : وَالتَّمِيمَةُ يُقَالُ إِنَّهَا خَرَزَةٌ كَانُوا يَتَعَلَّقُونَهَا يُرَوْنَ أَنَّهَا تَدْفَعُ عَنْهُمُ الآفَاتِ وَيُقَالُ قِلاَدَةٌ تُعَلَّقُ فِيهَا الْعُوَذُ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Dahâyâ 19633, 19/546
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Abdurrahman b. Harmele el-Kufi (Abdurrahman b. Harmele)
3. Kasım b. Hassân el-Âmirî (Osman b. Hassân)
4. Ebu Rabî' Rükeyn b. Rabî' el-Fezârî (Rükeyn b. Rabî' b. Amîle)
5. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
6. Ebu Zekeriyya Yahya b. Yahya en-Neysâbûrî (Yahya b. Yahya b. Bekir b. Abdurrahman)
7. Ebu İshak İbrahim b. Ali ez-Zühlî (İbrahim b. Ali b. Muhammed)
8. Ebu Amr Muhammed b. Cafer el-Müzekkî (Muhammed b. Cafer b. Muhammed b. Matar)
9. Ebu Bekir Muhammed b. İbrahim el-Farisi (Muhammed b. İbrahim b. Ahmed)
9. Ebu Nasr Ömer b. Abdulaziz en-Numani (Ömer b. Abdulaziz b. Ömer b. Katade)
Konular:
Cinsel hayat, hamile veya emzikli kadınla beraber olmak
Doğum kontrolü, Azil meselesi
Eğlence, Oyun, tavla, satranç vs.
Hz. Peygamber, sevdiği-sevmediği şeyler
Kibir, elbiseyi yerde sürüyerek
Kıllar, beyaz kılları yolmanın yasaklanması
KTB, LİBAS, GİYİM-KUŞAM
Nazar, nazar boncuğu, muska, fal, büyü, uğursuzluk
Olumsuz davranışlar, Kerih görülen on davranış
Süslenme, sarı renk elbise, saçı sakalı sarıya boyamak
Tedavi, Rukye, tedavi şekilleri
Açıklama: hadis mütabileri ile birlikte sahih li ğayrihidir.
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
إِنَّ الرُّقَى وَالتَّمَائِمَ وَالتِّوَلَةَ شِرْكٌ
Öneri Formu
Hadis Id, No:
52863, HM003615
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا الْأَعْمَشُ عَنْ عَمْرِو بْنِ مُرَّةَ عَنْ يَحْيَى بْنِ الْجَزَّارِ عَنْ ابْنِ أَخِي زَيْنَبَ عَنْ زَيْنَبَ امْرَأَةِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَتْ
كَانَ عَبْدُ اللَّهِ إِذَا جَاءَ مِنْ حَاجَةٍ فَانْتَهَى إِلَى الْبَابِ تَنَحْنَحَ وَبَزَقَ كَرَاهِيَةَ أَنْ يَهْجُمَ مِنَّا عَلَى شَيْءٍ يَكْرَهُهُ قَالَتْ وَإِنَّهُ جَاءَ ذَاتَ يَوْمٍ فَتَنَحْنَحَ قَالَتْ وَعِنْدِي عَجُوزٌ تَرْقِينِي مِنْ الْحُمْرَةِ فَأَدْخَلْتُهَا تَحْتَ السَّرِيرِ فَدَخَلَ فَجَلَسَ إِلَى جَنْبِي فَرَأَى فِي عُنُقِي خَيْطًا قَالَ مَا هَذَا الْخَيْطُ قَالَتْ قُلْتُ خَيْطٌ أُرْقِيَ لِي فِيهِ قَالَتْ فَأَخَذَهُ فَقَطَعَهُ ثُمَّ قَالَ إِنَّ آلَ عَبْدِ اللَّهِ لَأَغْنِيَاءُ عَنْ الشِّرْكِ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ إِنَّ الرُّقَى وَالتَّمَائِمَ وَالتِّوَلَةَ شِرْكٌ قَالَتْ فَقُلْتُ لَهُ لِمَ تَقُولُ هَذَا وَقَدْ كَانَتْ عَيْنِي تَقْذِفُ فَكُنْتُ أَخْتَلِفُ إِلَى فُلَانٍ الْيَهُودِيِّ يَرْقِيهَا وَكَانَ إِذَا رَقَاهَا سَكَنَتْ قَالَ إِنَّمَا ذَلِكَ عَمَلُ الشَّيْطَانِ كَانَ يَنْخُسُهَا بِيَدِهِ فَإِذَا رَقَيْتِهَا كَفَّ عَنْهَا إِنَّمَا كَانَ يَكْفِيكِ أَنْ تَقُولِي كَمَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَذْهِبْ الْبَاسَ رَبَّ النَّاسِ اشْفِ أَنْتَ الشَّافِي لَا شِفَاءَ إِلَّا شِفَاؤُكَ شِفَاءً لَا يُغَادِرُ سَقَمًا
Tercemesi:
Açıklama:
hadis mütabileri ile birlikte sahih li ğayrihidir.
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
إِنَّ الرُّقَى وَالتَّمَائِمَ وَالتِّوَلَةَ شِرْكٌ
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Mes'ud 3615, 2/22
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Zeyneb bt. Abdullah es-Sekafiyye (Zeyneb bt. Muaviye bt. Attab b. Es'ad)
3. Amr b. Haris es-Sekafî (Amr b. Haris)
4. Yahya b. Cezzar el-Uranî (Yahya b. el-Cezzar)
5. Amr b. Mürre el-Muradî (Amr b. Mürre b. Abdullah b. Tarık)
6. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
7. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
Konular:
Dua, Dua ve sağlık
Dua, hastalar için dua etmek
Nazar, nazar boncuğu, muska, fal, büyü, uğursuzluk
Şeytan, sembolizmi, bağlanması
Şirk, Şirk- Müşrik
Tedavi, Rukye, tedavi şekilleri