Öneri Formu
Hadis Id, No:
5200, M001392
Hadis:
وَحَدَّثَنِى إِبْرَاهِيمُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ عَرْعَرَةَ السَّامِىُّ حَدَّثَنَا حَرَمِىُّ بْنُ عُمَارَةَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ عَلْقَمَةَ بْنِ مَرْثَدٍ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ بُرَيْدَةَ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَجُلاً أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَسَأَلَهُ عَنْ مَوَاقِيتِ الصَّلاَةِ فَقَالَ
"اشْهَدْ مَعَنَا الصَّلاَةَ." فَأَمَرَ بِلاَلاً فَأَذَّنَ بِغَلَسٍ فَصَلَّى الصُّبْحَ حِينَ طَلَعَ الْفَجْرُ ثُمَّ أَمَرَهُ بِالظُّهْرِ حِينَ زَالَتِ الشَّمْسُ عَنْ بَطْنِ السَّمَاءِ ثُمَّ أَمَرَهُ بِالْعَصْرِ وَالشَّمْسُ مُرْتَفِعَةٌ ثُمَّ أَمَرَهُ بِالْمَغْرِبِ حِينَ وَجَبَتِ الشَّمْسُ ثُمَّ أَمَرَهُ بِالْعِشَاءِ حِينَ وَقَعَ الشَّفَقُ ثُمَّ أَمَرَهُ الْغَدَ فَنَوَّرَ بِالصُّبْحِ ثُمَّ أَمَرَهُ بِالظُّهْرِ فَأَبْرَدَ ثُمَّ أَمَرَهُ بِالْعَصْرِ وَالشَّمْسُ بَيْضَاءُ نَقِيَّةٌ لَمْ تُخَالِطْهَا صُفْرَةٌ ثُمَّ أَمَرَهُ بِالْمَغْرِبِ قَبْلَ أَنْ يَقَعَ الشَّفَقُ ثُمَّ أَمَرَهُ بِالْعِشَاءِ عِنْدَ ذَهَابِ ثُلُثِ اللَّيْلِ أَوْ بَعْضِهِ - شَكَّ حَرَمِىٌّ - فَلَمَّا أَصْبَحَ قَالَ
"أَيْنَ السَّائِلُ مَا بَيْنَ مَا رَأَيْتَ وَقْتٌ."
Tercemesi:
Bize İbrahim b. Muhammed b. Ar'are es-Sâmî, ona Haramî b. Umare, ona Şube, ona Alkame b. Mersed, ona Süleyman b. Büreyde, ona da babası (Büreyde b. Husayb) şöyle rivayet etmiştir: Bir adam Nebî'ye (sav) gelip ona namaz vakitleri hakkında sordu. Hz. Peygamber (sav); "bizimle beraber namaz(lar)da hazır bulun" buyurdu. Rasulullah (sav) Bilal'e, karanlıkta (ğales) ezan okumasını emretti. Hz. Peygamber (sav), fecir doğarken sabah namazını kıl(dır)dı. Ardından ona, güneş tepeden (doğuya) meylederken öğle (ezanını okumasını) emretti. Sonra, güneş tepede iken ikindi (ezanını okumasını) emretti. Akabinde ona, güneş battığında akşam (ezanını okumasını) emretti. Daha sonra ona, şafak kaybolduğunda yatsı (ezanını okumasını) emretti. Sonra, ertesi gün, (Bilal'e) sabah (ezanını okumasını) emretti de sabah namazını aydınlık vakitte kıldı. Ardından ona öğle (ezanını okumasını) emretti. (Öğleyi kılmayı ise) serin bir vakte bıraktı. Daha sonra ona, güneş ışıklarını saçar, göz alıcı (ve üzerinde) sarılık yokken ikindi (ezanını okumasını) emretti. Akabinde ona, şafak kaybolmadan akşam (ezanını okumasını) emretti. Daha sonra ona, geçenin üçte biri geçince -ravi Haramî şüpheye düşüp bir kısmı demiştir- yatsı (ezanını okumasını) emretti. Sabah olduğunda da "o soru soran nerede? Bu gördüğün vakitler (namaz) vakit(leridir)" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1392, /243
Senetler:
1. Ebu Abdullah Büreyde b. Husayb el-Eslemî (Amir b. Husayb b. Abdullah b. Haris b. A'rec)
2. Süleyman b. Büreyde el-Eslemî (Süleyman b. Büreyde b. Husayb)
3. Alkame b. Mersed el-Hadramî (Alkame b. Mersed)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebu Ravh Haramî b. Umare el-Atekî (Haramî b. Umare b. Nabit)
6. Ebu İshak İbrahim b. Muhammed en-Nâcî (İbrahim b. Muhammed b. Ar'are b. Birind)
Konular:
KTB, EZAN
KTB, NAMAZ,
Namaz, vakti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5191, M001387
Hadis:
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَامِرٍ الْعَقَدِىُّ ح
قَالَ وَحَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَبِى بُكَيْرٍ كِلاَهُمَا عَنْ شُعْبَةَ بِهَذَا الإِسْنَادِ. وَفِى حَدِيثِهِمَا قَالَ شُعْبَةُ رَفَعَهُ مَرَّةً وَلَمْ يَرْفَعْهُ مَرَّتَيْنِ.
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb, ona Ebu Âmir el-Akdî; (T)
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Yahya b. Ebu Bükeyr, o ikisine Şube hadisi bu isnâd ile rivayet etmiştir, her ikisinin rivayetinde şöyle denilmektedir: Şube dedi ki: Katade bu hadisi bir defa ref etti, iki defa ise ref etmedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1387, /242
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Eyyüb el-Ezdî (Yahya b. Malik)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Ebu Bükeyr el-Kaysî (Yahya b. Ebu Bükeyr)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, vakti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5193, M001388
Hadis:
وَحَدَّثَنِى أَحْمَدُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الدَّوْرَقِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ حَدَّثَنَا هَمَّامٌ حَدَّثَنَا قَتَادَةُ عَنْ أَبِى أَيُّوبَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"وَقْتُ الظُّهْرِ إِذَا زَالَتِ الشَّمْسُ وَكَانَ ظِلُّ الرَّجُلِ كَطُولِهِ مَا لَمْ يَحْضُرِ الْعَصْرُ وَوَقْتُ الْعَصْرِ مَا لَمْ تَصْفَرَّ الشَّمْسُ وَوَقْتُ صَلاَةِ الْمَغْرِبِ مَا لَمْ يَغِبِ الشَّفَقُ وَوَقْتُ صَلاَةِ الْعِشَاءِ إِلَى نِصْفِ اللَّيْلِ الأَوْسَطِ وَوَقْتُ صَلاَةِ الصُّبْحِ مِنْ طُلُوعِ الْفَجْرِ مَا لَمْ تَطْلُعِ الشَّمْسُ فَإِذَا طَلَعَتِ الشَّمْسُ فَأَمْسِكْ عَنِ الصَّلاَةِ فَإِنَّهَا تَطْلُعُ بَيْنَ قَرْنَىْ شَيْطَانٍ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. İbrahim ed-Devrakî, ona Abdussamed, ona Hemmâm, ona Katade, ona Ebu Eyyüb, ona da Abdullah b. Amr'ın rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Öğle vakti güneş zevale erip bir kişinin boyu kendi boyu kadar oluncaya, ikindi vakti girmedikçe devam eder. İkindinin vakti ise güneş ışıkları sararıncaya kadar devam eder. Akşam namazının vakti şafak kayboluncaya kadar devam eder. Yatsı namazının vakti mutedil gecenin yarısına kadar devam eder. Sabah namazının vakti fecrin çıkmasından itibaren güneş doğmadıkça devam eder. Güneş doğdu mu namaz kılmayı bırak, çünkü güneş şeytanın iki boynuzu arasında doğar."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1388, /242
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Eyyüb el-Ezdî (Yahya b. Malik)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Ebu Abdullah Hemmâm b. Yahya el-Avzî (Hemmâm b. Yahya b. Dinar)
5. Ebu Sehl Abdussamed b. Abdulvâris et-Temimî (Abdussamed b. Abdulvâris b. Saîd b. Zekvân)
6. Ebu Abdullah Ahmed b. İbrahim ed-Devrakî (Ahmed b. İbrahim b. Kesir)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, vakti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5195, M001389
Hadis:
وَحَدَّثَنِى أَحْمَدُ بْنُ يُوسُفَ الأَزْدِىُّ حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ رَزِينٍ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ - يَعْنِى ابْنَ طَهْمَانَ - عَنِ الْحَجَّاجِ - وَهُوَ ابْنُ حَجَّاجٍ - عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَبِى أَيُّوبَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرِو بْنِ الْعَاصِ أَنَّهُ قَالَ سُئِلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَنْ وَقْتِ الصَّلَوَاتِ فَقَالَ
"وَقْتُ صَلاَةِ الْفَجْرِ مَا لَمْ يَطْلُعْ قَرْنُ الشَّمْسِ الأَوَّلُ وَوَقْتُ صَلاَةِ الظُّهْرِ إِذَا زَالَتِ الشَّمْسُ عَنْ بَطْنِ السَّمَاءِ مَا لَمْ يَحْضُرِ الْعَصْرُ وَوَقْتُ صَلاَةِ الْعَصْرِ مَا لَمْ تَصْفَرَّ الشَّمْسُ وَيَسْقُطْ قَرْنُهَا الأَوَّلُ وَوَقْتُ صَلاَةِ الْمَغْرِبِ إِذَا غَابَتِ الشَّمْسُ مَا لَمْ يَسْقُطِ الشَّفَقُ وَوَقْتُ صَلاَةِ الْعِشَاءِ إِلَى نِصْفِ اللَّيْلِ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Yusuf el-Ezdi, ona Ömer b. Abdullah b. Razin, ona İbrahim – yani İbn Tahman-, ona el-Haccac – ki o İbn Haccac'dır, ona Katade, ona Ebu Eyyüb, ona da Abdullah b. Amr b. el-Âs'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah'a (sav) namazların vakitlerine dair soru soruldu. O şöyle buyurdu:
"Sabah namazının vakti güneşin ilk ışıkları doğuncaya kadar devam eder. Öğle namazının vakti güneş semanın ortasından zeval bulunca (batıya doğru kayınca) başlar, ikindi namazının vaktine kadar devam eder. İkindi namazının vakti ise güneşin ışıkları sararmadığı sürece ve onun ilk ışığı düşünceye (batıncaya) kadardır. Akşam namazının vakti ise güneşin batışından itibaren şafağın kayboluşuna kadar devam eder. Yatsının vakti de gecenin yarısına kadardır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1389, /243
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Eyyüb el-Ezdî (Yahya b. Malik)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Haccac b. Haccac el-Bahili (Haccac b. Haccac)
5. Ebu Said İbrahim b. Tahman el-Herevî (İbrahim b. Tahman b. Şube)
6. Ömer b. Abdullah es-Sülemi (Ömer b. Abdullah b. Razin b. Muhammed)
7. Ebu Hasan Ahmed b. Yusuf el-Ezdi (Ahmed b. Yusuf b. Halid b. Salim b. Zaviye)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, vakti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5203, M001394
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ بَدْرِ بْنِ عُثْمَانَ عَنْ أَبِى بَكْرِ بْنِ أَبِى مُوسَى سَمِعَهُ مِنْهُ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ سَائِلاً أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَسَأَلَهُ عَنْ مَوَاقِيتِ الصَّلاَةِ. بِمِثْلِ حَدِيثِ ابْنِ نُمَيْرٍ غَيْرَ أَنَّهُ قَالَ فَصَلَّى الْمَغْرِبَ قَبْلَ أَنْ يَغِيبَ الشَّفَقُ فِى الْيَوْمِ الثَّانِى.
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Veki', ona Bedr b. Osman, ona Ebu Bekir b. Ebu Musa'nın rivayet ettiğine göre o bunu babasından dinlemiştir: Birisi gelip Nebi'ye (sav) namazın vakitlerine dair soru sordu. Sonra hadisi İbn Nümeyr'in hadisi gibi rivayet etti ancak rivayetinde şunları söyledi: Akşam namazını ikinci gün şafak kaybolmadan önce kıldı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1394, /244
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Ebu Bekir b. Ebu Musa el-Eşarî (Amr b. Abdullah b. Kays)
3. Bedr b. Osman el-Kuraşî (Bedr b. Osman)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, vakti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5198, M001391
Hadis:
حَدَّثَنِى زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ وَعُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ سَعِيدٍ كِلاَهُمَا عَنِ الأَزْرَقِ - قَالَ زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ يُوسُفَ الأَزْرَقُ - حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ عَلْقَمَةَ بْنِ مَرْثَدٍ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ بُرَيْدَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّ رَجُلاً سَأَلَهُ عَنْ وَقْتِ الصَّلاَةِ فَقَالَ لَهُ
"صَلِّ مَعَنَا هَذَيْنِ." يَعْنِى الْيَوْمَيْنِ فَلَمَّا زَالَتِ الشَّمْسُ أَمَرَ بِلاَلاً فَأَذَّنَ ثُمَّ أَمَرَهُ فَأَقَامَ الظُّهْرَ ثُمَّ أَمَرَهُ فَأَقَامَ الْعَصْرَ وَالشَّمْسُ مُرْتَفِعَةٌ بَيْضَاءُ نَقِيَّةٌ ثُمَّ أَمَرَهُ فَأَقَامَ الْمَغْرِبَ حِينَ غَابَتِ الشَّمْسُ ثُمَّ أَمَرَهُ فَأَقَامَ الْعِشَاءَ حِينَ غَابَ الشَّفَقُ ثُمَّ أَمَرَهُ فَأَقَامَ الْفَجْرَ حِينَ طَلَعَ الْفَجْرُ فَلَمَّا أَنْ كَانَ الْيَوْمُ الثَّانِى أَمَرَهُ فَأَبْرَدَ بِالظُّهْرِ فَأَبْرَدَ بِهَا فَأَنْعَمَ أَنْ يُبْرِدَ بِهَا وَصَلَّى الْعَصْرَ وَالشَّمْسُ مُرْتَفِعَةٌ أَخَّرَهَا فَوْقَ الَّذِى كَانَ وَصَلَّى الْمَغْرِبَ قَبْلَ أَنْ يَغِيبَ الشَّفَقُ وَصَلَّى الْعِشَاءَ بَعْدَ مَا ذَهَبَ ثُلُثُ اللَّيْلِ وَصَلَّى الْفَجْرَ فَأَسْفَرَ بِهَا ثُمَّ قَالَ
"أَيْنَ السَّائِلُ عَنْ وَقْتِ الصَّلاَةِ." فَقَالَ الرَّجُلُ أَنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ. قَالَ
"وَقْتُ صَلاَتِكُمْ بَيْنَ مَا رَأَيْتُمْ."
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb ve Ubeydullah b. Said, o ikisine el-Ezrak rivayet etmiştir, -Züheyr dedi ki: Bize İshak b. Yusuf el-Ezrak-, ona Süfyan, ona Alkame b. Mersed, ona Süleyman b. Büreyde, ona da babasının rivayet ettiğine göre Nebi'ye (sav) bir adam namazın vaktine dair soru sorunca, Allah Rasulü ona; "iki günü kastederek- şu ikide bizimle namaz kıl" buyurdu. Güneş zevale erince (batıya doğru kayınca) Bilâl’e verdiği emir üzerine ezan okudu. Sonra ona emir verince öğle namazı için kamet getirdi. Sonra ona güneş yüksekte beyaz ve parlak iken emir verdi ve kamet getirdi, daha sonra güneş batınca ona verdiği emir üzerine akşam namazına kamet getirdi. Sonra ona verdiği emir ile şafak kaybolunca yatsı için kamet getirdi. Sonra ona verdiği emir üzerine fecir doğunca sabah namazı için kamet getirdi. İkinci gün ona verdiği emir üzerine öğle namazını serinlik vaktine bıraktı ve hatta iyice serinleyinceye kadar geciktirdi. İkindi namazını güneş yüksekte iken fakat daha önce yaptığına göre daha geciktirerek kıldı. Akşam namazını da şafak kaybolmadan önce kıldı. Yatsıyı gecenin içte biri geçtikten sonra kıldı. Sabah namazını da ortalık iyice aydınlanınca kıldı. Sonra; "namaz vaktini soran kişi nerede" buyurdu. Adam; benim ey Allah’ın Rasulü dedi. Allah Rasulü; "işte namaz(lar)ınızın vakti bu gördüğünüz vakitler arasındadır" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1391, /243
Senetler:
1. Ebu Abdullah Büreyde b. Husayb el-Eslemî (Amir b. Husayb b. Abdullah b. Haris b. A'rec)
2. Süleyman b. Büreyde el-Eslemî (Süleyman b. Büreyde b. Husayb)
3. Alkame b. Mersed el-Hadramî (Alkame b. Mersed)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Muhammed İshak b. Yusuf el-Ezrak (İshak b. Yusuf b. Mirdas)
6. Ebu Kudame Ubeydullah b. Saîd el-Yeşkurî (Ubeydullah b. Saîd b. Yahya)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, vakti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5202, M001393
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا أَبِى حَدَّثَنَا بَدْرُ بْنُ عُثْمَانَ حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى مُوسَى عَنْ أَبِيهِ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ أَتَاهُ سَائِلٌ يَسْأَلُهُ عَنْ مَوَاقِيتِ الصَّلاَةِ فَلَمْ يَرُدَّ عَلَيْهِ شَيْئًا - قَالَ - فَأَقَامَ الْفَجْرَ حِينَ انْشَقَّ الْفَجْرُ وَالنَّاسُ لاَ يَكَادُ يَعْرِفُ بَعْضُهُمْ بَعْضًا ثُمَّ أَمَرَهُ فَأَقَامَ بِالظُّهْرِ حِينَ زَالَتِ الشَّمْسُ وَالْقَائِلُ يَقُولُ قَدِ انْتَصَفَ النَّهَارُ وَهُوَ كَانَ أَعْلَمَ مِنْهُمْ ثُمَّ أَمَرَهُ فَأَقَامَ بِالْعَصْرِ وَالشَّمْسُ مُرْتَفِعَةٌ ثُمَّ أَمَرَهُ فَأَقَامَ بِالْمَغْرِبِ حِينَ وَقَعَتِ الشَّمْسُ ثُمَّ أَمَرَهُ فَأَقَامَ الْعِشَاءَ حِينَ غَابَ الشَّفَقُ ثُمَّ أَخَّرَ الْفَجْرَ مِنَ الْغَدِ حَتَّى انْصَرَفَ مِنْهَا وَالْقَائِلُ يَقُولُ قَدْ طَلَعَتِ الشَّمْسُ أَوْ كَادَتْ ثُمَّ أَخَّرَ الظُّهْرَ حَتَّى كَانَ قَرِيبًا مِنْ وَقْتِ الْعَصْرِ بِالأَمْسِ ثُمَّ أَخَّرَ الْعَصْرَ حَتَّى انْصَرَفَ مِنْهَا وَالْقَائِلُ يَقُولُ قَدِ احْمَرَّتِ الشَّمْسُ ثُمَّ أَخَّرَ الْمَغْرِبَ حَتَّى كَانَ عِنْدَ سُقُوطِ الشَّفَقِ ثُمَّ أَخَّرَ الْعِشَاءَ حَتَّى كَانَ ثُلُثُ اللَّيْلِ الأَوَّلُ ثُمَّ أَصْبَحَ فَدَعَا السَّائِلَ فَقَالَ
"الْوَقْتُ بَيْنَ هَذَيْنِ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona babası, ona Bedr b. Osman, ona Ebu Bekir b. Ebu Musa, ona babası, onun Rasulullah'tan (sav) rivayetine göre birisi gelip ona namaz vakitlerine dair soru sordu, Allah Rasulü ona hiçbir cevap vermedi. (Ebu Musa) dedi ki: Tan yeri ağarıp insanlar henüz biri diğerini tanıyamayacağı bir vakitte iken sabah namazı için kamet getirdi. Sonra ona (Bilal’e) verdiği emir üzerine güneş zevale erince –kişi: Artık günün yarısı oldu, diyeceği vakitte- öğle için kamet getirdi –O ise onlardan daha iyi biliyordu.- Sonra ona verdiği emir üzerine güneş henüz yüksekte iken ikindi için kamet getirdi. Sonra ona verdiği emir üzerine güneş batınca akşam namazı için kamet getirdi. Sonra (batıdaki) kırmızı şafak kaybolunca ona verdiği emir üzerine yatsı için kamet getirdi. Sonra ertesi günü sabah namazını, kişi güneş doğdu ya da doğmak üzeredir diyeceği bir vakitte namazı bitirdi. Sonra öğle namazını dünün ikindi vaktine yakın bir zamana kadar geciktirdi. Arkasından ikindi namazını bitirdiği vakit, kişi artık güneşin ışıkları kızardı, diyeceği bir vakte kadar geciktirdi. Sonra akşamı neredeyse (batıdaki) kırmızı şafak kayboluncaya kadar geciktirdi. Arkasından yatsı namazını gecenin ilk üçte biri oluncaya kadar geciktirdi. Sonra sabah olunca soru soranı çağırarak; "işte vakit bu ikisi arasındadır" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1393, /243
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Ebu Bekir b. Ebu Musa el-Eşarî (Amr b. Abdullah b. Kays)
3. Bedr b. Osman el-Kuraşî (Bedr b. Osman)
4. Ebu Hişam Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî (Abdullah b. Nümeyr b. Abdullah b. Ebu Hayye)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, kamet getirmek
Namaz, vakti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5204, M001395
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا لَيْثٌ ح
وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رُمْحٍ أَخْبَرَنَا اللَّيْثُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنِ ابْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّهُ قَالَ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"إِذَا اشْتَدَّ الْحَرُّ فَأَبْرِدُوا بِالصَّلاَةِ فَإِنَّ شِدَّةَ الْحَرِّ مِنْ فَيْحِ جَهَنَّمَ."
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys; (T)
Bize Muhammed b. Rumh, ona Leys, ona İbn Şihab, ona İbnü'l Müseyyeb ve Ebu Seleme b. Abdurrahman'ın rivayetine göre Ebu Hureyre dedi ki: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Sıcak şiddetlendiğinde namazı serinliğe bırakın. Şüphesiz sıcağın şiddetlenmesi cehennemin kaynamasındandır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1395, /244
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Rumh et-Tücibî (Muhammed b. Rumh b. Muhacir b. Muharrar)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, vakti
وَحَدَّثَنِى حَرْمَلَةُ بْنُ يَحْيَى أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى يُونُسُ أَنَّ ابْنَ شِهَابٍ أَخْبَرَهُ قَالَ أَخْبَرَنِى أَبُو سَلَمَةَ وَسَعِيدُ بْنُ الْمُسَيَّبِ أَنَّهُمَا سَمِعَا أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِمِثْلِهِ سَوَاءً.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5206, M001396
Hadis:
وَحَدَّثَنِى حَرْمَلَةُ بْنُ يَحْيَى أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى يُونُسُ أَنَّ ابْنَ شِهَابٍ أَخْبَرَهُ قَالَ أَخْبَرَنِى أَبُو سَلَمَةَ وَسَعِيدُ بْنُ الْمُسَيَّبِ أَنَّهُمَا سَمِعَا أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِمِثْلِهِ سَوَاءً.
Tercemesi:
Bize Harmele b. Yahya, ona İbn Vehb, ona Yunus'un rivayet ettiğine göre İbn Şihab kendisine haber vererek dedi ki: Bana Ebu Seleme ve Said b. el-Müseyyeb’in haber verdiklerine göre Ebu Hureyre'yi şöyle derken dinlemişlerdir: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu deyip önceki hadisin tamamıyla aynısını rivayet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1396, /244
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Ebu Hafs Harmele b. Yahya et-Tücibi (Harmele b. Yahya b. Abdullah)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, vakti
وَحَدَّثَنِى هَارُونُ بْنُ سَعِيدٍ الأَيْلِىُّ وَعَمْرُو بْنُ سَوَّادٍ وَأَحْمَدُ بْنُ عِيسَى قَالَ عَمْرٌو أَخْبَرَنَا وَقَالَ الآخَرَانِ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عَمْرٌو أَنَّ بُكَيْرًا حَدَّثَهُ عَنْ بُسْرِ بْنِ سَعِيدٍ وَسَلْمَانَ الأَغَرِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"إِذَا كَانَ الْيَوْمُ الْحَارُّ فَأَبْرِدُوا بِالصَّلاَةِ فَإِنَّ شِدَّةَ الْحَرِّ مِنْ فَيْحِ جَهَنَّمَ."
قَالَ عَمْرٌو وَحَدَّثَنِى أَبُو يُونُسَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ "أَبْرِدُوا عَنِ الصَّلاَةِ فَإِنَّ شِدَّةَ الْحَرِّ مِنْ فَيْحِ جَهَنَّمَ."
[قَالَ عَمْرٌو وَحَدَّثَنِى ابْنُ شِهَابٍ عَنِ ابْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِنَحْوِ ذَلِكَ.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5207, M001397
Hadis:
وَحَدَّثَنِى هَارُونُ بْنُ سَعِيدٍ الأَيْلِىُّ وَعَمْرُو بْنُ سَوَّادٍ وَأَحْمَدُ بْنُ عِيسَى قَالَ عَمْرٌو أَخْبَرَنَا وَقَالَ الآخَرَانِ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عَمْرٌو أَنَّ بُكَيْرًا حَدَّثَهُ عَنْ بُسْرِ بْنِ سَعِيدٍ وَسَلْمَانَ الأَغَرِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"إِذَا كَانَ الْيَوْمُ الْحَارُّ فَأَبْرِدُوا بِالصَّلاَةِ فَإِنَّ شِدَّةَ الْحَرِّ مِنْ فَيْحِ جَهَنَّمَ."
قَالَ عَمْرٌو وَحَدَّثَنِى أَبُو يُونُسَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ "أَبْرِدُوا عَنِ الصَّلاَةِ فَإِنَّ شِدَّةَ الْحَرِّ مِنْ فَيْحِ جَهَنَّمَ."
[قَالَ عَمْرٌو وَحَدَّثَنِى ابْنُ شِهَابٍ عَنِ ابْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِنَحْوِ ذَلِكَ.]
Tercemesi:
Bize Harun b. Said el-Eylî, Amr b. Sevvad ve Ahmed b. İsa, onlara Amr, ona İbn Vehm, ona Amr, ona Bükeyr, ona Büsr b. Said ve Süleyman el-Ağar, onlara da Ebu Hureyre'den rivayet ettiklerine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Sıcak günde namazı serin vakte bırakın. Çünkü şüphesiz sıcağın şiddeti cehennemin alevlenmesindendir."
Amr dedi ki: Ayrıca bana Ebu Yunus, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav); "namazı serin vakte bırakınız. Çünkü şüphesiz şiddetli sıcak cehennemin alevlenmesindendir."
[Amr dedi ki: bana İbn Şihab, ona İbnü'l Müseyyeb ve Ebu Seleme, onlara Ebu Hureyre, Rasulullah'tan (sav) hadisi buna yakın olarak rivayet etmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Mesâcid ve Mevâdi'u's-salât 1397, /244
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Abdullah Selman el-Eğar (Selman)
3. Ebu Abdullah Bükeyr b. Abdullah el-Kuraşî (Bükeyr b. Abdullah b. Eşec)
4. Amr b. Haris el-Ensarî (Amr b. Haris b. Yakub)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Amr b. Sevvad el-Kuraşî (Amr b. Sevvad b. Esved)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, vakti