Giriş

Onlar: Seni tenzih ederiz. Seni bırakıp da başka dostlar edinmek bize yaraşmaz; fakat sen onlara ve atalarına o kadar bol nimet verdin ki, sonunda (seni) anmayı unuttular ve helâki hak eden bir kavim oldular, derler.


    Öneri Formu
55784 KK25/18 Furkân, 25, 18


    Öneri Formu
74626 HM024634 İbn Hanbel, VI, 41


    Öneri Formu
154458 BS17310 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, VIII,434

(Evet bunların durumu), Firavun ailesi ve onlardan öncekilerin durumuna benzer. Onlar Rablerinin âyetlerini yalanlamışlardı; biz de onları günahlarından ötürü helâk etmiştik ve Firavun ailesini (denizde) boğmuştuk. Hepsi de zalimler idiler.


    Öneri Formu
53955 KK8/54 Enfâl, 8, 54

Halkı iyi olduğu halde Rabbin, haksızlıkla memleketleri helâk etmez.


    Öneri Formu
54538 KK11/117 Hûd, 11, 117

Rabbin, haksızlık eden memleketleri (onların halkını) yakaladığında, onun yakalayışı işte böyle (şiddetlidir). Şüphesiz onun yakalaması pek elem vericidir, pek çetindir!


    Öneri Formu
54523 KK11/102 Hûd, 11, 102

O halde onların tapmakta oldukları şeylerden (bu şeylerin onları azaba götürdüğünden) şüphen olmasın. Çünkü onlar ancak daha önce babalarının taptığı gibi tapıyorlar. Biz onların (azaptan) nasiplerini mutlaka eksiksiz olarak vereceğiz.


    Öneri Formu
54530 KK11/109 Hûd, 11, 109

Allah'ın nimetine nankörlükle karşılık veren ve sonunda kavimlerini helâk yurduna sürükleyenleri görmedin mi?


    Öneri Formu
55043 KK14/28 İbrâhim, 14, 28

Halen yurtlarında gezip dolaştıkları kendilerinden önceki nice nesilleri helâk edişimiz onları doğru yola sevketmedi mi? Bunlarda elbette ibretler vardır. Hâla kulak vermezler mi?


    Öneri Formu
56604 KK32/26 Secde, 32, 26


    Öneri Formu
19127 T001430 Tirmizi, Hudud, 6