60 Kayıt Bulundu.
Bize Ziyad b. Eyyub, ona (İsmail) b. Uleyye, ona Eyyüb (es-Sahtiyânî), ona da (Abdullah) b. Ebu Müleyke'nin rivayet ettiğine göre, İbn Abbas şöyle demiştir: Rasulullah (sav) tuvalet ihtiyacını giderdikten sonra kendisine yemek getirildi. O esnada 'Size abdest almanız için su getirelim mi?' diye sordular. Rasulullah (sav) "Ben namaz kılacağım zaman abdest almakla emrolundum" buyurdu.
Bize Süveyd b. Nasr, ona Abdullah b. Mamer, ona Zührî, ona Ata b. Yezîd el-Leysî, ona Humran b. Eban şöyle rivayet etmiştir: Osman b. Affan'ı (ra) abdest alırken gördüm. Önce kaptan ellerine üç kere su döktü ve ellerini yıkadı. Sonra ağzını çalkaladı, burnuna su çekti. Ardından üç defa yüzünü, üç defa da kollarını dirseklerine kadar yıkadı. Daha sonra başını mesh etti. En sonunda da ayaklarının her birini üçer defa yıkadı. (Osman) Abdesti bitirince: 'Rasulullah'ın (sav), bu şekilde abdest aldığına ve: "Her kim benim aldığım şu abdest gibi abdest alır, sonra içinden başka hiç bir düşünmeden iki rekât namaz kılarsa daha önce işlemiş olduğu günahlar bağışlanır." buyurduğuna şahit oldum.' dedi.
Bize Ahmed b. Muhammed b. Muğîre, ona Osman - b. Said b. Kesir b. Dinar el-Hımsî-, ona Şuayb -b. Ebu Hamza-, ona Zührî, ona da Ata b. Yezid, Humran'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Hz. Osman'ı abdest alırken gördüm Abdest suyu istedi. (Su gelince önce ) Kaptan ellerine döktü ve ellerini üç kere yıkadı. Sonra sağ elini kaba soktu ve su alıp ağzını çalkaladı, burnuna su çekti. Ardından üç defa yüzünü üç defa da kollarını dirseklerine kadar yıkadı. Daha sonra başını mesh etti. En sonunda da ayaklarının her birini üçer defa yıkadı. (Osman) Abdesti bitirince: 'Rasulullah'ın (sav), bu şekilde abdest aldığına ve: "Her kim benim aldığım şu abdest gibi abdest alır, sonra içinden başka hiç bir düşünmeden iki rekât namaz kılarsa daha önce işlemiş olduğu günahlar bağışlanır." buyurduğuna şahit oldum.' dedi.
Bize Nasr b. Ali el-Cehmî, ona Abdüla'lâ, ona Ma'mer (b. Raşid), ona(İbn Şihab) ez-Zührî, ona Ata b. Yezid, ona da Humran b. Eban Mevla Osman (b. Affan) şöyle riavyet etmiştir: Osman (b. Affan) Abdest alırken ağzına ve burnuna su verdi, yüzünü ve elini üçer kez yıkadı. Başını mesh etti ve ayaklarını üçer kez yıkadı. sonra “Rasulullah'ı (sav) benim abdest aldığım gibi abdest alırken gördüm” dedi, ardından da “Rasullullah (sav) şöyle buyurdu” dedi: "Kim benim aldığım şu abdest gibi abdest alıp gönlünden hiç bir şey geçirmeksizin iki rekat namaz kılarsa daha önce işlemiş olduğu günahlar bağışlanır."
Bize Ebu Tahir Ahmed b. Amr b. Abdullah b. Amr b. Serh ve Harmele b. Yahya et-Tücîbî, onlara İbn Vehb, onlara Yunus, ona İbn Şihab, ona Ata b. Yezid el-Leysî, ona da Hz. Osman'ın azatlısı Humran şöyle rivayet etmiştir: Osman b. Affân (ra) abdest almak için su istedi ve (bu suyla) abdest aldı. (Abdest alırken) Önce ellerini üç defa yıkadı. Sonra ağzını çalkaladı, burnuna su çekip temizledi. Sonra üç defa yüzünü yıkadı. Ardından sağ kolunu dirseğine kadar üç defa yıkadı. Sol kolunu da aynı şekilde yıkadı. Daha sonra başını mesh etti. Peşinden sağ ayağını topuklarıyla birlikte üç defa; sonra da sol ayağını aynı şekilde yıkadı. (Abdesti tamamladıktan) Sonra, 'Rasulullah'ı (sav) işte böyle, benim aldığım gibi, abdest alırken gördüm' dedi ve Rasulullah'ın şöyle buyurduğunu söyledi: "Her kim benim şimdi aldığım gibi abdest alır ve gönlünden bir şeyler geçirmeden (huşu içinde) iki rekat namaz kılarsa geçmiş günahları bağışlanır." [İbn Şihab: 'Alimlerimiz bu abdestin, bir kimsenin namaz için alabileceği en mükemmel abdest olduğunu söylerdi' demiştir.]
Bize Züheyr b. Harb, ona Yakub b. İbrahim, ona babası (İbrahim b. Sa'd), ona İbn Şihab, ona Atâ b. Yezîd el-Leysî, ona da Hz. Osman'ın azatlısı Humran şöyle rivayet etmiştir: Bir gün Hz. Osman'ı gördüm; abdest almak için bir kap istedi. Avuçlarına üç kez su döktü ve ellerini yıkadı. Sonra sağ elini su kabına daldırdı, (aldığı suyla) ağzını çalkaladı ve burnuna su çekti. Ardından yüzünü ve dirsekleriyle birlikte kollarını üçer defa yıkadı. Sonra başını meshetti. Ayaklarını da üçer kez yıkadıktan sonra Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu söyledi: "Her kim benim şimdi aldığım gibi abdest alır ve gönlünden bir şeyler geçirmeden (huşu içinde) iki rekat namaz kılarsa geçmiş günahları bağışlanır."
Bize Ebu Küreyb, ona Ebu Üsame; (T) Bize Züheyr b. Harb ve Ebu Küreyb, onlara Veki'; (T) Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyan, onların hepsine de Hişam (hadisi) bu isnatla rivayet etmiştir. Ebu Üsame'nin rivayetinde; "güzelce abdest alır ve farz bir namazı kılarsa" ifadesi bulunmaktadır. [Ebu Üsame'nin rivayetinde fazlalık olarak diğer rivayetlerde bulunmayan 'el-Mektûbete (farz namaz)' ifadesi vardır.]
Bize Ahmed b. Humeyd ve Haccac b. Şair, onlara Ebu Velid (Hişam b. Abdülmelik), -Abd b. Humeyd (hocasıyla rivayet ilişkisini ifade etmek için) 'haddesenî' lafznını kullanmıştır- ona İshak b. Said b. Amr b. Said b. As, ona da babası (Said b. Amr), babasının (Amr b. Said) şöyle anlattığını rivayet etmiştir: Hz. Osman'ın yanındaydım. Abdest suyu istedi ve şöyle dedi: 'Rasulullah'ı (sav) şöyle derken işittim: "Bir Müslüman farz bir namazın vakti geldiğinde abdestine, huşuuna ve rükûuna özen göstererek namaz kılarsa, büyük günah işlemediği müddetçe bu, kesinlikle onun geçmiş günahlarına kefaret olur. Bu durum her zaman için geçerlidir."
Bize Kuteybe b. Said, Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Züheyr b. Harb, -hadis Kuteybe ve Ebu Bekir'in lafızlarıyla nakledilmiştir - onlara Veki', ona Süfyân, ona Ebu'n-Nadr, ona da Ebu Enes şöyle rivayet etmiştir: Hz. Osman (özel) mekânında abdest aldı. (Abdest alırken) 'Size Rasulullah'ın (sav) nasıl abdest aldığını göstereyim mi?' dedi ve her uzvunu üçer kez yıkayarak abdest aldı. [Kuteybe, rivayeti naklederken şöyle bir ilavede bulunmuştur: Süfyan, ona Ebu'n-Nadr, ona da Ebû Enes rivayet etmiştir: (Ebu Enes rivayeti Hz. Osman'dan alırken) 'Hz. Osman'ın yanında Rasulullah'ın ashabından bazı kimseler vardı'.]
وَحَدَّثَنِى أَبُو الطَّاهِرِ وَيُونُسُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى قَالاَ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ الْحَارِثِ أَنَّ الْحُكَيْمَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ الْقُرَشِىَّ حَدَّثَهُ أَنَّ نَافِعَ بْنَ جُبَيْرٍ وَعَبْدَ اللَّهِ بْنَ أَبِى سَلَمَةَ حَدَّثَاهُ أَنَّ مُعَاذَ بْنَ عَبْدِ الرَّحْمَنِ حَدَّثَهُمَا عَنْ حُمْرَانَ مَوْلَى عُثْمَانَ بْنِ عَفَّانَ عَنْ عُثْمَانَ بْنِ عَفَّانَ قَالَ: سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ: "مَنْ تَوَضَّأَ لِلصَّلاَةِ فَأَسْبَغَ الْوُضُوءَ، ثُمَّ مَشَى إِلَى الصَّلاَةِ الْمَكْتُوبَةِ، فَصَلاَّهَا مَعَ النَّاسِ، أَوْ مَعَ الْجَمَاعَةِ، أَوْ فِى الْمَسْجِدِ، غَفَرَ اللَّهُ لَهُ ذُنُوبَهُ."