615 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Müsennâ ve İbn Beşşâr, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şube, ona Katade, ona Enes b. Mâlik ona da Ubade b. Samit, Hz. Peygamber'den (sav) naklen benzeri bir hadis rivayet etmiştir.
Bize Heddâb b. Hâlid, ona Hemmâm, ona Katade, ona Enes b. Malik ona da Ubade b. Samit, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: Kim Allah'a kavuşmayı arzu ederse, Allah da ona kavuşmayı arzu eder. Kim Allah'a kavuşmayı arzu etmezse, Allah da ona kavuşmayı arzu etmez.
Bize Mahmud b. Ğaylân, ona Ebu Davud, ona Şube, ona Katâde, ona Ene, ona da Ubâde b. Sâmit, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: Kim Allah'a kavuşmayı arzu ederse, Allah da ona kavuşmayı arzu eder. Kim Allah'a kavuşmayı arzu etmezse, Allah da ona kavuşmayı arzu etmez. [Tirmizî şöyle] demiştir: Bu konuda Ebu Hureyre, Aişe, Enes ve Ebu Musa'dan da hadis nakledilmiştir. Ubâde hadisi hasen-sahih bir hadistir.
Bize Ali b. Haşrem, ona İsa b. Yunus, ona İmran b. Zaide b. Neşît, ona da babası, ona Ebu Halid el- Valebî, ona da Ebû Hureyre (ra)Hz. Peygamber'in (sav) Allah Teala'ya (cc) nispetle şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: Allah Teala şöyle buyurur: “Ey Ademoğlu! bana ibadete kendini ver ki; gönlünü zenginleştirip ihtiyacını gidereyim. Bunu yapmazsan ellerini meşguliyetle doldururum. İhtiyaçlarını da gidermem.”Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Ebû Hâlid el Vâlibî'nin ismi Hürmüz'dür.
Bize Ebu Eş'as Ahmed b. Mikdâm el-Iclî, ona Mutemir b. Süleyman, ona babası (Süleyman b. Tarhân), ona Katâde, ona Enes, ona da Ubâde b. Sâmit, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: Allah'a kavuşmayı isteyene Allah da kavuşmak ister. Allah'a kavuşmayı hoş görmeyene Allah da kavuşmayı hoş görmez. [Tirmizî şöyle demiştir]: Bu konuda Ebu Musa, Ebu Hureyre ve Aişe'den de hadis nakledilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Ubâde b. Sâmit hadisi hasen-sahih bir hadistir.
Bize Haccac b. Minhâl, ona Hemmam, ona Katâde, ona Enes ona da Ubâde b. Sâmit şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) "Kim Allah'a kavuşmayı arzu ederse, Allah da ona kavuşmayı arzu eder. Kim Allah'a kavuşmayı arzu etmezse Allah da ona kavuşmayı arzu etmez" buyurdu. Aişe veya hanımlarından biri (r.anha) "Biz ölümü arzu etmiyoruz!" dedi. Rasulullah (sav) "Böyle değil! Mümine ölüm geldiğinde Allah'ın rızası ve ikramı ile müjdelenir. Onun önünde bundan daha sevimli bir şey olmaz. [İşte bundan dolayı] Allah'a kavuşmayı arzu eder, Allah da ona kavuşmayı arzu eder. Kafire ölüm geldiğinde ise Allah'ın azabı ve cezası ile müjdelenir. Onun önünden bundan daha kötü bir şey olmaz. O, Allah'a kavuşmayı, Allah da ona kavuşmayı arzu etmez" buyurdu.
Bize Muhammed b. Müsennâ ve İbn Beşşâr, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şube, ona Katade, ona Enes b. Mâlik ona da Ubade b. Samit, Hz. Peygamber'den (sav) naklen benzeri bir hadis rivayet etmiştir. [Kim Allah'a kavuşmayı arzu ederse, Allah da ona kavuşmayı arzu eder. Kim Allah'a kavuşmayı arzu etmezse Allah da ora kavuşmayı arzu etmez.]
Açıklama: İshak b. Rahuye'nin Müsned'inde de yer alan hadis (İshak b. Rahuye, Müsned, I, 115) için Elbani sahih hükmünü vermiştir.(Elbani, el-Edebu'l-müfred bi't-ta'likat, s. 266).
Öyle ya, (Allah'a) teslimiyet gösterenleri, (o) günahkârlar gibi tutar mıyız hiç?