أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عن الزهري عن ابن المسيب عن أبي هريرة قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : كل مولود يولد على الفطرة ، فأبواه يهودانه ، أو ينصرانه ، أو يمجسانه ، كما تنتج البهيمة ، هل تحسون فيها من جدعاء ، قال : ثم يقول أبو هريرة : واقرأوا إن شئتم (فطرت الله التي فطر الناس عليها)، قال معمر :فقلت للزهري : كيف تحدث بهذا وأنت على غيره ؟ قال : نحدث بما سمعنا.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
88277, MA020087
Hadis:
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عن الزهري عن ابن المسيب عن أبي هريرة قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : كل مولود يولد على الفطرة ، فأبواه يهودانه ، أو ينصرانه ، أو يمجسانه ، كما تنتج البهيمة ، هل تحسون فيها من جدعاء ، قال : ثم يقول أبو هريرة : واقرأوا إن شئتم (فطرت الله التي فطر الناس عليها)، قال معمر :فقلت للزهري : كيف تحدث بهذا وأنت على غيره ؟ قال : نحدث بما سمعنا.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Câmi' 20087, 11/119
Senetler:
()
Konular:
İman, Esasları, Kaza ve Kader
KTB, İMAN
KTB, YARATILIŞ
Kur'an, Ayet Yorumu
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281264, M006759-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَأَبُو كُرَيْبٍ قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ ح وَحَدَّثَنَا ابْنُ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا أَبِى كِلاَهُمَا عَنِ الأَعْمَشِ بِهَذَا الإِسْنَادِ [عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ] قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَا مِنْ مَوْلُودٍ إِلاَّ يُلِدَ عَلَى الْفِطْرَةِ فَأَبَوَاهُ يُهَوِّدَانِهِ وَيُنَصِّرَانِهِ وَيُشَرِّكَانِهِ » . فَقَالَ رَجُلٌ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَرَأَيْتَ لَوْ مَاتَ قَبْلَ ذَلِكَ قَالَ « اللَّهُ أَعْلَمُ بِمَا كَانُوا عَامِلِينَ »] . فِى حَدِيثِ ابْنِ نُمَيْرٍ « مَا مِنْ مَوْلُودٍ يُولَدُ إِلاَّ وَهُوَ عَلَى الْمِلَّةِ » . وَفِى رِوَايَةِ أَبِى بَكْرٍ عَنْ أَبِى مُعَاوِيَةَ « إِلاَّ عَلَى هَذِهِ الْمِلَّةِ حَتَّى يُبَيِّنَ عَنْهُ لِسَانُهُ » . وَفِى رِوَايَةِ أَبِى كُرَيْبٍ عَنْ أَبِى مُعَاوِيَةَ « لَيْسَ مِنْ مَوْلُودٍ يُولَدُ إِلاَّ عَلَى هَذِهِ الْفِطْرَةِ حَتَّى يُعَبِّرَ عَنْهُ لِسَانُهُ » .
Tercemesi:
Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe ile Ebû Küreyb rivayet ettiler. {Dediler ki) : Bize Ebû Muâviye rivayet etti. H.Bize İbnü Nümeyr de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize babam rivayet etti.Her iki râvi A'meş'den bu isnadla rivayet etmişlerdir. İbnü Nümeyr'in hadîsinde :«Hiç bir doğan çocuk yoktur kİ, milleti üzere doğmuş olmasın.» Ebû Bekr'in, Ebû Muâviye'den rivayetinde : «Bu millet üzere doğmuş olmasın. Tâ dili sÖyleyinceye kadar.» Ebû Küreyb'in Ebû Muâviye'den rivayetinde ise : «Doğan hiç bir çocuk yoktur ki, şu fıtrat üzere olmasın. 'Tâ dili söyleyinceye kadar.» cümleleri vardır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Kader 6759, /1096
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
Aile, Fertleri ve Sorumlulukları
İman, Esasları, Kaza ve Kader
KTB, KADER
KTB, YARATILIŞ
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281265, M006759-3
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَأَبُو كُرَيْبٍ قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ ح وَحَدَّثَنَا ابْنُ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا أَبِى كِلاَهُمَا عَنِ الأَعْمَشِ بِهَذَا الإِسْنَادِ [عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ] قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَا مِنْ مَوْلُودٍ إِلاَّ يُلِدَ عَلَى الْفِطْرَةِ فَأَبَوَاهُ يُهَوِّدَانِهِ وَيُنَصِّرَانِهِ وَيُشَرِّكَانِهِ » . فَقَالَ رَجُلٌ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَرَأَيْتَ لَوْ مَاتَ قَبْلَ ذَلِكَ قَالَ « اللَّهُ أَعْلَمُ بِمَا كَانُوا عَامِلِينَ »] . فِى حَدِيثِ ابْنِ نُمَيْرٍ « مَا مِنْ مَوْلُودٍ يُولَدُ إِلاَّ وَهُوَ عَلَى الْمِلَّةِ » . وَفِى رِوَايَةِ أَبِى بَكْرٍ عَنْ أَبِى مُعَاوِيَةَ « إِلاَّ عَلَى هَذِهِ الْمِلَّةِ حَتَّى يُبَيِّنَ عَنْهُ لِسَانُهُ » . وَفِى رِوَايَةِ أَبِى كُرَيْبٍ عَنْ أَبِى مُعَاوِيَةَ « لَيْسَ مِنْ مَوْلُودٍ يُولَدُ إِلاَّ عَلَى هَذِهِ الْفِطْرَةِ حَتَّى يُعَبِّرَ عَنْهُ لِسَانُهُ » .
Tercemesi:
Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe ile Ebû Küreyb rivayet ettiler. {Dediler ki) : Bize Ebû Muâviye rivayet etti. H.Bize İbnü Nümeyr de rivayet etti. (Dedi ki) : Bize babam rivayet etti.Her iki râvi A'meş'den bu isnadla rivayet etmişlerdir. İbnü Nümeyr'in hadîsinde :«Hiç bir doğan çocuk yoktur kİ, milleti üzere doğmuş olmasın.» Ebû Bekr'in, Ebû Muâviye'den rivayetinde : «Bu millet üzere doğmuş olmasın. Tâ dili sÖyleyinceye kadar.» Ebû Küreyb'in Ebû Muâviye'den rivayetinde ise : «Doğan hiç bir çocuk yoktur ki, şu fıtrat üzere olmasın. 'Tâ dili söyleyinceye kadar.» cümleleri vardır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Kader 6759, /1096
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Hişam Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî (Abdullah b. Nümeyr b. Abdullah b. Ebu Hayye)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
Aile, Fertleri ve Sorumlulukları
İman, Esasları, Kaza ve Kader
KTB, KADER
KTB, YARATILIŞ
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak
Yaratma, Yaratılış
Bana Ebu Ğassân (Malik b. Abdulvahid) el-Mismeî', Muhammed b. Müsennâ ve Muhammed b. Beşşâr B. Osman -Bu hadisin metninin lafzı Ebu Ğassân'a ve İbn Müsennâya aittir.-, onlara Muaz b. Hişam, ona babası (Hişam b. Ebu Abdullah), ona Katade (b. Diame), ona Mutarrif b. Abdullah b. Şihhîr, ona da İyaz b. Himar el-Mücâşi'î, Rasulullah'ın (sav) bir gün hutbesinde şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Dikkatinizi çekerim, Rabbim, bana bugün öğrettiği şeylerden sizin bilmediklerinizi size öğretmemi emrederek (şöyle buyurdu): Bir kula verdiğim her mal helaldir. Ben kullarımın hepsini Hanif (Müslüman) olarak yarattım ama şeytanlar gelerek onları dinlerinden saptırıp batıla yönelttiler. Benim kendilerine helal kıldıklarımı, onlara haram ettiler ve hakkında delil indirmediğim bir şeyi, bana ortak koşmalarını emrettiler.
Şüphesiz ki, Allah yer halkına baktı ve ehl-i kitabtan bir takımı hariç, Arabından, Acemine tüm insanlara kızgınlık duyarak "Ben hem seni hem de seninle başkalarını imtihan edeyim diye seni gönderdim. Sana (sahifelere yazılı olan yıkanıp silinse de kalplerdekini) suyun (silip) yıkamayacağı bir kitap indirdim. Onu uykuda da uyanıkken de okursun." buyurdu. Gerçekten Allah bana Kureyş'i cayır cayır yakmamı emretti. Ben : Yâ Rabbi! O halde benim başımı yararlar, onu bir ekmek parçasına çevirirler, dedim. "Onlar seni nasıl çıkardılarsa sen de onları çıkar. Onlara savaş aç ki, sana yardım edelim. İnfakta bulun, biz de sana lütuf ve keremde bulunalım! Sen bir ordu gönder. Biz onun beş mislini gönderelim! Sana itaat edenlerle birlikte isyan edenlere karşı savaş" buyurdu. Cennetlikler üç kısımdır:
1-Güçlü ve yetki sahibi olup insanlara adil davranan, onlara iyilikte bulunmak isteyen ve bu isteğinde başarılı kılınan kimse, 2- Akraba ve Müslüman olan herkese karşı yufka yürekli ve merhametli adam ve 3- Aile ve ihtiyaç sahibi olduğu halde iffetli davranarak dilenmeyen kimse.
Cehennemlikler ise beş kısımdır :
1- Hiç bir şey için çabalamadan, size bağımlı bir şekilde, mal mülk, aile edinmeden düşüncesizce yaşayıp giden zayıf karakterli kimseler.
2- Her şeye tamah eden eden ve en ufak fırsatta size ihanet eden hain kimse.
3- Ailen ve malından bir şeye elde etmek için Akşam-sabah seni aldatmaya çalışan adam.
4 (Hz. peygamber (sav) cimriliği yahut yalanı da zikretti ve
5- Bir de kötü huylu küfürbaz kimse , buyurdu.
Ebu Ğassân kendi rivayetinde: 'İnfak et, biz de sana infak edeceğiz...' cümlesine yer vermemiştir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282705, M007207-3
Hadis:
حَدَّثَنِى أَبُو غَسَّانَ الْمِسْمَعِىُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَمُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارِ بْنِ عُثْمَانَ - وَاللَّفْظُ لأَبِى غَسَّانَ وَابْنِ الْمُثَنَّى - قَالاَ حَدَّثَنَا مُعَاذُ بْنُ هِشَامٍ حَدَّثَنِى أَبِى عَنْ قَتَادَةَ عَنْ مُطَرِّفِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الشِّخِّيرِ عَنْ عِيَاضِ بْنِ حِمَارٍ الْمُجَاشِعِىِّ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ ذَاتَ يَوْمٍ فِى خُطْبَتِهِ « أَلاَ إِنَّ رَبِّى أَمَرَنِى أَنْ أُعَلِّمَكُمْ مَا جَهِلْتُمْ مِمَّا عَلَّمَنِى يَوْمِى هَذَا كُلُّ مَالٍ نَحَلْتُهُ عَبْدًا حَلاَلٌ وَإِنِّى خَلَقْتُ عِبَادِى حُنَفَاءَ كُلَّهُمْ وَإِنَّهُمْ أَتَتْهُمُ الشَّيَاطِينُ فَاجْتَالَتْهُمْ عَنْ دِينِهِمْ وَحَرَّمَتْ عَلَيْهِمْ مَا أَحْلَلْتُ لَهُمْ وَأَمَرَتْهُمْ أَنْ يُشْرِكُوا بِى مَا لَمْ أُنْزِلْ بِهِ سُلْطَانًا وَإِنَّ اللَّهَ نَظَرَ إِلَى أَهْلِ الأَرْضِ فَمَقَتَهُمْ عَرَبَهُمْ وَعَجَمَهُمْ إِلاَّ بَقَايَا مِنْ أَهْلِ الْكِتَابِ وَقَالَ إِنَّمَا بَعَثْتُكَ لأَبْتَلِيَكَ وَأَبْتَلِىَ بِكَ وَأَنْزَلْتُ عَلَيْكَ كِتَابًا لاَ يَغْسِلُهُ الْمَاءُ تَقْرَؤُهُ نَائِمًا وَيَقْظَانَ وَإِنَّ اللَّهَ أَمَرَنِى أَنْ أُحَرِّقَ قُرَيْشًا فَقُلْتُ رَبِّ إِذًا يَثْلَغُوا رَأْسِى فَيَدَعُوهُ خُبْزَةً قَالَ اسْتَخْرِجْهُمْ كَمَا اسْتَخْرَجُوكَ وَاغْزُهُمْ نُغْزِكَ وَأَنْفِقْ فَسَنُنْفِقَ عَلَيْكَ وَابْعَثْ جَيْشًا نَبْعَثْ خَمْسَةً مِثْلَهُ وَقَاتِلْ بِمَنْ أَطَاعَكَ مَنْ عَصَاكَ . قَالَ وَأَهْلُ الْجَنَّةِ ثَلاَثَةٌ ذُو سُلْطَانٍ مُقْسِطٌ مُتَصَدِّقٌ مُوَفَّقٌ وَرَجُلٌ رَحِيمٌ رَقِيقُ الْقَلْبِ لِكُلِّ ذِى قُرْبَى وَمُسْلِمٍ وَعَفِيفٌ مُتَعَفِّفٌ ذُو عِيَالٍ - قَالَ - وَأَهْلُ النَّارِ خَمْسَةٌ الضَّعِيفُ الَّذِى لاَ زَبْرَ لَهُ الَّذِينَ هُمْ فِيكُمْ تَبَعًا لاَ يَتْبَعُونَ أَهْلاً وَلاَ مَالاً وَالْخَائِنُ الَّذِى لاَ يَخْفَى لَهُ طَمَعٌ وَإِنْ دَقَّ إِلاَّ خَانَهُ وَرَجُلٌ لاَ يُصْبِحُ وَلاَ يُمْسِى إِلاَّ وَهُوَ يُخَادِعُكَ عَنْ أَهْلِكَ وَمَالِكَ » . وَذَكَرَ الْبُخْلَ أَوِ الْكَذِبَ « وَالشِّنْظِيرُ الْفَحَّاشُ » . وَلَمْ يَذْكُرْ أَبُو غَسَّانَ فِى حَدِيثِهِ « وَأَنْفِقْ فَسَنُنْفِقَ عَلَيْكَ » .
Tercemesi:
Bana Ebu Ğassân (Malik b. Abdulvahid) el-Mismeî', Muhammed b. Müsennâ ve Muhammed b. Beşşâr B. Osman -Bu hadisin metninin lafzı Ebu Ğassân'a ve İbn Müsennâya aittir.-, onlara Muaz b. Hişam, ona babası (Hişam b. Ebu Abdullah), ona Katade (b. Diame), ona Mutarrif b. Abdullah b. Şihhîr, ona da İyaz b. Himar el-Mücâşi'î, Rasulullah'ın (sav) bir gün hutbesinde şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Dikkatinizi çekerim, Rabbim, bana bugün öğrettiği şeylerden sizin bilmediklerinizi size öğretmemi emrederek (şöyle buyurdu): Bir kula verdiğim her mal helaldir. Ben kullarımın hepsini Hanif (Müslüman) olarak yarattım ama şeytanlar gelerek onları dinlerinden saptırıp batıla yönelttiler. Benim kendilerine helal kıldıklarımı, onlara haram ettiler ve hakkında delil indirmediğim bir şeyi, bana ortak koşmalarını emrettiler.
Şüphesiz ki, Allah yer halkına baktı ve ehl-i kitabtan bir takımı hariç, Arabından, Acemine tüm insanlara kızgınlık duyarak "Ben hem seni hem de seninle başkalarını imtihan edeyim diye seni gönderdim. Sana (sahifelere yazılı olan yıkanıp silinse de kalplerdekini) suyun (silip) yıkamayacağı bir kitap indirdim. Onu uykuda da uyanıkken de okursun." buyurdu. Gerçekten Allah bana Kureyş'i cayır cayır yakmamı emretti. Ben : Yâ Rabbi! O halde benim başımı yararlar, onu bir ekmek parçasına çevirirler, dedim. "Onlar seni nasıl çıkardılarsa sen de onları çıkar. Onlara savaş aç ki, sana yardım edelim. İnfakta bulun, biz de sana lütuf ve keremde bulunalım! Sen bir ordu gönder. Biz onun beş mislini gönderelim! Sana itaat edenlerle birlikte isyan edenlere karşı savaş" buyurdu. Cennetlikler üç kısımdır:
1-Güçlü ve yetki sahibi olup insanlara adil davranan, onlara iyilikte bulunmak isteyen ve bu isteğinde başarılı kılınan kimse, 2- Akraba ve Müslüman olan herkese karşı yufka yürekli ve merhametli adam ve 3- Aile ve ihtiyaç sahibi olduğu halde iffetli davranarak dilenmeyen kimse.
Cehennemlikler ise beş kısımdır :
1- Hiç bir şey için çabalamadan, size bağımlı bir şekilde, mal mülk, aile edinmeden düşüncesizce yaşayıp giden zayıf karakterli kimseler.
2- Her şeye tamah eden eden ve en ufak fırsatta size ihanet eden hain kimse.
3- Ailen ve malından bir şeye elde etmek için Akşam-sabah seni aldatmaya çalışan adam.
4 (Hz. peygamber (sav) cimriliği yahut yalanı da zikretti ve
5- Bir de kötü huylu küfürbaz kimse , buyurdu.
Ebu Ğassân kendi rivayetinde: 'İnfak et, biz de sana infak edeceğiz...' cümlesine yer vermemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cennet ve sıfatü neîmihâ ve ehlihâ 7207, /1173
Senetler:
1. Iyaz b. Himar el-Mücaşi'i (Iyaz b. Himar b. Ebu Himar)
2. Ebu Abdullah Mutarrif b. Abdullah el-Haraşî (Mutarrif b. Abdullah b. Şıhhir b. Avf b. Ka'b b. Vakdân)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Hişam b. Ebu Abdullah ed-Destevâî (Hişam b. Senber)
5. Ebu Abdullah Muaz b. Hişam ed-Destevâî (Muaz b. Hişam b. Senber)
6. Ebu Ğassan Malik b. Abdulvahid el-Misma'î (Malik b. Abdulvahid)
Konular:
Cehennem, Cehennemlikler
Cehennem, toplanma yeri
Cennet,
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
İnfak, Tasadduk, infak kültürü
KTB, CİHAD
KTB, YARATILIŞ
Şeytan, aldatıcılığı
Teşvik edilenler, İffetli olmak
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak
حَدَّثَنَا يُونُسُ حَدَّثَنَا أَبَانُ عَنْ قَتَادَةَ عَنِ الْحَسَنِ عَنِ الْأَسْوَدِ بْنِ سَرِيعٍ
أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ بَعَثَ سَرِيَّةً يَوْمَ حُنَيْنٍ فَقَاتَلُوا الْمُشْرِكِينَ فَأَفْضَى بِهِمْ الْقَتْلُ إِلَى الذُّرِّيَّةِ فَلَمَّا جَاءُوا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مَا حَمَلَكُمْ عَلَى قَتْلِ الذُّرِّيَّةِ قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّمَا كَانُوا أَوْلَادَ الْمُشْرِكِينَ قَالَ أَوَهَلْ خِيَارُكُمْ إِلَّا أَوْلَادُ الْمُشْرِكِينَ وَالَّذِي نَفْسُ مُحَمَّدٍ بِيَدِهِ مَا مِنْ نَسَمَةٍ تُولَدُ إِلَّا عَلَى الْفِطْرَةِ حَتَّى يُعْرِبَ عَنْهَا لِسَانُهَا
حَدَّثَنَا هشيم عَنِ يُونُسُ عَنِ الْحَسَنِ عَنِ الْأَسْوَدِ بْنِ سَرِيعٍ قَالَ
كان رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يقول لا تقتلوا الذرية في الحرب قالو يا رَسُولُ اللَّهِ أو ليس هم أَوْلَادَ الْمُشْرِكِينَ قال أو ليس خياركم أَوْلَادَ الْمُشْرِكِينَ
Bize Yunus, ona Ebân, ona Katâde, ona Hasan, ona da Esved b. Serî şöyle rivayet etmiştir.
Hz. Peygamber (sav) Hayber günü bir müfreze gönderdi. Onlar müşriklerle savaştı ve savaşta çok ileri giderek çocukları da öldürdü. Hz. Peygamber (sav) "Çocukları öldürmeye sizi sek eden şey nedir?" buyurdu. Onlar "Ey Allah'ın Rasulü (sav) bunlar Müşrik çocuklarıydı." dediler. Hz. Peygamber (sav) "Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi? Muhammed'in canını elinde tutan Allah'a yemin olsun ki her canlı fıtrat üzere doğar ve konuşmaya başlayıncaya kadar (fıtrat üzere devam eder)." buyurdu.
Bize Hüşeym, ona Yunus, ona Hasan, ona da Esved b. Serî'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle derdi:
"Harpte çocukları öldürmeyin." Sahabe "Ey Allah'ın Rasulü! onlar Müşriklerin evladı değil mi?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) de "Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi?" cevabını verdi.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
63811, HM015673
Hadis:
حَدَّثَنَا يُونُسُ حَدَّثَنَا أَبَانُ عَنْ قَتَادَةَ عَنِ الْحَسَنِ عَنِ الْأَسْوَدِ بْنِ سَرِيعٍ
أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ بَعَثَ سَرِيَّةً يَوْمَ حُنَيْنٍ فَقَاتَلُوا الْمُشْرِكِينَ فَأَفْضَى بِهِمْ الْقَتْلُ إِلَى الذُّرِّيَّةِ فَلَمَّا جَاءُوا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مَا حَمَلَكُمْ عَلَى قَتْلِ الذُّرِّيَّةِ قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّمَا كَانُوا أَوْلَادَ الْمُشْرِكِينَ قَالَ أَوَهَلْ خِيَارُكُمْ إِلَّا أَوْلَادُ الْمُشْرِكِينَ وَالَّذِي نَفْسُ مُحَمَّدٍ بِيَدِهِ مَا مِنْ نَسَمَةٍ تُولَدُ إِلَّا عَلَى الْفِطْرَةِ حَتَّى يُعْرِبَ عَنْهَا لِسَانُهَا
حَدَّثَنَا هشيم عَنِ يُونُسُ عَنِ الْحَسَنِ عَنِ الْأَسْوَدِ بْنِ سَرِيعٍ قَالَ
كان رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يقول لا تقتلوا الذرية في الحرب قالو يا رَسُولُ اللَّهِ أو ليس هم أَوْلَادَ الْمُشْرِكِينَ قال أو ليس خياركم أَوْلَادَ الْمُشْرِكِينَ
Tercemesi:
Bize Yunus, ona Ebân, ona Katâde, ona Hasan, ona da Esved b. Serî şöyle rivayet etmiştir.
Hz. Peygamber (sav) Hayber günü bir müfreze gönderdi. Onlar müşriklerle savaştı ve savaşta çok ileri giderek çocukları da öldürdü. Hz. Peygamber (sav) "Çocukları öldürmeye sizi sek eden şey nedir?" buyurdu. Onlar "Ey Allah'ın Rasulü (sav) bunlar Müşrik çocuklarıydı." dediler. Hz. Peygamber (sav) "Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi? Muhammed'in canını elinde tutan Allah'a yemin olsun ki her canlı fıtrat üzere doğar ve konuşmaya başlayıncaya kadar (fıtrat üzere devam eder)." buyurdu.
Bize Hüşeym, ona Yunus, ona Hasan, ona da Esved b. Serî'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle derdi:
"Harpte çocukları öldürmeyin." Sahabe "Ey Allah'ın Rasulü! onlar Müşriklerin evladı değil mi?" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) de "Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi?" cevabını verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Esved b. Seri' 15673, 5/365
Senetler:
()
Konular:
Ahlak, Savaş, savaş ahlakı
Çocuk, günahsız olması
Çocuk, hakları (savaşta)
KTB, YARATILIŞ
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
Siyer, Huneyn gazvesi
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak
Bize İsmail, ona Yunus, ona Hasan, ona da Esved b. Serî şöyle rivayet etmiştir:
Hz. Peygamber'e geldim ve onunla birlikte savaşa katıldım. Sırtımdan vuruldum. İnsanlar o gün savaşta çok ileri gittiler hatta çocukları bile öldürdüler. -bir rivayette الْوِلْدَانَ kelimesi yerine الذُّرِّيَّةَ kelimesini kullanmıştır.- Bu haber Hz. Peygamber'e (sav) ulaşınca şöyle dedi: "Şu insanlara ne oluyor ki, öldürmede çok ileri gittiler, hatta çocukları bile öldürdüler" dedi. Bir adam "Ey Allah'ın Rasulü (sav) bunlar müşriklerin çocukları" dedi. Hz. Peygamber (sav) "Dikkatiniz çekerim! Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi?" dedi, sonra da "Dikkatinizi çekerim! çocukları öldürmeyin, çocukları öldürmeyin. Her canlı fıtrat üzere doğar, konuşmaya başladığında Ebeveyni onu Yahudi ya da Hıristiyan yapar" buyurdu.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
63813, HM015674
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ قَالَ أَخْبَرَنَا يُونُسُ عَنِ الْحَسَنِ عَنِ الْأَسْوَدِ بْنِ سَرِيعٍ قَالَ
أَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَغَزَوْتُ مَعَهُ فَأَصَبْتُ ظَهْرًا فَقَتَلَ النَّاسُ يَوْمَئِذٍ حَتَّى قَتَلُوا الْوِلْدَانَ وَقَالَ مَرَّةً الذُّرِّيَّةَ فَبَلَغَ ذَلِكَ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَالَ مَا بَالُ أَقْوَامٍ جَاوَزَهُمْ الْقَتْلُ الْيَوْمَ حَتَّى قَتَلُوا الذُّرِّيَّةَ فَقَالَ رَجُلٌ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّمَا هُمْ أَوْلَادُ الْمُشْرِكِينَ فَقَالَ أَلَا إِنَّ خِيَارَكُمْ أَبْنَاءُ الْمُشْرِكِينَ ثُمَّ قَالَ أَلَا لَا تَقْتُلُوا ذُرِّيَّةً أَلَا لَا تَقْتُلُوا ذُرِّيَّةً قَالَ كُلُّ نَسَمَةٍ تُولَدُ عَلَى الْفِطْرَةِ حَتَّى يُعْرِبَ عَنْهَا لِسَانُهَا فَأَبَوَاهَا يُهَوِّدَانِهَا وَيُنَصِّرَانِهَا
Tercemesi:
Bize İsmail, ona Yunus, ona Hasan, ona da Esved b. Serî şöyle rivayet etmiştir:
Hz. Peygamber'e geldim ve onunla birlikte savaşa katıldım. Sırtımdan vuruldum. İnsanlar o gün savaşta çok ileri gittiler hatta çocukları bile öldürdüler. -bir rivayette الْوِلْدَانَ kelimesi yerine الذُّرِّيَّةَ kelimesini kullanmıştır.- Bu haber Hz. Peygamber'e (sav) ulaşınca şöyle dedi: "Şu insanlara ne oluyor ki, öldürmede çok ileri gittiler, hatta çocukları bile öldürdüler" dedi. Bir adam "Ey Allah'ın Rasulü (sav) bunlar müşriklerin çocukları" dedi. Hz. Peygamber (sav) "Dikkatiniz çekerim! Sizin en değerlileriniz de Müşrik çocukları değil miydi?" dedi, sonra da "Dikkatinizi çekerim! çocukları öldürmeyin, çocukları öldürmeyin. Her canlı fıtrat üzere doğar, konuşmaya başladığında Ebeveyni onu Yahudi ya da Hıristiyan yapar" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Esved b. Seri' 15674, 5/366
Senetler:
()
Konular:
Ahlak, Savaş, savaş ahlakı
Çocuk, günahsız olması
Çocuk, hakları (savaşta)
KTB, YARATILIŞ
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24325, B006599
Hadis:
حَدَّثَنِى إِسْحَاقُ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنْ هَمَّامٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَا مِنْ مَوْلُودٍ إِلاَّ يُولَدُ عَلَى الْفِطْرَةِ ، فَأَبَوَاهُ يُهَوِّدَانِهِ وَيُنَصِّرَانِهِ ، كَمَا تُنْتِجُونَ الْبَهِيمَةَ ، هَلْ تَجِدُونَ فِيهَا مِنْ جَدْعَاءَ حَتَّى تَكُونُوا أَنْتُمْ تَجْدَعُونَهَا » .
Tercemesi:
Bize İshak (b. Rahuye), ona Abdurrezzak (b. Hemmam), ona Mamer (b. Raşid), ona Hemmam (b. Münebbih), ona da Ebu Hureyre (ra), Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Her doğan çocuk fıtrat üzere doğar. Sonra anne babası onu Yahudi, Hristiyan veya Mecusi yapar. Tıpkı hayvanın, bütün organları tam bir yavru dünyaya getirdiği gibi, (hayvanın dünyaya getirdiği bu yavrunun) vücudunda onu kesik bir organ görebiliyor musunuz?"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Kader 3, 2/594
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Ukbe Hemmâm b. Münebbih el-Yemânî (Hemmâm b. Münebbih b. Kamil b. Sîc)
3. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
4. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
5. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak
Yaratma, Yaratılış
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282704, M007207-2
Hadis:
حَدَّثَنِى أَبُو غَسَّانَ الْمِسْمَعِىُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَمُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارِ بْنِ عُثْمَانَ - وَاللَّفْظُ لأَبِى غَسَّانَ وَابْنِ الْمُثَنَّى - قَالاَ حَدَّثَنَا مُعَاذُ بْنُ هِشَامٍ حَدَّثَنِى أَبِى عَنْ قَتَادَةَ عَنْ مُطَرِّفِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الشِّخِّيرِ عَنْ عِيَاضِ بْنِ حِمَارٍ الْمُجَاشِعِىِّ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ ذَاتَ يَوْمٍ فِى خُطْبَتِهِ « أَلاَ إِنَّ رَبِّى أَمَرَنِى أَنْ أُعَلِّمَكُمْ مَا جَهِلْتُمْ مِمَّا عَلَّمَنِى يَوْمِى هَذَا كُلُّ مَالٍ نَحَلْتُهُ عَبْدًا حَلاَلٌ وَإِنِّى خَلَقْتُ عِبَادِى حُنَفَاءَ كُلَّهُمْ وَإِنَّهُمْ أَتَتْهُمُ الشَّيَاطِينُ فَاجْتَالَتْهُمْ عَنْ دِينِهِمْ وَحَرَّمَتْ عَلَيْهِمْ مَا أَحْلَلْتُ لَهُمْ وَأَمَرَتْهُمْ أَنْ يُشْرِكُوا بِى مَا لَمْ أُنْزِلْ بِهِ سُلْطَانًا وَإِنَّ اللَّهَ نَظَرَ إِلَى أَهْلِ الأَرْضِ فَمَقَتَهُمْ عَرَبَهُمْ وَعَجَمَهُمْ إِلاَّ بَقَايَا مِنْ أَهْلِ الْكِتَابِ وَقَالَ إِنَّمَا بَعَثْتُكَ لأَبْتَلِيَكَ وَأَبْتَلِىَ بِكَ وَأَنْزَلْتُ عَلَيْكَ كِتَابًا لاَ يَغْسِلُهُ الْمَاءُ تَقْرَؤُهُ نَائِمًا وَيَقْظَانَ وَإِنَّ اللَّهَ أَمَرَنِى أَنْ أُحَرِّقَ قُرَيْشًا فَقُلْتُ رَبِّ إِذًا يَثْلَغُوا رَأْسِى فَيَدَعُوهُ خُبْزَةً قَالَ اسْتَخْرِجْهُمْ كَمَا اسْتَخْرَجُوكَ وَاغْزُهُمْ نُغْزِكَ وَأَنْفِقْ فَسَنُنْفِقَ عَلَيْكَ وَابْعَثْ جَيْشًا نَبْعَثْ خَمْسَةً مِثْلَهُ وَقَاتِلْ بِمَنْ أَطَاعَكَ مَنْ عَصَاكَ . قَالَ وَأَهْلُ الْجَنَّةِ ثَلاَثَةٌ ذُو سُلْطَانٍ مُقْسِطٌ مُتَصَدِّقٌ مُوَفَّقٌ وَرَجُلٌ رَحِيمٌ رَقِيقُ الْقَلْبِ لِكُلِّ ذِى قُرْبَى وَمُسْلِمٍ وَعَفِيفٌ مُتَعَفِّفٌ ذُو عِيَالٍ - قَالَ - وَأَهْلُ النَّارِ خَمْسَةٌ الضَّعِيفُ الَّذِى لاَ زَبْرَ لَهُ الَّذِينَ هُمْ فِيكُمْ تَبَعًا لاَ يَتْبَعُونَ أَهْلاً وَلاَ مَالاً وَالْخَائِنُ الَّذِى لاَ يَخْفَى لَهُ طَمَعٌ وَإِنْ دَقَّ إِلاَّ خَانَهُ وَرَجُلٌ لاَ يُصْبِحُ وَلاَ يُمْسِى إِلاَّ وَهُوَ يُخَادِعُكَ عَنْ أَهْلِكَ وَمَالِكَ » . وَذَكَرَ الْبُخْلَ أَوِ الْكَذِبَ « وَالشِّنْظِيرُ الْفَحَّاشُ » . وَلَمْ يَذْكُرْ أَبُو غَسَّانَ فِى حَدِيثِهِ « وَأَنْفِقْ فَسَنُنْفِقَ عَلَيْكَ » .
Tercemesi:
Bana Ebu Ğassân (Malik b. Abdulvahid) el-Mismeî', Muhammed b. Müsennâ ve Muhammed b. Beşşâr B. Osman -Bu hadisin metninin lafzı Ebu Ğassân'a ve İbn Müsennâya aittir.-, onlara Muaz b. Hişam, ona babası (Hişam b. Ebu Abdullah), ona Katade (b. Diame), ona Mutarrif b. Abdullah b. Şihhîr, ona da İyaz b. Himar el-Mücâşi'î, Rasulullah'ın (sav) bir gün hutbesinde şöyle buyurduğunu rivayet etti:
"Dikkat edin ki, Rabbim bana öğrettiklerinden bilmediklerinizi bugün size öğretmemi emretti. (Buyurdu ki :)Bir kula verdiğim her mal helaldir. Ben kullarımın hepsini müslüman olarak yarattım. Ama onlara (insanlardan-cinlerden) şeytanlar gelerek kendilerini dinlerinden alıp götürdüler. Benim kendilerine helal kıldıklarımı, onlara haram ettiler. Benim hakkında delil indirmediğim bir şeyi, bana şerik koşmalarını emrettiler.
Şüphesiz ki, Allah yer halkına bakarak onların Arabına ve Acemine şiddetle buğzetmiştir. Yalnız ehl-i kitabtan bir takım kişler hariç! (Allah buyurdu:) Ben seni ancak imtihan edeyim ve seninle başkalarını imtihan edeyim diye (peygamber olarak) gönderdim. Sana (sahifelere yazılı olan yıkanıp silinse de kalplerdekini) suyun (silinip) yıkamayacağı bir kitap indirdim. Onu uyurken, uyanıkken okursun. Gerçekten Allah bana Kureyş'i cayır cayır yakmamı emretti. Ben : Yâ Rabbi! O halde benim başımı yararlar, onu bir ekmek parçasına çevirirler, dedim. Onlar seni nasıl çıkardılarsa sen de onları çıkar. Onlara savaş aç ki, sana yardım edelim. İnfakta bulun, biz de sana lütuf ve keremde bulunalım! Sen bir ordu gönder. Biz onun beş mislini gönderelim! Sana itaat edenlerle birlikte isyan edenlere karşı savaş, buyurdu. Cennetlikler üç kısımdır :
1- Kuvvet sahibi, adaletli, insanlara iyilikte bulunan ve bu isteğine muvaffak kılınan!
2- Her akrabaya ve Müslümana karşı ince kalpli, merhametli bir adam!
3- Bir de iffetli (haram olan şeylerden kaçınan), dilenmeyen (rızkı için Allah'a tevekkülden vazgeçmeyen), çoluk çocuk sahibi (olup kimseden yardım istemeyen), buyurdu.
Cehennemlikler ise beş kısımdır :
1- Aklı (veya malı) olmayan kişidir. Böyleleri sizin aranızda size bağlı bulunurlar (haram işlemekten kaçınmazlar). Hiç bir aile ve mal edinmezler.
2- İsteğini yüze vurmayan hain, kapıyı çalsa (en ufak bir fırsatta) ona hıyanet eder.
3- Akşam-sabah ailen ve malın hakkında seni aldatmaya çalışan adam, buyurdu.
4 Cimriliği yahut yalanı da zikretmiştir.
5- Bir de kötü huylu küfürbaz.
Ebu Ğassân kendi hadisinde: 'İnfak et, biz de sana infak edeceğiz...' cümlesini rivayet etmedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cennet ve sıfatü neîmihâ ve ehlihâ 7207, /1173
Senetler:
1. Iyaz b. Himar el-Mücaşi'i (Iyaz b. Himar b. Ebu Himar)
2. Ebu Abdullah Mutarrif b. Abdullah el-Haraşî (Mutarrif b. Abdullah b. Şıhhir b. Avf b. Ka'b b. Vakdân)
3. Ebu Hattab Katade b. Diame es-Sedusî (Katade b. Diame b. Katade)
4. Hişam b. Ebu Abdullah ed-Destevâî (Hişam b. Senber)
5. Ebu Abdullah Muaz b. Hişam ed-Destevâî (Muaz b. Hişam b. Senber)
6. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Cehennem, Cehennemlikler
Cehennem, toplanma yeri
Cennet,
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
İnfak, Tasadduk, infak kültürü
KTB, CİHAD
KTB, YARATILIŞ
Şeytan, aldatıcılığı
Teşvik edilenler, İffetli olmak
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281847, T001618-2
Hadis:
حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ الْخَلاَّلُ حَدَّثَنَا عَفَّانُ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ حَدَّثَنَا ثَابِتٌ عَنْ أَنَسِ قَالَ كَانَ: النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم لاَ يُغِيرُ إِلاَّ عِنْدَ صَلاَةِ الْفَجْرِ فَإِنْ سَمِعَ أَذَانًا أَمْسَكَ وَإِلاَّ أَغَارَ فَاسْتَمَعَ ذَاتَ يَوْمٍ فَسَمِعَ رَجُلاً يَقُولُ: اللَّهُ أَكْبَرُ اللَّهُ أَكْبَرُ . فَقَالَ « عَلَى الْفِطْرَةِ » . فَقَالَ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ . فَقَالَ « خَرَجْتَ مِنَ النَّارِ » . قَالَ الْحَسَنُ وَحَدَّثَنَا أَبُو الْوَلِيدِ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ بِهَذَا الإِسْنَادِ مِثْلَهُ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَهَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Hasan b. Ali, ona Hallâl, ona Hammad b. Seleme, ona Sabit (b. Eslem), ona da Enes b. Malik şöyle demiştir: Hz. Peygamber (sav) güneş doğarken baskın yapardı. Fakat önce ezan sesini duymaya çalışırdı. Şayet ezan sesini duyarsa oraya baskın yapmaz, duymazsa baskın yapardı. Bir gün bir adamın "Allah en büyüktür, Allah en büyüktür" dediğini duydu. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "yaratılışa (fıtrata) uygun hareket etti" buyurdu. Sonra adam, "Allah'tan başka ilah yoktur" dedi.
Ravi Hasan dedi ki: Bize bu hadisi Ebu Velid, Hammad b. Seleme'den bu isnadla bir benzerini rivayet etti. Ebu İsa (et-Tirmîzî) dedi ki: Bu hasen sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Siyer 48, 4/163
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu Seleme Hammad b. Seleme el-Basrî (Hammad b. Seleme b. Dînar)
4. Ebu Velid Hişam b. Abdülmelik el-Bahilî (Hişam b. Abdülmelik)
5. Hasan b. Ali el-Hüzeli (Hasan b. Ali b. Muhammed)
Konular:
Ezan, okunduğu yerin müslümanlığına işaret olması
KTB, EZAN
Savaş, ezan okunan bölgeye savaş açılmayacağı
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عمن سمع الحسن يحدث عن الاسود بن سريع قال : بعث النبي صلى الله عليه وسلم سرية فأفضى بهم القتل إلى الذرية ، فقال لهم النبي صلى الله عليه وسلم : ما حملكم على قتل الذرية ؟ قالوا : يا رسول الله ! أليسوا أولاد المشركين ؟ ثم قام النبي صلى الله عليه وسلم خطيبا فقال : إن كل مولود يولد على الفطرة حتى يعرب عنه لسانه.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
88284, MA020090
Hadis:
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عمن سمع الحسن يحدث عن الاسود بن سريع قال : بعث النبي صلى الله عليه وسلم سرية فأفضى بهم القتل إلى الذرية ، فقال لهم النبي صلى الله عليه وسلم : ما حملكم على قتل الذرية ؟ قالوا : يا رسول الله ! أليسوا أولاد المشركين ؟ ثم قام النبي صلى الله عليه وسلم خطيبا فقال : إن كل مولود يولد على الفطرة حتى يعرب عنه لسانه.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Câmi' 20090, 11/122
Senetler:
()
Konular:
Çocuk, müşrik olanın ahiretteki durumu
Hz. Peygamber, hitabeleri
İman, Ahirete, Müşrik çocuklarının/küçükken ölenlerin durumu
İman, Esasları, Kaza ve Kader
KTB, İMAN
KTB, YARATILIŞ
Savaş, esirlere muamele
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
Yaratılış, fıtrat üzere doğmak