714 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Abdullah el-Ensârî, ona Humeyd’in şöyle dediğini rivayet etti: Enes’in zikrettiğine göre Nadr'ın kızı Rubey, bir kız çocuğunun ön dişini kırmıştı. Dişi kırılan o küçük kızın ailesine, ya affetmelerini ya da diyeti kabul etmelerini teklif ettiler. Ama onlar kabul etmedi ve Rasulullah'a (sav) geldiler. Rasulullah (sav) da kısas yapılmasına hükmetti. Kardeşi Enes b. Nadr “Rubey'in dişi mi kırılacak ey Allah'ın Rasulü, hayır seni hak ile gönderene yemin ederim ki onun ön dişi kırılmayacaktır” dedi. Rasulullah (sav) de "ey Enes, Allah'ın hükmü kısastır" buyurdu. Karşı taraf kısastan vazgeçip affettiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah’ın kulları arasından, Allah’a yemin ile and verecek olsa, Allah’ın da yeminini doğru çıkartacağı kimseler vardır" buyurdu. Fezârî, Humeyd'den onun da Enes'ten yaptığı rivayette "Kızın kavmi razı olup diyeti kabul ettiler" sözünü ziyade etmiştir.
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Mervan b. Muaviye arasında inkıta vardır.
Bize Muhammed b. Abdullah el-Ensârî, ona Humeyd’in şöyle dediğini rivayet etti: Enes’in zikrettiğine göre Nadr'ın kızı Rubey, bir kız çocuğunun ön dişini kırmıştı. Dişi kırılan o küçük kızın ailesine, ya affetmelerini ya da diyeti kabul etmelerini teklif ettiler. Ama onlar kabul etmedi ve Rasulullah'a (sav) geldiler. Rasulullah (sav) da kısas yapılmasına hükmetti. Kardeşi Enes b. Nadr “Rubey'in dişi mi kırılacak ey Allah'ın Rasulü, hayır seni hak ile gönderene yemin ederim ki onun ön dişi kırılmayacaktır” dedi. Rasulullah (sav) de "ey Enes, Allah'ın hükmü kısastır" buyurdu. Karşı taraf kısastan vazgeçip affettiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah’ın kulları arasından, Allah’a yemin ile and verecek olsa, Allah’ın da yeminini doğru çıkartacağı kimseler vardır" buyurdu. Fezârî, Humeyd'den onun da Enes'ten yaptığı rivayette "Kızın kavmi razı olup diyeti kabul ettiler" sözünü ziyade etmiştir.
(Enes b. Nadr'ın) dediğine göre, Rübeyy isimli kardeşi, bir kadının arka dişini kırdı, Rasulullah (sav) da kısas uygulanmasını emretti. Bunun üzerine Enes “ey Allah'ın Rasulü! Seni hak ile gönderen (Allah'a) yemin olsun ki, onun dişi kırılmaz” dedi. (Daha sonra kadının yakınları) diyete rıza gösterip kısastan vazgeçtiler. Hz. Peygamber (sav) de şöyle buyurdu: "Allah'ın öyle kulları vardır ki, Allah adına yemin etseler Cenâb-ı Hak onların yeminini boşa çıkarmaz."
Bize Humeyd b. Mes’ade ve İsmail b. Mesud, onlara Bişr, ona Humeyd’in şöyle dediğini rivayet etti: Enes’in zikrettiğine göre halası, bir kız çocuğunun ön dişini kırmıştı. Rasulullah (sav) da kısas yapılmasına hükmetti. Kardeşi Enes b. Nadr “falanca kızın ön dişi kırıldı diye mi, hayır seni hak ile gönderene yemin ederim ki filanca kızın da ön dişi kırılmayacaktır” dedi. Daha öncesinde, dişi kırılan o küçük kızın ailesine, ya affetmelerini ya da diyeti kabul etmelerini istemişlerdi. Ancak halasının kardeşi ve Enes’in Uhud’da şehit düşen amcası yemin edince onlar da affetmeye razı oldular. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah’ın kulları arasından, Allah’a yemin ile and verecek olsa, Allah’ın da yeminini doğru çıkartacağı kimseler vardır" buyurdu.
Bize Muhammed b. Müsennâ Ebu Musa, ona Hâlid b. Hâris ve İbn Ebu Adiy, onlara Humeyd, ona da Enes şöyle demiştir: "Enes’in halası Rubeyy, bir kız çocuğunun ön dişini kırdı. Yakınlarından onu affetmesini istediler, onlar kabul etmedi, onlara diyet vermeyi teklif ettiler, kabul etmediler. Bu sefer Nebi’nin (sav) yanına gittiler, Allah Rasulü (sav) kısas yapılmasını emir buyurdu. Bunun üzerine Enes b. Nadr 'ey Allah’ın Rasulü, Rubeyy’in ön dişi mi kırılacak? Seni hak ile gönderene yemin olsun ki, o diş kırılmayacak' dedi. Bu sefer Nebi (sav): 'Ey Enes! Allah’ın farzı kısas yapılmasıdır' buyurdu. Derken, o küçük kızın yakınları razı oldular ve af ettiler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:" "Allah’ın kulları arasında öyleleri vardır ki, Allah adına yemin edecek olsa Allah da onların yeminini boşa çıkarmaz."
(Enes b. Nadr'ın) dediğine göre, Rübeyy isimli kardeşi, bir kadının arka dişini kırdı, Rasulullah (sav) da kısas uygulanmasını emretti. Bunun üzerine Enes “ey Allah'ın Rasulü! Seni hak ile gönderen (Allah'a) yemin olsun ki, onun dişi kırılmaz” dedi. (Daha sonra kadının yakınları) diyete rıza gösterip kısastan vazgeçtiler. Hz. Peygamber (sav) de şöyle buyurdu: "Allah'ın öyle kulları vardır ki, Allah adına yemin etseler Cenâb-ı Hak onların yeminini boşa çıkarmaz."
Bize Abdullah b. Münîr, ona Abdullah b. Bekir es-Sehmî, ona Humeyd’in şöyle dediğini rivayet etti: Enes’in zikrettiğine göre halası, bir kız çocuğunun ön dişini kırmıştı. Dişi kırılan o küçük kızın ailesinden af talep ettiler, ancak karşı taraf reddetti. Diyeti teklif ettiler, onu da kabul etmediler ve Rasulullah'a (sav) gelip sadece kısas talep ettiler. Rasulullah (sav) da kısas yapılmasına hükmetti. Enes b. Nadr “Rubey'in dişi mi kırılacak ey Allah'ın Rasulü, hayır seni hak ile gönderene yemin ederim ki onun ön dişi kırılmayacaktır” dedi. Rasulullah (sav) de "ey Enes, Allah'ın hükmü kısastır" buyurdu. Karşı taraf (diyete) razı oldu. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah’ın kulları arasından, Allah’a yemin ile and verecek olsa, Allah’ın da yeminini doğru çıkartacağı kimseler vardır" buyurdu.
Bize Humeyd b. Mes’ade ve İsmail b. Mesud, onlara Bişr, ona Humeyd’in şöyle dediğini rivayet etti: Enes’in zikrettiğine göre halası, bir kız çocuğunun ön dişini kırmıştı. Rasulullah (sav) da kısas yapılmasına hükmetti. Kardeşi Enes b. Nadr “falanca kızın ön dişi kırıldı diye mi, hayır seni hak ile gönderene yemin ederim ki filanca kızın da ön dişi kırılmayacaktır” dedi. Daha öncesinde, dişi kırılan o küçük kızın ailesine, ya affetmelerini ya da diyeti kabul etmelerini istemişlerdi. Ancak halasının kardeşi ve Enes’in Uhud’da şehit düşen amcası yemin edince onlar da affetmeye razı oldular. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah’ın kulları arasından, Allah’a yemin ile and verecek olsa, Allah’ın da yeminini doğru çıkartacağı kimseler vardır" buyurdu.