Öneri Formu
Hadis Id, No:
236, M003794
Hadis:
وَحَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ إِبْرَاهِيمَ التَّيْمِىِّ عَنْ أَبِيهِ قَالَ خَطَبَنَا عَلِىُّ بْنُ أَبِى طَالِبٍ فَقَالَ مَنْ زَعَمَ أَنَّ عِنْدَنَا شَيْئًا نَقْرَأُهُ إِلاَّ كِتَابَ اللَّهِ وَهَذِهِ الصَّحِيفَةَ - قَالَ وَصَحِيفَةٌ مُعَلَّقَةٌ فِى قِرَابِ سَيْفِهِ - فَقَدْ كَذَبَ. فِيهَا أَسْنَانُ الإِبِلِ وَأَشْيَاءُ مِنَ الْجِرَاحَاتِ وَفِيهَا قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم
"الْمَدِينَةُ حَرَمٌ مَا بَيْنَ عَيْرٍ إِلَى ثَوْرٍ فَمَنْ أَحْدَثَ فِيهَا حَدَثًا أَوْ آوَى مُحْدِثًا فَعَلَيْهِ لَعْنَةُ اللَّهِ وَالْمَلاَئِكَةِ وَالنَّاسِ أَجْمَعِينَ لاَ يَقْبَلُ اللَّهُ مِنْهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ صَرْفًا وَلاَ عَدْلاً وَذِمَّةُ الْمُسْلِمِينَ وَاحِدَةٌ يَسْعَى بِهَا أَدْنَاهُمْ وَمَنِ ادَّعَى إِلَى غَيْرِ أَبِيهِ أَوِ انْتَمَى إِلَى غَيْرِ مَوَالِيهِ فَعَلَيْهِ لَعْنَةُ اللَّهِ وَالْمَلاَئِكَةِ وَالنَّاسِ أَجْمَعِينَ لاَ يَقْبَلُ اللَّهُ مِنْهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ صَرْفًا وَلاَ عَدْلاً."
Tercemesi:
Bize Ebu Küreyb, ona Ebu Muaviye, ona A'meş, ona İbrahim et-Teymî, ona da babası şöyle rivayet etti: Bize Ali b. Ebu Talib hutbe irat etti ve şunları söyledi: Biri çıkıp da Ali, Allah'ın Kitabı dışında, -bu arada kılıcının kılıfında asılı bir sayfayı göstererek- bir de şu sayfadan başka bir şey okuyor derse yalan söylemiştir. Bu sayfada (ne olduğunu söyleyeyim.) Develerin yaşları ile yaralara ait bazı bilgiler var. Yine bu sayfada Peygamberimizin şu sözü de yazılı:
"Medine'nin Ayr ile Sevr (dağları) arası haremdir. Bu bakımdan bir kimse orada bir bidat (dinde olmayan bir kötü iş) işler veya bidatçiyi barındırırsa Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun! Allah kıyamet gününde onun kurtulmaya yönelik hiçbir çabasını kabul etmeyecektir. Müslümanların hakları/zimmeti eşittir. Toplumun en alt tabaksında olan da bundan yararlanır. Bir kişi, kendini babası dışındaki birinin oğlu gibi gösterirse, bir köle mevlâları/sahipleri dışındaki birilerine köle olarak (kendi isteğiyle) tabi olursa Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun! Kıyamet gününde ne yapsa Allah'ın elinden kurtulamayacaktır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Itk, 3794, /623
Senetler:
()
Konular:
Müslüman, vasıfları
Şehirler, Medine, Harem oluşu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15436, M003330
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا حُسَيْنُ بْنُ عَلِىٍّ الْجُعْفِىُّ عَنْ زَائِدَةَ عَنْ سُلَيْمَانَ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"الْمَدِينَةُ حَرَمٌ فَمَنْ أَحْدَثَ فِيهَا حَدَثًا أَوْ آوَى مُحْدِثًا فَعَلَيْهِ لَعْنَةُ اللَّهِ وَالْمَلاَئِكَةِ وَالنَّاسِ أَجْمَعِينَ لاَ يُقْبَلُ مِنْهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ عَدْلٌ وَلاَ صَرْفٌ."
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Hüseyn b. Ali el-Cu'fî, ona Zâide, ona Süleyman, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Peygamber (sav); "Medine Haremdir. Binâenaleyh orada kim bir günah işler veya günah işleyeni barındırırsa, Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerinedir. Kıyamet gönünde onun farz veya nafile hiçbir ibadeti kabul edilmeyecektir" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 3330, /547
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Medine, Harem oluşu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15440, M003331
Hadis:
وَحَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ النَّضْرِ بْنِ أَبِى النَّضْرِ حَدَّثَنِى أَبُو النَّضْرِ حَدَّثَنِى عُبَيْدُ اللَّهِ الأَشْجَعِىُّ عَنْ سُفْيَانَ عَنِ الأَعْمَشِ بِهَذَا الإِسْنَادِ
[عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ]مِثْلَهُ ["الْمَدِينَةُ حَرَمٌ فَمَنْ أَحْدَثَ فِيهَا حَدَثًا أَوْ آوَى مُحْدِثًا فَعَلَيْهِ لَعْنَةُ اللَّهِ وَالْمَلاَئِكَةِ وَالنَّاسِ أَجْمَعِينَ لاَ يُقْبَلُ مِنْهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ عَدْلٌ وَلاَ صَرْفٌ"] وَلَمْ يَقُلْ "يَوْمَ الْقِيَامَةِ" وَزَادَ "وَذِمَّةُ الْمُسْلِمِينَ وَاحِدَةٌ يَسْعَى بِهَا أَدْنَاهُمْ فَمَنْ أَخْفَرَ مُسْلِمًا فَعَلَيْهِ لَعْنَةُ اللَّهِ وَالْمَلاَئِكَةِ وَالنَّاسِ أَجْمَعِينَ لاَ يُقْبَلُ مِنْهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ عَدْلٌ وَلاَ صَرْفٌ."
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Nadr b. Ebu Nadr, ona Ebu Nadr, ona Ubeydullah el Eşcai, ona Süfyan, ona da el-A'meş'ten bu isnadla bu hadîsin benzerini rivayet etti. Ama "kıyamet günü" demedi. Şunu da ziyade eyledi: "Müslümanların zimmeti birdir. Bu zimmet uğrunda onların en aşağı olanı (bile) sa'y gayret gösterir. Her kim bir müslümanın verdiği emanı bozarsa Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerinedir. Kıyamet gününde onun farz veya nafile hiçbir ibadeti kabul edilmeyecektir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 3331, /547
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Medine, Harem oluşu
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى قَالَ قَرَأْتُ عَلَى مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّهُ كَانَ يَقُولُ لَوْ رَأَيْتُ الظِّبَاءَ تَرْتَعُ بِالْمَدِينَةِ مَا ذَعَرْتُهَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَا بَيْنَ لاَبَتَيْهَا حَرَامٌ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15442, M003332
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى قَالَ قَرَأْتُ عَلَى مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّهُ كَانَ يَقُولُ لَوْ رَأَيْتُ الظِّبَاءَ تَرْتَعُ بِالْمَدِينَةِ مَا ذَعَرْتُهَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَا بَيْنَ لاَبَتَيْهَا حَرَامٌ."
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya, ona Malik, ona İbn Şihab, ona Said b. el-Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre rivayet ettiğine göre; ben Medine'de geyiklerin otladığını görsem onları ürkütmem. (Çünkü) Rasulullah (sav); "onun iki taşlığının arası yasaktır" buyurdu dermiş.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 3332, /547
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Medine, Harem oluşu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15445, M003333
Hadis:
وَحَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ وَمُحَمَّدُ بْنُ رَافِعٍ وَعَبْدُ بْنُ حُمَيْدٍ قَالَ إِسْحَاقُ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ حَدَّثَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ حَرَّمَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "مَا بَيْنَ لاَبَتَىِ الْمَدِينَةِ."
قَالَ أَبُو هُرَيْرَةَ فَلَوْ وَجَدْتُ الظِّبَاءَ مَا بَيْنَ لاَبَتَيْهَا مَا ذَعَرْتُهَا. وَجَعَلَ اثْنَىْ عَشَرَ مِيلاً حَوْلَ الْمَدِينَةِ حِمًى.
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim, Muhammed b. Râfi' ve Abd b. Humeyd, onlara Abdürrezzak, ona Mamer, ona ez-Zührî, ona Said b. el-Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etti: Rasulullah (sav); Medine'nin iki taşlığı arasını harem kıldı." (Yine Ebu Hureyre); Ben Medine'nin iki taşlığı arasında geyikleri bulsam ürkütmem demiş ve Medine'nin on iki mil etrafını korunan yer tayin etmiş.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 3333, /547
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Medine, Harem oluşu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15448, M003334
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ عَنْ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ - فِيمَا قُرِئَ عَلَيْهِ - عَنْ سُهَيْلِ بْنِ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّهُ قَالَ كَانَ النَّاسُ إِذَا رَأَوْا أَوَّلَ الثَّمَرِ جَاءُوا بِهِ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَإِذَا أَخَذَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"اللَّهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِى ثَمَرِنَا وَبَارِكْ لَنَا فِى مَدِينَتِنَا وَبَارِكْ لَنَا فِى صَاعِنَا وَبَارِكْ لَنَا فِى مُدِّنَا اللَّهُمَّ إِنَّ إِبْرَاهِيمَ عَبْدُكَ وَخَلِيلُكَ وَنَبِيُّكَ وَإِنِّى عَبْدُكَ وَنَبِيُّكَ وَإِنَّهُ دَعَاكَ لِمَكَّةَ وَإِنِّى أَدْعُوكَ لِلْمَدِينَةِ بِمِثْلِ مَا دَعَاكَ لِمَكَّةَ وَمِثْلِهِ مَعَهُ." قَالَ ثُمَّ يَدْعُو أَصْغَرَ وَلِيدٍ لَهُ فَيُعْطِيهِ ذَلِكَ الثَّمَرَ.
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, Malik b. Enes, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona babası, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etti: Halk ilk mahsulü gördüler mi onu Peygamber (sav) getirirler; Rasulullah (sav) onu alınca; "Allah'ım, meyvelerimizi bereketli kıl, şehrimizi bereketli kıl, topraklarımızı ve şehrimizi bereketli kıl Allah'ım, İbrahim senin kulun, dostun ve peygamberindir, ben de senin kulunum ve O seni Mekke'ye davet etti. Mekke'de çağırdığı gibi, seni de Medine'ye davet ediyorum." Sonra gördüğü en küçük çocuğu çağırır ve o meyveyi ona verirdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 3334, /547
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Medine, Harem oluşu
Şehirler, Medine, önemi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15459, M003337
Hadis:
وَحَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ ابْنُ عُلَيَّةَ عَنْ عَلِىِّ بْنِ الْمُبَارَكِ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَبِى كَثِيرٍ حَدَّثَنَا أَبُو سَعِيدٍ مَوْلَى الْمَهْرِىِّ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"اللَّهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِى صَاعِنَا وَمُدِّنَا وَاجْعَلْ مَعَ الْبَرَكَةِ بَرَكَتَيْنِ."
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb, ona İsmail b. Uleyye, ona Ali Mübarek, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Mehrî'nin azadlısı Ebu Said, ona da Hz. Ebu Said Hudrî şöyle rivayet etti: Rasulullah (sav); "Allah'ım! Bize sâımızla müddümüz hakkında bereket ihsan eyle! Bir bereketin yanı sıra iki bereket ihsan eyle" diye dua buyurmuş.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 3337, /548
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Medine, Harem oluşu
وَحَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُسْهِرٍ عَنِ الشَّيْبَانِىِّ عَنْ يُسَيْرِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ سَهْلِ بْنِ حُنَيْفٍ قَالَ أَهْوَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِيَدِهِ إِلَى الْمَدِينَةِ فَقَالَ
"إِنَّهَا حَرَمٌ آمِنٌ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15467, M003341
Hadis:
وَحَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُسْهِرٍ عَنِ الشَّيْبَانِىِّ عَنْ يُسَيْرِ بْنِ عَمْرٍو عَنْ سَهْلِ بْنِ حُنَيْفٍ قَالَ أَهْوَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِيَدِهِ إِلَى الْمَدِينَةِ فَقَالَ
"إِنَّهَا حَرَمٌ آمِنٌ."
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Ali b. Müshir, ona Şeybani, ona Yüseyr b. Amr, ona Sehl b. Huneyf şöyle rivayet etti: Rasulullah (sav) eliyle Medine'ye işaret ederek; "burası emniyetli bir haremdir" buyurdular.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 3341, /548
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Medine, Harem oluşu
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15482, M003342
Hadis:
وَحَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا عَبْدَةُ عَنْ هِشَامٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ قَدِمْنَا الْمَدِينَةَ وَهْىَ وَبِيئَةٌ فَاشْتَكَى أَبُو بَكْرٍ وَاشْتَكَى بِلاَلٌ فَلَمَّا رَأَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم شَكْوَى أَصْحَابِهِ قَالَ
"اللَّهُمَّ حَبِّبْ إِلَيْنَا الْمَدِينَةَ كَمَا حَبَّبْتَ مَكَّةَ أَوْ أَشَدَّ وَصَحِّحْهَا وَبَارِكْ لَنَا فِى صَاعِهَا وَمُدِّهَا وَحَوِّلْ حُمَّاهَا إِلَى الْجُحْفَةِ."
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Abde, ona Hişam, ona babası, ona da Aişe şöyle rivayet etti: Medine'ye geldik. Orası vebalı bir yerdi. Ebu Bekir ile Bilal rahatsızlandılar. Rasulullah (sav) ashabının rahatsızlığını görünce; "Allah'ım bize Medine'yi Mekke gibi yahut daha fazla sevdir. Havasını iyileştir. Onun sâıyle müddü hakkında bize bereket ihsan eyle! Sıtmasını Cuhfe'ye havale buyur" diye dua etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 3342, /548
Senetler:
()
Konular:
Şehirler, Medine, Harem oluşu
Şehirler, Medine, önemi