85 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Abdüla'la, ona Mu'temir (b. Süleyman b. Tarhan), ona Behz b. Hakim (b. Muaviye b. Hayde b. Muaviye b. Kuşeyr b. Ka'b b. Amir), ona babası (Hakim b. Muaviye b. Hayde b. Muaviye), ona da dedesi (Muaviye b. Hayde b. Muaviye b. Kuşeyr b. Ka'b b. Rabî'a) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'a (sav), 'Ya Rasulullah (sav)! Sana gelmeden önce seni ve senin dinini kabul etmeyeceğime şu parmaklarımın sayısından daha fazla yemin etmiştim. Ben Allah ve Rasulü'nün öğrettikleri dışında hiç bir şeye aklı ermeyen bir kimseyim. Allah (cc) için soruyorum. Rabb'in seni neyle gönderdi?' dedim. "İslamla gönderdi" buyurdu. Bunun üzerine 'Peki bir kimsenin İslam dini üzere olduğunun göstergeleri nelerdir?' dedim. "Bütün benliğimle Allah'a (cc) teslim oldum ve (şirk inancını bütünüyle) terk ettim demen, namaz kılman ve zekat vermendir. Müslümanın (canı, malı ve ırzı) Müslümana haramdır. İki Müslüman birbirinin kardeşi ve yardımcısıdır. Allah, İslam'a girdiği halde müşriklerin (içinde yaşamaya devam eden) bir kimsenin, onlardan ayrılıp Müslümanların yanına gelmediği sürece hiç bir amelini kabul etmez" buyurdu.
Allah ve Resûlünden kendileriyle antlaşma yapmış olduğunuz müşriklere bir ihtar!
Bize Ebu Muâviye, ona Hişâm b. Urve, ona da Babası (Urve b. Zübeyir) şöyle rivayet etmiştir: Muğîre b. Şu'be Müşriklerden bir grupla arkadaş oldu, sonra onları gafil avlayıp öldürdü ve mallarını alarak Hz. Peygamber'e (sav) getirdi. Hz. Peygamber (sav) o malları kabul etmedi.
Açıklama: Çeviri için bk. Suyutî, Haşiyetü Suyutî ala Süneni Nesaî, (1986), 8/174. لاَ تَسْتَضِيئُوا بِنَارِ الْمُشْرِكِينَ ifadesi 'ateşleriniz (karargahınız) birbirinden ayırt edilemez' rivayetinden hareketle 'birbirinize yaklaşmayın' diye de çevrilmiştir.