Giriş

Bize Muhammed b. Hatim b. Meymun, ona Muhammed b. Bekir, ona İbn Cüreyc, ona Amr b. Dinar, ona da Muhammed b. Ali ve Muhammed Münkedir, onlara da Cabir b. Abdullah “Nebi (sav) vefat edince Ebu Bekir'e Ala b. Hadramî tarafından mal geldi. Bunun üzerine Ebu Bekir 'Kimin yanında Nebi (sav) tarafından verilmiş bir vaad ya da alacak varsa bize gelsin' dedi” demiş ve hadisi İbn Uyeyne hadisi gibi rivayet etmiştir.


Açıklama: Hadisin tam metni için M006023 numaralı hadise bakınız.

    Öneri Formu
282924 M006024-2 Müslim, Fadâil, 61

Bize Amr en-Nâkıd, ona Süfyan b. Uyeyne, ona (Muhammed) b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah; (T) Bize İshak, ona Süfyan, ona da Cabir (b. Abdullah); (T) Bize Amr (en-Nâkıd), ona Muhammed b. Ali, [-Ravilerin her biri diğerinin rivayetine bir takım ilavelerde bulunmuştur-] ona da Cabir (b. Abdullah); (T) Bize İbn Ebu Âmir -metin ona aittir-, ona Süfyan, ona Muhammed b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah; (T) Süfyân der ki: Bana Amr b. Dinar, ona Muhammed b. Ali, [-Ravilerin her biri diğerinin rivayetine bir takım ilavelerde bulunmuştur-] ona da Cabir b. Abdullah şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) iki eliyle birlikte işaret ederek; 'Eğer bize Bahreyn'den gelecek olan mallar gelmiş olursa sana şu kadar, şu kadar ve şu kadar vereyim' buyurdu, ancak Bahreyn malları gelmeden önce Hz. Peygamber (sav) vefat etti. Bu mallar, Hz. Peygamber'in (sav) ardından Ebu Bekir'e geldi. Ebu Bekir emir buyurdu, bir tellal 'Kimin Hz. Peygamber'den (sav) söz ya da borç mahiyetinde bir alacağı varsa gelsin' diye bağırdı. Hemen kalktım ve Hz. Peygamber'in (sav); 'Eğer bize Bahreyn'den gelecek olan mallar gelmiş olursa sana şu kadar, şu kadar ve şu kadar vereyim' buyurduğunu söyledim. Bunun üzerine Ebu Bekir bir avuç alıp döktü ve 'say' dedi. Saydım, bir de baktım ki beş yüz (dirhem olmuş). Ardından Ebu Bekir 'Bunun iki katını daha al' dedi."


    Öneri Formu
282885 M006023-2 Müslim, Fadâil, 60

Bize Amr en-Nâkıd, ona Süfyan b. Uyeyne, ona (Muhammed) b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah; (T) Bize İshak, ona Süfyan, ona da Cabir (b. Abdullah); (T) Bize Amr (en-Nâkıd), ona Muhammed b. Ali, [-Ravilerin her biri diğerinin rivayetine bir takım ilavelerde bulunmuştur-] ona da Cabir (b. Abdullah); (T) Bize İbn Ebu Âmir -metin ona aittir-, ona Süfyan, ona Muhammed b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah; (T) Süfyân der ki: Bana Amr b. Dinar, ona Muhammed b. Ali, [-Ravilerin her biri diğerinin rivayetine bir takım ilavelerde bulunmuştur-] ona da Cabir b. Abdullah şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) iki eliyle birlikte işaret ederek; 'Eğer bize Bahreyn'den gelecek olan mallar gelmiş olursa sana şu kadar, şu kadar ve şu kadar vereyim' buyurdu, ancak Bahreyn malları gelmeden önce Hz. Peygamber (sav) vefat etti. Bu mallar, Hz. Peygamber'in (sav) ardından Ebu Bekir'e geldi. Ebu Bekir emir buyurdu, bir tellal 'Kimin Hz. Peygamber'den (sav) söz ya da borç mahiyetinde bir alacağı varsa gelsin' diye bağırdı. Hemen kalktım ve Hz. Peygamber'in (sav); 'Eğer bize Bahreyn'den gelecek olan mallar gelmiş olursa sana şu kadar, şu kadar ve şu kadar vereyim' buyurduğunu söyledim. Bunun üzerine Ebu Bekir bir avuç alıp döktü ve 'say' dedi. Saydım, bir de baktım ki beş yüz (dirhem olmuş). Ardından Ebu Bekir 'Bunun iki katını daha al' dedi."


    Öneri Formu
282886 M006023-3 Müslim, Fadâil, 60

Bize Amr en-Nâkıd, ona Süfyan b. Uyeyne, ona (Muhammed) b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah; (T) Bize İshak, ona Süfyan, ona da Cabir (b. Abdullah); (T) Bize Amr (en-Nâkıd), ona Muhammed b. Ali, [-Ravilerin her biri diğerinin rivayetine bir takım ilavelerde bulunmuştur-] ona da Cabir (b. Abdullah); (T) Bize İbn Ebu Âmir -metin ona aittir-, ona Süfyan, ona Muhammed b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah; (T) Süfyân der ki: Bana Amr b. Dinar, ona Muhammed b. Ali, [-Ravilerin her biri diğerinin rivayetine bir takım ilavelerde bulunmuştur-] ona da Cabir b. Abdullah şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) iki eliyle birlikte işaret ederek; 'Eğer bize Bahreyn'den gelecek olan mallar gelmiş olursa sana şu kadar, şu kadar ve şu kadar vereyim' buyurdu, ancak Bahreyn malları gelmeden önce Hz. Peygamber (sav) vefat etti. Bu mallar, Hz. Peygamber'in (sav) ardından Ebu Bekir'e geldi. Ebu Bekir emir buyurdu, bir tellal 'Kimin Hz. Peygamber'den (sav) söz ya da borç mahiyetinde bir alacağı varsa gelsin' diye bağırdı. Hemen kalktım ve Hz. Peygamber'in (sav); 'Eğer bize Bahreyn'den gelecek olan mallar gelmiş olursa sana şu kadar, şu kadar ve şu kadar vereyim' buyurduğunu söyledim. Bunun üzerine Ebu Bekir bir avuç alıp döktü ve 'say' dedi. Saydım, bir de baktım ki beş yüz (dirhem olmuş). Ardından Ebu Bekir 'Bunun iki katını daha al' dedi."


    Öneri Formu
282887 M006023-4 Müslim, Fadâil, 60

Bize Amr en-Nâkıd, ona Süfyan b. Uyeyne, ona (Muhammed) b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah; (T) Bize İshak, ona Süfyan, ona da Cabir (b. Abdullah); (T) Bize Amr (en-Nâkıd), ona Muhammed b. Ali, [-Ravilerin her biri diğerinin rivayetine bir takım ilavelerde bulunmuştur-] ona da Cabir (b. Abdullah); (T) Bize İbn Ebu Âmir -metin ona aittir-, ona Süfyan, ona Muhammed b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah; (T) Süfyân der ki: Bana Amr b. Dinar, ona Muhammed b. Ali, [-Ravilerin her biri diğerinin rivayetine bir takım ilavelerde bulunmuştur-] ona da Cabir b. Abdullah şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) iki eliyle birlikte işaret ederek; 'Eğer bize Bahreyn'den gelecek olan mallar gelmiş olursa sana şu kadar, şu kadar ve şu kadar vereyim' buyurdu, ancak Bahreyn malları gelmeden önce Hz. Peygamber (sav) vefat etti. Bu mallar, Hz. Peygamber'in (sav) ardından Ebu Bekir'e geldi. Ebu Bekir emir buyurdu, bir tellal 'Kimin Hz. Peygamber'den (sav) söz ya da borç mahiyetinde bir alacağı varsa gelsin' diye bağırdı. Hemen kalktım ve Hz. Peygamber'in (sav); 'Eğer bize Bahreyn'den gelecek olan mallar gelmiş olursa sana şu kadar, şu kadar ve şu kadar vereyim' buyurduğunu söyledim. Bunun üzerine Ebu Bekir bir avuç alıp döktü ve 'say' dedi. Saydım, bir de baktım ki beş yüz (dirhem olmuş). Ardından Ebu Bekir 'Bunun iki katını daha al' dedi."


    Öneri Formu
282888 M006023-5 Müslim, Fadâil, 60


    Öneri Formu
149013 BS012168 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, VI, 299

Bize Abdân, ona Abdullah, ona Yunus, ona ez-Zührî; (T) Bize Bişr b. Muhammed, ona Abdullah, ona Yunus ve Ma'mer, onlara ez-Zührî, ona Ubeydullah b. Abdullah, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav), insanların en cömerti idi. En cömert olduğu zaman ise ramazan ayıydı. Bu ay Cebrâil'in kendisiyle çokça buluştuğu zamandı. Cebrâil ramazanın her gecesinde Peygamber'le buluşur ve onunla Kur'ân'ı müzâkere ederdi. İşte bundan dolayı Rasulullah hayır dağıtmakta, bir engele takılmayan rüzgardan daha cömertti."


Açıklama: Rasulullah'ın cömertliği, rüzgara benzetilerek, anlatılmak istenmiştir. Zira esen rüzgarın ulaşmadığı yer, etkilemediği varlık kalmamaktadır. Rasulullah'ın cömertliği de etrafındaki herkesi ve her varlığı etkilerdi. Bu nedenle anlatımda rüzgar örneği kullanılmıştır.

    Öneri Formu
11284 B000006 Buhari, Bedü'l-vahy, 1

Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona Zührî, ona Ömer b. Muhammed b. Cübeyr b. Mut'im, ona da Muhammed b. Cübeyr şöyle rivayet etmiştir:, Cübeyr b. Mut'im Huneyn dönüşü Rasulullah (sav) ile beraber ve Nebî'nin (sav) beraberinde de insanlar olduğu halde yürüyorken insanlar ganimet isteyerek Hz. Peygamber'i (sav) sıkıştırmış ve dikenli bir ağac altına sığınmaya mecbur bırakmışlardı. Bu sırada Rasulullah'ın (sav) elbisesi dikenlere takılıp kalmıştı. Peygamber (sav) durup "Elbisemi bana verin. Şu ağaçlar sayısınca deve olsa onları aranızda taksim ederdim de sonra beni ne cimri ne yalancı ne de korkak olarak bulurdunuz" buyurdu.


    Öneri Formu
28615 B002821 Buhari, Cihad, 24


    Öneri Formu
18363 B002470 Buhari, Mezalim, 26


    Öneri Formu
19394 B005907 Buhari, Libâs, 68