49 Kayıt Bulundu.
Bize Hasan b. Ali, ona Ebu Velid, ona Zâide, ona da Asım b. Küleyb bu isnad ile aynı manaya gelecek şekilde rivayette bulunup ardından, "sağ elini sol elinin üzerine; bileğin ve kolun üzerine koydu ilavesinde bulunmuş ve sonra(ları) şiddetli bir soğuğun olduğu bir zamanda geldim de insanları üzerlerinde kalın elbiseler varken gördüm. Ellerini, elbisenin altında hareket ettiriyorlardı bilgisini zikretmiştir."
Ma'dân b. Talha şöyle demiştir: Ebû'd-Derdâ ile karşılaştım, Sevban'a sorduğumu ona da sordum. O da, "Secdeye sarıl, çünkü ben Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim, dedi: "Allah için secde eden kulu Cenâb-ı Hak bir derece yükseltir ve onun bir günahını da siler." Ebû İsa şöyle demiştir: Ma'dân b. Talha el-Ya'merî'ye İbn Ebî Talha da denir. Bu konuda Ebû Hureyre, Ebû Ümâme ve Ebû Fatıma'dan da hadis rivayet edilmiştir. Yine Ebû İsa şöyle dedi: Rukû ve secdelerin çokça yapılmasına dair Sevbân ve Ebû'd-Derdâ hadisleri, hasen-sahih hadislerdir. İlim ehli bu konuda ihtilaf etmiştir. Bir kısmı, "Namazda kıyamı uzun tutmak, rukû ve secdeleri çok yapmaktan daha faziletlidir" derken, bir kısmı da, "Rukû ve secdeleri çokça yapmak, kıyamı uzun tutmaktan daha faziletlidir" demiştir. Ahmed b. Hanbel şöyle demiştir: "Bu konuda Hz. Peygamber'den (sav) iki hadis rivayet edilmiştir, ancak Rasûlullah (sav) bu hususta nihaî bir hüküm vermemiştir." İshak ise şöyle demiştir: "Gündüzleyin rukû ve secdeleri çok yapmak, geceleyin ise kıyamı uzun tutmak daha faziletlidir. Ancak insan, geceleyin bir cüz Kur'ân okumayı alışkanlık haline getirmiş ise, onun rukû ve secdeleri çokça yapması bana daha sevimlidir. Çünkü o, zaten Kur'ân cüzünü okumuştur, (buna ilaveten) rukû ve secdeleri çokça yapmanın sevabını da almış olur." Yine Ebû İsa şöyle demiştir: İshak, bu sözünü Hz. Peygamber'in (sav) geleceyin namazı bu şekilde kıldığı, kıyamı uzun tuttuğu rivâyet edildiği için söylemiştir. Gündüz (kıldığı namaza gelince, onu gece kıldığı namaz gibi kıyamının uzun olmadığı ifade edilmiştir.
Bize Cerîr b. Abdülhamîd, ona Mansur, ona Salim b. Ebî'l-Ca'd şöyle dedi: "Bana söylendiğine göre bir adam, Rebze'de olan Ebû Zerr'i ziyarete gitmiş. "Ebû Zer nerede?" diye sormuş, kendisine "Şu dağın eteğinde, koyunlarının başında" demişler. Sonrasını adam şöyle anlatır: "Dağın eteğine gittim, baktım ki Ebû Zer namaz kılıyor. Ancak namazda kıyamı az, rukû ve secdeleri çok yapıyor. Namazını tamamlayınca dedim ki: "- Ya Ebâ Zer! Görüyorum ki sen kıyamı az, rukû ve secdeleri çok yaparak namaz kıldın." "- Bana rivâyet edildi ki, bir müslüman Allah için secde yaparsa, o secde vesilesiyle Allah onu bir derece yükseltir ve bir hatasını da siler" dedi.
Ma'dân b. Talha şöyle demiştir: Ebû'd-Derdâ ile karşılaştım, Sevban'a sorduğumu ona da sordum. O da, "Secdeye sarıl, çünkü ben Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu işittim, dedi: "Allah için secde eden kulu Cenâb-ı Hak bir derece yükseltir ve onun bir günahını da siler." Ebû İsa şöyle demiştir: Ma'dân b. Talha el-Ya'merî'ye İbn Ebî Talha da denir. Bu konuda Ebû Hureyre, Ebû Ümâme ve Ebû Fatıma'dan da hadis rivayet edilmiştir. Yine Ebû İsa şöyle dedi: Rukû ve secdelerin çokça yapılmasına dair Sevbân ve Ebû'd-Derdâ hadisleri, hasen-sahih hadislerdir. İlim ehli bu konuda ihtilaf etmiştir. Bir kısmı, "Namazda kıyamı uzun tutmak, rukû ve secdeleri çok yapmaktan daha faziletlidir" derken, bir kısmı da, "Rukû ve secdeleri çokça yapmak, kıyamı uzun tutmaktan daha faziletlidir" demiştir. Ahmed b. Hanbel şöyle demiştir: "Bu konuda Hz. Peygamber'den (sav) iki hadis rivayet edilmiştir, ancak Rasûlullah (sav) bu hususta nihaî bir hüküm vermemiştir." İshak ise şöyle demiştir: "Gündüzleyin rukû ve secdeleri çok yapmak, geceleyin ise kıyamı uzun tutmak daha faziletlidir. Ancak insan, geceleyin bir cüz Kur'ân okumayı alışkanlık haline getirmiş ise, onun rukû ve secdeleri çokça yapması bana daha sevimlidir. Çünkü o, zaten Kur'ân cüzünü okumuştur, (buna ilaveten) rukû ve secdeleri çokça yapmanın sevabını da almış olur." Yine Ebû İsa şöyle demiştir: İshak, bu sözünü Hz. Peygamber'in (sav) geleceyin namazı bu şekilde kıldığı, kıyamı uzun tuttuğu rivâyet edildiği için söylemiştir. Gündüz (kıldığı namaza gelince, onu gece kıldığı namaz gibi kıyamının uzun olmadığı ifade edilmiştir.