316 Kayıt Bulundu.
Bana Ebu Tahir ve Harmele b. Yahya, onlara İbn Vehb, ona Yunus b. Yezid, ona İbn Şihab, ona Said b. Müseyyeb ve Ebu Seleme b. Abdurrahman b. Avf, onlara da Ebu Hureyre şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) sabah namazında, kıraati bitirdikten sonra tekbir alarak rükua gidip, rükudan başını kaldırdığı vakit “Semiallahu limen hamideh Rabbenâ ve leke’l hamd” der, ardından ayakta şöyle derdi: “Allah’ım, Velid b. Velid’i, Seleme b. Hişam’ı, Ayyaş b. Ebu Rabia’yı ve güçsüz kalmış müminleri kurtar. Allah’ım, Mudar üzerindeki baskını alabildiğine artır ve bu yıllarını onlar aleyhine Yusuf’un (kıtlık) yılları gibi kıl. Allah’ım Lihyân’a, Ri‘l’e, Zekvân’a ve Allah’a ve Rasulü’ne isyan eden Usayya’ya lanet et.” Sonra bize ulaştığına göre Hz. Peygamber (sav) “Onların tevbelerini kabul etmek veya zulümleri yüzünden onlara azap vermek konusunda sana bir şey düşmez.” [Ali İmrân, 128] ayeti inince bundan vazgeçti."
Bize Amr b. Ali, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Abdülaziz b. Ebu Seleme, ona amcası el-Macişun b. Ebu Seleme, ona Abdurrahman b. el-A'rec, ona Ubeydullah b. Ebu Râfi, ona da Hz. Ali'den (ra) rivayet edildiğine göre, Rasulullah (sav), namaza başladığında önce tekbir alıp sonra şöyle derdi: "Veccehtu vechiye lillezî fetare’s-semavati ve’l-arda, hanifen ve mâ ene mine’l-müşrikîn. İnne salâtî ve nusukî mahyaye ve mematî lillahi rabbi’l-âlemîne lâ şerîke leh ve bizâlike umirtu ve ene evvelu’l-muslimîn. Allahumme ente’l-meliku lâ ilâhe illâ ent. Ente rabbî ve ene abduke, zalemtu nefsî ve‘teraftu bizenbî, feğfir lî zunûbî cemia, lâ yağfiru’z-zunûbe illâ ent. Vehdinî li ahseni’l-ahlâk, lâ yehdî li ahsenihâ illâ ent, vasrif annî seyyiehâ lâ yasrifu seyyiehâ illâ ent, lebbeyke ve sa‘deyk ve’l-hayru külluhû fî yedeyk, ve’ş-şerru leyse ileyk, ene bike ve ileyk, tebarekte ve taâleyt, estağfiruke ve etubu ileyk" "Gökleri ve yeri yoktan var eden Allah'a batıldan yüz çevirerek ve Allah'a ortak koşmaksızın yüzümü ona döndüm. Benim namazım tüm ibadetlerim, hayatım ve ölümüm Alemlerin Rabbi olan Allah içindir. Onun ortağı yoktur, ben böyle söylemekle emrolundum. Ve ben Müslümanlardanım. Allah'ım! Hükümdar Sensin, otorite Senindir, Senden başka gerçek ilâh yoktur ancak Sen varsın. Ben senin kulun ve kölenim. Ben benliğime zulmettim ve günahlarımı itiraf ediyorum, tüm günahlarımı bağışla günahları Senden başka bağışlayan yoktur. Beni en güzel ahlaka kavuştur. Ahlakın en güzeline ancak sen kavuşturursun, beni kötü huylardan uzak tut, kötü huylardan ancak sen uzaklaştırabilirsin. Emret yarabbi, emrine amadeyim. Davetine icabet ediyorum. Hayrın hepsi senin elindedir. Şerler sana yakışmaz. Benim varlığım senin elindedir. Ve yine sana döneceğim. Kutlu olan sensin Senden bağışlanmamı ister ve sana yönelirim."
Bize Esved b. Âmir, Kâmil, ona Habîb, ona da İbn Abbâs şöyle demiştir: "Teyzem Meymûne'nin yanında geceyi geçirdim. Rasulullah (sav) gece uyandı" [-İbn Abbas hadisin geri kalanını anlattı, sonra şöyle devam etti:-] "...Sonra rükû yaptı. Onu rükûda “Sübhâne Rabbiye’l-azîm” derken gördüm. Ardından başını kaldırdı ve Allah’a dilediği kadar hamd etti, sonra secde etti ve secdesinde “Sübhâne Rabbiye’l-a’lâ” dedi. sonra başını kaldırdı ve iki secde arasındaki oturuşta da “Rabbi’ğfir lî, verhamnî, vecburnî, verfa’nî, verzuknî, vehdinî (Rabbim! Beni bağışla, bana merhamet et, eksiklerimi gider, derecemi yükselt, beni rızıklandır ve bana doğru yolu göster)” dedi."
Açıklama: Hadisin tamamı için bk. BS003172.