557 Kayıt Bulundu.
Bize Davud b. Amr ed-Dabbi, ona Nafi' b. Ömer, ona da İbn Ebu Müleyke şöyle rivayet etmiştir: "İbn Abbas'a bir mektup yazıp bana (bazı şeyler) yazmasını ve (birtakım şeyleri) de gizlemesini istedim. İbn Abbâs, hoş çocuktur! Onun için (bazı şeyler) seçeceğim ve ondan (birtakım şeyleri) gizli tutacağım dedi. İbn Abbas, Ali'nin hükümlerini (ihtiva eden yazılı bir malzemeyi) istedi de ondan (bazı) şeyleri yazmaya başladı. Bir (hükme) rastladığında; Vallahi! Ali'nin bununla hükmetmesi için sadece sapıtmış olması gerekir! derdi."
Açıklama: "Vallahi! Ali'nin bununla hükmetmesi için sadece sapıtmış olması gerekir!" ifadesi, Hz. Ali adına yalanlar uydurulduğunu göstermektedir ki bu, hicrî birinci asrın ikinci yarısına tekabül etmektedir. İbn Ebu Müleyke'nin her şeye dair yazı yazmamasına dair talebi de mektubun istenmeyen kimseler eline geçeceği endişesine ilişkin olabilir.
Bize Ebu Eyyub Süleyman b. Ubeydullah el-Gaylânî, ona Ebu Âmir el-Akadî, ona Rabah, ona Kays b. Sa'd, ona da Mücahid şöyle rivayet etmiştir: "Büşeyr el-Adevî, İbn Abbas'a gelip 'Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu, Rasulullah (sav) şöyle buyurdu' diyerek hadis nakletmeye başladı. İbn Abbas da ne onun rivayetine kulak astı ne de kendisine baktı! (Büşeyr) Ey İbn Abbas! Hadisime kulak asmadığını görüyorum, ne iş! (Halbuki) ben Rasulullah'tan (sav) rivayette bulunuyorum; sen ise kulak asmıyorsun! dedi. İbn Abbas da ona bir zamanlar bizler 'Rasulullah (sav) şöyle buyurdu' diyen birini işittiğimizde gözlerimizi ona diker, kulaklarımızı dört açardık! Ama insanlar önüne gelenden hadis alıp nakletmeye başlayınca insanlardan sadece bildiğimiz (hadisleri) kabul ettik! dedi."
Bize Amr en-Nakıd, ona Süfyan b. Uyeyne, ona Hişam b. Huceyr, ona da Tâvus şöyle rivayet etmiştir: "İbn Abbas'a içinde Ali'nin (ra) hükümlerinin bulunduğu bir kitap getirildi de (İbn Abbas), bir kısmı hariç (hepsini) imha etti." [Süfyan b. Uyeyne, (hadisi rivayet ederken) kolu ile işarette bulundu.]
Bize Hasan b. Ali el-Hulvânî, ona Yahya b. Adem, ona İbn İdris, ona el-A'meş, ona da Ebu İshak şöyle rivayet etmiştir: "(Birtakım insanlar) Ali'den sonra bu (bidat) şeyleri ortaya koyduklarında Ali'nin arkadaşlarından biri, 'Allah, onları kahretsin! Nice ilmi ifsad ettiler!' dedi."
Bize Ali b. Haşrem, ona Ebu Bekir b. Ayyaş, ona da Muğîra şöyle rivayet etmiştir: "Ali'den nakledilen hadis(ler) konusunda sadece Abdullah b. Mesud'un arkadaşları doğru konuşur."
Bize Hasan b. Rabî', ona Hammad b. Zeyd, ona Eyyüb ve Hişam, onlara Muhammed, ona Fudayl, ona Hişam, ona Mahled b. Hüseyin, ona Hişam, ona da Muhammed b. Sirin şöyle rivayet etmiştir: "Bu (hadis) ilmi, dindir! Dininizi kimden aldığınıza (iyi) bakın!"
Bize Ebu Cafer Muhammed b. Sabbah, ona İsmail b. Zekeriyya, ona Asım el-Ahvel, ona da İbn Sirin şöyle rivayet etmiştir: "(Önceleri) isnad hakkında sormazlardı. Fitne meydana gelince (alimler), bize ravilerinizi(n isimlerini) söyleyin dediler. (Ravilere) bakılır; sünnet ehlinden ise hadisleri alınır, bidat ehlinden ise hadisleri alınmazdı."
Bize İshak b. İbrahim el-Hanzalî, ona İsa b. Yunus, ona el-Evzaî, ona da Süleyman b. Musa şöyle rivayet etmiştir: "Tâvus ile karşılaşıp falan kimse bana şu şu hadisleri nakletti dedim. (Tâvus), eğer arkadaşın doğru sözlü (مَلِيًّا) ise ondan hadis al dedi."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Muâz b. Muâz, ona İbn Avn, ona da Muhammed b. Sîrîn şöyle rivayet etmiştir: "Enes b. Mâlik, Hz. Peygamber'den hadis rivayet edip bitirdiğinde 'Rasulullah (sav) böyle ya da benzeri şekilde buyurdu' derdi."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Gunder, ona Şu'be; (T) Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Şu'be, ona Amr b. Mürra, ona da Abdurrahman b. Ebu Leylâ şöyle rivayet etmiştir: "Zeyd b. Erkam'a 'Bize Rasulullah'tan (sav) rivayette bulun' dedik. O, 'Yaşlandık ve unuttuk. Rasulullah'tan (sav) hadis (rivayet etmek) ciddi bir iştir' dedi.