Öneri Formu
Hadis Id, No:
22156, D003334
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا أَبُو الأَحْوَصِ حَدَّثَنَا شَبِيبُ بْنُ غَرْقَدَةَ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ عَمْرٍو عَنْ أَبِيهِ قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى حَجَّةِ الْوَدَاعِ يَقُولُ
"أَلاَ إِنَّ كُلَّ رِبًا مِنْ رِبَا الْجَاهِلِيَّةِ مَوْضُوعٌ لَكُمْ رُءُوسُ أَمْوَالِكُمْ لاَ تَظْلِمُونَ وَلاَ تُظْلَمُونَ. أَلاَ وَإِنَّ كُلَّ دَمٍ مِنْ دَمِ الْجَاهِلِيَّةِ مَوْضُوعٌ وَأَوَّلُ دَمٍ أَضَعُ مِنْهَا دَمُ الْحَارِثِ بْنِ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ." كَانَ مُسْتَرْضَعًا فِى بَنِى لَيْثٍ فَقَتَلَتْهُ هُذَيْلٌ. قَالَ
"اللَّهُمَّ هَلْ بَلَّغْتُ." قَالُوا نَعَمْ. ثَلاَثَ مَرَّاتٍ. قَالَ
"اللَّهُمَّ اشْهَدْ." ثَلاَثَ مَرَّاتٍ.
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Ebu Ahvas, ona Şebib b. Ğarkade, ona Süleyman b. Amr, ona da babasının (Amr b. Ahvas) naklettiğine göre Rasulullah (sav) Veda haccı esnasında "cahiliye döneminden kalma faizlerin hepsi geçersizdir. (Ama) ana paralarınız size aittir. Ne zulmedin ne de zulme uğrayın! (Aynı şekilde) cahiliye döneminden kalma bütün kan davaları da kaldırılmıştır. Kaldırdığım ilk kan davası (amcam) Haris b. Abdulmuttalib'in kan davasıdır." buyurdu. -(Haris) Benu Leys kabilesine süt annesi bulmak için gittiğinde Hüzeyl onu öldürmüştü.- (Sonra) Rasulullah (sav) üç defa "Allah'ım! Tebliğ ettim mi?" dedi. (Sahabiler de) Evet! dediler. (Daha sonra Efendimiz -sav-) üç defa da "Allah'ım! Şahit ol." dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Buyû' 5, /779
Senetler:
1. Amr b. Ahvas el-Cüşemî (Amr b. Ahvas b. Cafer b. Kilâb)
2. Süleyman b. Amr el-Cüşemî (Süleyman b. Amr b. Ahvas)
3. Şebib b. Ğarkade es-Sülemî (Şebib b. Ğarkade)
4. Ebu Ahvas Sellâm b. Süleym el-Hanefî (Sellâm b. Süleym)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Faiz, Riba
Hz. Peygamber, veda haccı
Kan Davası, affedici olmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27483, İM002617
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ يَحْيَى بْنِ الأَزْهَرِ الْوَاسِطِىُّ حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ يُوسُفَ الأَزْرَقُ عَنْ شَرِيكٍ عَنْ عَاصِمٍ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَوَّلُ مَا يُقْضَى بَيْنَ النَّاسِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ فِى الدِّمَاءِ » .
Tercemesi:
Bize Said b. Yahya b. el-Ezher el-Vasiti, ona İshak b. Yusuf el-Ezher, ona Şerik, ona Âsım, ona Ebu Vâil, ona da Abdullah'tan (b. Mes'ud) rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Kıyamet günü insanlar arasında verilen ilk hüküm kan davaları hakkındadır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Diyât 1, /423
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Asım b. Ebu Necûd el-Esedî (Âsım b. Behdele)
4. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Kâdî (Şerik b. Abdullah b. Haris b. Evs b. Haris)
5. Ebu Muhammed İshak b. Yusuf el-Ezrak (İshak b. Yusuf b. Mirdas)
6. Said b. Ezher el-Vasiti (Said b. Yahya b. Ezher b. Nüceyh)
Konular:
Kan Davası, affedici olmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
274124, İM003055-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَهَنَّادُ بْنُ السَّرِىِّ قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو الأَحْوَصِ عَنْ شَبِيبِ بْنِ غَرْقَدَةَ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ عَمْرِو بْنِ الأَحْوَصِ عَنْ أَبِيهِ قَالَ سَمِعْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ فِى حَجَّةِ الْوَدَاعِ « يَا أَيُّهَا النَّاسُ أَلاَ أَىُّ يَوْمٍ أَحْرَمُ » . ثَلاَثَ مَرَّاتٍ قَالُوا يَوْمُ الْحَجِّ الأَكْبَرِ . قَالَ « فَإِنَّ دِمَاءَكُمْ وَأَمْوَالَكُمْ وَأَعْرَاضَكُمْ بَيْنَكُمْ حَرَامٌ كَحُرْمَةِ يَوْمِكُمْ هَذَا فِى شَهْرِكُمْ هَذَا فِى بَلَدِكُمْ هَذَا أَلاَ لاَ يَجْنِى جَانٍ إِلاَّ عَلَى نَفْسِهِ وَلاَ يَجْنِى وَالِدٌ عَلَى وَلَدِهِ وَلاَ مَوْلُودٌ عَلَى وَالِدِهِ . أَلاَ إِنَّ الشَّيْطَانَ قَدْ أَيِسَ أَنْ يُعْبَدَ فِى بَلَدِكُمْ هَذَا أَبَدًا وَلَكِنْ سَيَكُونُ لَهُ طَاعَةٌ فِى بَعْضِ مَا تَحْتَقِرُونَ مِنْ أَعْمَالِكُمْ فَيَرْضَى بِهَا أَلاَ وَكُلُّ دَمٍ مِنْ دِمَاءِ الْجَاهِلِيَّةِ مَوْضُوعٌ وَأَوَّلُ مَا أَضَعُ مِنْهَا دَمُ الْحَارِثِ بْنِ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ - كَانَ مُسْتَرْضِعًا فِى بَنِى لَيْثٍ فَقَتَلَتْهُ هُذَيْلٌ - أَلاَ وَإِنَّ كُلَّ رِبًا مِنْ رِبَا الْجَاهِلِيَّةِ مَوْضُوعٌ لَكُمْ رُءُوسُ أَمْوَالِكُمْ لاَ تَظْلِمُونَ وَلاَ تُظْلَمُونَ أَلاَ يَا أُمَّتَاهُ هَلْ بَلَّغْتُ » . ثَلاَثَ مَرَّاتٍ قَالُوا نَعَمْ . قَالَ « اللَّهُمَّ اشْهَدْ » . ثَلاَثَ مَرَّاتٍ .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe ve Hennad b. es-Ser, o ikisine Ebu'l-Ahvas, ona Şebib b. Ğarkade, ona Süleyman b. Amr b. el-Ahvas, ona da babası Amr b. el-Ahvas (el-Cegmî) şöyle demiştir: Ben Veda haccında (Mina'da) Peygamber'den (sav) şunu işittim:
"Ey insanlar! Dikkat ediniz! Hangi gün en mukaddes gündür?" Resûl-i Ekrem (sav) bu buyruğu üç kez tekrarladı. Sahabeler: 'En mukaddes gün Hacc-ı Ekber (yani Kurban Bayramının ilk) günüdür,' dediler. Resûl-i Ekrem (sav):
"İşte bu beldeniz (Mekke) de, bu (Zilhicce) ayınızda bu (bayram) gününüz nasıl mukaddes bir gün ise şüphesiz kanlarınız (yani canlarınız), mallarınız ve ırzlarınız kendi aranızda (her yerde ve her zaman) öyle mukaddestir. Dikkat ediniz! Hiçbir suçlu kendi nefsinden başka kimse aleyhine suç işlemez (Yani onun suçundan dolayı başkası cezalandırılmaz). Evlat babasının suçundan dolayı cezalandırılmaz. Baba da evlâdının suçundan dolayı mu ah aza edilmez. Bilmiş olunuz ki, şeytan bu beldeniz (Mekke) de (Allah'tan başkasına ibadet edilmekle) kendisine itaat edilmekten kesinlikle ebedî surette ümidini yitirmiştir. Lâkin küçümsediğiniz bazı işlerinizde ona uymak işi vuku bulacak, bu da onu memnun edecektir. (Ey insanlar)! Bilmiş olunuz ki, cahiliyet devrinden kalma kan gütme dâvalarının hepsi iptal edilmiştir. Anılan kan dâvalarından ilga ettiğim ilk kan dâvası Abdulmuttalib'in oğlu el Hâris'in kan davasıdır. (El-Hâris, Beni Leys kabilesinde çocuğu için süt anasını arıyordu. Hüzeyl kabilesi onu öldürmüştü). (Ey insanlar)! Bilmiş olun ki cahiliyet devrinden kalma faizin her nevi iptal edilmiştir. Mallarınızın sermayesi sizin hakkınızdır. Zulüm etmeyiniz ve zulm olunmayınız," buyurdu. Resûl-i Ekrem (sav) bundan sonra üç kez:
"Dikkat ediniz! Ey Ümmetim, Ben (Allah'ın emrini) tebliğ ettim mi?," diye sordu. Sahabeler: 'Evet,' diye cevap verdiler. Resûl-i Ekrem (sav):
"Allah'ım şahit ol, Allah'ın şahit ol, Allah'ım şahit ol," dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Menâsik 76, /495
Senetler:
1. Amr b. Ahvas el-Cüşemî (Amr b. Ahvas b. Cafer b. Kilâb)
2. Süleyman b. Amr el-Cüşemî (Süleyman b. Amr b. Ahvas)
3. Şebib b. Ğarkade es-Sülemî (Şebib b. Ğarkade)
4. Ebu Ahvas Sellâm b. Süleym el-Hanefî (Sellâm b. Süleym)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
cahiliye, âdetleri
Faiz, Riba
Güvenlik, Can, Mal, Irz Güvenliği
Haklar, Hak ve Özgürlüklerin Sağlanması ve Korunması
Kan Davası, affedici olmak
Peygamberler, Görevi, İşlevi, Misyonu
Siyer, Veda haccı, Hz. Peygamber'in uyarıları
Yargı, Ceza Hukuku
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا أَبُو خَالِدٍ الأَحْمَرُ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ ضُمَيْرَةَ حَدَّثَنِى أَبِى وَعَمِّى وَكَانَا شَهِدَا حُنَيْنًا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالاَ صَلَّى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم الظُّهْرَ ثُمَّ جَلَسَ تَحْتَ شَجَرَةٍ فَقَامَ إِلَيْهِ الأَقْرَعُ بْنُ حَابِسٍ - وَهُوَ سَيِّدُ خِنْدِفَ يَرُدُّ - عَنْ دَمِ مُحَلِّمِ بْنِ جَثَّامَةَ وَقَامَ عُيَيْنَةُ بْنُ حِصْنٍ يَطْلُبُ بِدَمِ عَامِرِ بْنِ الأَضْبَطِ وَكَانَ أَشْجَعِيًّا فَقَالَ لَهُمُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « تَقْبَلُونَ الدِّيَةَ » . فَأَبَوْا فَقَامَ رَجُلٌ مِنْ بَنِى لَيْثٍ يُقَالُ لَهُ مُكَيْتِلٌ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ وَاللَّهِ مَا شَبَّهْتُ هَذَا الْقَتِيلَ فِى غُرَّةِ الإِسْلاَمِ إِلاَّ كَغَنَمٍ وَرَدَتْ فَرُمِيَتْ فَنَفَرَ آخِرُهَا . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « لَكُمْ خَمْسُونَ فِى سَفَرِنَا وَخَمْسُونَ إِذَا رَجَعْنَا » . فَقَبِلُوا الدِّيَةَ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
276348, İM002625-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا أَبُو خَالِدٍ الأَحْمَرُ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ ضُمَيْرَةَ حَدَّثَنِى أَبِى وَعَمِّى وَكَانَا شَهِدَا حُنَيْنًا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالاَ صَلَّى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم الظُّهْرَ ثُمَّ جَلَسَ تَحْتَ شَجَرَةٍ فَقَامَ إِلَيْهِ الأَقْرَعُ بْنُ حَابِسٍ - وَهُوَ سَيِّدُ خِنْدِفَ يَرُدُّ - عَنْ دَمِ مُحَلِّمِ بْنِ جَثَّامَةَ وَقَامَ عُيَيْنَةُ بْنُ حِصْنٍ يَطْلُبُ بِدَمِ عَامِرِ بْنِ الأَضْبَطِ وَكَانَ أَشْجَعِيًّا فَقَالَ لَهُمُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « تَقْبَلُونَ الدِّيَةَ » . فَأَبَوْا فَقَامَ رَجُلٌ مِنْ بَنِى لَيْثٍ يُقَالُ لَهُ مُكَيْتِلٌ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ وَاللَّهِ مَا شَبَّهْتُ هَذَا الْقَتِيلَ فِى غُرَّةِ الإِسْلاَمِ إِلاَّ كَغَنَمٍ وَرَدَتْ فَرُمِيَتْ فَنَفَرَ آخِرُهَا . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « لَكُمْ خَمْسُونَ فِى سَفَرِنَا وَخَمْسُونَ إِذَا رَجَعْنَا » . فَقَبِلُوا الدِّيَةَ .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Ebu Halid el-Ahmer, ona Muhammed b. İshak, ona Muhammed b. Ca'fer, ona da Zeyd b. (Sa'd b.) Dumayra şöyle demiştir: Babam (Sa'd) ve amcam bana (şu) hadisi anlattılar. -İkisi de Rasulullah'ın (sav) beraberinde Huneyn savaşına katılmışlar idi. -İkisi dediler ki: Peygamber (sav) bize öğle namazını kıldırdı. Sonra bir ağacın altında oturdu. Hındıf kabilesi başkanı el-Akra' b. Habis O'nun huzuruna çıkarak (katil durumundaki) Muhallim b. Cessâme'nin kanını (yâni öldürülmemesini) savunmaya başladı. Uyeyne b. Hısn da ayağa kalkarak (maktul) Âmir b. el-Edbat'ın kanını (yâni katili olan Muhallim'in öldürülmesini) taleb etmeye başladı. (Maktul) Âmir el-Eşca' kabilesindendi. Bunun üzerine Peygamber (sav) maktulün adamlarına:
"Diyeti (kan bahasını) kabul ediyor (mu) sunuz?" buyurdu. Adamlar (bundan) imtina ettiler (ve katili öldürmek istediler.) Sonra Benî Leys kabilesinden Mükeytil denilen bir adam ayağa kalkarak: Yâ Rasulallah Allah'a yemin ederim ki, ben İslâmiyet'in ilk günlerinde öldürülen bu maktul (ün kan durumunu ancak (şöyle olan) bir koyun sürüsü (nün hâli) ne benzetirim. Sürü su içmeye gelir de (baş kısmı) taşlanıp kovalanır, taşlanmayanı da (korkup) kaçar, (yâni ibret için katil öldürülmelidir), dedi. Sonra Peygamber (sav) (maktulün velilerine):
"Size elli (deve) bu yolculuğumuzda (peşin), elli (deve) de (Medîne-i Münevvere'ye) döndüğümüz zaman (diyet olarak verilsin)" buyurdu. Onlar da diyeti kabul ettiler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Diyât 4, /424
Senetler:
1. Ammî (Ammî)
2. Ziyad b. Sa'd es-Sülemî (Ziyad b. Sa'd b. Dumeyra)
3. Muhammed b. Cafer el-Esedi (Muhammed b. Cafer b. Zübeyir b. Avvam)
4. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
5. Ebu Halid Süleyman b. Hayyan el-Caferî (Süleyman b. Hayyan)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Kan Davası, affedici olmak
Yargı, diyet