224 Kayıt Bulundu.
Bize Yezîd b. Harûn, ona Muhammed b. İshâk, ona Sa'îd b. Ebu Sa'îd, ona da Ebu Şurayh el-Huzâ'î'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsa komşusuna ikram etsin. Her kim Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsa ya hayır söylesin ya da sussun. Her kim Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsa misafirine bir gün bir gece ikramda bulunsun. Misafirlik üç gündür. Bundan sonrası ise [ev sahibi için misafire] sadakadır."
Açıklama: Hadiste geçen "جَائِزَتَهُ /câizetühü" kelimesi, misafire özel olarak hazırlanan hediye (caize) mahiyetindeki bir gün ve bir gecelik yemek anlamına gelir.
Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği Kitab'a ve daha önce indirdiği kitaba iman (da sebat) ediniz. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve kıyamet gününü inkâr ederse tam manasıyle sapıtmıştır
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا آمِنُوا
Dinde zorlama yoktur. Artık doğrulukla eğrilik birbirinden ayrılmıştır. O halde kim tâğutu reddedip Allah'a inanırsa, kopmayan sağlam kulpa yapışmıştır. Allah işitir ve bilir.
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: فَمَنْ يَكْفُرْ بِالطَّاغُوتِ وَيُؤْمِن بِاللّهِ فَقَدِ اسْتَمْسَكَ بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقَىَ Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: الْعُرْوَةِ الْوُثْقَىَ
Bize Umeyye b. Bistam, ona Yezid b. Zurey', ona Ravh b. Kasım, ona İsmail b. Umeyye, ona Yahya b. Abdullah b. Sayfi, ona Ebu Mabed, ona İbn Abbas’ın (r.anhuma) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) Muaz’ı (ra) Yemen’e gönderdiği vakit ona şöyle buyurdu: "Sen kitap ehli bir kavmin yanına gideceksin. Kendilerini ilk davet ettiğin şey Allah’a ibadet etmek olsun. Onlar Allah’ı bilip tanırlarsa bu sefer onlara Allah’ın kendilerine bir gün ve gecede beş vakit namazı farz kılmış olduğunu bildir. Bunu yapacak olurlarsa, onlara Allah’ın kendilerine, mallarından alınıp aralarındaki fakirlere verilmek üzere, bir zekâtı farz kıldığını bildir. Eğer bunu kabul ederek itaat ederlerse, sen de (zekâtı) onlardan al ve insanların mallarının değerlilerini almaktan da sakın."
Bize Muhammed b. el-Musaffa el-Hımsî, ona el-Velid b. Müslim, ona İbn Cüreyc, ona Ebu’z-Zübeyr, ona da Câbir b. Abdullah’ın şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Ey insanlar, Allah’tan korkun ve rızkınızı güzel bir şekilde arayın. Şüphesiz rızkın gelmesi gecikmiş olsa bile hiçbir nefis rızkını tam olarak elde etmeden ölmeyecektir. Bu sebeple Allah’tan korkun ve rızkınızı güzel bir şekilde talep edin. Helal olanı alın, haram olanı bırakın.”
Bize Muhammed b. Abdulmelik b. Ebu Şevârib, ona Ebu Avâne, ona Abdulmelik b. Umeyr, ona İbn Ebu Leyla, ona Muaz b. Cebel şöyle söylemiştir: Ben bir merkebin sırtında iken Rasulullah (sav) bana rastladı ve "Ey Muaz! Allah'ın kullar üzerindeki, kulların da Allah üzerindeki hakkının ne olduğunu bilir misin?" dedi. Ben de 'Allah ve Rasulü daha iyi bilir.' dedim. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah'ın kullar üzerindeki hakkı, kendisine kulluk etmeleri ve hiç bir şeyi O'na ortak koşmamalarıdır. Kulların Allah üzerindeki hakları da bunu yaptıkları takdirde onlara azap etmemesidir."
(Ey müşrikler!) Siz hacılara su vermeyi ve Mescid-i Haram'ı onarmayı, Allah'a ve ahiret gününe iman edip de Allah yolunda cihad edenlerin imanı ile bir mi tutuyorsunuz? Halbuki onlar Allah katında eşit değillerdir. Allah zalimler topluluğunu hidayete erdirmez.
Açıklama: Rişdîn'in za'fından dolayı bu isnad zayıftır.