Öneri Formu
Hadis Id, No:
3822, M002305
Hadis:
وَحَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ - وَهُوَ ابْنُ رُفَيْعٍ - عَنْ زَيْدِ بْنِ وَهْبٍ عَنْ أَبِى ذَرٍّ قَالَ خَرَجْتُ لَيْلَةً مِنَ اللَّيَالِى فَإِذَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَمْشِى وَحْدَهُ لَيْسَ مَعَهُ إِنْسَانٌ قَالَ فَظَنَنْتُ أَنَّهُ يَكْرَهُ أَنْ يَمْشِىَ مَعَهُ أَحَدٌ - قَالَ - فَجَعَلْتُ أَمْشِى فِى ظِلِّ الْقَمَرِ فَالْتَفَتَ فَرَآنِى فَقَالَ
"مَنْ هَذَا." فَقُلْتُ أَبُو ذَرٍّ جَعَلَنِى اللَّهُ فِدَاءَكَ. قَالَ
"يَا أَبَا ذَرٍّ تَعَالَهْ." قَالَ فَمَشَيْتُ مَعَهُ سَاعَةً فَقَالَ
"إِنَّ الْمُكْثِرِينَ هُمُ الْمُقِلُّونَ يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِلاَّ مَنْ أَعْطَاهُ اللَّهُ خَيْرًا فَنَفَحَ فِيهِ يَمِينَهُ وَشِمَالَهُ وَبَيْنَ يَدَيْهِ وَوَرَاءَهُ وَعَمِلَ فِيهِ خَيْرًا." قَالَ فَمَشَيْتُ مَعَهُ سَاعَةً فَقَالَ
"اجْلِسْ هَا هُنَا." قَالَ فَأَجْلَسَنِى فِى قَاعٍ حَوْلَهُ حِجَارَةٌ فَقَالَ لِىَ
"اجْلِسْ هَا هُنَا حَتَّى أَرْجِعَ إِلَيْكَ." قَالَ فَانْطَلَقَ فِى الْحَرَّةِ حَتَّى لاَ أَرَاهُ فَلَبِثَ عَنِّى فَأَطَالَ اللَّبْثَ ثُمَّ إِنِّى سَمِعْتُهُ وَهُوَ مُقْبِلٌ وَهُوَ يَقُولُ
"وَإِنْ سَرَقَ وَإِنْ زَنَى." قَالَ فَلَمَّا جَاءَ لَمْ أَصْبِرْ فَقُلْتُ يَا نَبِىَّ اللَّهِ جَعَلَنِى اللَّهُ فِدَاءَكَ مَنْ تُكَلِّمُ فِى جَانِبِ الْحَرَّةِ مَا سَمِعْتُ أَحَدًا يَرْجِعُ إِلَيْكَ شَيْئًا. قَالَ
"ذَاكَ جِبْرِيلُ عَرَضَ لِى فِى جَانِبِ الْحَرَّةِ فَقَالَ بَشِّرْ أُمَّتَكَ أَنَّهُ مَنْ مَاتَ لاَ يُشْرِكُ بِاللَّهِ شَيْئًا دَخَلَ الْجَنَّةَ. فَقُلْتُ يَا جِبْرِيلُ وَإِنْ سَرَقَ وَإِنْ زَنَى قَالَ نَعَمْ. قَالَ قُلْتُ وَإِنْ سَرَقَ وَإِنْ زَنَى قَالَ نَعَمْ. قَالَ قُلْتُ وَإِنْ سَرَقَ وَإِنْ زَنَى قَالَ نَعَمْ وَإِنْ شَرِبَ الْخَمْرَ."
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Cerir, ona Abdülaziz b. Rufey', ona Zeyd b. Vehb, ona da Ebu Zer (ra) şöyle rivayet etti: Bir gece dışarı çıkmıştım. Baktım ki Rasulullah (sav), yanında hiç kimse olmadan tek başına yürüyor. Ben, Hz. Peygamber'in kimsenin kendisiyle yürümesini istemediğini düşündüm. Ben de ay ışığında yürümeye başladım. Bir ara Hz. Peygamber döndü ve beni gördü:
"Kim o?" dedi. Ebu Zer! Allah beni sana feda etsin! dedim. O zaman; ya Ebu Zer, yanıma gel" dedi. Yanına gittim, bir müddet O'nunla birlikte yürüdüm. Sonra; "çok mal toplayanlar, kıyamet günü (sevabı) az olanlardır. Yalnız Allah'ın kendisine verdiği malı sağına-soluna, önüne-arkasına bol bol infak eden ve bu malı hayır yolunda harcayanlar müstesna!" buyurdu. Sonra kendisiyle bir müddet daha yürüdüm. Bana;
"şuraya otur!" buyurdu. Beni etrafı taşlık olan bir tümseğe oturttu ve bana; "burada otur, ben gelinceye kadar bekle!" diye tembih etti.
Sonra Hz. Peygamber, kara taşlık arazide yürüdü, sonunda O'nu göremez oldum. Gelmesi biraz gecikti, hatta bu gecikme epey uzun sürdü. Sonra O'nun gelmekte olduğunu gördüm ve gelirken de "hırsızlık yapsa da zina etse de…" diye söylediğini duydum. Yanıma gelince dayanamadım ey Allah'ın elçisi! Allah beni sana feda eylesin; şu taşlığın kenarında kiminle konuşuyordun? Sana birinin cevap verdiğini de işitmedim dedim. Buyurdu ki:
"O, Cibril'di. Taşlık arazinin yanında bana geldi ve Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmadan ölenin cennete gireceğini ümmetine müjdele! dedi. Ben ya Cibril! Hırsızlık yapsa da zina etse de mi? diye sordum. Evet dedi. Ben yine; ey Allah'ın elçisi! Hırsızlık yapsa da zina etse de mi? diye sordum. O da tekrar; evet dedi. Ben tekrar; hırsızlık yapsa da zina etse de mi? diye ısrar ettim. O; evet, şarap bile içse! diye ekledi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zekât 2305, /386
Senetler:
1. Ebu Zer el-Ğıfârî (Cündüb b. Abdullah b. Cünade)
2. Ebu Süleyman Zeyd b. Vehb el-Cühenî (Zeyd b. Vehb)
3. Ebu Abdullah Abdulaziz b. Rufey' el-Esedî (Abdulaziz b. Rufey')
4. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Hırsızlık
İçki, içme cezası
İman
İnfak, Allah yolunda
İnfak, Tasadduk, infak kültürü
KTB, İMAN
Mal, mal - mülk hırsı
Sadaka, öncelikle aile efradına ve yakınlara verilmelidir
Zina, cezası
Öneri Formu
Hadis Id, No:
3831, M002311
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَزُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ وَأَبُو كُرَيْبٍ - وَاللَّفْظُ لأَبِى كُرَيْبٍ - قَالُوا حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ مُزَاحِمِ بْنِ زُفَرَ عَنْ مُجَاهِدٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"دِينَارٌ أَنْفَقْتَهُ فِى سَبِيلِ اللَّهِ وَدِينَارٌ أَنْفَقْتَهُ فِى رَقَبَةٍ وَدِينَارٌ تَصَدَّقْتَ بِهِ عَلَى مِسْكِينٍ وَدِينَارٌ أَنْفَقْتَهُ عَلَى أَهْلِكَ أَعْظَمُهَا أَجْرًا الَّذِى أَنْفَقْتَهُ عَلَى أَهْلِكَ."
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe (el-Absî), Züheyr b. Harb ve Ebu Küreyb (Muhammed b. Alâ el-Hemdânî) -ki lafızlar Ebu Küreyb'e aittir-, ona Veki' (b. Cerrah er-Ruâsî), ona Süfyan (es-Sevrî), ona Müzâhim b. Züfer, ona Mücahid (b. Cebr el-Kuraşî), ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Allah yolunda harcadığın bir dinar, köle azat etmek için harcadığın bir dinar, bir fakire sadaka olarak verdiğin bir dinar, ailenin nafakasına harcadığın bir dinar; bunlar arasında sevabı en büyük olanı ailenin nafakasına harcadığındır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zekât 2311, /388
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Haccac Mücahid b. Cebr el-Kuraşî (Mücahid b. Cebr)
3. Ebu Hâris Müzâhim b. Ebu Müzâhim ed-Dabbî (Müzâhim b. Züfer b. Hâris)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Sadaka, aileye yapılan harcama
Sadaka, öncelikle aile efradına ve yakınlara verilmelidir
Sadaka, verilecek yerler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
144602, BS007844
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ : مُحَمَّدُ بْنُ يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا أَبُو الطَّاهِرِ ح وَأَخْبَرَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَلِىٍّ الْفَقِيهُ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ يُونُسَ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ سَعِيدٍ قَالاَ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى سَعِيدُ بْنُ أَبِى أَيُّوبَ عَنِ الْوَلِيدِ بْنِ أَبِى الْوَلِيدِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ دِينَارٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ : أَنَّ رَجُلاً مِنَ الأَعْرَابِ لَقِيَهُ بِطَرِيقِ مَكَّةَ فَسَلَّمَ عَلَيْهِ عَبْدُ اللَّهِ ، وَحَمَلَهُ عَلَى حِمَارٍ كَانَ يَرْكَبُهُ ، وَأَعْطَاهُ عِمَامَةً كَانَتْ عَلَى رَأْسِهِ. فَقَالَ ابْنُ دِينَارٍ فَقُلْنَا لَهُ : أَصْلَحَكَ اللَّهُ إِنَّهُمُ الأَعْرَابُ وَهُمْ يَرْضَوْنَ بِالْيَسِيرِ. فَقَالَ عَبْدُ اللَّهِ : إِنَّ أَبَا هَذَا كَانَ وَادًّا لِعُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ ، وَإِنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- يَقُولُ :« إِنَّ أَبَرَّ الْبِرِّ صِلَةُ الْوَلَدِ أَهْلَ وُدِّ أَبِيهِ ». رَوَاهُ مُسْلِمٌ فِى الصَّحِيحِ عَنْ أَبِى الطَّاهِرِ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Zekât 7844, 8/329
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Dinar el-Kuraşî (Abdullah b. Dinar)
3. Velid b. Ebu Velid el-Kuraşî (Velid b. Osman)
4. Ebu Yahya Said b. Maklas el-Huzâ'î (Said b. Maklas)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Ahmed b. Said el-Kurtubî (Ahmed b. Said b. Beşr b. Ubeydullah)
7. Ebu Hüseyin Abdullah b. Muhammed es-Semnani (Abdullah b. Muhammed b. Abdullah b. Yunus)
8. Ebu Nasr Muhammed b. Ali eş-Şirazî (Muhammed b. Ali b. Muhammed)
Konular:
Bedevi, bedevilik
Dost, baba dostuna iyilik yapmak
İyilik, Anne-Baba, anne-babaya iyilik
Sadaka, öncelikle aile efradına ve yakınlara verilmelidir
Sadaka, paylaşmaya önce yakınlardan başlamak