652 Kayıt Bulundu.
Bize Abd b. Humeyd, ona Saîd b. er-Rabî' Ebû Zeyd, ona Şu'be, ona Vâsıl el-Ahdeb, ona Ebû Vâil, ona da Abdullah (ra) şöyle demiştir: Rasûlullah'a (sav) sordum: "- Günahların en büyüğü hangisidir?" “- Seni Allah yarattığı halde O'na ortak koşmandır. Sonra sofrana ortak olacak veya yemeğindenden yiyecek diye kendi evladını öldürmendir. Sonra komşunun hanımıyla zina etmendir.” Sonra şu âyetleri okudu: "Onlar Allah ile beraber başka bir tanrıya tapmazlar; Allah'ın dokunulmaz kıldığı insan hayatına haksız yere kıymazlar, zina etmezler. Zira (bilirler ki) bunları yapan kişi cezasını bulacak. Kıyamet gününde ona azabı kat kat verilecek ve alçaltılmış olarak o azap içinde ebedî kalacaktır." (Furkan, 68-69). Ebû İsa dedi ki: Sûfyân’ın Mansur’dan ve el-A’meş’den rivâyeti Vâsıl’ın rivâyetinden daha sahihtir, çünkü o senedine bir kişi ilave etmiştir. Bize Muhammed b. el-Müsennâ, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Vâsıl, ona Ebû Vâil, ona da Abdullah bunun benzerini Hz. Peygamber'den (sav) rivâyet etmiştir. Tirmizî dedi ki: Şu’be Vâsıl’dan, o Ebû Vâil’den ve o da Abdullah’tan aynı hadisi rivâyet etmiş, ancak senedinde Amr b. Şurahbîl’i zikretmemiştir.
Bize Abd b. Humeyd, ona Saîd b. er-Rabî' Ebû Zeyd, ona Şu'be, ona Vâsıl el-Ahdeb, ona Ebû Vâil, ona da Abdullah (ra) şöyle demiştir: Rasûlullah'a (sav) sordum: "- Günahların en büyüğü hangisidir?" “- Seni Allah yarattığı halde O'na ortak koşmandır. Sonra sofrana ortak olacak veya yemeğindenden yiyecek diye kendi evladını öldürmendir. Sonra komşunun hanımıyla zina etmendir.” Sonra şu âyetleri okudu: "Onlar Allah ile beraber başka bir tanrıya tapmazlar; Allah'ın dokunulmaz kıldığı insan hayatına haksız yere kıymazlar, zina etmezler. Zira (bilirler ki) bunları yapan kişi cezasını bulacak. Kıyamet gününde ona azabı kat kat verilecek ve alçaltılmış olarak o azap içinde ebedî kalacaktır." (Furkan, 68-69). Ebû İsa dedi ki: Sûfyân’ın Mansur’dan ve el-A’meş’den rivâyeti Vâsıl’ın rivâyetinden daha sahihtir, çünkü o senedine bir kişi ilave etmiştir. Bize Muhammed b. el-Müsennâ, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Vâsıl, ona Ebû Vâil, ona da Abdullah bunun benzerini Hz. Peygamber'den (sav) rivâyet etmiştir. Tirmizî dedi ki: Şu’be Vâsıl’dan, o Ebû Vâil’den ve o da Abdullah’tan aynı hadisi rivâyet etmiş, ancak senedinde Amr b. Şurahbîl’i zikretmemiştir.
Bize İsmail, ona Mâlik, ona İbn Şihâb, ona Übeydullah b. Abdullah, ona da Ebu Hureyre (ra) ve Zeyd b. Hâlid (ra) şöyle rivayet etmişlerdir: Hz. Peygamber'e (sav) bekar bir cariyenin zina etmesinin hükmü soruldu, o da şöyle cevap verdi: "Cariye zina ederse, onu kamçılayın. Yine zina ederse, yine kamçılayın. Sonra yine zina ederse, artık onu bir kıl örgüsü karşılığında olsa bile satın" İbn Şihâb der ki: Hz. Peygamber (sav) "Onu satın" ifadesini üçüncü defada mı yoksa dördüncü defada mı söyledi bilemiyorum.
Bize İsmail, ona Mâlik, ona İbn Şihâb, ona Übeydullah b. Abdullah, ona da Ebu Hureyre (ra) ve Zeyd b. Hâlid (ra) şöyle rivayet etmişlerdir: Hz. Peygamber'e (sav) bekar bir cariyenin zina etmesinin hükmü soruldu, o da şöyle cevap verdi: "Cariye zina ederse, onu kamçılayın. Yine zina ederse, yine kamçılayın. Sonra yine zina ederse, artık onu bir kıl örgüsü karşılığında olsa bile satın" İbn Şihâb der ki: Hz. Peygamber (sav) "Onu satın" ifadesini üçüncü defada mı yoksa dördüncü defada mı söyledi bilemiyorum.
Bize Adem, ona İbn Ebu Zi'b, ona Zührî, ona Übeydullah b. Abdullah, ona da Ebu Hureyre ve Zeyd b. Hâlid el-Cuhenî (r.anhuma) şöyle demişlerdir: Bir bedevi gelip “ey Allah'ın Rasulü, hasmımla aramızda Allah'ın Kitabı ile hüküm ver” dedi. Hasmı olan kimse de ayağa kalktı ve “doğru söyledi. Onunla aramızdaki davada Allah'ın Kitabı ile hükmet” dedi Bedevi “benim oğlum bu adamın yanında ücretle hizmetçi idi, onun karısı ile zina etti. Bana 'oğluna taşlanmak cezası düşer' dediler. Ben oğlumu bu cezadan yüz koyun ve bir de cariyeyi fidye verip kurtardım. Sonra bu meseleyi ilim sahibi olanlara sordum. Onlar bana 'oğlunun üzerine ancak yüz değnek ve bir yıl sürgün cezası düşer' dediler” dedi. Bunun üzerine Peygamber (sav) "elbette aranızda Allah'ın Kitabı ile hükmedeceğim. Cariye ile koyunlar sana geri verilecek, oğluna da yüz değnek vurulacak ve bir sene de sürgün edilecektir. Sen de ey Uneys, yarın kuşluk vaktinde bu adamın karısına git, (suçunu itiraf ederse), ona taşlama cezası uygula!" buyurdu. Ertesi günü kuşluk vaktinde Uneys o kadına gitti ve (suçunu itiraf etmesi üzerine) o kadına taşlama cezası uyguladı.
Bize Adem, ona İbn Ebu Zi'b, ona Zührî, ona Übeydullah b. Abdullah, ona da Ebu Hureyre ve Zeyd b. Hâlid el-Cuhenî (r.anhuma) şöyle demişlerdir: Bir bedevi gelip “ey Allah'ın Rasulü, hasmımla aramızda Allah'ın Kitabı ile hüküm ver” dedi. Hasmı olan kimse de ayağa kalktı ve “doğru söyledi. Onunla aramızdaki davada Allah'ın Kitabı ile hükmet” dedi Bedevi “benim oğlum bu adamın yanında ücretle hizmetçi idi, onun karısı ile zina etti. Bana 'oğluna taşlanmak cezası düşer' dediler. Ben oğlumu bu cezadan yüz koyun ve bir de cariyeyi fidye verip kurtardım. Sonra bu meseleyi ilim sahibi olanlara sordum. Onlar bana 'oğlunun üzerine ancak yüz değnek ve bir yıl sürgün cezası düşer' dediler” dedi. Bunun üzerine Peygamber (sav) "elbette aranızda Allah'ın Kitabı ile hükmedeceğim. Cariye ile koyunlar sana geri verilecek, oğluna da yüz değnek vurulacak ve bir sene de sürgün edilecektir. Sen de ey Uneys, yarın kuşluk vaktinde bu adamın karısına git, (suçunu itiraf ederse), ona taşlama cezası uygula!" buyurdu. Ertesi günü kuşluk vaktinde Uneys o kadına gitti ve (suçunu itiraf etmesi üzerine) o kadına taşlama cezası uyguladı.
Bize Kuteybe b. Saîd, ona ona Leys, ona İbn Şihâb, ona Übeydullah b. Abdullah b. Utbe b. Mesud, ona da Ebu Hureyre ve Zeyd b. Halid el-Cühenî (r.anhum) şöyle rivayet etmişlerdir: Bedevî Araplardan bir adam Rasulullah'a (sav) geldi ve “ey Allah'ın Rasulü, Allah hakkı için senden dileğim benim için yalnız Allah'ın Kitabı ile hükmetmendir” dedi. Diğer davalı ise daha anlayışlı ve edepli bir şekilde “evet, aramızda Allah'ın Kitabı ile hükmet ve konuşmak için bana izin ver” dedi. Allah Rasulü (sav) "konuş" buyurdu. Adam “benim oğlum bu bedevinin yanında ücretli bir işçi idi. Bu adamın karısıyla zina etmiş. Bana, oğlum üzerine taşlama cezası lâzım geldiği haber verildi. Ben de bu adama yüz koyun ve bir de cariye fidye verip, oğlumu bu cezadan kurtardım. Sonra ben bunu ilim sahibi olanlara sordum. Onlar da bana, oğluma ancak yüz değnek vurma ve bir sene gurbete gönderme, bunun karısına da taşlama cezası lâzım geldiğini haber verdiler?” dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) "Nefsim elinde olan Allah'a yemin ederim ki, aranızda elbette Allah'ın Kitabı ile hükmedeceğim. Cariye ile koyunlar sana geri verilir, oğluna da yüz değnek vurulup bir sene sürgün edilir" buyurdu. Sonra Üneys'e "Ey Üneys, kuşluk vaktinde bu adamın karısının yanına git. Eğer suçunu itiraf ederse, ona taşlama cezası uygula" buyurdu. Râvî der ki: Uneys, kadının yanına gitti. Kadın da suçunu itiraf etti. Bunun üzerine Rasulullah (sav) kadının taşlanmasını emretti ve kadın taşlandı.
Bize Adem, ona İbn Ebu Zi'b, ona Zührî, ona Übeydullah b. Abdullah, ona da Ebu Hureyre ve Zeyd b. Hâlid el-Cuhenî (r.anhuma) şöyle demişlerdir: Bir bedevi gelip “ey Allah'ın Rasulü, hasmımla aramızda Allah'ın Kitabı ile hüküm ver” dedi. Hasmı olan kimse de ayağa kalktı ve “doğru söyledi. Onunla aramızdaki davada Allah'ın Kitabı ile hükmet” dedi Bedevi “benim oğlum bu adamın yanında ücretle hizmetçi idi, onun karısı ile zina etti. Bana 'oğluna taşlanmak cezası düşer' dediler. Ben oğlumu bu cezadan yüz koyun ve bir de cariyeyi fidye verip kurtardım. Sonra bu meseleyi ilim sahibi olanlara sordum. Onlar bana 'oğlunun üzerine ancak yüz değnek ve bir yıl sürgün cezası düşer' dediler” dedi. Bunun üzerine Peygamber (sav) "elbette aranızda Allah'ın Kitabı ile hükmedeceğim. Cariye ile koyunlar sana geri verilecek, oğluna da yüz değnek vurulacak ve bir sene de sürgün edilecektir. Sen de ey Uneys, yarın kuşluk vaktinde bu adamın karısına git, (suçunu itiraf ederse), ona taşlama cezası uygula!" buyurdu. Ertesi günü kuşluk vaktinde Uneys o kadına gitti ve (suçunu itiraf etmesi üzerine) o kadına taşlama cezası uyguladı.
Bize Kuteybe b. Saîd, ona ona Leys, ona İbn Şihâb, ona Übeydullah b. Abdullah b. Utbe b. Mesud, ona da Ebu Hureyre ve Zeyd b. Halid el-Cühenî (r.anhuma) şöyle rivayet etmişlerdir: Bedevî Araplardan bir adam Rasulullah'a (sav) geldi ve “ey Allah'ın Rasulü, Allah aşkına benim için Allah'ın Kitabı ile hükmet” dedi. Diğer davalı ise daha anlayışlı ve edepli bir şekilde “evet, aramızda Allah'ın Kitabı ile hükmet ve konuşmak için bana izin ver” dedi. Allah Rasulü (sav) "konuş" buyurdu. Adam “benim oğlum bu bedevinin yanında ücretli bir işçi idi. Bu adamın karısıyla zina etmiş. Bana, oğlum üzerine taşlama cezası lâzım geldiği haber verildi. Ben de bu adama yüz koyun ve bir de cariye fidye verip, oğlumu bu cezadan kurtardım. Sonra ben bunu ilim sahibi olanlara sordum. Onlar da bana, oğluma ancak yüz değnek vurma ve bir sene sürgün, bunun karısına da taşlama cezası lâzım geldiğini haber verdiler?” dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) "nefsim elinde olan Allah'a yemin ederim ki, aranızda elbette Allah'ın Kitabı ile hükmedeceğim. Cariye ile koyunlar sana geri verilir, oğluna da yüz değnek vurulup bir sene sürgün edilir" buyurdu. Sonra Üneys'e "Ey Üneys, bu adamın karısının yanına git. Eğer suçunu itiraf ederse, ona taşlama cezası uygula" buyurdu. Râvî der ki: Uneys, kadının yanına gitti. Kadın da suçunu itiraf etti. Bunun üzerine Rasulullah (sav) kadının taşlanmasını emretti ve kadın taşlandı.