Bize Hasan, ona İbn Lehîa, ona Ukayl b. Hâlid, ona İbn Şihâb, ona Urve, ona Üsâme b. Zeyd, ona da Zeyd b. Harise'nin rivayet ettiğine göre:
Hz. Peygamber (sav), vahyin indiği ilk döneminde Cebrail'in kendisine gelerek abdest almayı ve namaz öğrettiğini ifade etmiştir. Abdestten sonra da bir avuç su alıp elbisesinin avret mahallinin bulunduğu bölgesine serpti.
Açıklama: Şerhlerde verilen bilgiye göre; Hz. Peygamber'in avret bölgesine denk gelen yere biraz su serpmesi orada abdestten kalan ıslaklığın vesveseye yol açmasını engellemek içindir. (Bkz. Abdurrahman el-Bennâ es-Sâatî, Fethu'r-Rabbânî, 2. baskı, Dâru ihyâu't-Türasî'l-arabî, ts. 2,53.)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
65624, HM017619
Hadis:
حَدَّثَنَا حَسَنٌ حَدَّثَنَا ابْنُ لَهِيعَةَ عَنْ عُقَيْلِ بْنِ خَالِدٍ عَنْ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُرْوَةَ عَنْ أُسَامَةَ بْنِ زَيْدٍ عَنْ أَبِيهِ زَيْدِ بْنِ حَارِثَةَ
عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَنَّ جِبْرِيلَ عَلَيْهِ السَّلَام أَتَاهُ فِي أَوَّلِ مَا أُوحِيَ إِلَيْهِ فَعَلَّمَهُ الْوُضُوءَ وَالصَّلَاةَ فَلَمَّا فَرَغَ مِنْ الْوُضُوءِ أَخَذَ غَرْفَةً مِنْ مَاءٍ فَنَضَحَ بِهَا فَرْجَهُ
Tercemesi:
Bize Hasan, ona İbn Lehîa, ona Ukayl b. Hâlid, ona İbn Şihâb, ona Urve, ona Üsâme b. Zeyd, ona da Zeyd b. Harise'nin rivayet ettiğine göre:
Hz. Peygamber (sav), vahyin indiği ilk döneminde Cebrail'in kendisine gelerek abdest almayı ve namaz öğrettiğini ifade etmiştir. Abdestten sonra da bir avuç su alıp elbisesinin avret mahallinin bulunduğu bölgesine serpti.
Açıklama:
Şerhlerde verilen bilgiye göre; Hz. Peygamber'in avret bölgesine denk gelen yere biraz su serpmesi orada abdestten kalan ıslaklığın vesveseye yol açmasını engellemek içindir. (Bkz. Abdurrahman el-Bennâ es-Sâatî, Fethu'r-Rabbânî, 2. baskı, Dâru ihyâu't-Türasî'l-arabî, ts. 2,53.)
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Zeyd b. Harise 17619, 6/7
Senetler:
1. Ebu Üsame Zeyd b. Harise el-Kelbi (Zeyd b. Harise b. Şurahîl b. Ka'b)
2. Üsame b. Zeyd el-Kelbî (Üsame b. Zeyd b. Harise)
3. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
5. Ebu Halid Ukayl b. Halid el-Eylî (Ukayl b. Halid b. Ukayl)
6. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Lehîa el-Hadramî (Abdullah b. Lehîa b. Ukbe)
7. Ebu Ali Hasan b. Musa el-Eşyeb (Hasan b. Musa)
Konular:
Abdest, abdestin nasıl alınacağını Cebrail öğretmiştir
Hz. Peygamber, Cebraille ilişkisi
Namaz, Cebrail (a.s.)'ın Peygamber (a.s.)'a öğretmesi
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Süfyan, ona Abdurrahman b. Fülân b. Ebu Rebî'a -Ebu Davud: O, Abdurrahman b. Haris b. Ayyaş b. Ebu Rebî'a'dır-, ona Hakîm b. Hakîm, ona Nafi' b. Cübeyr b. Mut'im, ona da İbn Abbas, Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Cebrâîl aleyhisselam, bana Ka'be'de iki kere imamlık yaptı. Benimle, öğle namazını güneş batıya eğilip gölgesi ayakkabının (nal') üzerindeki kayışı kadar olduğunda; ikindi namazını, her şeyin gölgesi kendisi kadar olduğunda; akşam namazını, oruçlu iftar yaptığında; yatsı namazını, şafak kaybolduğunda; sabah namazını ise oruçluya yeme ve içmenin yasak olduğu vakitte kıldı. Ertesi gün ise, benimle, öğle namazını her şeyin gölgesi kendisi kadar olduğunda; ikindi namazını, her şeyin gölgesi iki katı kadar olduğunda; akşam namazını, oruçlu iftar yaptığında; yatsı namazını, gecenin üçte birine doğru; sabah namazını da ortalık ağarınca kıldı. Sonra bana döndü ve Ya Muhammed, bu vakit, senden önceki peygamberlerin namaz kıldığı vakittir; bu iki vakit arası namazın vaktidir, buyurdu."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
4621, D000393
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ سُفْيَانَ حَدَّثَنِى عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ فُلاَنِ بْنِ أَبِى رَبِيعَةَ - قَالَ أَبُو دَاوُدَ هُوَ عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ الْحَارِثِ بْنِ عَيَّاشِ بْنِ أَبِى رَبِيعَةَ - عَنْ حَكِيمِ بْنِ حَكِيمٍ عَنْ نَافِعِ بْنِ جُبَيْرِ بْنِ مُطْعِمٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
"أَمَّنِى جِبْرِيلُ عَلَيْهِ السَّلاَمُ عِنْدَ الْبَيْتِ مَرَّتَيْنِ فَصَلَّى بِىَ الظُّهْرَ حِينَ زَالَتِ الشَّمْسُ وَكَانَتْ قَدْرَ الشِّرَاكِ وَصَلَّى بِىَ الْعَصْرَ حِينَ كَانَ ظِلُّهُ مِثْلَهُ وَصَلَّى بِىَ - يَعْنِى الْمَغْرِبَ - حِينَ أَفْطَرَ الصَّائِمُ وَصَلَّى بِىَ الْعِشَاءَ حِينَ غَابَ الشَّفَقُ وَصَلَّى بِىَ الْفَجْرَ حِينَ حَرُمَ الطَّعَامُ وَالشَّرَابُ عَلَى الصَّائِمِ فَلَمَّا كَانَ الْغَدُ صَلَّى بِىَ الظُّهْرَ حِينَ كَانَ ظِلُّهُ مِثْلَهُ وَصَلَّى بِىَ الْعَصْرَ حِينَ كَانَ ظِلُّهُ مِثْلَيْهِ وَصَلَّى بِىَ الْمَغْرِبَ حِينَ أَفْطَرَ الصَّائِمُ وَصَلَّى بِىَ الْعِشَاءَ إِلَى ثُلُثِ اللَّيْلِ وَصَلَّى بِىَ الْفَجْرَ فَأَسْفَرَ ثُمَّ الْتَفَتَ إِلَىَّ فَقَالَ يَا مُحَمَّدُ هَذَا وَقْتُ الأَنْبِيَاءِ مِنْ قَبْلِكَ وَالْوَقْتُ مَا بَيْنَ هَذَيْنِ الْوَقْتَيْنِ."
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Süfyan, ona Abdurrahman b. Fülân b. Ebu Rebî'a -Ebu Davud: O, Abdurrahman b. Haris b. Ayyaş b. Ebu Rebî'a'dır-, ona Hakîm b. Hakîm, ona Nafi' b. Cübeyr b. Mut'im, ona da İbn Abbas, Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Cebrâîl aleyhisselam, bana Ka'be'de iki kere imamlık yaptı. Benimle, öğle namazını güneş batıya eğilip gölgesi ayakkabının (nal') üzerindeki kayışı kadar olduğunda; ikindi namazını, her şeyin gölgesi kendisi kadar olduğunda; akşam namazını, oruçlu iftar yaptığında; yatsı namazını, şafak kaybolduğunda; sabah namazını ise oruçluya yeme ve içmenin yasak olduğu vakitte kıldı. Ertesi gün ise, benimle, öğle namazını her şeyin gölgesi kendisi kadar olduğunda; ikindi namazını, her şeyin gölgesi iki katı kadar olduğunda; akşam namazını, oruçlu iftar yaptığında; yatsı namazını, gecenin üçte birine doğru; sabah namazını da ortalık ağarınca kıldı. Sonra bana döndü ve Ya Muhammed, bu vakit, senden önceki peygamberlerin namaz kıldığı vakittir; bu iki vakit arası namazın vaktidir, buyurdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 2, /100
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Nafi' b. Cübeyr en-Nevfelî (Nafi' b. Cübeyr b. Mut'im b. Adî b. Nevfel)
3. Hakîm b. Hakîm el-Ensarî (Hakîm b. Hakîm)
4. Ebu Haris Abdurrahman b. Ayyaş el-Mahzumî (Abdurrahman b. Haris b. Abdullah b. Ayyaş b. Amr)
5. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
6. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
7. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Melekler, Cebrail
Namaz, Cebrail (a.s.)'ın Peygamber (a.s.)'a öğretmesi
Bize Muhammed b. Seleme el-Muradî, ona Vehb, ona Üsame b. Zeyd el-Leysî, ona da İbn Şihab şöyle rivayet etti: Ömer b. Abdülaziz minberde oturuyordu, ikindi namazını biraz geciktirmişti. Urve b. Zübeyr, ona Dikkat edin, Cebrâil (as), Mahammed'e (sav) namaz vakitlerini bildirmiştir dedi. Bunun üzerine Ömer, ona ne dediğini bil de konuş dedi. Urve de ona bana Beşîr b. Ebu Mesud, ona da Ebu Mesud, Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Cebrail (as) geldi ve bana namaz vakitlerini bildirdi; benimle öğle, ikindi, akşam, yatsı ve sabah namazlarını kıldı. (Bu esnada) Hz. Peygamber, parmakları ile beş vakit namazı sayıyordu. Ben (Ebu Mesud el-Ensarî), Hz. Peygamber'i, öğle namazını güneş batıya meylederken -ki belki de sıcağın şiddetinden dolayı namazı geciktirmişti-; ikindi namazını, güneş tepede, ışıklarını saçıp sarılığın nüfuz etmesinden önce -öyle ki, birisi, ikindi namazını kılıp güneş batmadan Zü'l-huleyfe'ye gelebilirdi-; akşam namazını güneş batarken; yatsı namazını ufuk kararırken - belki de insanların toplanabilmesi için geciktirdi-; sabah namazını ise bir defasında ortalık karanlık iken, bir defasında da ortalık aydınlık iken kıldığını gördüm. Sonraları ise sabah namazını vefatına kadar alaca karanlıkta kılar, günün aydınlanmasına kadar geciktirmedi."
[Ebu Davud dedi ki: Bu hadisi Zührî'den Ma'mer, Mâlik, İbn Uyeyne, Şuayb b. Ebu Hamza, Leys b. Sa'd ve başkaları rivayet ettiler. Ancak ne Hz. Peygamber'in namaz kıldığı vakitleri zikrettiler ne de tefsir ettiler.]
[Aynı şekilde bu hadisi, Hişam b. Urve ve Habîb b. Ebu Merzûk Urve'den; Mamer ve ashabının rivayetine benzer şekilde rivayet ettiler. Bunlardan sadece Habib, Beşir'i zikretmedi.
Bu hadisi Vehb b. Keysân, Cabir b. Abdullah'dan, o da Hz. Peygamber'den akşam namazının vakti hakkında, Sonra Cebrâil -ertesi gün-, güneş battığında akşam namazı için Hz. Peygamber'e geldi ve aynı vakitte (namazı, onunla kıldı.) şeklinde rivayet etti.]
[Ebu Davud dedi ki: Aynı şekilde Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'den ertesi gün (Cebrail), akşam namazını aynı vakitte benimle beraber kıldı şeklinde rivayet etti.]
[Bu hadis aynı şekilde, Hassan b. Atiyye'den, o Amr b. Şuayb'dan, o babasından, o Amr'ın dedesi Abdullah b. Amr b. Âs'dan, o da Hz. Peygamber'den naklen rivayet edilmiştir.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
4622, D000394
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَلَمَةَ الْمُرَادِىُّ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ عَنْ أُسَامَةَ بْنِ زَيْدٍ اللَّيْثِىِّ أَنَّ ابْنَ شِهَابٍ أَخْبَرَهُ أَنَّ عُمَرَ بْنَ عَبْدِ الْعَزِيزِ كَانَ قَاعِدًا عَلَى الْمِنْبَرِ فَأَخَّرَ الْعَصْرَ شَيْئًا فَقَالَ لَهُ عُرْوَةُ بْنُ الزُّبَيْرِ أَمَا إِنَّ جِبْرِيلَ صلى الله عليه وسلم قَدْ أَخْبَرَ مُحَمَّدًا صلى الله عليه وسلم بِوَقْتِ الصَّلاَةِ فَقَالَ لَهُ عُمَرُ اعْلَمْ مَا تَقُولُ . فَقَالَ عُرْوَةُ سَمِعْتُ بَشِيرَ بْنَ أَبِى مَسْعُودٍ يَقُولُ سَمِعْتُ أَبَا مَسْعُودٍ الأَنْصَارِىَّ يَقُولُ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"نَزَلَ جِبْرِيلُ صلى الله عليه وسلم فَأَخْبَرَنِى بِوَقْتِ الصَّلاَةِ فَصَلَّيْتُ مَعَهُ ثُمَّ صَلَّيْتُ مَعَهُ ثُمَّ صَلَّيْتُ مَعَهُ ثُمَّ صَلَّيْتُ مَعَهُ ثُمَّ صَلَّيْتُ مَعَهُ. يَحْسُبُ بِأَصَابِعِهِ خَمْسَ صَلَوَاتٍ فَرَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم صَلَّى الظُّهْرَ حِينَ تَزُولُ الشَّمْسُ وَرُبَّمَا أَخَّرَهَا حِينَ يَشْتَدُّ الْحَرُّ وَرَأَيْتُهُ يُصَلِّى الْعَصْرَ وَالشَّمْسُ مُرْتَفِعَةٌ بَيْضَاءُ قَبْلَ أَنْ تَدْخُلَهَا الصُّفْرَةُ فَيَنْصَرِفُ الرَّجُلُ مِنَ الصَّلاَةِ فَيَأْتِى ذَا الْحُلَيْفَةِ قَبْلَ غُرُوبِ الشَّمْسِ وَيُصَلِّى الْمَغْرِبَ حِينَ تَسْقُطُ الشَّمْسُ وَيُصَلِّى الْعِشَاءَ حِينَ يَسْوَدُّ الأُفُقُ وَرُبَّمَا أَخَّرَهَا حَتَّى يَجْتَمِعَ النَّاسُ وَصَلَّى الصُّبْحَ مَرَّةً بِغَلَسٍ ثُمَّ صَلَّى مَرَّةً أُخْرَى فَأَسْفَرَ بِهَا ثُمَّ كَانَتْ صَلاَتُهُ بَعْدَ ذَلِكَ التَّغْلِيسَ حَتَّى مَاتَ وَلَمْ يَعُدْ إِلَى أَنْ يُسْفِرَ . "
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَرَوَى هَذَا الْحَدِيثَ عَنِ الزُّهْرِىِّ مَعْمَرٌ وَمَالِكٌ وَابْنُ عُيَيْنَةَ وَشُعَيْبُ بْنُ أَبِى حَمْزَةَ وَاللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ وَغَيْرُهُمْ لَمْ يَذْكُرُوا الْوَقْتَ الَّذِى صَلَّى فِيهِ وَلَمْ يُفَسِّرُوهُ وَكَذَلِكَ أَيْضًا رَوَاهُ هِشَامُ بْنُ عُرْوَةَ وَحَبِيبُ بْنُ أَبِى مَرْزُوقٍ عَنْ عُرْوَةَ نَحْوَ رِوَايَةِ مَعْمَرٍ وَأَصْحَابِهِ إِلاَّ أَنَّ حَبِيبًا لَمْ يَذْكُرْ بَشِيرًا] [وَرَوَى وَهْبُ بْنُ كَيْسَانَ عَنْ جَابِرٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَقْتَ الْمَغْرِبِ قَالَ ثُمَّ جَاءَهُ لِلْمَغْرِبِ حِينَ غَابَتِ الشَّمْسُ - يَعْنِى مِنَ الْغَدِ - وَقْتًا وَاحِدًا.]
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَكَذَلِكَ رُوِىَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ ثُمَّ صَلَّى بِىَ الْمَغْرِبَ يَعْنِى مِنَ الْغَدِ وَقْتًا وَاحِدًا]
[وَكَذَلِكَ رُوِىَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرِو بْنِ الْعَاصِ مِنْ حَدِيثِ حَسَّانَ بْنِ عَطِيَّةَ عَنْ عَمْرِو بْنِ شُعَيْبٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Seleme el-Muradî, ona Vehb, ona Üsame b. Zeyd el-Leysî, ona da İbn Şihab şöyle rivayet etti: Ömer b. Abdülaziz minberde oturuyordu, ikindi namazını biraz geciktirmişti. Urve b. Zübeyr, ona Dikkat edin, Cebrâil (as), Mahammed'e (sav) namaz vakitlerini bildirmiştir dedi. Bunun üzerine Ömer, ona ne dediğini bil de konuş dedi. Urve de ona bana Beşîr b. Ebu Mesud, ona da Ebu Mesud, Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Cebrail (as) geldi ve bana namaz vakitlerini bildirdi; benimle öğle, ikindi, akşam, yatsı ve sabah namazlarını kıldı. (Bu esnada) Hz. Peygamber, parmakları ile beş vakit namazı sayıyordu. Ben (Ebu Mesud el-Ensarî), Hz. Peygamber'i, öğle namazını güneş batıya meylederken -ki belki de sıcağın şiddetinden dolayı namazı geciktirmişti-; ikindi namazını, güneş tepede, ışıklarını saçıp sarılığın nüfuz etmesinden önce -öyle ki, birisi, ikindi namazını kılıp güneş batmadan Zü'l-huleyfe'ye gelebilirdi-; akşam namazını güneş batarken; yatsı namazını ufuk kararırken - belki de insanların toplanabilmesi için geciktirdi-; sabah namazını ise bir defasında ortalık karanlık iken, bir defasında da ortalık aydınlık iken kıldığını gördüm. Sonraları ise sabah namazını vefatına kadar alaca karanlıkta kılar, günün aydınlanmasına kadar geciktirmedi."
[Ebu Davud dedi ki: Bu hadisi Zührî'den Ma'mer, Mâlik, İbn Uyeyne, Şuayb b. Ebu Hamza, Leys b. Sa'd ve başkaları rivayet ettiler. Ancak ne Hz. Peygamber'in namaz kıldığı vakitleri zikrettiler ne de tefsir ettiler.]
[Aynı şekilde bu hadisi, Hişam b. Urve ve Habîb b. Ebu Merzûk Urve'den; Mamer ve ashabının rivayetine benzer şekilde rivayet ettiler. Bunlardan sadece Habib, Beşir'i zikretmedi.
Bu hadisi Vehb b. Keysân, Cabir b. Abdullah'dan, o da Hz. Peygamber'den akşam namazının vakti hakkında, Sonra Cebrâil -ertesi gün-, güneş battığında akşam namazı için Hz. Peygamber'e geldi ve aynı vakitte (namazı, onunla kıldı.) şeklinde rivayet etti.]
[Ebu Davud dedi ki: Aynı şekilde Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'den ertesi gün (Cebrail), akşam namazını aynı vakitte benimle beraber kıldı şeklinde rivayet etti.]
[Bu hadis aynı şekilde, Hassan b. Atiyye'den, o Amr b. Şuayb'dan, o babasından, o Amr'ın dedesi Abdullah b. Amr b. Âs'dan, o da Hz. Peygamber'den naklen rivayet edilmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 2, /101
Senetler:
1. Ebu Mesud el-Ensarî (Ukbe b. Amr b. Sa'lebe b. Esire b. Asire)
2. Beşir b. Ebu Mesud el-Ensari (Beşir b. Ukbe b. Amr)
3. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
5. Ebu Zeyd Üsame b. Zeyd el-Leysî (Üsame b. Zeyd)
6. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
7. Ebu Hâris Muhammed b. Seleme el-Muradî (Muhammed b. Seleme b. Abdullah b. Ebu Fatma)
Konular:
Melekler, Cebrail
Namaz, Cebrail (a.s.)'ın Peygamber (a.s.)'a öğretmesi
Namaz, vakti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21739, N000495
Hadis:
أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ قَالَ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ أَنَّ عُمَرَ بْنَ عَبْدِ الْعَزِيزِ أَخَّرَ الْعَصْرَ شَيْئًا فَقَالَ لَهُ عُرْوَةُ أَمَا إِنَّ جِبْرِيلَ عَلَيْهِ السَّلاَمُ قَدْ نَزَلَ فَصَلَّى أَمَامَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . فَقَالَ عُمَرُ اعْلَمْ مَا تَقُولُ يَا عُرْوَةُ . فَقَالَ سَمِعْتُ بَشِيرَ بْنَ أَبِى مَسْعُودٍ يَقُولُ سَمِعْتُ أَبَا مَسْعُودٍ يَقُولُ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « نَزَلَ جِبْرِيلُ فَأَمَّنِى فَصَلَّيْتُ مَعَهُ ثُمَّ صَلَّيْتُ مَعَهُ ثُمَّ صَلَّيْتُ مَعَهُ ثُمَّ صَلَّيْتُ مَعَهُ ثُمَّ صَلَّيْتُ مَعَهُ » . يَحْسُبُ بِأَصَابِعِهِ خَمْسَ صَلَوَاتٍ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe, ona el-Leys b. Sa'd, ona da İbn Şihab'tan (ra) rivayet edildiğine göre, Ömer b. Abdulaziz; ikindi namazını biraz geciktirdi. Bunun üzerine Urve: Cibril (as), Rasulullah'a (sav) imam oldu namaz kıldırdı deyince, Ömer dedi ki: 'Ey Urve, ne dediğini iyi bil.' Bunun üzerine Urve şöyle dedi: Beşir b. Ebu Mes'ud'dan işittim şöyle diyordu: 'Rasulullah'tan (sav) duydum şöyle diyordu:
"Cibril indi bana imam oldu. Parmaklarıyla beş vakti sayarak sonra namazı onunla kıldım, sonra namazı onunla kıldım, sonra namazı onunla kıldım, sonra namazı onunla kıldım, sonra namazı onunla kıldım."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Mevâkît 1, /2118
Senetler:
1. Ebu Mesud el-Ensarî (Ukbe b. Amr b. Sa'lebe b. Esire b. Asire)
2. Beşir b. Ebu Mesud el-Ensari (Beşir b. Ukbe b. Amr)
3. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Hadis Rivayeti
Hadis Rivayeti, ihtiyat
Hz. Peygamber, Cebraille ilişkisi
Namaz, Cebrail (a.s.)'ın Peygamber (a.s.)'a öğretmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21759, N000503
Hadis:
أَخْبَرَنَا الْحُسَيْنُ بْنُ حُرَيْثٍ قَالَ أَخْبَرَنَا الْفَضْلُ بْنُ مُوسَى عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَذَا جِبْرِيلُ عَلَيْهِ السَّلاَمُ جَاءَكُمْ يُعَلِّمُكُمْ دِينَكُمْ » . فَصَلَّى الصُّبْحَ حِينَ طَلَعَ الْفَجْرُ وَصَلَّى الظُّهْرَ حِينَ زَاغَتِ الشَّمْسُ ثُمَّ صَلَّى الْعَصْرَ حِينَ رَأَى الظِّلَّ مِثْلَهُ ثُمَّ صَلَّى الْمَغْرِبَ حِينَ غَرَبَتِ الشَّمْسُ وَحَلَّ فِطْرُ الصَّائِمِ ثُمَّ صَلَّى الْعِشَاءَ حِينَ ذَهَبَ شَفَقُ اللَّيْلِ ثُمَّ جَاءَهُ الْغَدَ فَصَلَّى بِهِ الصُّبْحَ حِينَ أَسْفَرَ قَلِيلاً ثُمَّ صَلَّى بِهِ الظُّهْرَ حِينَ كَانَ الظِّلُّ مِثْلَهُ ثُمَّ صَلَّى الْعَصْرَ حِينَ كَانَ الظِّلُّ مِثْلَيْهِ ثُمَّ صَلَّى الْمَغْرِبَ بِوَقْتٍ وَاحِدٍ حِينَ غَرَبَتِ الشَّمْسُ وَحَلَّ فِطْرُ الصَّائِمِ ثُمَّ صَلَّى الْعِشَاءَ حِينَ ذَهَبَ سَاعَةٌ مِنَ اللَّيْلِ ثُمَّ قَالَ « الصَّلاَةُ مَا بَيْنَ صَلاَتِكَ أَمْسِ وَصَلاَتِكَ الْيَوْمَ » .
Tercemesi:
Bize el-Hüseyin b. Hureys, ona el-Fadl b. Musa, ona Muhammed b. Amr, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'den (ra) rivayet edildiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Bu Cibril'dir, dininizi öğretmek için gelmiştir. Sabah namazını tan yeri ağarırken kıldı. Öğle namazını güneş batıya kayınca kıldı. İkindiyi bir şeyin gölgesi kendi kadar olunca kıldı. Akşamı güneş batınca kıldı ki o vakit oruçlunun orucunu açacağı vakittir. Sonra yatsı namazını; güneşin batmasından sonra ortaya çıkan kızıllığın kaybolduğu anda kıldı. Sonra ertesi gün tekrar geldi ve sabah namazını ortalık biraz ağarınca kıldı sonra öğle namazını her şeyin gölgesi kendisi kadar olunca kıldırdı. Sonra ikindi namazını her şeyin gölgesi iki katı olunca kıldırdı. Sonra akşam namazını yine aynı vakti olan güneş batınca kıldı ki bu vakit oruçlunun orucunu açacağı vakittir. Sonra yatsıyı vakit biraz ilerleyince kıldı ve sonra şöyle dedi: Namazlar dünkü kıldığın vakitlerle bugünkü kıldığın vakitler arasındadır. Yani namazların kılınacağı ilk ve son vakitler bunlardır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Mevâkît 6, /2119
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Leysî (Muhammed b. Amr b. Alkame b. Vakkas)
4. Ebu Abdullah Fadl b. Musa es-Sînani (Fadl b. Musa)
Konular:
Namaz, Cebrail (a.s.)'ın Peygamber (a.s.)'a öğretmesi
أَخْبَرَنَا يُوسُفُ بْنُ وَاضِحٍ حَدَّثَنَا قُدَامَةُ - يَعْنِى ابْنَ شِهَابٍ - عَنْ بُرْدٍ عَنْ عَطَاءِ بْنِ أَبِى رَبَاحٍ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّ جِبْرِيلَ أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يُعَلِّمُهُ مَوَاقِيتَ الصَّلاَةِ فَتَقَدَّمَ جِبْرِيلُ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلْفَهُ وَالنَّاسُ خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّى الظُّهْرَ حِينَ زَالَتِ الشَّمْسُ وَأَتَاهُ حِينَ كَانَ الظِّلُّ مِثْلَ شَخْصِهِ فَصَنَعَ كَمَا صَنَعَ فَتَقَدَّمَ جِبْرِيلُ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلْفَهُ وَالنَّاسُ خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّى الْعَصْرَ ثُمَّ أَتَاهُ حِينَ وَجَبَتِ الشَّمْسُ فَتَقَدَّمَ جِبْرِيلُ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلْفَهُ وَالنَّاسُ خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّى الْمَغْرِبَ ثُمَّ أَتَاهُ حِينَ غَابَ الشَّفَقُ فَتَقَدَّمَ جِبْرِيلُ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلْفَهُ وَالنَّاسُ خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّى الْعِشَاءَ ثُمَّ أَتَاهُ حِينَ انْشَقَّ الْفَجْرُ فَتَقَدَّمَ جِبْرِيلُ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلْفَهُ وَالنَّاسُ خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّى الْغَدَاةَ ثُمَّ أَتَاهُ الْيَوْمَ الثَّانِىَ حِينَ كَانَ ظِلُّ الرَّجُلِ مِثْلَ شَخْصِهِ فَصَنَعَ مِثْلَ مَا صَنَعَ بِالأَمْسِ فَصَلَّى الظُّهْرَ ثُمَّ أَتَاهُ حِينَ كَانَ ظِلُّ الرَّجُلِ مِثْلَ شَخْصَيْهِ فَصَنَعَ كَمَا صَنَعَ بِالأَمْسِ فَصَلَّى الْعَصْرَ ثُمَّ أَتَاهُ حِينَ وَجَبَتِ الشَّمْسُ فَصَنَعَ كَمَا صَنَعَ بِالأَمْسِ فَصَلَّى الْمَغْرِبَ فَنِمْنَا ثُمَّ قُمْنَا ثُمَّ نِمْنَا ثُمَّ قُمْنَا فَأَتَاهُ فَصَنَعَ كَمَا صَنَعَ بِالأَمْسِ فَصَلَّى الْعِشَاءَ ثُمَّ أَتَاهُ حِينَ امْتَدَّ الْفَجْرُ وَأَصْبَحَ وَالنُّجُومُ بَادِيَةٌ مُشْتَبِكَةٌ فَصَنَعَ كَمَا صَنَعَ بِالأَمْسِ فَصَلَّى الْغَدَاةَ ثُمَّ قَالَ « مَا بَيْنَ هَاتَيْنِ الصَّلاَتَيْنِ وَقْتٌ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21840, N000514
Hadis:
أَخْبَرَنَا يُوسُفُ بْنُ وَاضِحٍ حَدَّثَنَا قُدَامَةُ - يَعْنِى ابْنَ شِهَابٍ - عَنْ بُرْدٍ عَنْ عَطَاءِ بْنِ أَبِى رَبَاحٍ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّ جِبْرِيلَ أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يُعَلِّمُهُ مَوَاقِيتَ الصَّلاَةِ فَتَقَدَّمَ جِبْرِيلُ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلْفَهُ وَالنَّاسُ خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّى الظُّهْرَ حِينَ زَالَتِ الشَّمْسُ وَأَتَاهُ حِينَ كَانَ الظِّلُّ مِثْلَ شَخْصِهِ فَصَنَعَ كَمَا صَنَعَ فَتَقَدَّمَ جِبْرِيلُ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلْفَهُ وَالنَّاسُ خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّى الْعَصْرَ ثُمَّ أَتَاهُ حِينَ وَجَبَتِ الشَّمْسُ فَتَقَدَّمَ جِبْرِيلُ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلْفَهُ وَالنَّاسُ خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّى الْمَغْرِبَ ثُمَّ أَتَاهُ حِينَ غَابَ الشَّفَقُ فَتَقَدَّمَ جِبْرِيلُ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلْفَهُ وَالنَّاسُ خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّى الْعِشَاءَ ثُمَّ أَتَاهُ حِينَ انْشَقَّ الْفَجْرُ فَتَقَدَّمَ جِبْرِيلُ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلْفَهُ وَالنَّاسُ خَلْفَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَصَلَّى الْغَدَاةَ ثُمَّ أَتَاهُ الْيَوْمَ الثَّانِىَ حِينَ كَانَ ظِلُّ الرَّجُلِ مِثْلَ شَخْصِهِ فَصَنَعَ مِثْلَ مَا صَنَعَ بِالأَمْسِ فَصَلَّى الظُّهْرَ ثُمَّ أَتَاهُ حِينَ كَانَ ظِلُّ الرَّجُلِ مِثْلَ شَخْصَيْهِ فَصَنَعَ كَمَا صَنَعَ بِالأَمْسِ فَصَلَّى الْعَصْرَ ثُمَّ أَتَاهُ حِينَ وَجَبَتِ الشَّمْسُ فَصَنَعَ كَمَا صَنَعَ بِالأَمْسِ فَصَلَّى الْمَغْرِبَ فَنِمْنَا ثُمَّ قُمْنَا ثُمَّ نِمْنَا ثُمَّ قُمْنَا فَأَتَاهُ فَصَنَعَ كَمَا صَنَعَ بِالأَمْسِ فَصَلَّى الْعِشَاءَ ثُمَّ أَتَاهُ حِينَ امْتَدَّ الْفَجْرُ وَأَصْبَحَ وَالنُّجُومُ بَادِيَةٌ مُشْتَبِكَةٌ فَصَنَعَ كَمَا صَنَعَ بِالأَمْسِ فَصَلَّى الْغَدَاةَ ثُمَّ قَالَ « مَا بَيْنَ هَاتَيْنِ الصَّلاَتَيْنِ وَقْتٌ » .
Tercemesi:
Bize Yusuf b. Vasıh, ona Kudame b. Şihab, ona Bürd, ona Ata b.Ebu Rabah, ona da Cabir b. Abdullah'tan (ra) aktarıldığına göre, şöyle demiştir: 'Namaz vakitlerini öğretmek için Cibril Rasulullah'a (sav) geldi ve İmam oldu. Rasulullah (sav), O'nun arkasında insanlarda Rasulullah'ın (sav) arkasında durdular. Güneş tepeden batıya doğru kayınca öğle namazını kıldılar. Her şeyin gölgesi bir misli olunca yine Cibril Rasulullah'a (sav) geldi. Önce yaptığı gibi Cibril öne geçti. Rasulullah (sav) arkasında, cemaatte Rasulullah'ın (sav) arkasında; ikindi namazını kıldırdı. Sonra güneş batınca tekrar geldi. Cibril öne geçti, Rasulullah (sav) O'nun arkasında cemaat de Rasulullah'ın (sav) arkasında akşam namazını kıldılar. Sonra ufuktaki kızıllık kaybolunca Cibril önde Rasulullah (sav) O'nun ardında, cemaat de Rasulullah'ın (sav) ardında yatsı namazını kıldılar. Sonra şafak sökünce geldi. Cibril ilerledi. Rasulullah (sav) O'nun ardında insanlar da Rasulullah'ın (sav) ardında sabah namazını kıldılar. İkinci gün insanın gölgesi bir misli olunca geldi, bir önceki günkü yaptığı gibi yaparak öğle namazını kıldı. Sonra insanın gölgesi iki misli olunca geldi, bir önceki günkü yaptığı gibi yaptı ve ikindi namazını kıldırdı. Sonra güneş batınca geldi, bir önceki günkü yaptığını yaparak akşam namazını kıldırdı. Akşamı kılınca uyuduk sonra uyandık tekrar uyuduk tekrar uyanınca Cibril geldi, dünkü yaptığı gibi yaparak yatsıyı kıldırdı. Sonra tekrar geldi, tan yerinin ağarması yayılınca sabah olunca, yıldızlar henüz görünmekte iken bir önceki günkü yaptığını tekrar yaparak sabah namazını kıldırdı.' Sonra şöyle dedi:
"Dünkü kıldırdığım vakitler ile bugünkü kıldırdığım vakitler arası o namazların ilk ve son vakitleridir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Mevâkît 10, /2120
Senetler:
1. Ebu Abdülhamid Cafer b. Abdullah el-Ensari (Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
3. Bürd b. Sinan eş-Şami (Bürd b. Sinan eş-Şami)
4. Kudame b. Şihab el-Mâzinî (Kudame b. Şihab)
5. Ebu Yakub Yusuf b. Vazıh el-Haşimi (Yusuf b. Vazıh)
Konular:
Namaz, Cebrail (a.s.)'ın Peygamber (a.s.)'a öğretmesi