89 Kayıt Bulundu.
Bize Amr b. Avn, ona Hammad b. Seleme, ona Humeyd, Sabit ve Katade, onlara da Enes (b. Malik) (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Peygamber (sav) zamanında fiyatlar artınca insanlar, 'Ya Rasulallah, fiyatlar arttı. Sen bizim için malların (tavan) fiyatlarını belirlesen!' deyince, Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: 'Hiç şüphesiz, yaratan, daraltan ve genişleten (rızkı azaltıp çoğaltarak ucuzluğu ve pahalılığı ortaya çıkaran), rızkı veren ve fiyatları belirleyen Allah'tır! Ben, sizden birinizin bir kan veya mal sebebiyle hakkını benden talep edeceği herhangi bir haksızlık yapmadan Rabbime kavuşmayı ümit ederim!"
Açıklama: وَلَيْسَ أَحَدٌ مِنْكُمْ يَطْلُبُنِى بِمَظْلَمَةٍ ظَلَمْتُهَا ifadesi "yaptığım bir haksızlıktan dolayı hakkını talep etmeksizin..." gibi bir çeviriye imkan tanımaktadır. Ancak Rasulullah'ın hak talebine dair tutumu bu şekilde çevirmeyi gerekli kılmıştır.
Bize Haccâc b. Minhâl, ona Ebu Avâne, ona A'meş, ona Ebu Vâil, ona Abdullah b. Mesud'un (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim Müslüman bir kimsenin malını elinden almak için yalan yere yemin ederse, kıyamet günü Allah'ın öfkesine uğramış bir halde Allah'ın huzuruna varır." Yüce Allah bunu tasdik üzere şu ayeti indirdi: "Allah'a verdikleri sözü ve yeminlerini az bir paraya satanlar var ya, işte onların ahirette bir payı yoktur; Allah kıyamet günü onlarla hiç konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları temizlemeyecektir. Onlar için acı bir azap vardır." (Âlu İmrân, 77) Sonra Eş'as b. Kays yanımıza girdi ve “Ebu Abdurrahman siz ne söylüyor” dedi. Ravi der ki: Biz de “şöyle şöyle konuştu” dedik. Bunun üzerine o “bu ayet benim hakkımda indi. Amcamın oğlunun arazisinde benim bir kuyum vardı. (Aramızda anlaşmazlık çıkınca Rasulullah'a geldik) Rasulullah (sav) "ya senin delilin olacak ya da bu adam yemin edecek" buyurdu. Ben de “bu adam (doğru yanlışa aldırmaksızın) yemin eder” dedim. Bunun üzerine Hz. peygamber (sav) "Her kim Müslüman bir kimsenin malını elinden almak için yalan yere yemin ederse, kıyamet günü Allah'ın öfkesine uğramış bir halde Allah'ın huzuruna varır" buyurdu.
Bize Amr b. Avn, ona Hammad b. Seleme, ona Humeyd, Sabit ve Katade, onlara da Enes (b. Malik) (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Peygamber (sav) zamanında fiyatlar artınca insanlar, 'Ya Rasulallah, fiyatlar arttı. Sen bizim için malların (tavan) fiyatını belirlesen!' deyince, Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: 'Hiç şüphesiz, yaratan, daraltan ve genişleten (rızkı azaltıp çoğaltarak ucuzluğu ve pahalılığı ortaya çıkaran), rızkı veren ve fiyatları belirleyen Allah'tır! Ben, sizden birinizin bir kan veya mal sebebiyle benden talep edeceği herhangi bir haksızlık yapmadan Rabbime kavuşmayı ümit ederim!"
Bize Amr b. Avn, ona Hammad b. Seleme, ona Humeyd, Sabit ve Katade, onlara da Enes (b. Malik) (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Peygamber (sav) zamanında fiyatlar artınca insanlar 'Ya Rasulallah, fiyatlar arttı. Sen bizim için malların (tavan) fiyatlarını belirlesen!' deyince, Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: 'Hiç şüphesiz, yaratan, daraltan ve genişleten (rızkı azaltıp çoğaltarak ucuzluğu ve pahalılığı ortaya çıkaran), rızkı veren ve fiyatları belirleyen Allah'tır! Ben, içinizden hiç birinin bir kan veya maldan dolayı kendisine yaptığım bir haksızlık sebebiyle benden hakkını talep etmeyeceği bir şekilde Rabbime kavuşmayı ümit ederim!"
Bize Muhammed b. Beşşâr ve Muhammed b. Müsenna, onara Muhammed b. Cafer, ona Şube (b. Haccâc), ona Mansur b. Mu'temir, ona Rib'î b. Hiraş, ona Zeyd b. Zabyan –merfu olarak-, ona da Ebu Zer el-Ğıfârî, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Üç kişi vardır ki Allah onları sever, üç kişi de vardır ki Allah onlara buğzeder. Allah sevdikleri kimselerden birincisi bir adamdır ki bir toplumdan bir şeyler ister bu isteğini Allah adıyla yapar yoksa onunla onlar arasında bir yakınlık sebebiyle değil. Onlar da bu adama bir şey vermezler. Bir adam onlardan geri durarak gizlice bir şeyler verir bu verdiğini sadece Allah ve verdiği kimse bilir. İkinci kimse ise: Bir toplum geceleri yürürler sonunda uyku onlara galip gelir ve başlarını eğerek uyurlar ancak bir adam kalkar bana yaranmak için ayetlerimi okur ve onunla yaşamaya çalışır. Üçüncü kimse ise; bir müfrezede bulunur düşmanla karşılaştıklarında yenilirler fakat o ileri atılarak devam eder ya şehit olur veya Allah o kimseye fetih nasip eder. Allah’ın gazâblandığı üç kişi ise: Zina eden yaşlı kişi, büyüklük taslayan fakir ve hakka tecavüz eden zengindir." [Bize Mahmud b. Gaylân, ona Nadr b. Şümeyl, ona da Şu’be tarikiyle bu hadisin mana olarak benzerini rivayet etti.] [Ebu İsa (Tirmizî): Bu hadis sahihtir. Aynı şekilde Şeyban, ona Mansur isnadıyla bu hadisin mana olarak benzerini rivayet etti. Bu rivayet Ebubekir b. Ayyâş’ın rivayetinden daha sahihtir.]
Bize Muhammed, ona Ebu Muaviye, ona A'meş, ona Şakîk, ona Abdullah'ın (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Her kim Müslüman bir kimsenin malını elinden almak için yalan yere yemin ederse, kıyamet günü Allah'ın öfkesine uğramış bir halde Allah'ın huzuruna varır. Râvî der ki: Eş'as şöyle demiştir: Vallahi bu hadis benim hakkımdadır. Benimle Yahudi bir adam arasında bir arazi vardı. O bu araziyi inkâr etti. Ben de onu Hz. Peygamber'e getirdim. Rasulullah (sav) bana: "Senin bir delilin var mı?" buyurdu. Ben de “Hayır yok” dedim. Bu sefer Rasulullah Yahudi'ye "Yemin et" buyurdu. Ben “Ey Allah'ın Rasulü, o takdirde bu adam yemin eder ve benim malımı alıp götürür” dedim. Bunun üzerine Yüce Allah şu ayeti indirdi: "Allah'a verdikleri sözü ve yeminlerini az bir paraya satanlar var ya, işte onların ahirette bir payı yoktur; Allah kıyamet günü onlarla hiç konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları temizlemeyecektir. Onlar için acı bir azap vardır." (Âlu İmrân, 77)
Allah’ın âyetlerini inkâr edenler, haksız yere peygamberlerin canlarına kıyanlar ve adaleti emreden insanları öldürenler (yok mu), onlara acı bir azabı müjdele!
Bize Muhammed b. Beşşâr ve Muhammed b. Müsenna, onara Muhammed b. Cafer, ona Şube (b. Haccâc), ona Mansur b. Mu'temir, ona Rib'î b. Hiraş, ona Zeyd b. Zabyan –merfu olarak-, ona da Ebu Zer el-Ğıfârî, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Üç kişi vardır ki Allah onları sever, üç kişi de vardır ki Allah onlara buğzeder. Allah sevdikleri kimselerden birincisi bir adamdır ki bir toplumdan bir şeyler ister bu isteğini Allah adıyla yapar yoksa onunla onlar arasında bir yakınlık sebebiyle değil. Onlar da bu adama bir şey vermezler. Bir adam onlardan geri durarak gizlice bir şeyler verir bu verdiğini sadece Allah ve verdiği kimse bilir. İkinci kimse ise: Bir toplum geceleri yürürler sonunda uyku onlara galip gelir ve başlarını eğerek uyurlar ancak bir adam kalkar bana yaranmak için ayetlerimi okur ve onunla yaşamaya çalışır. Üçüncü kimse ise; bir müfrezede bulunur düşmanla karşılaştıklarında yenilirler fakat o ileri atılarak devam eder ya şehit olur veya Allah o kimseye fetih nasip eder. Allah’ın gazâblandığı üç kişi ise: Zina eden yaşlı kişi, büyüklük taslayan fakir ve haksızlık yapan zengindir." [Bize Mahmud b. Gaylân, ona Nadr b. Şümeyl, ona da Şu’be tarikiyle bu hadisin mana olarak benzerini rivayet etti.] [Ebu İsa (Tirmizî): Bu hadis sahihtir. Aynı şekilde Şeyban, ona Mansur isnadıyla bu hadisin mana olarak benzerini rivayet etti. Bu rivayet Ebubekir b. Ayyâş’ın rivayetinden daha sahihtir.]
Bize Muhammed b. Beşşâr ve Muhammed b. Müsenna, onara Muhammed b. Cafer, ona Şube (b. Haccâc), ona Mansur b. Mu'temir, ona Rib'î b. Hiraş, ona Zeyd b. Zabyan –merfu olarak-, ona da Ebu Zer el-Ğıfârî, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Üç kişi vardır ki Allah onları sever, üç kişi de vardır ki Allah onlara buğzeder. Allah sevdikleri kimselerden birincisi bir adamdır ki bir toplumdan bir şeyler ister bu isteğini Allah adıyla yapar yoksa onunla onlar arasında bir yakınlık sebebiyle değil. Onlar da bu adama bir şey vermezler. Bir adam onlardan geri durarak gizlice bir şeyler verir bu verdiğini sadece Allah ve verdiği kimse bilir. İkinci kimse ise: Bir toplum geceleri yürürler sonunda uyku onlara galip gelir ve başlarını eğerek uyurlar ancak bir adam kalkar bana yaranmak için ayetlerimi okur ve onunla yaşamaya çalışır. Üçüncü kimse ise; bir müfrezede bulunur düşmanla karşılaştıklarında yenilirler fakat o ileri atılarak devam eder ya şehit olur veya Allah o kimseye fetih nasip eder. Allah’ın gazâblandığı üç kişi ise: Zina eden yaşlı kişi, büyüklük taslayan fakir ve hakka tecavüz eden zengindir." [Bize Mahmud b. Gaylân, ona Nadr b. Şümeyl, ona da Şu’be tarikiyle bu hadisin mana olarak benzerini rivayet etti.] [Ebu İsa (Tirmizî): Bu hadis sahihtir. Aynı şekilde Şeyban, ona Mansur isnadıyla bu hadisin mana olarak benzerini rivayet etti. Bu rivayet Ebubekir b. Ayyâş’ın rivayetinden daha sahihtir.]