154 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. el-Müsennâ, ona İbn Ebî Adiy, ona Davud, ona eş-Şa‘bî, ona el-Berâ b. Âzib (ra) şöyle rivâyet etti: Kurban bayramı günü Rasûlullah (sav) bize hutbe okudu ve şöyle buyurdu: "- Namazını kılmadan sakın kimse kurbanını kesmesin!" Bunun üzerine dayım, "- Ey Allah’ın Rasûlü, bugün (bolluğundan dolayı) etin hoş görülmediği bir gündür" dedi. Sonra hadisi Hüşeym’in rivayet ettiği manada zikretti. [Buna göre, Berâ'nın dayısı Ebû Burde b. Niyâr, kurbanını Hz. Peygamber (sav) kesmeden önce kesmişti. Bu sebeple, "- Ey Allah’ın Rasûlü, şüphesiz bugün (bolluğundan dolayı) etin hoş görülmediği bir gündür. Ben de aileme, komşularıma ve evimde bulunanlara yedireyim diye kurbanımı erken kestim" dedi. Rasûlullah (sav), "- Bir başka kurban kes!” buyurdu. Bu sefer, "- Ey Allah’ın Rasûlü, bende bir süt oğlağı var ki, iki et koyunundan iyidir" dedi. Rasûlullah (sav), "- O, senin iki kurbanından daha hayırlı olanıdır. Ama senden sonra kurban olarak bir oğlak hiç kimse için yeterli olmayacaktır" buyurdu.]
Bize Ali b. Hucr, ona İsmail b. İbrahim, ona Davud b. Ebî Hind, ona eş-Şa'bî, ona da el-Berâ b. Âzib (ra) şöyle demiş: Rasûlullah (sav), Kurban bayramı günü bize bir hutbe irad etti ve şöyle dedi: "Sizden biri, bayram namazını kılmadan sakın kurban kesmesin!" Bunun üzerine dayım ayağa kalktı ve dedi ki: "- Bugün etin bol olması sebebiyle insanlar etten bıkıp usanırlar. Bu yüzden ben aileme, ev halkına ve komşularıma yedirmek için acele ederek kurbanımı kestim." Rasûlullah (sav), "- Tekrar kurban kes!" buyurdu. Dayım, "- Ey Allah’ın Rasûlü, bende iki koyuna bedel dişi bir süt oğlağı var, onu kurban olarak kesebilir miyim?" diye sordu. Hz. Peygamber, "- Olur, o senin iki kurbanlığının en hayırlı olanıdır. Fakat bu, senden sonra hiç kimse için yeterli olmayacaktır" dedi. Ebû İsa dedi ki: Bu konuda Cabir, Cündüb, Enes, Uveymir b. Eşkar, İbn Ömer ve Ebû Zeyd el-Ensarî’den de hadis rivâyet edilmiştir. Yine Ebû İsa dedi ki: Bu hadis hasen-sahihtir. İlim ehlinin çoğunluğunun uygulaması bu hadise göredir. Yani şehirde imam kurban bayramı namazını kılmadan kurban kesilmez. Alimlerden bir kısmı ise köy halkının fecrin doğuşundan sonra kurban kesmelerine ruhsat vermişlerdir. İbnu'l-Mübarek’in görüşü böyledir. Yine Ebû İsa dedi ki: İlim adamları, koyunun altı aylığının kurban için caiz olduğu, fakat keçinin altı aylığının caiz olmayacağı konusunda ittifak etmişlerdir.
Açıklama: Senî (الثَّنِيّ); kurbanlık hayvanlarda aranan asgari yaş grubunu ifade eden bir terimdir. Senî kapsamında kurbanlık olabilecek hayvan sınıflarında farklı asgari yaş hadleri söz konusudur. Buna göre küçükbaş hayvanlarda senî, bir yaşını doldurmuş; sığır cinsi hayvanlarda senî, iki yaşını doldurmuş ve deve cinsi hayvanlarda senî, beş yaşını doldurmuş olan hayvan demektir.