Giriş

Bize Ebu Tahir, ona İbn Vehb, ona Malik ona İbn Şihab, ona Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe, ona da Ebu Hureyre ve Zeyd b. Halid el-Cüheni "Hz. Peygamber'e (sav) bekar cariyenin zina etmesinin hükmü soruldu" demiş ardından o iki ravinin aktardığı hadisin benzerini rivayet etmiş ancak bu rivayette İbn Şihab'ın dafîr iptir sözü yer almamıştır.


Açıklama: hadisin tam metni için M004447 ve B002232 numaralı hadislere bakınız.

    Öneri Formu
1980 M004448 Müslim, Hudud, 33

Bize Kuteybe b. Said ve Ebu Kamil el-Cahderî, o ikisine Ebu Avane, ona Simak, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etti: "Peygamber (sav) Maiz b. Malik'e “senin hakkında kulağıma gelen doğru mudur” diye sordu, Maiz de “benim hakkımda duyduğun nedir?” dedi. Hz. Peygamber (sav) “Duydum ki filân oğullarının cariyesi ile cinsî münasebette bulun­muşsun” buyurdu. Maiz “evet” dedi. Bunun üzerine kendisi dört defa şehadette bulun­du, ardından Hz. Peygamber emir verdi, recmedildi."


    Öneri Formu
1938 M004427 Müslim, Hudud, 19

Bize Muhammed b. Alâ el-Hemdânî, ona Yahya b. Ya'lâ b. Haris el-Muhâribî, ona Ğaylan b. Camiu el-Muhâribî, ona Alkame b. Mersed, ona Süleyman b. Büreyde, ona da babası (Büreyde el-Eslemî) şöyle rivayet etti: "Maiz b. Malik Peygamber'e (sav) gelerek “ey Allah'ın Rasulü, beni temizle” dedi. Hz. Peygamber (sav) “yazıklar olsun sana! Dön de Allah'tan mağfiret dile, O'na tövbe et” buyur­du. (Maiz) çok uzaklaşmadan tekrar geri dönüp geldi ve “ey Allah'ın Rasulü, beni temizle” dedi. Rasulullah (sav) tekrar “yazıklar olsun sana! Dön de Allah'tan mağfiret dile, O'na tövbe et” buyur­du. (Maiz) çok uzaklaşmadan tekrar geri dönüp geldi ve “ey Allah'ın Rasulü, beni temizle” dedi. Peygamber (sav) ona “seni ne hususta temizliyeyim” diye sordu. Maiz “zinadan” dedi. Bunu müteakip Rasulullah (sav) “bunda delilik var mı” diye sordu. kendilerine onun deli olmadığı haber verildi. Hz. Peygamber “Şarap içmiş mi” diye sordu. Hemen bir zat kalkarak onun ağzını kokladı, fakat şarap kokusu bulamadı. Rasulullah (sav) tekrar “sen zina mı ettin?” diye sordu. Maiz “evet” cevabını verdi. Artık emir buyurdular ve Maiz recmedildi. Onun hakkında cemaat ikiye bölündü. Kimisi “helak oldu! Onu gü­nahı kuşattı” diyor, diğeri de “Maiz'in tövbesinden efdal tövbe olmaz! Zira o Peygamber'e (sav) gelerek elini onun eline koydu, sonra da beni taşlatarak (recmederek) öldür” dedi. Bu minval üzere iki veya üç gün durdular. Sonra onlar otururken Rasulullah (sav) gelerek selam verdi ve oturdu. Arkasından “Maiz b. Malik için istiğfar edin” buyurdu. Ashab “Allah Maiz b. Malik'e mağfiret eylesin” dediler. Rasulullah (sav) da “gerçekten öyle bir tövbe etti ki, bu tövbe bir ümmet arasında tak­sim edilse onlara yeterdi” buyurdu. Sonra Ezd kabilesinin Gâmid kolundan bir kadın geldi ve “ey Allah'ın Rasulü, beni temizle” dedi. Hz. Peygamber (sav) “yazıklar olsun sana! Dön de Allah'tan mağfiret dile, O'na tövbe et” buyur­du. Kadın “görüyorum beni, Maiz'i çevirdiğin gibi geri çevirmek is­tiyorsun” dedi. Hz. Peygamber (sav) “ne oldu sana” diye sordu. Kadın “bu kadın zinadan dolayı hamile” dedi. Hz. Peygamber (sav) “sen mi” buyurdu. Kadın “evet” cevabını verdi. Hz. Peygamber (sav) ona “(git), karnındakini doğuruncaya kadar (gelme)” buyurdu. Derken kadın doğuruncaya kadar geçimini Ensar'dan bir zât üzerine aldı. Bilâhare Pey­gamber'e (sav) gelerek “Gâmidli kadın doğurdu” dedi. Efendimiz “onu recmedip de çocuğunu küçük olduğu halde emzirecek kimseden mahrum bırakamayız” buyurdu. Bunun üzerine Ensar'dan bir zat ayağa kalkarak “çocuğun bakımı bana ait olsun ey Allah'ın Rasulü” dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) kadına recim cezası uyguladı."


    Öneri Formu
1944 M004431 Müslim, Hudud, 22

Bize Abdullah b. Mesleme el-Ka'neb, ona Malik; (T) Bize Yahya b. Yahya, ona Malik, ona İbn Şihab, ona Ubeydullah b. Abdullah, ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle rivayet etmişlerdir: Hz. Peygamber'e (sav) bekar bir cariyenin zina etmesinin hükmü soruldu. O da şöyle cevap verdi: "Cariye zina ederse, onu kamçılayın. Yine zina ederse, yine kamçılayın. Sonra yine zina ederse, artık onu bir kıl örgüsü karşılığın­da olsa bile satın" [İbn Şihab der ki: Hz. Peygamber (sav); onu satın ifadesini üçüncü defada mı yoksa dördüncü defada mı söyledi bilemiyorum.] [Ka'neb rivayetinde İbn Şihab'ın dafîr, ip anlamındadır dediğini aktarmaktadır.]


    Öneri Formu
1979 M004447 Müslim, Hudud, 32

Bize Adem, ona İbn Ebu Zi'b, ona Zührî, ona Übeydullah b. Abdullah, ona da Ebu Hureyre ve Zeyd b. Hâlid el-Cuhenî (r.anhuma) şöyle demişlerdir: Bir bedevi gelip “ey Allah'ın Rasulü, hasmımla aramızda Allah'ın Kitabı ile hü­küm ver” dedi. Hasmı olan kimse de ayağa kalktı ve “doğru söyledi. Onunla aramızdaki davada Allah'ın Kitabı ile hükmet” dedi Bedevi “benim oğlum bu adamın yanın­da ücretle hizmetçi idi, onun karısı ile zina etti. Bana 'oğluna taşlan­mak cezası düşer' dediler. Ben oğlumu bu cezadan yüz koyun ve bir de cariyeyi fidye verip kurtardım. Sonra bu meseleyi ilim sahibi olanlara sordum. Onlar bana 'oğlunun üzerine ancak yüz değnek ve bir yıl sürgün cezası düşer' dediler” dedi. Bunun üzerine Peygamber (sav) "elbette aranızda Allah'ın Kitabı ile hükmedeceğim. Cariye ile koyunlar sana geri verilecek, oğluna da yüz değnek vurulacak ve bir sene de sürgün edilecektir. Sen de ey Uneys, yarın kuşluk vaktinde bu adamın karısına git, (suçunu itiraf ederse), ona taşlama cezası uygula!" buyurdu. Ertesi günü kuşluk vaktinde Uneys o kadına gitti ve (suçunu itiraf etmesi üzerine) o kadına taşlama cezası uyguladı.


    Öneri Formu
28522 B007194 Buhari, Ahkâm, 39

Ey Peygamber! İnanmış kadınlar, Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, elleriyle ayakları arasında bir iftira uydurup getirmemek, iyi işi işlemekte sana karşı gelmemek hususunda sana biat etmeye geldikleri zaman, biatlarını kabul et ve onlar için Allah'tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.


    Öneri Formu
58459 KK60/12 Mümtehine, 60, 12

Bize Hasan b. Ali, ona Abdürrezzak, ona İbn Cüreyc, ona Ebu Zübeyir, ona Ebu Hureyre'nin amcaoğlu Abdurrahman b. Samit, ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle demiştir: "Eslem kabilesinden bir adam (Maiz b. Malik) Rasulullah'a (sav) gelip, bir kadınla haram ilişkide bulunduğuna dört kez şehadette bulundu. Her seferinde Rasulullah ondan yüz çeviriyordu. Beşinci seferde ona döndü ve “onunla ilişkiye girdin mi?” dedi. Maiz “evet” dedi. Rasulullah (sav) “Sendeki şu (âlet) ondakinde kayboluncaya kadar mı?” dedi, Adam “Evet” dedi. Hz. peygamber (sav) “Milin, sürme kabında ve kova ipinin kuyuda kaybolduğu gibi mi?” diye sordu, adam “Evet” dedi. Rasulullah (sav) “Zinanın ne olduğunu biliyor musun?” buyurdu. Adam “Evet, insanın hanımı ile helâl olarak yaptığını ben onunla haram olarak yaptım” dedi. Hz. Peygamber (sav) “Bu sözle ne demek istiyorsun?” buyurdu. Adam “Beni temizlemeni istiyorum” dedi. Bunun üzerine Rasulullah emretti ve (Maiz) recmedildi. Rasulullah (sav), ashabından birisinin diğerine “şu adama bak! Allah onu gizlemişken nefsi onu bırakmadı da köpek taşlanır gibi taşlandı” dediğini duydu. Hiç ses çıkarmadı, sonra bir müddet yürüdü ve ayağını dikmiş bir eşek leşine rastladı ve “Falan ve falan neredeler?” diye sordu. Onlar “biziz ey Allah'ın Rasulü” dediler. Hz. Peygamber (sav) “İnip şu eşeğin leşinden yiyiniz” buyurdu. Adamlar “Ey Allah'ın Nebisi! Bundan kim yiyebilir ki?” dediler. Rasulullah (sav) “Sizin az önce kardeşinizin ırzına sataşmanız, bunu yemekten daha şiddetlidir. Canım elinde olan (Allah'a) yemin ederim ki o şimdi Cennet nehirlerine dalmaktadır” buyurdu."


    Öneri Formu
33210 D004428 Ebu Davud, Hudud, 23, +


Açıklama: Malikin hadisi için M004447 numaralı hadis bakınız.

    Öneri Formu
1983 M004449 Müslim, Hudud, 33


    Öneri Formu
1984 M004450 Müslim, Hudud, 34


    Öneri Formu
1986 M004451 Müslim, Hudud, 34