حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى قَالاَ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ أَبِى الْوَزِيرِ حَدَّثَنَا الدَّرَاوَرْدِىُّ عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ أَنَّ قَوْمًا أَغَارُوا عَلَى لِقَاحِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَطَعَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم أَيْدِيَهُمْ وَأَرْجُلَهُمْ وَسَمَلَ أَعْيُنَهُمْ .
Açıklama: Elbani bu hadisin sahihu'l-isnad olduğunu ifade etmiştir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27337, İM002579
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى قَالاَ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ أَبِى الْوَزِيرِ حَدَّثَنَا الدَّرَاوَرْدِىُّ عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ أَنَّ قَوْمًا أَغَارُوا عَلَى لِقَاحِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَطَعَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم أَيْدِيَهُمْ وَأَرْجُلَهُمْ وَسَمَلَ أَعْيُنَهُمْ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşar ve Muhammed b. el-Müsenna, o ikisine İbrahim b. Ebu'l-Vezir, ona ed-Deraverdî, ona Hişam b. Urve, ona babası, ona da Âişe (r.anha) şöyle demiştir: Bir güruh insan Rasulullah'ın (sav) develerine baskın yapıp kaçırdılar. Sonra Peygamber (sav) (yakalattığı bu vahşî) topluluğun ellerini ve ayaklarını kestirdi ve gözlerini oydurdu.
Açıklama:
Elbani bu hadisin sahihu'l-isnad olduğunu ifade etmiştir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Hudûd 20, /416
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Muhammed Abdülaziz b. Muhammed ed-Derâverdî (Abdülaziz b. Muhammed b. Ubeyd b. Ebu Ubeyd)
5. Ebu Amr İbrahim b. Ebu Vezir el-Haşimî (İbrahim b. Ömer b. Mutarrif)
6. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Yargı, Hadler-Cezalar
Açıklama: Vail b. Hucr ile Abdulcebbar b. Vail arasında inkıta vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27399, İM002598
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مَيْمُونٍ الرَّقِّىُّ وَأَيُّوبُ بْنُ مُحَمَّدٍ الْوَزَّانُ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ سَعِيدٍ قَالُوا حَدَّثَنَا مَعْمَرُ بْنُ سُلَيْمَانَ أَنْبَأَنَا الْحَجَّاجُ بْنُ أَرْطَاةَ عَنْ عَبْدِ الْجَبَّارِ بْنِ وَائِلٍ عَنْ أَبِيهِ قَالَ اسْتُكْرِهَتِ امْرَأَةٌ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَدَرَأَ عَنْهَا الْحَدَّ وَأَقَامَهُ عَلَى الَّذِى أَصَابَهَا . وَلَمْ يَذْكُرْ أَنَّهُ جَعَلَ لَهَا مَهْرًا .
Tercemesi:
Bize Ali b. Meymun er-Rakî ve Eyyüb b. Muhammed el-Vezzan ve Abdullah b. Said, onlara Ma'mer b. Süleyman, ona el-Haccac b. Ertat, ona Abdülcabbar b. Vail, ona da babası Vâil (b. Hucr el-Hadramî) şöyle demiştir: Rasulullah (sav) hayatta iken bir kadın (zinaya) zorlandı. Rasulllah (sav) had cezasını kadından defetti ve kadında zina eden adama had (recmetme) cezasını verdi. Râvî, Peygamber'in (sav) kadına bir mehir (hakkını) kıldığını anlatmadı.
Açıklama:
Vail b. Hucr ile Abdulcebbar b. Vail arasında inkıta vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Hudûd 30, /419
Senetler:
1. Ebu Hüneyde Vail b. Hucr el-Hadrami (Vail b. Hucr b. Sa'd b. Mesruk b. Vail)
2. Ebu Muhammed Abdulcebbar b. Vail el-Hadrami (Abdulcebbar b. Vail b. Hucr)
3. Ebu Ertat Haccac b. Ertat en-Nehai (Haccac b. Ertat b. Sevr b. Hübeyre b. Şerahil)
4. Ebu Abdullah Mamer b. Süleyman en-Nehaî (Mamer b. Süleyman)
5. Ebu Said Abdullah b. Saîd el-Kindî (Abdullah b. Saîd b. Husayn b. Adî)
Konular:
Hz. Peygamber, recm
Recm, cezası
Yargı, Hadler-Cezalar
Zina, cezası
حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ الْجَهْضَمِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ أُنَاسًا مِنْ عُرَيْنَةَ قَدِمُوا عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَاجْتَوَوُا الْمَدِينَةَ فَقَالَ « لَوْ خَرَجْتُمْ إِلَى ذَوْدٍ لَنَا فَشَرِبْتُمْ مِنْ أَلْبَانِهَا وَأَبْوَالِهَا » . فَفَعَلُوا فَارْتَدُّوا عَنِ الإِسْلاَمِ وَقَتَلُوا رَاعِىَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَاسْتَاقُوا ذَوْدَهُ فَبَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ فِى طَلَبِهِمْ فَجِىءَ بِهِمْ فَقَطَعَ أَيْدِيَهُمْ وَأَرْجُلَهُمْ وَسَمَرَ أَعْيُنَهُمْ وَتَرَكَهُمْ بِالْحَرَّةِ حَتَّى مَاتُوا .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27336, İM002578
Hadis:
حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ الْجَهْضَمِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ أُنَاسًا مِنْ عُرَيْنَةَ قَدِمُوا عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَاجْتَوَوُا الْمَدِينَةَ فَقَالَ « لَوْ خَرَجْتُمْ إِلَى ذَوْدٍ لَنَا فَشَرِبْتُمْ مِنْ أَلْبَانِهَا وَأَبْوَالِهَا » . فَفَعَلُوا فَارْتَدُّوا عَنِ الإِسْلاَمِ وَقَتَلُوا رَاعِىَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَاسْتَاقُوا ذَوْدَهُ فَبَعَثَ رَسُولُ اللَّهِ فِى طَلَبِهِمْ فَجِىءَ بِهِمْ فَقَطَعَ أَيْدِيَهُمْ وَأَرْجُلَهُمْ وَسَمَرَ أَعْيُنَهُمْ وَتَرَكَهُمْ بِالْحَرَّةِ حَتَّى مَاتُوا .
Tercemesi:
Bize Nasr b. Ali el-Cehdami, ona Abdülvahhab, ona Humeyd, ona da Enes b. Mâlik şöyle demiştir: Rasulullah (sav) hayatta iken Ureyne (kabilesin) den bazı kimseler Medîne-i Münevvere'ye geldiler. Sonra Medîne (nin su ve havası onlara dokunduğu için bu şehir) de kalmak istemediler. Bunun üzerine Resûl-î Ekrem (sav) onlara:
"Bize ait bir deve sürüsünün bulunduğu (Gâbe denilen) yere gidip develerin sütlerinden ve idrarlarından içiniz", buyurdu. Onlar da (böyle) yaptılar. (Bu vahşîler sıhhat bulunca) İslâmiyet’ten (küfre) döndüler ve Rasulullah'ın (sav) (Yesâr isimli) çobanını öldürüp develerini de önlerine katıp götürdüler. (Bundan haberdar olunca) Rasulullah (sav) onları yakalamak için (bir fırka) gönderdi. Onlar yakalanıp huzura getirildi. Rasulullah (sav) onların ellerini ve ayaklarını kestirdi, ateşte kızdırılmış çivilerle gözlerini sürmeletti ve ölünceye kadar onları Harre (denilen yer) de bıraktırdı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Hudûd 20, /416
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Ubeyde Humeyd b. Ebu Humeyd et-Tavîl (Humeyd b. Tarhan)
3. Ebu Muhammed Abdülvehhab b. Abdülmecid es-Sakafî (Abdulvehhab b. Abdulmecid b. Salt)
4. Sağîr Ebu Amr Nasr b. Ali el-Ezdî (Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Sahban b. Übey)
Konular:
İrtidad
Tedavi, deve idrarıyla
Terör, Ureyne/Ukl kabilesinden olan kimselere uygulanan ceza
Yargı, Hadler-Cezalar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27393, İM002596
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ عَنِ الْوَلِيدِ بْنِ كَثِيرٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ شُعَيْبٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ أَنَّ رَجُلاً مِنْ مُزَيْنَةَ سَأَلَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم عَنِ الثِّمَارِ فَقَالَ « مَا أُخِذَ فِى أَكْمَامِهِ فَاحْتُمِلَ فَثَمَنُهُ وَمِثْلُهُ مَعَهُ وَمَا كَانَ مِنَ الْجَرِينِ فَفِيهِ الْقَطْعُ إِذَا بَلَغَ ذَلِكَ ثَمَنَ الْمِجَنِّ وَإِنْ أَكَلَ وَلَمْ يَأْخُذْ فَلَيْسَ عَلَيْهِ » . قَالَ الشَّاةُ الْحَرِيسَةُ مِنْهُنَّ يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ « ثَمَنُهَا وَمِثْلُهُ مَعَهُ وَالنَّكَالُ وَمَا كَانَ فِى الْمُرَاحِ فَفِيهِ الْقَطْعُ إِذَا كَانَ مَا يَأْخُذُ مِنْ ذَلِكَ ثَمَنَ الْمِجَنِّ » .
Tercemesi:
Bize Ali b. Muhammed, ona Ebu Üsame, ona el-Velid b. Kesir, ona Amr b. Şuayb, ona babası, ona da Amr b. Şuayb'ın dedesi (Abdullah b. Amr b. As'tan rivayet edildiğine göre: Müzeyne'den bir adam meyveler (i çalmanın) hükmünü Peygamber'e (sav) sordu. Rasulullah (sav):
"(Ağacı üzerinde ve) kapçıkları içinde iken alınıp götürülen (çalınan) meyvelerin değeri ve bununla beraber bir katı (hırsıza ödettirilir.) Harmandan olan meyve kalkan bahâsına ulaşınca bu değerdeki meyveyi çalmak (olayın) da hırsızın elini kesmek (cezası) vardır. Kişi (fakir ve muhtaç olduğu halde) meyveden yer ve (bundan bir şey) alıp götürmezse ona bir şey lâzım gelmez." buyurdu. Adam: Harise (yâni meradan çalınan) koyun (hakkında ne buyurursun) Yâ Rasulullah? diye sordu. Rasulullah (sav):
"Koyunun bahası, bununla beraber bahasının bir katı ve ceza (yâni tazir cezası) var. Ağılda olan (koyunu çalmak) ta da hırsızın aldığı koyunun değeri kalkanın bahası kadar olunca el kesme cezası vardır." buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Hudûd 28, /418
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Şuayb b. Muhammed es-Sehmi (Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
3. Ebu İbrahim Amr b. Şuayb el-Kuraşi (Amr b. Şuayb b. Muhammed b. Abdullah b. Amr b. As)
4. Ebu Muhammed Velid b. Kesir el-Kuraşi (Velid b. Kesir)
5. Ebu Üsame Hammâd b. Üsame el-Kuraşî (Hammâd b. Üsame b. Zeyd)
6. Ali b. Muhammed el-Kûfî (Ali b. Muhammed b. İshak)
Konular:
Hırsızlık
Hırsızlık, cezası
Yargı, Hadler-Cezalar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27412, İM002601
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رُمْحٍ أَنْبَأَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِى حَبِيبٍ عَنْ بُكَيْرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الأَشَجِّ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِى بُرْدَةَ بْنِ نِيَارٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يَقُولُ « لاَ يُجْلَدُ أَحَدٌ فَوْقَ عَشْرِ جَلَدَاتٍ إِلاَّ فِى حَدٍّ مِنْ حُدُودِ اللَّهِ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Rumh, ona el-Leys b. Sa'd, ona Yezid b. Ebu Habib, ona Bükeyr b. Abdullah b. el-Eşac, ona Süleyman b. Yesar, ona Abdurrahman b. Cabir b. Abdullah, ona da Ebu Bürde b. Nîyâr'dan rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyururdu:
"Allah'ın (koyduğu) had cezalarından başka hiçbir cezada, kimseye on değnekten fazla vurulamaz."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Hudûd 32, /419
Senetler:
1. Ebu Bürde Hânî b. Niyar el-Belevî (Hânî b. Niyar b. Ukbe b. Ubeyd b. Amr b. Kilab)
2. Ebu Atîk Abdurrahman b. Cabir el-Ensarî (Abdurrahman b. Cabir b. Abdullah)
3. Ebu Türâb Süleyman b. Yesar el-Hilâlî (Süleyman b. Yesar el-Hilâlî)
4. Ebu Abdullah Bükeyr b. Abdullah el-Kuraşî (Bükeyr b. Abdullah b. Eşec)
5. İbn Ebu Habib Yezid b. Kays el-Ezdî (Yezid b. Süveyd)
6. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
7. Ebu Abdullah Muhammed b. Rumh et-Tücibî (Muhammed b. Rumh b. Muhacir b. Muharrar)
Konular:
Hz. Peygamber, hadleri tatbiki
Yargı, Hadler-Cezalar
حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ عَيَّاشٍ حَدَّثَنَا عَبَّادُ بْنُ كَثِيرٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لاَ تُعَزِّرُوا فَوْقَ عَشَرَةِ أَسْوَاطٍ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27417, İM002602
Hadis:
حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ عَيَّاشٍ حَدَّثَنَا عَبَّادُ بْنُ كَثِيرٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لاَ تُعَزِّرُوا فَوْقَ عَشَرَةِ أَسْوَاطٍ » .
Tercemesi:
Bize Hişam b. Ammar, ona İsmail b. Ayyaş, ona Abbad b. Kesir, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hüreyre'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"On kamçıdan fazla tezîr cezası vermeyiniz."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Hudûd 32, /419
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
4. Abbad b. Kesir es-Sekafî (Abbad b. Kesir)
5. Ebu Utbe İsmail b. Ayyâş el-Ansî (İsmail b. Ayyâş b. Süleym)
6. Hişam b. Ammar es-Sülemî (Hişam b. Ammar es-Sülemî)
Konular:
Hz. Peygamber, hadleri tatbiki
Yargı, Hadler-Cezalar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27426, İM002603
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ وَابْنُ أَبِى عَدِىٍّ عَنْ خَالِدٍ الْحَذَّاءِ عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ عَنْ أَبِى الأَشْعَثِ عَنْ عُبَادَةَ بْنِ الصَّامِتِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ أَصَابَ مِنْكُمْ حَدًّا فَعُجِّلَتْ لَهُ عُقُوبَتُهُ فَهُوَ كَفَّارَتُهُ وَإِلاَّ فَأَمْرُهُ إِلَى اللَّهِ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed el-Müsenna, ona Abdülvahhab ve İbn Ebu Adi, ona Halid el-Hazzâ, ona Ebu Kılabe, ona Ebu'l-Eş'as, ona Ebu Ubâde b. Sâmıt’ten rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Sizden herhangi birisinin (işlediği suçtan dolayı) basma had gelmekle cezasını dünyada çekerse o ceza onun (günahının) kefaretidir. Şayet (işlediği suçun) cezasını dünyada çekmezse artık (ahirette) onun işi Allah'a kalır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Hudûd 33, /420
Senetler:
1. Ebu Velid Ubade b. Samit el-Ensari (Ubade b. Samit b. Kays)
2. Ebu Eş'as Şurahîl b. Âde es-San'ani (Şurahîl b. Şurahbil b. Küleyb b. Âde)
3. Ebû Kilabe Abdullah b. Zeyd el-Cermî (Abdullah b. Zeyd b. Amr b. Nâtil b. Malik b. Ubeyd)
4. Ebu Menâzil Halid el-Hazzâ (Halid b. Mihran)
5. Ebu Amr Muhammed b. İbrahim es-Sülemî (Muhammed b. İbrahim b. Ebu Adî)
6. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Hadler, hadler keffarettir
Yargı, Hadler-Cezalar
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ مُوسَى حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ ح وَحَدَّثَنَا سَهْلُ بْنُ أَبِى سَهْلٍ حَدَّثَنَا حَفْصُ بْنُ غِيَاثٍ جَمِيعًا عَنْ أَشْعَثَ عَنْ عَدِىِّ بْنِ ثَابِتٍ عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ قَالَ مَرَّ بِى خَالِى - سَمَّاهُ هُشَيْمٌ فِى حَدِيثِهِ الْحَارِثَ بْنَ عَمْرٍو - وَقَدْ عَقَدَ لَهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم لِوَاءً فَقُلْتُ لَهُ أَيْنَ تُرِيدُ فَقَالَ بَعَثَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِلَى رَجُلٍ تَزَوَّجَ امْرَأَةَ أَبِيهِ مِنْ بَعْدِهِ فَأَمَرَنِى أَنْ أَضْرِبَ عُنُقَهُ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27441, İM002607
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ مُوسَى حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ ح وَحَدَّثَنَا سَهْلُ بْنُ أَبِى سَهْلٍ حَدَّثَنَا حَفْصُ بْنُ غِيَاثٍ جَمِيعًا عَنْ أَشْعَثَ عَنْ عَدِىِّ بْنِ ثَابِتٍ عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ قَالَ مَرَّ بِى خَالِى - سَمَّاهُ هُشَيْمٌ فِى حَدِيثِهِ الْحَارِثَ بْنَ عَمْرٍو - وَقَدْ عَقَدَ لَهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم لِوَاءً فَقُلْتُ لَهُ أَيْنَ تُرِيدُ فَقَالَ بَعَثَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِلَى رَجُلٍ تَزَوَّجَ امْرَأَةَ أَبِيهِ مِنْ بَعْدِهِ فَأَمَرَنِى أَنْ أَضْرِبَ عُنُقَهُ .
Tercemesi:
Bize İsmail b. Musa, ona Hüşeym; (T) Bize Sehl b. Ebu Sehl, ona Hafs b. Ğıyas, ona el-Eş'as, ona Adi b. Sabit, ona da el-Berâ b. Âzib şöyle demiştir: Dayım (râvî Hüşeym kendi rivayetinde onun isminin el-Haris b. Amr olduğunu belirtmiştir.) bana uğradı. (Bu seferinde) ona Peygamber (sav) bir sancak tahsis etmiş idi. Ben dayıma: Nereye gitmek istiyorsun? diye (yolculuğunun nedenini) sordum. Dayım şöyle dedi: Rasulullah (sav) beni babasın (ın ölümün)den sonra onun karısıyla (yâni üvey anasıyla) evlenen bir adama gönderdi ve onun boynunu (kılıçla) vurmamı emretti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Hudûd 35, /420
Senetler:
1. Hâris b. Amr el-Ensarî (Hâris b. Amr)
2. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
3. Adî b. Sabit el-Ensarî (Adî b. Sabit b. Dinar)
4. Eş'as b. Sevvâr el-Kindî (Eş'as b. Sevvâr)
5. Ebu Ömer Hafs b. Gıyas en-Nehaî (Hafs b. Gıyas b. Talk b. Muaviye b. Malik)
6. Sehl b. Ebu Sehl er-Razi (Sehl b. Zencele)
Konular:
Evlilik, evliliğin engelleri
Yargı, Hadler-Cezalar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
27444, İM002608
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ ابْنُ أَخِى الْحُسَيْنِ الْجُعْفِىِّ حَدَّثَنَا يُوسُفُ بْنُ مَنَازِلَ التَّمِيمِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ إِدْرِيسَ عَنْ خَالِدِ بْنِ أَبِى كَرِيمَةَ عَنْ مُعَاوِيَةَ بْنِ قُرَّةَ عَنْ أَبِيهِ قَالَ بَعَثَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِلَى رَجُلٍ تَزَوَّجَ امْرَأَةَ أَبِيهِ أَنْ أَضْرِبَ عُنُقَهُ وَأُصَفِّىَ مَالَهُ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdurrahman İbn Ehî'l Huseyn, ona Yusuf b. Menazil et-Temimî, ona Abdullah b. İdris, ona Halid b. Ebu Kerime, ona Muaviye b. Kurre, ona babası Muaviye b. Kurre şöyle demiştir: Rasulullah (sav) beni, babasının (ölümünden sonra) karısıyla evlenen bir adamın boynunu vurmak ve malını müsadere etmek üzere ona gönderdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Hudûd 35, /421
Senetler:
1. Kurra b. İyâs el-Müzeni (Kurra b. İyas b. Hilal b. Râib)
2. Ebu İyas Muaviye b. Kurra el-Müzenî (Muaviye b. Kurra b. İyas b. Hilal b. Riâb b. Ubeyd)
3. Ebu Abdurrahman Halid b. Ebu Kerîme el-Esbehânî (Hâlid b. Ebu Kerîme)
4. Ebu Muhammed Abdullah b. İdris el-Evdî (Abdullah b. İdris b. Yezid b. Abdurrahman)
5. Ebu Yakub Yusuf b. Menâzil et-Teymî (Yusuf b. Menâzil)
6. Ebu Bekir Muhammed b. Abdurrahman el-Cu'fî (Muhammed b. Abdurrahman b. Hasan b. Ali b. Velid)
Konular:
Evlilik, evliliğin engelleri
Yargı, Hadler-Cezalar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28296, İM002623
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ وَأَبُو بَكْرٍ ابْنَا أَبِى شَيْبَةَ قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو خَالِدٍ الأَحْمَرُ ح وَحَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ وَعُثْمَانُ ابْنَا أَبِى شَيْبَةَ قَالَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ وَعَبْدُ الرَّحِيمِ بْنُ سُلَيْمَانَ جَمِيعًا عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ عَنِ الْحَارِثِ بْنِ فُضَيْلٍ - أَظُنُّهُ عَنِ ابْنِ أَبِى الْعَوْجَاءِ وَاسْمُهُ سُفْيَانُ - عَنْ أَبِى شُرَيْحٍ الْخُزَاعِىِّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ أُصِيبَ بِدَمٍ أَوْ خَبْلٍ - وَالْخَبْلُ الْجُرْحُ - فَهُوَ بِالْخِيَارِ بَيْنَ إِحْدَى ثَلاَثٍ فَإِنْ أَرَادَ الرَّابِعَةَ فَخُذُوا عَلَى يَدَيْهِ أَنْ يَقْتُلَ أَوْ يَعْفُوَ أَوْ يَأْخُذَ الدِّيَةَ فَمَنْ فَعَلَ شَيْئًا مِنْ ذَلِكَ فَعَادَ فَإِنَّ لَهُ نَارَ جَهَنَّمَ خَالِدًا مُخَلَّدًا فِيهَا أَبَدًا » .
Tercemesi:
Bize Osman ve Ebu Bekr İbn Ebu Şeybe, o ikisine Ebu Halid el-Ahmer; (T) Bize Ebu Bekr ve Osman İbn Ebu Şeybe, ona Cerir ve Abdurrahim b. Süleyman, ona Muhammed b. İshak, ona el-Harid b. Fudayl - Sanırım İbn Ebu el-Avca'nın yetkisindeydi ve adı Süfyan'dı.-, ona Ebu Şürayh el-Huzâî'den rivayet edildiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Yakınının öldürülmesi veya bir uzvunun kesilmesi musibeti başına gelen (mirasçı durumundaki) kimse (şu) üç şeyden birisini seçmekte serbesttir. Eğer dördüncü bir şey isterse manî olunuz. (Üç şey): Katili öldürmesi veya onu affetmesi ya da diyet (tazminat) alması (dır.) Kim bunlardan birisini yaptıktan sonra (diğer bir şeye) dönüş ederse şüphesiz o kimseye, içinde ebedî olarak kalacağı ve ibka edileceği cehennem ateşi vardır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Diyât 3, /424
Senetler:
1. Ebu Şurayh Huveylid b. Şurayh el-Huzâî (Huveylid b. Amr b. Sahr b. Abdüluzzâ)
2. Ebu Leyla Süfyan b. Ebu Avcâ es-Sülemî (Süfyan b. Ebu Avcâ)
3. Ebu Abdullah Haris b. Fudayl el-Hatmî (Haris b. Fudayl b. Haris b. Umeyr b. Adî)
4. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
5. Ebu Ali Abdurrahim b. Süleyman el-Kinânî er-Razi (Abdurrahim b. Süleyman)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Teşvik edilenler, insanları affetmek
Yargı, adam öldürmek
Yargı, Ceza Hukuku
Yargı, diyet
Yargı, Hadler-Cezalar
Yargı, Kısas