Giriş

Allah'a iman edip O'na sımsıkı sarılanlara gelince, Allah onları kendinden bir rahmet ve lütuf (deryası) içine daldıracak ve onları kendine doğru (giden) bir yola götürecektir.


    Öneri Formu
53340 KK4/175 Nisa, 4, 175


Açıklama: 5352. hadiste sened ve metin olarak mükerrerdir.

    Öneri Formu
55150 HM006204 İbn Hanbel, II, 137


    Öneri Formu
12866 M006862 Müslim, Zikir ve Dua ve Tevbe ve İstiğfar, 44


    Öneri Formu
12868 M006863 Müslim, Zikir ve Dua ve Tevbe ve İstiğfar, 44


    Öneri Formu
12872 M006866 Müslim, Zikir ve Dua ve Tevbe ve İstiğfar, 45


    Öneri Formu
60931 HM009887 İbn Hanbel, II, 457


    Öneri Formu
32453 B003209 Buhari, Bed'ü'l-Halk, 6


    Öneri Formu
271411 HM022791-2 İbn Hanbel, V, 282


    Öneri Formu
67811 HM020271 İbn Hanbel, V, 4


Açıklama: Bu hadis birinci derecede akrabalık ilişkilerini sürdürmenin ve bu bağdan doğan sorumlulukları yerine getirmenin önemini vurgulamaktadır. Hadisin yaratma ile ilgisi “akrabalık bağı”dır. Sahip olunan akrabalar tamamen ilâhî takdir sonucu olduğu için akrabalık bağı da yaratılıştan gelir. Hiç kimse annesini-babasını seçme imkânına sahip olmadığı gibi diğer akrabalarını da kendisi seçmemektedir. Bununla beraber Yüce Allah akrabalık bağından dolayı insanoğluna yüklediği birtakım sorumluluklar vardır. Bu sorumlulukları yerine getirmeye “sılâ-i rahim” denir. Rahim, esasen kadının çocuk yapma merkezidir. Yakınlık kaynağı olması nedeniyle akrabalığa da "rahim" denmiştir. (Hak Dîni, VI, 4392). Hadiste rahimin ayağa kalkması ve konuşması temsilîdir. Bu üslupla “akrabalık bağlarını sıcak tutup sürdürmenin önemi ve sevabı” ile “bu bağları kesmenin günahı” dile getirilmektedir. Akrabalık bağlarını sürdürmek ve bu bağdan doğan sorumlulukları yerine getirmek anlamına gelen sılâ-i rahim; genel mânâda sevgi ve muhabbetle, gerekli hakları adâlet ve insaf ölçülerinde yerine getirmekle; hususî manada da yakın akrabalara infak etmek, hallerini sorup araştırmak, hatalarını görmezlikten gelmek, kusurlarını bağışlamak, ziyaret ederek hallerini sormak, gerekirse yardımlarına koşmak, uzakta iseler mektup ve selâm göndermek suretiyle aradaki manevî bağın kopmamasına özen göstermektir. Bu bağın kopmasına da “kat-i rahim” denir ki, bu da büyük bir günahtır. [bk. Ahmed Davudoğlu, Sahîh-i Müslim Tercüme Ve Şerhi, X, 496.] Akrabalık bağını kesmek ise iyilik etmemek ve bu bağdan doğan sorumlulukları yerine getirmemektir. Burada söz konusu edilen tarzda iyilik, istikamet sahibi olan akrabaya yapılır. Ancak bağlar tamamen koparılmaz. Eğer yakınlar hak yolda olmayan kimseler ise, onlar için daha çok nasihat etmek konusunda gayret gösterilir. Hallerini düzeltmeleri için onlara hem dua edilir, hem gayret sarf edilir. Akrabalar anne-babadan başlar, eş, evlât, kardeş, amca, dayı, hala ve sair akrabalar, yakından uzağa doğru genişler. Akrabalık görevleri de yakından uzağa doğru farklılık ve çeşitlilik arz eder; konuma göre değişir. Ebu Hureyre (radiyallahu anh)'in, “isterseniz şu âyeti okuyun”, demesi, akrabalık bağlarını gözetmenin önemine âyet-i kerîmeyi şahit göstermek içindir.

    Öneri Formu
163303 EM000050 Buhârî, Edebü'l-Müfred, 26