269 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona Ebu Hâzim b. Dînâr, ona Sehl b Sa'd es-Sâidî (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah'a (sav) bir içecek getirildi. Hz. Peygamber (sav) ondan içti. Sağ tarafında bir delikanlı, sol tarafında ise ihtiyarlar vardı. Gence "Suyu (senden önce) bu yaşlılara vermem için izin veriyor musun?" diye sordu. Delikanlı "Vallahi hayır (izin vermem) Ey Allah'ın resulü! (Çünkü) Senden gelen nasibimi kimseye veremem." deyince Hz. Peygamber o içeceği delikanlının eline verdi.
Açıklama: Rasulullah (sav) sağında yer alması sebebiyle gence öncelik vermiştir. Genç ise Rasulullah'a (sav) olan derin sevgisinden dolayı O'nun içtiği suyu içme hususunda başkasına öncelik verememiştir.
Bize Muhammed b. Müsenna (el-Anezî) ile Muhammed b. Beşşar, onlara Muhammed b. Cafer (el-Hüzelî), ona Şu’be (b. Haccac el-Atekî), ona Ebu İshak (es-Sebî), ona Abdurrahman b. Yezid (en-Nehaî), ona da Esved (b. Yezid en-Nehaî), Aişe’nin (r. anha) şöyle dediğini nakletti: "Muhammed (sav) ailesi, Rasulullah’ın ruhu kabzedilinceye kadar, iki gün arka arkaya arpa ekmeğinden doya doya yememiştir."
Bize Ebu Velid, ona Şu'be, ona Seleme b. Küheyl ona da Ebu Seleme evimizde Ebu Hüreyre’den (ra) şöyle rivayet etti: Bir adam Hz. Peygamber'den (sav) alacağını ödemesini istedi ve isteme esnasında (Hz. Peygamber'e) kaba ve sert davrandı. (Bu hareketinden dolayı) Hz. Peygamber'in ashâbı da ona tepki gösterdiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "Bırakın onu! Hak sahibinin söz söyleme hakkı vardır. Bu kişi için bir deve satın alın da ona verin!" buyurdu. Sahâbe, "Biz (onun devesi ile aynı yaşta bir deve değil de) onun devesinden daha değerlisini bulabiliyoruz." dediler. Hz. Peygamber (sav) "O (daha kıymetli olan) deveyi satın alın da, bu kişiye verin. Çünkü sizin hayırlınız, borcunu en güzel şekilde ödeyeninizdir." buyurdu.
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan, ona İbn Münkedir, ona da Cabir şöyle demiştir: "Rasulullah'tan (sav) bir şey istenildiğinde onun 'hayır' dediği asla vaki olmamıştır."
Bize Adem, ona İbn Ebu Zi'b, ona Said el-Makburî, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Sizden hiç kimseyi ameli kurtaramayacaktır." (Sahabiler); 'Ey Allah'ın Rasulü! Seni de mi?' deyince O (sav); "Beni de. Ne var ki Allah (cc) rahmeti ile beni kuşatmıştır. Sizler dosdoğru olup (ibadetlerinize ölçülü bir şekilde) devam edin. (Güneşten korunmak için en uygun vakitler olan) Sabah, akşam ve gecenin bir kısmında yolculuk yapın (yani ibadet ve taatle Allah'a doğru olan yolculuğunuzda bu vakitlerden istifade edin). Aman sizler orta yolu tutun! Aman orta yolu tutun ki (kurtuluşa) eresiniz." buyurdu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ile Ebu Küreyb ve İshak b. İbrahim, onlara Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim), ona (Süleyman b. Mihran) el-A’meş, ona İbrahim (en-Nehaî), ona da Esved (b. Yezid en-Nehaî), Aişe’nin (r. anha) şöyle dediğini nakletti: “Rasulullah (sav) (bu dünyadan) göçüp gidinceye kadar üç gün arka arkaya buğday ekmeğinden doya doya yememiştir.”