Öneri Formu
Hadis Id, No:
10979, İM000852
Hadis:
حَدَّثَنَا بَكْرُ بْنُ خَلَفٍ وَجَمِيلُ بْنُ الْحَسَنِ قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى حَدَّثَنَا مَعْمَرٌ ح وَحَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ السَّرْحِ الْمِصْرِىُّ وَهَاشِمُ بْنُ الْقَاسِمِ الْحَرَّانِىُّ قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ عَنْ يُونُسَ جَمِيعًا عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « إِذَا أَمَّنَ الْقَارِئُ فَأَمِّنُوا فَمَنْ وَافَقَ تَأْمِينُهُ تَأْمِينَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ » .
Tercemesi:
Bize Bekr b. Halef ve Cemil b. el-Hasen, onlara Abdüla‘lâ, ona Ma‘mer rivayet etmiştir; (T) Yine Bize Ahmed b. Amr b. es-Serh el-Mısrî ile Haşim b. el-Kasım el-Harranî, onlara Abdullah b. Vehb, ona Yunus rivayet etmiştir. Hepsine ez-Zührî, ona Said b. el-Müseyyeb ve Ebu Seleme b. Abdurrahman, ikisi Ebu Hureyre’nin şöyle dediğini rivayet etmişlerdir: Rasulullah (sav): “Kur’ân okuyucu (imam) âmin dediği takdirde siz de âmin deyiniz. Âmin demesi meleklerin âmin demesine denk gelen bir kimsenin de geçmiş günahları(nın bir kısmı) bağışlanır.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, İkâmetu's-salât ve's-sünnetü fîhâ 14, /143
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. Ebu Muhammed Abdula'lâ b. Abdula'lâ el-Kuraşi (Abdula'lâ b. Abdula'lâ b. Muhammed)
6. Ebu Bişr Bekir b. Halef el-Basri (Bekir b. Halef)
Konular:
Amel, günahlara kefaret olan ameller
KTB, GÜNAH
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11449, T000250
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ مُحَمَّدُ بْنُ الْعَلاَءِ حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ حُبَابٍ حَدَّثَنِى مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ حَدَّثَنَا الزُّهْرِىُّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا أَمَّنَ الإِمَامُ فَأَمِّنُوا فَإِنَّهُ مَنْ وَافَقَ تَأْمِينُهُ تَأْمِينَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ أَبِى هُرَيْرَةَ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ, ona Zeyd b. Hubâb, ona Mâlik b. Enes, ona ez-Zührî, ona Said b. Müseyyeb ve Ebu Seleme b. Abdurrahman, onlara da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
İmam ''âmîn'' dediğinde sizler de ''âmîn'' deyin. Zira ''âmîn'' demesi meleklerin ''âmîn'' demesine rastgelen kimsenin geçmiş günahları bağışlanır.
Ebu İsa şöyle demitir: Ebu Hureyre hadisi, hasen-sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 71, 2/30
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Huseyin Zeyd b. Hubab et-Temimi (Zeyd b. Hubab b. Reyyan)
6. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
Amel, günahlara kefaret olan ameller
Dua, duaya amin demek
KTB, GÜNAH
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, imama uymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273308, M000904-2
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ وَقُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ وَأَبُو كَامِلٍ الْجَحْدَرِىُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الْمَلِكِ الأُمَوِىُّ - وَاللَّفْظُ لأَبِى كَامِلٍ - قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ يُونُسَ بْنِ جُبَيْرٍ عَنْ حِطَّانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ الرَّقَاشِىِّ قَالَ صَلَّيْتُ مَعَ أَبِى مُوسَى الأَشْعَرِىِّ صَلاَةً فَلَمَّا كَانَ عِنْدَ الْقَعْدَةِ قَالَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ أُقِرَّتِ الصَّلاَةُ بِالْبِرِّ وَالزَّكَاةِ - قَالَ - فَلَمَّا قَضَى أَبُو مُوسَى الصَّلاَةَ وَسَلَّمَ انْصَرَفَ فَقَالَ أَيُّكُمُ الْقَائِلُ كَلِمَةَ كَذَا وَكَذَا قَالَ فَأَرَمَّ الْقَوْمُ ثُمَّ قَالَ أَيُّكُمُ الْقَائِلُ كَلِمَةَ كَذَا وَكَذَا فَأَرَمَّ الْقَوْمُ فَقَالَ لَعَلَّكَ يَا حِطَّانُ قُلْتَهَا قَالَ مَا قُلْتُهَا وَلَقَدْ رَهِبْتُ أَنْ تَبْكَعَنِى بِهَا . فَقَالَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ أَنَا قُلْتُهَا وَلَمْ أُرِدْ بِهَا إِلاَّ الْخَيْرَ . فَقَالَ أَبُو مُوسَى أَمَا تَعْلَمُونَ كَيْفَ تَقُولُونَ فِى صَلاَتِكُمْ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَطَبَنَا فَبَيَّنَ لَنَا سُنَّتَنَا وَعَلَّمَنَا صَلاَتَنَا فَقَالَ « إِذَا صَلَّيْتُمْ فَأَقِيمُوا صُفُوفَكُمْ ثُمَّ لْيَؤُمَّكُمْ أَحَدُكُمْ فَإِذَا كَبَّرَ فَكَبِّرُوا وَإِذَا قَالَ غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ فَقُولُوا آمِينَ . يُجِبْكُمُ اللَّهُ فَإِذَا كَبَّرَ وَرَكَعَ فَكَبِّرُوا وَارْكَعُوا فَإِنَّ الإِمَامَ يَرْكَعُ قَبْلَكُمْ وَيَرْفَعُ قَبْلَكُمْ » . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « فَتِلْكَ بِتِلْكَ وَإِذَا قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . فَقُولُوا اللَّهُمَّ رَبَّنَا لَكَ الْحَمْدُ . يَسْمَعُ اللَّهُ لَكُمْ فَإِنَّ اللَّهَ تَبَارَكَ وَتَعَالَى قَالَ عَلَى لِسَانِ نَبِيِّهِ صلى الله عليه وسلم سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . وَإِذَا كَبَّرَ وَسَجَدَ فَكَبِّرُوا وَاسْجُدُوا فَإِنَّ الإِمَامَ يَسْجُدُ قَبْلَكُمْ وَيَرْفَعُ قَبْلَكُمْ » . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « فَتِلْكَ بِتِلْكَ . وَإِذَا كَانَ عِنْدَ الْقَعْدَةِ فَلْيَكُنْ مِنْ أَوَّلِ قَوْلِ أَحَدِكُمُ التَّحِيَّاتُ الطَّيِّبَاتُ الصَّلَوَاتُ لِلَّهِ السَّلاَمُ عَلَيْكَ أَيُّهَا النَّبِىُّ وَرَحْمَةُ اللَّهِ وَبَرَكَاتُهُ السَّلاَمُ عَلَيْنَا وَعَلَى عِبَادِ اللَّهِ الصَّالِحِينَ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ » .
Tercemesi:
Bize Said b. Mansur, Kuteybe b. Said, Ebu Kamil el-Cahderî ve Abdülmelik el-Emevî, (lafız Ebu Kamil el-Cahderî'ye aittir.) zikredilen dört kişiye Ebu Avane (Vazzah b. Abdullah), ona Katade, ona Yunus b. Cübeyr, ona da Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî şöyle nakletmiştir: Ebu Musa el-Eşarî ile birlikte namaz kıldım. Namazdaki oturuşta iken (cemaatteki) topluluktan bir adam; namaz, sadaka ve zekatla birlikte sabit oldu, dedi. Ebu Musa namazı bitirince selam verip namazdan çıktı ve şu kelimeleri söyleyen hanginizdi? dedi. Cemaat susup cevap vermedi. Ebu Musa, Şu kelimeleri söyleyen hanginizdi? diye tekrarladı. Cemaat yine susunca, Ey Hıttân! muhtemelen sen söyledin dedi. (Hıttan) Ben söylemedim, ama beni azarlarsın diye de korktum, dedi. Bu sırada cemaatten bir adam kalkıp, o kelimeleri ben söyledim fakat bu kelimelerle hayırdan başka bir şey kastetmedim, dedi. Bunun üzerine Ebu Musa, size namazda neler söylemeniz gerektiğini öğreteyim mi? Hz. Peygamber (sav), bize bir hutbe verdi ve (sünneti) bize takip etmemiz gereken yolu açıklayıp namazımızı (nasıl kılacağımızı) öğretti. Hz. Peygamber şöyle dedi: "Namaz kıldığınızda saflarınızı düzeltin, sonra içinizden biriniz imam olsun. İmam tekbir aldığından siz de tekbir alın. İmam 'gayri'l-mağdûbi aleyhim ve-le'd-dâllîn' (gazaba uğrayanların ve sapıtanların (yoluna) değil) dediğinde âmin deyin ki Allah (duanıza) icabet etsin. İmam tekbir alıp rükuya gittiğinde siz de tekbir alıp rükuya gidin. Zira İmam sizden önce ruküya gider, sizden önce rükudan doğrulur. Hz. Peygamber (sav) şöyle devam etti. Bu böyledir. İmam semiallahu limen hamideh (Allah hamdeden kulunu işitti) dediği zaman siz de Allahümme rabbena leke'l-hamd (Ey! Allahım Rabbimiz hamd senin içindir) deyiniz. Allah sizi işitir. Zira Allah tebareke ve teala Peygamber'i dilinde "Allah hamdeden kulunu işitmiştir" buyurmuştur. İmam tekbir alıp secde ettiğinde siz de tekbir alıp secde edin. Zira imam sizden önce secde eder ve secdeden doğrulur. Hz. Peygamber (sav) devam ederek bu da böyledir buyurdu ve namazdaki oturuşa gelince ilk söyleyeceğiniz şu sözler olsun: "et-Tahiyyatü et-tayyibatü es-salavâtü li'llâhi es-selâmü aleyke eyyühe'n-nebiyyü ve rahmetullahi ve berakâtühü es-selâmü aleyna ve alâ ibâdillâhi's-sâlihîn eşhedü en-lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh." (Selam, iyilikler ve övgüler Allah'a mahsustur. Sana selam olsun Allah'ın rahmeti ve bereketleri senin üzerine olsun Ey Nebî! Bize ve Allah'ın sâlih kullarına da selam olsun. Şehadet ederim ki, Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur. Yine şehadet ederim ki Muhammed Allah'ın kulu ve Rasulü'dür.)
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salât 904, /171
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Hıttan b. Abdullah er-Rakkâşî (Hıttan b. Abdullah)
3. Ebu Gallab Yunus b. Cübeyr el-Bahilî (Yunus b. Cübeyr)
4. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
5. Ebu Avane Vazzah b. Abdullah el-Yeşkurî (Vazzah b. Abdullah)
6. Ebu Kamil Fudayl b. Hüseyin el-Cahderî (Fudayl b. Hüseyin b. Talha)
Konular:
Dua, duaya amin demek
KTB, DUA
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, âmin demenin fazileti
Namaz, cemaatle
Namaz, imama uyanın kıraati
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, kıraat
Namaz, Namazda disiplin
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
Namaz, namazda konuşmak
Namaz, saf tutma ve düzeni
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Namaz, tekbir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
39971, DM001283
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أنبأنا سُفْيَانُ بْنُ سَعِيدٍ عَنْ سَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ عَنْ حُجْرِ بْنِ الْعَنْبَسِ عَنْ وَائِلِ بْنِ حُجْرٍ قَالَ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- إِذَا قَرَأَ {وَلاَ الضَّالِّينَ} قَالَ :« آمِينَ ». وَيَرْفَعُ بِهَا صَوْتَهُ أَخْبَرَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى عَنْ مَعْمَرٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ أَبِى بَكْرِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ وَعَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ : أَنَّهُمَا صَلَّيَا خَلْفَ أَبِى هُرَيْرَةَ فَلَمَّا رَكَعَ كَبَّرَ ، فَلَمَّا رَفَعَ رَأْسَهُ قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ ، ثُمَّ قَالَ : رَبَّنَا وَلَكَ الْحَمْدُ. ثُمَّ سَجَدَ وَكَبَّرَ ثُمَّ رَفَعَ رَأْسَهُ وَكَبَّرَ ، ثُمَّ كَبَّرَ حِينَ قَامَ مِنَ الرَّكْعَتَيْنِ ثُمَّ قَالَ : وَالَّذِى نَفْسِى بِيَدِهِ إِنِّى لأَقْرَبُكُمْ شَبَهاً بِرَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- مَا زَالَ هَذِهِ صَلاَتُهُ حَتَّى فَارَقَ الدُّنْيَا.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan b. Said, ona Seleme b. Kuheyl, ona Hicr b. el-Anbes, ona da Vâil b. Hucr’un şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) “Veleddâllîn: ve yolunu sapıtanlarınkine değil” buyruğunu okudu mu “âmin” der ve “âmin” derken de sesini yükseltirdi.
Bize Nasr b. Ali, ona Abdül‘alâ, ona Ma‘mer, ona ez-Zührî, ona da Ebu Bekr b. Abdurrahman ve Ebu Seleme’nin rivayet ettiklerine göre, her ikisi Ebu Hureyre’nin arkasında namaz kıldı, Ebu Hureyre rükûa varınca Allahu Ekber dedi, başını kaldırdığında semiallahu limen hamideh dedikten sonra: Rabbenâ ve leke’l hamd deyip, sonra tekbir getirerek secdeye vardı, sonra da yine tekbir getirerek secdeden başını kaldırdı. İkinci rekâtın sonunda kalkınca da tekbir aldı, (namazını bitirdikten) sonra da şöyle dedi: Nefsim elinde olana yemin ederim ki, aranızda namazı Rasulullah’a (sav) en çok benzeyeniniz benim, o, dünyadan ayrılıncaya kadar, onun namaz kılışı hep böyle idi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 39, 2/794
Senetler:
1. Ebu Hüneyde Vail b. Hucr el-Hadrami (Vail b. Hucr b. Sa'd b. Mesruk b. Vail)
2. Ebu Anbes Hucr b. Anbes el-Hadramî (Hucr b. Anbes)
3. Seleme b. Küheyl el-Hadramî (Seleme b. Küheyl b. Husayn)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, âmin demenin fazileti
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَنَّهُمَا أَخْبَرَاهُ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا أَمَّنَ الإِمَامُ فَأَمِّنُوا فَإِنَّهُ مَنْ وَافَقَ تَأْمِينُهُ تَأْمِينَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ » . قَالَ ابْنُ شِهَابٍ وَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ آمِينَ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273289, MU000194-2
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَنَّهُمَا أَخْبَرَاهُ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا أَمَّنَ الإِمَامُ فَأَمِّنُوا فَإِنَّهُ مَنْ وَافَقَ تَأْمِينُهُ تَأْمِينَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ » . قَالَ ابْنُ شِهَابٍ وَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ آمِينَ .
Tercemesi:
Bize Yahya (b. Yahya), ona Malik (b. Enes), ona İbn Şihab (ez-Zührî), ona Said (b. Müseyyeb) ve Ebu Seleme, o ikisine de Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir. İmam, âmin dediğinde siz de âmin deyiniz. Kimin âmin demesi meleklerin âmin demesine denk düşerse işlemiş olduğu günahları affedilir.
İbn Şihâb, Hz Peygamber'in de (imam olduğu halde) âmin dediğini nakletmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Salât 194, 1/29
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Said b. Müseyyeb el-Kuraşî (Said b. Müseyyeb b. Hazn b. Ebu Vehb)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
Konular:
Amel, günahlara kefaret olan ameller
Dua, duaya amin demek
KTB, DUA
KTB, GÜNAH
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, âmin demenin fazileti
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى قَالَ قَرَأْتُ عَلَى مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَنَّهُمَا أَخْبَرَاهُ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا أَمَّنَ الإِمَامُ فَأَمِّنُوا فَإِنَّهُ مَنْ وَافَقَ تَأْمِينُهُ تَأْمِينَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ » . قَالَ ابْنُ شِهَابٍ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « آمِينَ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273307, M000915-2
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى قَالَ قَرَأْتُ عَلَى مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَنَّهُمَا أَخْبَرَاهُ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا أَمَّنَ الإِمَامُ فَأَمِّنُوا فَإِنَّهُ مَنْ وَافَقَ تَأْمِينُهُ تَأْمِينَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ » . قَالَ ابْنُ شِهَابٍ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « آمِينَ » .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya, ona Malik (b. Enes), ona İbn Şihab (ez-Zührî), ona Said b. Müseyyeb ve Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir. İmam, âmin dediğinde siz de âmin deyiniz. Kimin âmin demesi meleklerin âmin demesine denk düşerse işlemiş olduğu günahları affedilir.
İbn Şihab, Hz. Peygamber'in (de) âmin dediğini nakletmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salât 915, /173
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Said b. Müseyyeb el-Kuraşî (Said b. Müseyyeb b. Hazn b. Ebu Vehb)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Yahya en-Neysâbûrî (Yahya b. Yahya b. Bekir b. Abdurrahman)
Konular:
Amel, günahlara kefaret olan ameller
Dua, duaya amin demek
KTB, DUA
KTB, GÜNAH
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, günahların affına vesile olması
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
276159, İM000851-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَهِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ قَالاَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا أَمَّنَ الْقَارِئُ فَأَمِّنُوا فَإِنَّ الْمَلاَئِكَةَ تُؤَمِّنُ فَمَنْ وَافَقَ تَأْمِينُهُ تَأْمِينَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Hişam b. Ammâr, onlara Süfyan b. Uyeyne, ona ez-Zührî, ona Said b. el-Müseyyeb, ona Ebu Hureyre’nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Kur’ân okuyan (imam) âmin dediği zaman siz de âmin deyiniz. Çünkü melekler de âmin der. Kimin âmin demesi meleklerin âmin demesine denk gelirse onun geçmiş günahları(nın bir kısmı) bağışlanır.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, İkâmetu's-salât ve's-sünnetü fîhâ 14, /143
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Said b. Müseyyeb el-Kuraşî (Said b. Müseyyeb b. Hazn b. Ebu Vehb)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Hişam b. Ammar es-Sülemî (Hişam b. Ammar es-Sülemî)
Konular:
Amel, günahlara kefaret olan ameller
KTB, GÜNAH
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
280743, T000250-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ مُحَمَّدُ بْنُ الْعَلاَءِ حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ حُبَابٍ حَدَّثَنِى مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ حَدَّثَنَا الزُّهْرِىُّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا أَمَّنَ الإِمَامُ فَأَمِّنُوا فَإِنَّهُ مَنْ وَافَقَ تَأْمِينُهُ تَأْمِينَ الْمَلاَئِكَةِ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ أَبِى هُرَيْرَةَ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ, ona Zeyd b. Hubâb, ona Mâlik b. Enes, ona ez-Zührî, ona Said b. Müseyyeb ve Ebu Seleme b. Abdurrahman, onlara da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
İmam ''âmîn'' dediğinde sizler de ''âmîn'' deyin. Zira ''âmîn'' demesi meleklerin ''âmîn'' demesine rastgelen kimsenin geçmiş günahları bağışlanır.
Ebu İsa şöyle demitir: Ebu Hureyre hadisi, hasen-sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 71, 2/30
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Said b. Müseyyeb el-Kuraşî (Said b. Müseyyeb b. Hazn b. Ebu Vehb)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Huseyin Zeyd b. Hubab et-Temimi (Zeyd b. Hubab b. Reyyan)
6. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
Amel, günahlara kefaret olan ameller
KTB, GÜNAH
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, imama uymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282383, DM001283-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أنبأنا سُفْيَانُ بْنُ سَعِيدٍ عَنْ سَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ عَنْ حُجْرِ بْنِ الْعَنْبَسِ عَنْ وَائِلِ بْنِ حُجْرٍ قَالَ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- إِذَا قَرَأَ {وَلاَ الضَّالِّينَ} قَالَ :« آمِينَ ». وَيَرْفَعُ بِهَا صَوْتَهُ أَخْبَرَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى عَنْ مَعْمَرٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ أَبِى بَكْرِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ وَعَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ : أَنَّهُمَا صَلَّيَا خَلْفَ أَبِى هُرَيْرَةَ فَلَمَّا رَكَعَ كَبَّرَ ، فَلَمَّا رَفَعَ رَأْسَهُ قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ ، ثُمَّ قَالَ : رَبَّنَا وَلَكَ الْحَمْدُ. ثُمَّ سَجَدَ وَكَبَّرَ ثُمَّ رَفَعَ رَأْسَهُ وَكَبَّرَ ، ثُمَّ كَبَّرَ حِينَ قَامَ مِنَ الرَّكْعَتَيْنِ ثُمَّ قَالَ : وَالَّذِى نَفْسِى بِيَدِهِ إِنِّى لأَقْرَبُكُمْ شَبَهاً بِرَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- مَا زَالَ هَذِهِ صَلاَتُهُ حَتَّى فَارَقَ الدُّنْيَا.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan b. Said, ona Seleme b. Kuheyl, ona Hicr b. el-Anbes, ona da Vâil b. Hucr’un şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) “Veleddâllîn: ve yolunu sapıtanlarınkine değil” buyruğunu okudu mu “âmin” der ve “âmin” derken de sesini yükseltirdi.
Bize Nasr b. Ali, ona Abdül‘alâ, ona Ma‘mer, ona ez-Zührî, ona da Ebu Bekr b. Abdurrahman ve Ebu Seleme’nin rivayet ettiklerine göre, her ikisi Ebu Hureyre’nin arkasında namaz kıldı, Ebu Hureyre rükûa varınca Allahu Ekber dedi, başını kaldırdığında semiallahu limen hamideh dedikten sonra: Rabbenâ ve leke’l hamd deyip, sonra tekbir getirerek secdeye vardı, sonra da yine tekbir getirerek secdeden başını kaldırdı. İkinci rekâtın sonunda kalkınca da tekbir aldı, (namazını bitirdikten) sonra da şöyle dedi: Nefsim elinde olana yemin ederim ki, aranızda namazı Rasulullah’a (sav) en çok benzeyeniniz benim, o, dünyadan ayrılıncaya kadar, onun namaz kılışı hep böyle idi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 39, 2/794
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. Ebu Muhammed Abdula'lâ b. Abdula'lâ el-Kuraşi (Abdula'lâ b. Abdula'lâ b. Muhammed)
6. Sağîr Ebu Amr Nasr b. Ali el-Ezdî (Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Sahban b. Übey)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, âmin demenin fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282384, DM001283-3
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أنبأنا سُفْيَانُ بْنُ سَعِيدٍ عَنْ سَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ عَنْ حُجْرِ بْنِ الْعَنْبَسِ عَنْ وَائِلِ بْنِ حُجْرٍ قَالَ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- إِذَا قَرَأَ {وَلاَ الضَّالِّينَ} قَالَ :« آمِينَ ». وَيَرْفَعُ بِهَا صَوْتَهُ أَخْبَرَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى عَنْ مَعْمَرٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ أَبِى بَكْرِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ وَعَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ : أَنَّهُمَا صَلَّيَا خَلْفَ أَبِى هُرَيْرَةَ فَلَمَّا رَكَعَ كَبَّرَ ، فَلَمَّا رَفَعَ رَأْسَهُ قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ ، ثُمَّ قَالَ : رَبَّنَا وَلَكَ الْحَمْدُ. ثُمَّ سَجَدَ وَكَبَّرَ ثُمَّ رَفَعَ رَأْسَهُ وَكَبَّرَ ، ثُمَّ كَبَّرَ حِينَ قَامَ مِنَ الرَّكْعَتَيْنِ ثُمَّ قَالَ : وَالَّذِى نَفْسِى بِيَدِهِ إِنِّى لأَقْرَبُكُمْ شَبَهاً بِرَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- مَا زَالَ هَذِهِ صَلاَتُهُ حَتَّى فَارَقَ الدُّنْيَا.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan b. Said, ona Seleme b. Kuheyl, ona Hicr b. el-Anbes, ona da Vâil b. Hucr’un şöyle dediğini rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) “Veleddâllîn: ve yolunu sapıtanlarınkine değil” buyruğunu okudu mu “âmin” der ve “âmin” derken de sesini yükseltirdi.
Bize Nasr b. Ali, ona Abdül‘alâ, ona Ma‘mer, ona ez-Zührî, ona da Ebu Bekr b. Abdurrahman ve Ebu Seleme’nin rivayet ettiklerine göre, her ikisi Ebu Hureyre’nin arkasında namaz kıldı, Ebu Hureyre rükûa varınca Allahu Ekber dedi, başını kaldırdığında semiallahu limen hamideh dedikten sonra: Rabbenâ ve leke’l hamd deyip, sonra tekbir getirerek secdeye vardı, sonra da yine tekbir getirerek secdeden başını kaldırdı. İkinci rekâtın sonunda kalkınca da tekbir aldı, (namazını bitirdikten) sonra da şöyle dedi: Nefsim elinde olana yemin ederim ki, aranızda namazı Rasulullah’a (sav) en çok benzeyeniniz benim, o, dünyadan ayrılıncaya kadar, onun namaz kılışı hep böyle idi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Salât 39, 2/794
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Bekir b. Abdurrahman el-Mahzumi (Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Haris b. Hişam)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. Ebu Muhammed Abdula'lâ b. Abdula'lâ el-Kuraşi (Abdula'lâ b. Abdula'lâ b. Muhammed)
6. Sağîr Ebu Amr Nasr b. Ali el-Ezdî (Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Sahban b. Übey)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, âmin demenin fazileti