128 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Zeyd b. Eslem, ona Ata b. Yesar, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Şu beş sınıf dışında zengin olanlara sadaka helâl değildir. Bunlar: Allah yolunda savaşanlar, zekât toplamakla görevli olanlar, borçlular, parası ile sadaka malını satın alanlar ve fakir komşusu bulunan zenginlerdir ki, fakire verilen sadakayı bu fakir, komşusu zengine hediye ettiğinde, bu ona helâldir."
Açıklama: Verilen sadaka malını zenginin para ile satın alması câizdir. Bu durumda zengin, sadaka malına, satın alma yoluyla malik olmaktadır. Ancak zenginin verdiği malı satın alması, toplumda hoş karşılanmayacağından, mekruh görülmüştür. Fakir komşunun, kendisine gelen ve sadaka malı olan yiyecek veya giyeceklerden zaman zaman zengin komşusuna hediye etmesi ve bu hediyeyi zenginin kabul etmesi de câizdir. Çünkü o artık sadaka değil, hediyedir.
Bize el-Hasan b. Ali, ona Abdürrezzak, ona Mamer, ona Zeyd b. Eslem, ona Ata b. Yesar ona Ebu Saîd el-Hudrî Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurdu dediği ve önceki hadisi zikrettiği rivayet edilmiştir. [Ebû Davud dedi ki: Hadisi İbn Uyeyne de Zeyd’den Mâlik'in rivayeti gibi rivayet etmiştir. Sevrî de onu Zeyd’den rivayet etmiş, Zeyd şöyle demiştir: Güvenilir bir kişi bana Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etti.]
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: الْغِنَى غِنَى النَّفْسِ
Bize Muhammed b. Sinan, ona Fuleyh, ona Hilâl, ona Atâ b. Yesâr, ona da Ebu Said el-Hudrî (ra) Rasulullah'ın (sav) hutbe okurken şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Benden sonra size sunulacak yeryüzü nimetlerinden endişe ediyorum!." Sonra dünya hayatının güzelliğinden ve faniliğinden bahsetti. Önce bereketleri, ardından da dünyanın güzelliğini ve faniliğini zikretti. Bir adam kalkıp "Yâ Rasulullah! Hayır, şer getirir mi ki?" dedi. Nebi (sav) (cevap vermeyip) sustu. Kendisine vahy geliyor, dedik. İnsanlar, başlarında kuş varmış gibi sustular! Akabinde Hz. Peygamber (sav), alnındaki teri silip üç kere "Az önce 'Malın hayır olduğunu söyleyip soru soran nerede?' diye seslendi. Ardından da şöyle buyurdu: "Hayır, sadece hayır getirir. Gerçek şu ki, baharın her bitirdiği ya açlığı giderir ya da her ye(n)diğinde sıkıntı verir. Neticede (hayvan), onun yeşilliğini yediğinde güneşe çıkar, dışkısını yapıp bevleder, sonra da rahatlar. (İşte) bu mal da tatlı bir yeşilliktir. Lâyıkıyla onu alan müslüman ne güzeldir! Onu Allah yolunda, yetimler ve fakirler için harcar. Onu lâyıkıyla almayanlar, doymak bilmeyip sürekli yiyici gibidir; ve yedikleri, Kıyamet günü onun aleyhine şahit olur."