566 Kayıt Bulundu.
Bize Ebubekir b. Ebu Şeybe, ona Abdullah b. Numeyr; (T) Yine bize Muhammed b. Abdullah b. Numeyr -hadisin lafzını rivayette birbirlerine yakın ifadeler kullandılar- ona babası, ona Beşir b. el-Muhacir, ona Abdullah b. Bureyde, ona da babası (Büreyde b. Husayb) şöyle rivayet etmiştir: Maiz b. Malik el-Eslemi Rasulullah (sav)’a gelip “ey Allah’ın Rasulü, gerçekten ben kendime zulmettim, ben zina ettim, beni temizlemeni istiyorum” dedi. Rasulullah (sav) onu geri çevirdi. Ertesi gün olunca yine ona gelerek “ey Allah’ın Rasulü ben zina ettim” dedi. İkinci defa onu geri çevirdi. Rasulullah (sav), onun kavmine birisini göndererek "bunun aklında herhangi bir sorun olduğunu biliyor musunuz? Davranışlarında yadırgadığınız bir şey var mı?" diye sordurdu. Onlar “bizim bildiğimiz onun aklı itibariyle gördüğümüz kadarıyla en iyilerimizden olduğudur” dediler. Maiz üçüncü defa geldi. Rasulullah(sav) yine kavmine birisini göndererek durumunu sordurdu. Ona durumunda da aklında da sakıncalı bir durum olmadığını haber verdiler. Dördüncü defa tekrarlanınca ona bir çukur kazdırdı, sonra verdiği emir üzerine recm edildi. Ravi der ki: Gamidli kadın da geldi ve “ey Allah’ın Rasulü (sav), ben zina ettim, beni temizle” dedi. Rasulullah (sav) onu geri çevirdi. Ertesi gün kadın gelip “ ey Allah’ın Rasulü, beni neden geri çeviriyorsun ki, galiba sen Maiz’i geri çevirdiğin gibi beni de geri çevirmek istiyorsun, vallahi ben hamileyim” dedi. Rasulullah (sav): "madem öyle diyorsun o halde doğumunu yapıncaya kadar git" buyurdu. Kadın doğumunu yaptıktan sonra, beze sarılmış bir halde bebeği ile beraber yanına geldi ve “işte onu doğurdum” dedi. Rasulullah (sav) "git sütten kesinceye kadar ona süt emzir" buyurdu. Onu sütten kesince, çocuğu elinde bir parça ekmek olduğu halde getirdi ve “ey Allah’ın Rasulü, işte ben bunu sütten kestim, artık yemek yemeye de başladı” dedi. Rasulullah (sav) küçük çocuğu Müslümanlardan bir adama teslim etti, sonra emir verdi, kadın göğsüne varacak kadar bir çukur kazıldı ve insanlar onu taşladılar. Bu sırada Halid b. Velid elinde bir taş ile gelip, o taşı başına attı. Kan, Halid’in yüzüne doğru sıçrayınca ona ağır sözler söyledi. Allah Rasulü (sav) Halid’in o kadın hakkında ağır sözler söylediğini işitince "yavaş ol ey Halid, nefsim elinde olana yemin olsun, o öyle bir tövbe etti ki; eğer insanların malını haksız yere yiyen bir tahsildar böyle bir tövbe etse, onun dahi günahı mağfiret olunur" buyurdu. Sonra verdiği emir üzerine cenaze namazı kılındı ve defnedildi.
Bize Said b. Mansur, ona Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Amr en-Nakıd, o ikisine Süfyan b. Uyeyne; (T) Bize And b. Humeyd, ona Abdürrezzak, ona Mamer, onlara da ez-Zührî bu isnadla benzeri bir nakilde bulunmuştur. Ancak Mamer ve İbn Uyeyne'nin naklettikleri rivayette; "çocuk, yatak sahibinindir" ifadesi yer alırken; "zina eden taşlanır" ibaresi mevcut değildir.
Açıklama: Hadisin bütünü için M003613 numaralı hadise bakılabilir.
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys; (T) Bize Muhammed b. Rumh, ona Leys, ona İbn Şihab, ona Urve, ona da Aişe (r.anha) şöyle demiştir: Sa'd b. Ebu Vakkas ile Abd b. Zem'a bir erkek çocuğun nesebi hakkında münakaşa ettiler. Bunun üzerine Sa'd; ey Allah'ın Rasulü! Bu çocuk kardeşim Utbe b. Ebu Vakkas'ın çocuğudur. Bunun nesebinin kendisine ilhak edilmesini bana vasiyet etmiştir. Bakınız nasıl da ona benziyor dedi. Abd b. Zem'a ise şöyle dedi: Bu benim kardeşimdir, babamın döşeği üzerinde babamın cariyesinden doğmuştur dedi. Rasulullah (sav); "çocuğun kime benzediğine bakınca, onun Utbe'ye çok benzediğini gördü ve ey Abd, o sana aittir. Çocuk (doğduğu) döşek sahibinindir. Zina edene de mahrumiyet vardır. Ey Sevde bt. Zem'a, Artık sen de Abdurrahman'ın yanında örtün" buyurdu. Abdurrahman da artık bir daha Sevde'yi görmedi. [Muhammed b. Rumh rivayetinde; "ey Abd" ifadesini zikretmemiştir.]
Bize Muhammed b. Mukâtil, ona Abdullah, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Cabir b. Abdullah el-Ensârî şöyle rivayet etmiştir: Eslem kabilesinden bir adam, Rasulullah'a (sav) gelip, zina ettiğini söyledi ve kendisi aleyhine dört defa itirafta bulundu. Bunun üzerine Rasulullah emretti, adam recmedildi. Bu adam başından evlilik geçmiş biriydi.
Bize Müsedded, ona Ebu Avane, ona Simak, ona da Cabir b. Semure (ra) şöyle demiştir: Maiz b. Malik'i, Rasulullah'a (sav) getirildiği zaman gördüm. Kısa boylu, dolgun (iri kaslı) bir adamdı. Üzerinde gömleği yoktu. Zina ettiğine dair kendi aleyhine dört kez şahitlik etti. Rasulullah (sav) kendisine "herhalde sen onu (sadece) öptün" dedi. Maiz, “hayır, vallahi bu alçak zina etti” dedi. Bunun üzerine Rasulullah ona recim cezası uyguladı, ardından "dikkat edin, biz Allah (cc) yolunda, savaşa her gittiğimizde, teke gibi meleyen birisi arkada kalır, sonra da kadınlardan birisine biraz bir süt verip (onunla zina eder), sonra da Allah (cc) onlardan birini elime düşürürse, vallahi onu bu zinadan dolayı mutlaka cezalandırırım" buyurdu.
Bize Yahya b. Hammâd, ona Ebân b. Yezîd, ona Katâde, ona Hâlid b. Urfuta, ona da Habîb b. Sâlim şöyle rivayet etti: Bir delikanlıya "Kurkûr (Uzun Gemi)" lakabı verilmişti. İşte bu (delikanlı bir gün) karısının cariyesi ile cima yapmıştı ve o (delikanlı) (Kufe valisi) Nu'mân b. Beşir'in huzuruna çıkarılmıştı. (Nu'mân b. Beşir) şöyle demişti: "Andolsun ki, onun (delikanlı) hakkında sadra şifa bir hüküm vereceğim. Eğer (karısı, cariyesini) ona helâl kılmışsa, ona yüz sopa vururum; şayet helâl kılmadıysa bu durumda onu recmederim!" Bunun üzerine (delikanlının karısına) "Kocan (cariyenle cima hususunda izinli midir?)" diye sorulmuş, o da "Ben onu (cariyeyi) ona (kocaya) helâl kılmıştım!" dedi. (Nu'mân b. Beşir) de ona (delikanlıya) yüz sopa vurdu. Yahya dedi ki "Bu (hadis), Hz. Peygamber'e (sav) nisbet edilir."
Bize Ahmed b. Abdullah, ona Zuheyr, ona Musa b. Ukbe, ona Nâfi, ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir: Yahudiler, zina etmiş olan Yahudi bir erkekle bir kadını Rasulullah'a (sav) getirdiler. Hz. Peygamber (sav) "siz içinizden zina eden kimseyi nasıl cezalandırırsınız?" diye sordu. Onlar da “bu konuda (Tevrat'ta) bir hüküm bulamadık” dediler. Abdullah b. Selam “yalan söylediniz. Tevrat'ta recim vardır. "Eğer söylediklerinizde samimi iseniz Tevrat’ı getirin de onu okuyun"” dedi. Bunun üzerine Tevrat'ı getirdiler, Tevrat'ı okuyan kişi, avucunu recim ayetinin üzerine koydu. Abdullah b. Selâm “bu nedir?” diye sordu, oradakiler bu ayeti görünce “bu recim ayetidir” cevabını verdiler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) emir verdi, zina eden iki kişi, mescidin yanında, cenazelerin konulduğu yere yakın bir yerde recmedildi. Abdullah der ki: Ben erkek arkadaşını, taşlardan korumak maksadıyla kadının üzerine eğilirken gördüm.
Bize Ebu Nuaym, ona Beşir b. Muhacir, ona Abdullah b. Bureyde, ona da babası (Bureyde b. Husayb) şöyle demiştir: Hz. Peygamber'in yanında oturuyorken Gamidoğulları'ndan bir kadın gelip “ey Allah'ın Rasulü, ben zina ettim, beni temizlemeni istiyorum” dedi. Hz. Peygamber (sav) ona "dön git" buyurdu. Ertesi gün olunca kadın yine gelip zina ettiğini itiraf ederek “Ey Allah'ın Rasulü, beni temizle. Belki sen beni, Mâiz b. Bâlik'i geri çevirdiğin gibi geri çevireceksin? Vallahi ben hamileyim” dedi. O zaman Hz. Peygamber (sav) "var git, çocuğunu doğurunca gel" buyurdu. Sonra kadın doğumunu yapınca çocuğu bir bez parçasına sarılı olarak getirip “ey Allah'ın Rasulü, işte doğurdum” dedi. Hz. Peygamber (sav) "git sütten kesilinceye kadar onu emzir" buyurdu. Kadın çocuğu sütten kesince, elinde ekmek parçası olduğu halde onu getirdi ve “ey Allah'ın Rasulü, onu sütten kestim” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) emretti, çocuk, Müslümanlardan bir adama verildi, kadın için bir çukur kazıldı ve o, göğsüne kadar onun içine konuldu. Ardından insanlara onu recmetmelerini emretti. Halid b. Velid bir taş alıp onun başına attı, fışkıran kan Halid b. Velid'in yanağına bulaştı, o da kadına sövdü. Hz. Peygamber (sav) Halid'in sövdüğünü işitti ve "yapma ey Halid, ona sövme. Canım elinde olan (Allah'a) yemin olsun ki, o öyle bir tövbe etti ki, şayet o tövbeyi haksız yere fazladan vergi alan tahsildar yapmış olsaydı, o bile bağışlanırdı" buyurdu. Sonra emir verdi cenaze namazı kılındı ve defnedildi.