Bize Yahya b. Bükeyr, ona el-Leys, ona Ukayl, ona da İbn Şihab’ın şöyle dediğini rivayet etti: Bana Harice b. Zeyd b. Sabit’in rivayet ettiğine göre, Hz. Peygamber'e (sav) beyat etmiş Ensar’dan bir kadın olan Ümmü'l-Alâ kendisine şunu haber vermiştir: Muhacirler kura ile (kalacakları yerler) paylaştırıldılar. Bizim payımıza Osman b. Mazûn düştü. Biz de onu odalarımızdan birisine misafir ettik. Vefatı ile neticelenen hastalığına yakalandı. Vefat edip, yıkanıp, kefen bezleri ile kefenlendikten sonra Rasulullah (sav) içeri girdi. Ben, Ey Ebu’s-Sâib, Allah’ın rahmeti sana olsun, ben senin hakkında Allah’ın sana ikramda bulunduğuna şahitlik ederim, dedim. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav), "Allah’ın kendisine ikramda bulunduğunu nereden biliyorsun" buyurdu. Ben, Ey Allah’ın Rasulü, babam sana feda olsun, peki, Allah (ona ikam etmemişse) kime ikram eder? dedim. O, "Şimdi yakîn (gelmesi kesin olan ölüm) ona gelmiş bulunuyor. Allah’a yemin olsun, ben onun için hayır ümit ederim. Ama Allah’a yemin ederim ki, kendim Rasulullah olduğum halde bana ne yapılacağını bilemiyorum" buyurdu. (Ümmü'l-Alâ) dedi ki: Vallahi, ben bundan böyle, ondan sonra kesinlikle kimseyi tezkiye etmeyeceğim.
Bize Said b. Ufeyr, ona da Ukayl bu hadisin bir benzerini nakletmiştir. Nâfi' b. Zeyd Ukayl'den mâ yuf'alü bihi şeklinde nakletmiştir.
Şuyab, Amr b. Dinar ve Ma'mer'de bu hadisi nakletmede ez-Zührî'ye mutabaat etmiştir.
Açıklama: Mamer b. Raşid ile müellif arasında inkita vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
286163, B001243-2
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ بُكَيْرٍ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ عُقَيْلٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ أَخْبَرَنِي خَارِجَةُ بْنُ زَيْدِ بْنِ ثَابِتٍ أَنَّ أُمَّ الْعَلاَءِ - امْرَأَةً مِنَ الأَنْصَارِ - بَايَعَتِ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَخْبَرَتْهُ أَنَّهُ اقْتُسِمَ الْمُهَاجِرُونَ قُرْعَةً فَطَارَ لَنَا عُثْمَانُ بْنُ مَظْعُونٍ، فَأَنْزَلْنَاهُ فِي أَبْيَاتِنَا، فَوَجِعَ وَجَعَهُ الَّذِى تُوُفِّىَ فِيهِ، فَلَمَّا تُوُفِّىَ وَغُسِّلَ وَكُفِّنَ فِي أَثْوَابِهِ، دَخَلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقُلْتُ رَحْمَةُ اللَّهِ عَلَيْكَ أَبَا السَّائِبِ، فَشَهَادَتِي عَلَيْكَ لَقَدْ أَكْرَمَكَ اللَّهُ. فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم "وَمَا يُدْرِيكِ أَنَّ اللَّهَ قَدْ أَكْرَمَهُ". فَقُلْتُ بِأَبِي أَنْتَ يَا رَسُولَ اللَّهِ فَمَنْ يُكْرِمُهُ اللَّهُ فَقَالَ "أَمَّا هُوَ فَقَدْ جَاءَهُ الْيَقِينُ، وَاللَّهِ إِنِّي لأَرْجُو لَهُ الْخَيْرَ، وَاللَّهِ مَا أَدْرِى - وَأَنَا رَسُولُ اللَّهِ - مَا يُفْعَلُ بِي". قَالَتْ فَوَاللَّهِ لاَ أُزَكِّى أَحَدًا بَعْدَهُ أَبَدًا. حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عُفَيْرٍ، حَدَّثَنَا اللَّيْثُ مِثْلَهُ، وَقَالَ نَافِعُ بْنُ يَزِيدَ، عَنْ عُقَيْلٍ مَا يُفْعَلُ بِهِ، وَتَابَعَهُ شُعَيْبٌ، وَعَمْرُو بْنُ دِينَارٍ، وَمَعْمَرٌ.
Tercemesi:
Bize Yahya b. Bükeyr, ona el-Leys, ona Ukayl, ona da İbn Şihab’ın şöyle dediğini rivayet etti: Bana Harice b. Zeyd b. Sabit’in rivayet ettiğine göre, Hz. Peygamber'e (sav) beyat etmiş Ensar’dan bir kadın olan Ümmü'l-Alâ kendisine şunu haber vermiştir: Muhacirler kura ile (kalacakları yerler) paylaştırıldılar. Bizim payımıza Osman b. Mazûn düştü. Biz de onu odalarımızdan birisine misafir ettik. Vefatı ile neticelenen hastalığına yakalandı. Vefat edip, yıkanıp, kefen bezleri ile kefenlendikten sonra Rasulullah (sav) içeri girdi. Ben, Ey Ebu’s-Sâib, Allah’ın rahmeti sana olsun, ben senin hakkında Allah’ın sana ikramda bulunduğuna şahitlik ederim, dedim. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav), "Allah’ın kendisine ikramda bulunduğunu nereden biliyorsun" buyurdu. Ben, Ey Allah’ın Rasulü, babam sana feda olsun, peki, Allah (ona ikam etmemişse) kime ikram eder? dedim. O, "Şimdi yakîn (gelmesi kesin olan ölüm) ona gelmiş bulunuyor. Allah’a yemin olsun, ben onun için hayır ümit ederim. Ama Allah’a yemin ederim ki, kendim Rasulullah olduğum halde bana ne yapılacağını bilemiyorum" buyurdu. (Ümmü'l-Alâ) dedi ki: Vallahi, ben bundan böyle, ondan sonra kesinlikle kimseyi tezkiye etmeyeceğim.
Bize Said b. Ufeyr, ona da Ukayl bu hadisin bir benzerini nakletmiştir. Nâfi' b. Zeyd Ukayl'den mâ yuf'alü bihi şeklinde nakletmiştir.
Şuyab, Amr b. Dinar ve Ma'mer'de bu hadisi nakletmede ez-Zührî'ye mutabaat etmiştir.
Açıklama:
Mamer b. Raşid ile müellif arasında inkita vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Cenâiz 3, 1/432
Senetler:
1. Ümmü Alâ bt. Hâris b. Sâbit el-Ensariyye (Ümmü Alâ bt. Hâris b. Sâbit b. Hârice)
2. Ebu Zeyd Harice b. Zeyd el-Ensarî (Harice b. Zeyd b. Sabit b. Dahhak b. Zeyd)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
Konular:
Bilgi, gayb bilgisi
Bilgi, Hz. Peygamber'in verdiği gaybi haberler
Kardeşlik, muhacir ve ensar arasında
Ölüm, sonrası tezkiye
حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ عِيسَى حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ أَخْبَرَنَا سَلاَّمُ بْنُ أَبِى مُطِيعٍ عَنْ أَيُّوبَ عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يَزِيدَ - رَضِيعِ عَائِشَةَ - عَنْ عَائِشَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"مَا مِنْ مَيِّتٍ يُصَلِّى عَلَيْهِ أُمَّةٌ مِنَ الْمُسْلِمِينَ يَبْلُغُونَ مِائَةً كُلُّهُمْ يَشْفَعُونَ لَهُ إِلاَّ شُفِّعُوا فِيهِ."
[قَالَ فَحَدَّثْتُ بِهِ شُعَيْبَ بْنَ الْحَبْحَابِ فَقَالَ حَدَّثَنِى بِهِ أَنَسُ بْنُ مَالِكٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
3699, M002198
Hadis:
حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ عِيسَى حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ أَخْبَرَنَا سَلاَّمُ بْنُ أَبِى مُطِيعٍ عَنْ أَيُّوبَ عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يَزِيدَ - رَضِيعِ عَائِشَةَ - عَنْ عَائِشَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"مَا مِنْ مَيِّتٍ يُصَلِّى عَلَيْهِ أُمَّةٌ مِنَ الْمُسْلِمِينَ يَبْلُغُونَ مِائَةً كُلُّهُمْ يَشْفَعُونَ لَهُ إِلاَّ شُفِّعُوا فِيهِ."
[قَالَ فَحَدَّثْتُ بِهِ شُعَيْبَ بْنَ الْحَبْحَابِ فَقَالَ حَدَّثَنِى بِهِ أَنَسُ بْنُ مَالِكٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم.]
Tercemesi:
Bize el-Hasan b. İsa, ona İbn Mübarek, ona Sellam b. Ebu Muti', ona Eyyüb, ona Ebû Kilabe, ona -Aişe'nin süt kardeşi- Abdullah b. Yezid, ona Aişe'nin rivayet ettiğine göre Nebi (sav) şöyle buyurdu:
"Ölmüş bir kişinin namazını yüze ulaşan müslüman bir topluluk kılacak olursa, hepsi de ona şefaat eder (affedilmesi için dua eder)lerse mutlaka onların onun hakkındaki şefaatleri (duaları) kabul edilir."
[(Ravi) dedi ki: Ben bunu Şuayb b. el-Habhab'a naklettim, o da bu hadisi bana Enes b. Malik, Nebi'den (sav) rivayet etti dedi.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cenâiz 2198, /367
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Radî'u Aişe Abdullah b. Yezid el-Basrî (Abdullah b. Yezid)
3. Ebû Kilabe Abdullah b. Zeyd el-Cermî (Abdullah b. Zeyd b. Amr b. Nâtil b. Malik b. Ubeyd)
4. Eyyüb es-Sahtiyânî (Eyyüb b. Keysân)
5. Ebu Said Sellam b. Ebu Mutı' el-Huzai (Sellam b. Sa'd)
6. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
7. Ebu Ali Hasan b. İsa el-Mâsercisî (Hasan b. İsa b. Mâsercis)
Konular:
Cenaze namazı, katılıp dua edecek kişi sayısı
Cenaze, hakkındaki şahitliğin önemi
Cenaze, namazı kılma ve cenazeyi takip etmenin sevabı
Cenaze, törenine katılmak
Cenaze, yapılacak muamele
Ölüm, sonrası tezkiye
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِذَا حَضَرْتُمُ الْمَيِّتَ فَقُولُوا خَيْرًا فَإِنَّ الْمَلاَئِكَةَ يُؤَمِّنُونَ عَلَى مَا تَقُولُونَ." فَلَمَّا مَاتَ أَبُو سَلَمَةَ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا أَقُولُ قَالَ
"قُولِى اللَّهُمَّ اغْفِرْ لَهُ وَأَعْقِبْنَا عُقْبَى صَالِحَةً." قَالَتْ فَأَعْقَبَنِى اللَّهُ تَعَالَى بِهِ مُحَمَّدًا صلى الله عليه وسلم .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19762, D003115
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِذَا حَضَرْتُمُ الْمَيِّتَ فَقُولُوا خَيْرًا فَإِنَّ الْمَلاَئِكَةَ يُؤَمِّنُونَ عَلَى مَا تَقُولُونَ." فَلَمَّا مَاتَ أَبُو سَلَمَةَ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا أَقُولُ قَالَ
"قُولِى اللَّهُمَّ اغْفِرْ لَهُ وَأَعْقِبْنَا عُقْبَى صَالِحَةً." قَالَتْ فَأَعْقَبَنِى اللَّهُ تَعَالَى بِهِ مُحَمَّدًا صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan (es-Sevrî), ona (Süleyman b. Mihran) el-A'meş, ona Ebu Vâil (Şakik b. Seleme), ona da (Hz. Peygamber'in eşi) Ümmü Seleme, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Cenazenin yanına geldiğinizde hayır konuşun. Zira melekler sizin dediklerinize âmin derler." (Kocam) Ebu Seleme vefat ettiğinde Ey Allah'ın Rasulü! Ne diyeyim? dedim. Şöyle buyurdu: "Allahım onu affet, ondan sonra bize daha hayırlısını ver, diye dua et." Ümmü Seleme sonra şöyle devam etti: Allah ondan sonra bana Hz. Muhammed'i (sav) nasip etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Cenâiz 19, /729
Senetler:
1. Ümmü Seleme Zevcü'n Nebi (Hind bt. Huzeyfe b. Muğire)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
Konular:
Ölüm, sonrası tezkiye