Öneri Formu
Hadis Id, No:
2984, M000868
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رَافِعٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا ابْنُ جُرَيْجٍ أَخْبَرَنِى ابْنُ شِهَابٍ عَنْ أَبِى بَكْرِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَنَّهُ سَمِعَ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا قَامَ إِلَى الصَّلاَةِ يُكَبِّرُ حِينَ يَقُومُ ثُمَّ يُكَبِّرُ حِينَ يَرْكَعُ ثُمَّ يَقُولُ
"سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ." حِينَ يَرْفَعُ صُلْبَهُ مِنَ الرُّكُوعِ ثُمَّ يَقُولُ وَهُوَ قَائِمٌ
"رَبَّنَا وَلَكَ الْحَمْدُ." ثُمَّ يُكَبِّرُ حِينَ يَهْوِى سَاجِدًا ثُمَّ يُكَبِّرُ حِينَ يَرْفَعُ رَأْسَهُ ثُمَّ يُكَبِّرُ حِينَ يَسْجُدُ ثُمَّ يُكَبِّرُ حِينَ يَرْفَعُ رَأْسَهُ ثُمَّ يَفْعَلُ مِثْلَ ذَلِكَ فِى الصَّلاَةِ كُلِّهَا حَتَّى يَقْضِيَهَا وَيُكَبِّرُ حِينَ يَقُومُ مِنَ الْمَثْنَى بَعْدَ الْجُلُوسِ.
[ثُمَّ يَقُولُ أَبُو هُرَيْرَةَ إِنِّى لأَشْبَهُكُمْ صَلاَةً بِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Râfi', ona Abdürrezzak, ona İbn Cureyc, ona İbn Şihab, ona Ebu Bekir b. Abdurrahman'ın rivayetine göre o, Ebu Hureyre'yi şöyle derken dinlemiştir: Rasulullah (sav) namaza kalktığı zaman kıyam için durunca tekbir alırdı. Sonra rükûa vardığı zaman da tekbir alırdı. Sonra rükûdan kalkıp sırtını doğrulttuğu zaman da "semiallahu limen hamideh: Allah kendisine hamd eden kulunu işitir" derdi. Sonra secdeye eğildiği zaman yine tekbir alır, başını secdeden kaldırdığı zaman da tekbir alırdı, ikinci secdeye gittiği zaman yine tekbir alır, başını kaldırdığı zaman da tekbir alırdı. Daha sonra da namazını bitirinceye kadar namazın tamamında böyle yapar ve birinci oturuştan sonra ikinci rekâttan kalktığı zaman da tekbir alırdı.
[Daha sonra Ebu Hureyre; muhakkak ben aranızda (namazı) Rasulullah'ın (sav) namazına en çok benzeyeninizim derdi.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salât 868, /165
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Bekir b. Abdurrahman el-Mahzumi (Ebu Bekir b. Abdurrahman b. Haris b. Hişam)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Velid İbn Cüreyc el-Mekkî (Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc)
5. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
6. Muhammed b. Râfi' el-Kuşeyrî (Muhammed b. Râfi' b. Sabur)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Namaz, tekbir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
3020, M000886
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ نُمَيْرٍ ح
وَحَدَّثَنَا ابْنُ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا أَبِى قَالاَ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِى سَعِيدٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَجُلاً دَخَلَ الْمَسْجِدَ فَصَلَّى وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى نَاحِيَةٍ وَسَاقَا الْحَدِيثَ بِمِثْلِ هَذِهِ الْقِصَّةِ وَزَادَا فِيهِ
"إِذَا قُمْتَ إِلَى الصَّلاَةِ فَأَسْبِغِ الْوُضُوءَ ثُمَّ اسْتَقْبِلِ الْقِبْلَةَ فَكَبِّرْ."
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Ebu Üsame ve Abdullah b. Numeyr; (T)
Bize İbn Numeyr, ona babası, her ikisine Ubeydullah, ona Said b. Ebu Said, ona Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre bir adam mescide girdi ve Rasulullah (sav) bir tarafta bulunuyor iken namaz kıldı. Sonra da her ikisi hadisi burada anlatıldığı gibi zikretmekle birlikte "namaz kılmak için kalktığında iyice abdest al, sonra kıbleye dönerek tekbir al" ibaresini ilave etmişlerdir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salât 886, /168
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
4. Ebu Hişam Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî (Abdullah b. Nümeyr b. Abdullah b. Ebu Hayye)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
6205, D000730
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ الضَّحَّاكُ بْنُ مَخْلَدٍ ح
وَحَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى - وَهَذَا حَدِيثُ أَحْمَدَ قَالَ - أَخْبَرَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ - يَعْنِى ابْنَ جَعْفَرٍ - أَخْبَرَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ عَطَاءٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا حُمَيْدٍ السَّاعِدِىَّ فِى عَشْرَةٍ مِنْ أَصْحَابِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنْهُمْ أَبُو قَتَادَةَ قَالَ أَبُو حُمَيْدٍ أَنَا أَعْلَمُكُمْ بِصَلاَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم. قَالُوا فَلِمَ فَوَاللَّهِ مَا كُنْتَ بِأَكْثَرِنَا لَهُ تَبَعًا وَلاَ أَقْدَمَنَا لَهُ صُحْبَةً. قَالَ بَلَى. قَالُوا فَاعْرِضْ. قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا قَامَ إِلَى الصَّلاَةِ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يُكَبِّرُ حَتَّى يَقِرَّ كُلُّ عَظْمٍ فِى مَوْضِعِهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقْرَأُ ثُمَّ يُكَبِّرُ فَيَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يَرْكَعُ وَيَضَعُ رَاحَتَيْهِ عَلَى رُكْبَتَيْهِ ثُمَّ يَعْتَدِلُ فَلاَ يَصُبُّ رَأْسَهُ وَلاَ يُقْنِعُ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ فَيَقُولُ
"سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ." ثُمَّ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقُولُ "اللَّهُ أَكْبَرُ." ثُمَّ يَهْوِى إِلَى الأَرْضِ فَيُجَافِى يَدَيْهِ عَنْ جَنْبَيْهِ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا وَيَفْتَحُ أَصَابِعَ رِجْلَيْهِ إِذَا سَجَدَ وَيَسْجُدُ ثُمَّ يَقُولُ
"اللَّهُ أَكْبَرُ." وَيَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا حَتَّى يَرْجِعَ كُلُّ عَظْمٍ إِلَى مَوْضِعِهِ ثُمَّ يَصْنَعُ فِى الأُخْرَى مِثْلَ ذَلِكَ ثُمَّ إِذَا قَامَ مِنَ الرَّكْعَتَيْنِ كَبَّرَ وَرَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ كَمَا كَبَّرَ عِنْدَ افْتِتَاحِ الصَّلاَةِ ثُمَّ يَصْنَعُ ذَلِكَ فِى بَقِيَّةِ صَلاَتِهِ حَتَّى إِذَا كَانَتِ السَّجْدَةُ الَّتِى فِيهَا التَّسْلِيمُ أَخَّرَ رِجْلَهُ الْيُسْرَى وَقَعَدَ مُتَوَرِّكًا عَلَى شِقِّهِ الأَيْسَرِ. قَالُوا صَدَقْتَ هَكَذَا كَانَ يُصَلِّى صلى الله عليه وسلم.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hanbel, ona Asım b. Dahhak b. Mahled; (T)
Bize Müsedded, ona Yahya, -bu, Ahmed'in rivayetidir- onlara Abdülhamid b. Cafer, ona da Muhammed b. Amr b. Ata şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) ashabından on kişi (nin bulunduğu bir mecliste) Ebu Humeyd es-Sâ'dî'nin şöyle dediğini duydum ki Ebu Katade de onlardandı. Ebu Humeyd, Rasulullah'ın (sav) namazını en iyi bileniniz benim dedi. Onlar, niçin? Ne ona bizden daha çok tâbi oldun ne de sohbet bakımından bizi geride bıraktın! dediler. Ebu Humeyd ise, öyle dedi. Onlar da (o halde) anlat dediler. Ebu Humeyd rivayet etti: Namaza durduğunda Rasulullah (sav), ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırır, ardından tekbir getirirdi. Öyle ki, her kemiği itidal üzere yerine otururdu. Ardından (Kur'an) okurdu. Sonra tekbir getirip ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Akabinde rükûa gider, avuçlarını dizlerinin üzerine koyardı. Sonra da itidal üzere olur ne başını eğer ne de yukarı kaldırırdı. Ardından başını kaldırıp "semi'allâhu li men hamideh" der, sonra ellerini itidal üzere omuzlarına hizalayana dek kaldırır ve "Allahu Ekber" derdi. Daha sonra da yere kapanırdı. Kollarını (yedeyh) da yanlardan açardı. Ardından başını kaldırıp sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Secde gitmek istediğinde de ayak parmaklarını (n arasını) açar ve secde ederdi. Akabinde "Allahu Ekber" deyip başını kaldırır, sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Öyle ki, her kemik yerine otururdu. Akabinde diğer (rekatlarda da) aynısını yapardı. Sonra ikinci rekâttan kalktığında tekbir getirir, namaza başlangıç esnasında tekbir getirdiği gibi ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Daha sonra bunu, namazının kalanında da yapardı. Selamın olduğu rekâta (secde) geldiğinde sol ayağını geri atıp sol yanı üzerine otururdu. (Mecliste hazır bulunan sahabeler), doğru söyledin! Hz. Peygamber (sav) böyle namaz kılardı dediler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 118, /173
Senetler:
1. Ebu Katade Haris b. Rib'î es-Sülemî (Haris b. Rib'î b. Beldeme es-Sülemî)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Amiri (Muhammed b. Amr b. Ata b. Ayyaş b. Alkame)
3. Ebu Fadl Abdülhamid b. Cafer el-Ensârî (Abdülhamid b. Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, namazda elleri kaldırmak
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271557, D000730-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ الضَّحَّاكُ بْنُ مَخْلَدٍ ح
وَحَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى - وَهَذَا حَدِيثُ أَحْمَدَ قَالَ - أَخْبَرَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ - يَعْنِى ابْنَ جَعْفَرٍ - أَخْبَرَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ عَطَاءٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا حُمَيْدٍ السَّاعِدِىَّ فِى عَشْرَةٍ مِنْ أَصْحَابِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنْهُمْ أَبُو قَتَادَةَ قَالَ أَبُو حُمَيْدٍ أَنَا أَعْلَمُكُمْ بِصَلاَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم. قَالُوا فَلِمَ فَوَاللَّهِ مَا كُنْتَ بِأَكْثَرِنَا لَهُ تَبَعًا وَلاَ أَقْدَمَنَا لَهُ صُحْبَةً. قَالَ بَلَى. قَالُوا فَاعْرِضْ. قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا قَامَ إِلَى الصَّلاَةِ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يُكَبِّرُ حَتَّى يَقِرَّ كُلُّ عَظْمٍ فِى مَوْضِعِهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقْرَأُ ثُمَّ يُكَبِّرُ فَيَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يَرْكَعُ وَيَضَعُ رَاحَتَيْهِ عَلَى رُكْبَتَيْهِ ثُمَّ يَعْتَدِلُ فَلاَ يَصُبُّ رَأْسَهُ وَلاَ يُقْنِعُ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ فَيَقُولُ
"سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ." ثُمَّ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقُولُ "اللَّهُ أَكْبَرُ." ثُمَّ يَهْوِى إِلَى الأَرْضِ فَيُجَافِى يَدَيْهِ عَنْ جَنْبَيْهِ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا وَيَفْتَحُ أَصَابِعَ رِجْلَيْهِ إِذَا سَجَدَ وَيَسْجُدُ ثُمَّ يَقُولُ
"اللَّهُ أَكْبَرُ." وَيَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا حَتَّى يَرْجِعَ كُلُّ عَظْمٍ إِلَى مَوْضِعِهِ ثُمَّ يَصْنَعُ فِى الأُخْرَى مِثْلَ ذَلِكَ ثُمَّ إِذَا قَامَ مِنَ الرَّكْعَتَيْنِ كَبَّرَ وَرَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ كَمَا كَبَّرَ عِنْدَ افْتِتَاحِ الصَّلاَةِ ثُمَّ يَصْنَعُ ذَلِكَ فِى بَقِيَّةِ صَلاَتِهِ حَتَّى إِذَا كَانَتِ السَّجْدَةُ الَّتِى فِيهَا التَّسْلِيمُ أَخَّرَ رِجْلَهُ الْيُسْرَى وَقَعَدَ مُتَوَرِّكًا عَلَى شِقِّهِ الأَيْسَرِ. قَالُوا صَدَقْتَ هَكَذَا كَانَ يُصَلِّى صلى الله عليه وسلم.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hanbel, ona Asım b. Dahhak b. Mahled; (T)
Bize Müsedded, ona Yahya, -bu, Ahmed'in rivayetidir- onlara Abdülhamid b. Cafer, ona da Muhammed b. Amr b. Ata şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) ashabından on kişi (nin bulunduğu bir mecliste) Ebu Humeyd es-Sâ'dî'nin şöyle dediğini duydum ki Ebu Katade de onlardandı. Ebu Humeyd, Rasulullah'ın (sav) namazını en iyi bileniniz benim dedi. Onlar, niçin? Ne ona bizden daha çok tâbi oldun ne de sohbet bakımından bizi geride bıraktın! dediler. Ebu Humeyd ise, öyle dedi. Onlar da (o halde) anlat dediler. Ebu Humeyd rivayet etti: Namaza durduğunda Rasulullah (sav), ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırır, ardından tekbir getirirdi. Öyle ki, her kemiği itidal üzere yerine otururdu. Ardından (Kur'an) okurdu. Sonra tekbir getirip ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Akabinde rükûa gider, avuçlarını dizlerinin üzerine koyardı. Sonra da itidal üzere olur ne başını eğer ne de yukarı kaldırırdı. Ardından başını kaldırıp "semi'allâhu li men hamideh" der, sonra ellerini itidal üzere omuzlarına hizalayana dek kaldırır ve "Allahu Ekber" derdi. Daha sonra da yere kapanırdı. Kollarını (yedeyh) da yanlardan açardı. Ardından başını kaldırıp sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Secde gitmek istediğinde de ayak parmaklarını (n arasını) açar ve secde ederdi. Akabinde "Allahu Ekber" deyip başını kaldırır, sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Öyle ki, her kemik yerine otururdu. Akabinde diğer (rekatlarda da) aynısını yapardı. Sonra ikinci rekâttan kalktığında tekbir getirir, namaza başlangıç esnasında tekbir getirdiği gibi ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Daha sonra bunu, namazının kalanında da yapardı. Selamın olduğu rekâta (secde) geldiğinde sol ayağını geri atıp sol yanı üzerine otururdu. (Mecliste hazır bulunan sahabeler), doğru söyledin! Hz. Peygamber (sav) böyle namaz kılardı dediler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 118, /173
Senetler:
1. Ebu Katade Haris b. Rib'î es-Sülemî (Haris b. Rib'î b. Beldeme es-Sülemî)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Amiri (Muhammed b. Amr b. Ata b. Ayyaş b. Alkame)
3. Ebu Fadl Abdülhamid b. Cafer el-Ensârî (Abdülhamid b. Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Hanbel eş-Şeybanî (Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal b. Esed)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, namazda elleri kaldırmak
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ عَنْ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ أَبِى الزِّنَادِ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"هَلْ تَرَوْنَ قِبْلَتِى هَا هُنَا فَوَاللَّهِ مَا يَخْفَى عَلَىَّ رُكُوعُكُمْ وَلاَ سُجُودُكُمْ إِنِّى لأَرَاكُمْ وَرَاءَ ظَهْرِى."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
3522, M000958
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ عَنْ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ أَبِى الزِّنَادِ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"هَلْ تَرَوْنَ قِبْلَتِى هَا هُنَا فَوَاللَّهِ مَا يَخْفَى عَلَىَّ رُكُوعُكُمْ وَلاَ سُجُودُكُمْ إِنِّى لأَرَاكُمْ وَرَاءَ ظَهْرِى."
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Malik b. Enes, ona Ebu-z Zinqd, ona el-A'rec, ona Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav); "siz (yüzümü yalnızca) buradaki kıbleme doğru (çevirdiğim) kanaatimde misiniz? Vallahi, sizin rükûunuz da sücudunuz da bana gizli kalmıyor. Ben sizi -hiç şüphesiz- arkamdan da görüyorum" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salât 958, /180
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Davud A'rec Abdurrahman b. Hürmüz (Abdurrahman b. Hürmüz)
3. Ebu Zinad Abdullah b. Zekvan el-Kuraşi (Abdullah b. Zekvan)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Hz. Peygamber, kızması
KTB, NAMAZ,
Namaz, eda keyfiyeti/kılınış şekli
Namaz, imama uymak
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, namaz
Namaz, Namazda disiplin
Namaz, Namazda mekruh fiiller
Namaz, Namazda rukû'
Namaz, secde, okunacak dualar vs,
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5156, B000820
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحِيمِ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو أَحْمَدَ مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ الزُّبَيْرِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا مِسْعَرٌ عَنِ الْحَكَمِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى لَيْلَى عَنِ الْبَرَاءِ قَالَ:
"كَانَ سُجُودُ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَرُكُوعُهُ، وَقُعُودُهُ بَيْنَ السَّجْدَتَيْنِ قَرِيبًا مِنَ السَّوَاءِ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdürrahim, ona Ebu Ahmed Muhammed b. Abdullah ez-Zübeydî, ona Mis'ar, ona Hakem, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona da Berâ şöyle rivayet etmiştir:
"Peygamber (sav)'in rukûsu ve iki secde arasındaki oturuşu takriben birbirine eşitti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Ezân 140, 1/351
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu İsa Abdurrahman b. Ebu Leyla el-Ensarî (Abdurrahman b. Yesar b. Bilal b. Büleyl b. Uhayha)
3. Ebu Abdullah Hakem b. Uteybe el-Kindî (Hakem b. Uteybe)
4. Ebu Seleme Misar b. Kidam el-Âmirî (Misar b. Kidam b. Zuheyr b. Ubeyde b. Haris)
5. Ebu Ahmed Muhammed b. Abdullah ez-Zübeyrî (Muhammed b. Abdullah b. Zübeyr b. Ömer b. Dirhem)
6. Muhammed b. Abdurrahim el-Kuraşi (Muhammed b. Abdurrahim b. Ebu Züheyr)
Konular:
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5158, B000821
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ قَالَ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ - رضى الله عنه - قَالَ:
إِنِّى لاَ آلُو أَنْ أُصَلِّىَ بِكُمْ كَمَا رَأَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يُصَلِّى بِنَا.
قَالَ ثَابِتٌ كَانَ أَنَسٌ يَصْنَعُ شَيْئًا لَمْ أَرَكُمْ تَصْنَعُونَهُ، كَانَ إِذَا رَفَعَ رَأْسَهُ مِنَ الرُّكُوعِ قَامَ حَتَّى يَقُولَ الْقَائِلُ قَدْ نَسِىَ. وَبَيْنَ السَّجْدَتَيْنِ حَتَّى يَقُولَ الْقَائِلُ قَدْ نَسِ.
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Harb, ona Hammad b. Zeyd, ona Sabit, ona Enes (ra) rivayetle şöyle demiştir:
"Ben Nebi'nin (sav) bize namaz kıldırdığını gördüğüm şekilde size namaz kıldırmaktan geri kalmam."
Sabit dedi ki: Enes bir şey yapardı, ben sizin onu yaptığınızı görmüyorum. O başını rükûdan kaldırdığı vakit onu gören kişi, o secdeye varmayı unuttu diyecek kadar ayakta dururdu. İki secde arasında da kişi (secdeye varmayı) unuttu diyecek kadar dururdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Ezân 140, 1/351
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
4. Ebu Eyyüb Süleyman b. Harb el-Vâşihî (Süleyman b. Harb b. Büceyl)
Konular:
İbadet, Namaz
KTB, NAMAZ,
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271558, D000730-3
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ الضَّحَّاكُ بْنُ مَخْلَدٍ ح
وَحَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى - وَهَذَا حَدِيثُ أَحْمَدَ قَالَ - أَخْبَرَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ - يَعْنِى ابْنَ جَعْفَرٍ - أَخْبَرَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ عَطَاءٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا حُمَيْدٍ السَّاعِدِىَّ فِى عَشْرَةٍ مِنْ أَصْحَابِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنْهُمْ أَبُو قَتَادَةَ قَالَ أَبُو حُمَيْدٍ أَنَا أَعْلَمُكُمْ بِصَلاَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم. قَالُوا فَلِمَ فَوَاللَّهِ مَا كُنْتَ بِأَكْثَرِنَا لَهُ تَبَعًا وَلاَ أَقْدَمَنَا لَهُ صُحْبَةً. قَالَ بَلَى. قَالُوا فَاعْرِضْ. قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا قَامَ إِلَى الصَّلاَةِ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يُكَبِّرُ حَتَّى يَقِرَّ كُلُّ عَظْمٍ فِى مَوْضِعِهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقْرَأُ ثُمَّ يُكَبِّرُ فَيَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يَرْكَعُ وَيَضَعُ رَاحَتَيْهِ عَلَى رُكْبَتَيْهِ ثُمَّ يَعْتَدِلُ فَلاَ يَصُبُّ رَأْسَهُ وَلاَ يُقْنِعُ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ فَيَقُولُ
"سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ." ثُمَّ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقُولُ "اللَّهُ أَكْبَرُ." ثُمَّ يَهْوِى إِلَى الأَرْضِ فَيُجَافِى يَدَيْهِ عَنْ جَنْبَيْهِ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا وَيَفْتَحُ أَصَابِعَ رِجْلَيْهِ إِذَا سَجَدَ وَيَسْجُدُ ثُمَّ يَقُولُ
"اللَّهُ أَكْبَرُ." وَيَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا حَتَّى يَرْجِعَ كُلُّ عَظْمٍ إِلَى مَوْضِعِهِ ثُمَّ يَصْنَعُ فِى الأُخْرَى مِثْلَ ذَلِكَ ثُمَّ إِذَا قَامَ مِنَ الرَّكْعَتَيْنِ كَبَّرَ وَرَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ كَمَا كَبَّرَ عِنْدَ افْتِتَاحِ الصَّلاَةِ ثُمَّ يَصْنَعُ ذَلِكَ فِى بَقِيَّةِ صَلاَتِهِ حَتَّى إِذَا كَانَتِ السَّجْدَةُ الَّتِى فِيهَا التَّسْلِيمُ أَخَّرَ رِجْلَهُ الْيُسْرَى وَقَعَدَ مُتَوَرِّكًا عَلَى شِقِّهِ الأَيْسَرِ. قَالُوا صَدَقْتَ هَكَذَا كَانَ يُصَلِّى صلى الله عليه وسلم.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hanbel, ona Asım b. Dahhak b. Mahled; (T)
Bize Müsedded, ona Yahya, -bu, Ahmed'in rivayetidir- onlara Abdülhamid b. Cafer, ona da Muhammed b. Amr b. Ata şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) ashabından on kişi (nin bulunduğu bir mecliste) Ebu Humeyd es-Sâ'dî'nin şöyle dediğini duydum ki Ebu Katade de onlardandı. Ebu Humeyd, Rasulullah'ın (sav) namazını en iyi bileniniz benim dedi. Onlar, niçin? Ne ona bizden daha çok tâbi oldun ne de sohbet bakımından bizi geride bıraktın! dediler. Ebu Humeyd ise, öyle dedi. Onlar da (o halde) anlat dediler. Ebu Humeyd rivayet etti: Namaza durduğunda Rasulullah (sav), ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırır, ardından tekbir getirirdi. Öyle ki, her kemiği itidal üzere yerine otururdu. Ardından (Kur'an) okurdu. Sonra tekbir getirip ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Akabinde rükûa gider, avuçlarını dizlerinin üzerine koyardı. Sonra da itidal üzere olur ne başını eğer ne de yukarı kaldırırdı. Ardından başını kaldırıp "semi'allâhu li men hamideh" der, sonra ellerini itidal üzere omuzlarına hizalayana dek kaldırır ve "Allahu Ekber" derdi. Daha sonra da yere kapanırdı. Kollarını (yedeyh) da yanlardan açardı. Ardından başını kaldırıp sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Secde gitmek istediğinde de ayak parmaklarını (n arasını) açar ve secde ederdi. Akabinde "Allahu Ekber" deyip başını kaldırır, sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Öyle ki, her kemik yerine otururdu. Akabinde diğer (rekatlarda da) aynısını yapardı. Sonra ikinci rekâttan kalktığında tekbir getirir, namaza başlangıç esnasında tekbir getirdiği gibi ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Daha sonra bunu, namazının kalanında da yapardı. Selamın olduğu rekâta (secde) geldiğinde sol ayağını geri atıp sol yanı üzerine otururdu. (Mecliste hazır bulunan sahabeler), doğru söyledin! Hz. Peygamber (sav) böyle namaz kılardı dediler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 118, /173
Senetler:
1. Ebu Humeyd Abdurrahman b. Sa'd es-Sâ'îdî (Münzir b. Sa'd b. Malik)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Amiri (Muhammed b. Amr b. Ata b. Ayyaş b. Alkame)
3. Ebu Fadl Abdülhamid b. Cafer el-Ensârî (Abdülhamid b. Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, namazda elleri kaldırmak
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271559, D000730-4
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ الضَّحَّاكُ بْنُ مَخْلَدٍ ح
وَحَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى - وَهَذَا حَدِيثُ أَحْمَدَ قَالَ - أَخْبَرَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ - يَعْنِى ابْنَ جَعْفَرٍ - أَخْبَرَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ عَطَاءٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا حُمَيْدٍ السَّاعِدِىَّ فِى عَشْرَةٍ مِنْ أَصْحَابِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنْهُمْ أَبُو قَتَادَةَ قَالَ أَبُو حُمَيْدٍ أَنَا أَعْلَمُكُمْ بِصَلاَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم. قَالُوا فَلِمَ فَوَاللَّهِ مَا كُنْتَ بِأَكْثَرِنَا لَهُ تَبَعًا وَلاَ أَقْدَمَنَا لَهُ صُحْبَةً. قَالَ بَلَى. قَالُوا فَاعْرِضْ. قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا قَامَ إِلَى الصَّلاَةِ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يُكَبِّرُ حَتَّى يَقِرَّ كُلُّ عَظْمٍ فِى مَوْضِعِهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقْرَأُ ثُمَّ يُكَبِّرُ فَيَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يَرْكَعُ وَيَضَعُ رَاحَتَيْهِ عَلَى رُكْبَتَيْهِ ثُمَّ يَعْتَدِلُ فَلاَ يَصُبُّ رَأْسَهُ وَلاَ يُقْنِعُ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ فَيَقُولُ
"سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ." ثُمَّ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقُولُ "اللَّهُ أَكْبَرُ." ثُمَّ يَهْوِى إِلَى الأَرْضِ فَيُجَافِى يَدَيْهِ عَنْ جَنْبَيْهِ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا وَيَفْتَحُ أَصَابِعَ رِجْلَيْهِ إِذَا سَجَدَ وَيَسْجُدُ ثُمَّ يَقُولُ
"اللَّهُ أَكْبَرُ." وَيَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا حَتَّى يَرْجِعَ كُلُّ عَظْمٍ إِلَى مَوْضِعِهِ ثُمَّ يَصْنَعُ فِى الأُخْرَى مِثْلَ ذَلِكَ ثُمَّ إِذَا قَامَ مِنَ الرَّكْعَتَيْنِ كَبَّرَ وَرَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ كَمَا كَبَّرَ عِنْدَ افْتِتَاحِ الصَّلاَةِ ثُمَّ يَصْنَعُ ذَلِكَ فِى بَقِيَّةِ صَلاَتِهِ حَتَّى إِذَا كَانَتِ السَّجْدَةُ الَّتِى فِيهَا التَّسْلِيمُ أَخَّرَ رِجْلَهُ الْيُسْرَى وَقَعَدَ مُتَوَرِّكًا عَلَى شِقِّهِ الأَيْسَرِ. قَالُوا صَدَقْتَ هَكَذَا كَانَ يُصَلِّى صلى الله عليه وسلم.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hanbel, ona Asım b. Dahhak b. Mahled; (T)
Bize Müsedded, ona Yahya, -bu, Ahmed'in rivayetidir- onlara Abdülhamid b. Cafer, ona da Muhammed b. Amr b. Ata şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) ashabından on kişi (nin bulunduğu bir mecliste) Ebu Humeyd es-Sâ'dî'nin şöyle dediğini duydum ki Ebu Katade de onlardandı. Ebu Humeyd, Rasulullah'ın (sav) namazını en iyi bileniniz benim dedi. Onlar, niçin? Ne ona bizden daha çok tâbi oldun ne de sohbet bakımından bizi geride bıraktın! dediler. Ebu Humeyd ise, öyle dedi. Onlar da (o halde) anlat dediler. Ebu Humeyd rivayet etti: Namaza durduğunda Rasulullah (sav), ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırır, ardından tekbir getirirdi. Öyle ki, her kemiği itidal üzere yerine otururdu. Ardından (Kur'an) okurdu. Sonra tekbir getirip ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Akabinde rükûa gider, avuçlarını dizlerinin üzerine koyardı. Sonra da itidal üzere olur ne başını eğer ne de yukarı kaldırırdı. Ardından başını kaldırıp "semi'allâhu li men hamideh" der, sonra ellerini itidal üzere omuzlarına hizalayana dek kaldırır ve "Allahu Ekber" derdi. Daha sonra da yere kapanırdı. Kollarını (yedeyh) da yanlardan açardı. Ardından başını kaldırıp sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Secde gitmek istediğinde de ayak parmaklarını (n arasını) açar ve secde ederdi. Akabinde "Allahu Ekber" deyip başını kaldırır, sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Öyle ki, her kemik yerine otururdu. Akabinde diğer (rekatlarda da) aynısını yapardı. Sonra ikinci rekâttan kalktığında tekbir getirir, namaza başlangıç esnasında tekbir getirdiği gibi ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Daha sonra bunu, namazının kalanında da yapardı. Selamın olduğu rekâta (secde) geldiğinde sol ayağını geri atıp sol yanı üzerine otururdu. (Mecliste hazır bulunan sahabeler), doğru söyledin! Hz. Peygamber (sav) böyle namaz kılardı dediler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 118, /173
Senetler:
1. Ebu Humeyd Abdurrahman b. Sa'd es-Sâ'îdî (Münzir b. Sa'd b. Malik)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Amiri (Muhammed b. Amr b. Ata b. Ayyaş b. Alkame)
3. Ebu Fadl Abdülhamid b. Cafer el-Ensârî (Abdülhamid b. Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Hanbel eş-Şeybanî (Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal b. Esed)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, namazda elleri kaldırmak
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270729, D000520-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا قَيْسٌ يَعْنِى ابْنَ الرَّبِيعِ ح
وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سُلَيْمَانَ الأَنْبَارِىُّ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ سُفْيَانَ جَمِيعًا عَنْ عَوْنِ بْنِ أَبِى جُحَيْفَةَ عَنْ أَبِيهِ قَالَ
"أَتَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم بِمَكَّةَ وَهُوَ فِى قُبَّةٍ حَمْرَاءَ مِنْ أَدَمٍ فَخَرَجَ بِلاَلٌ فَأَذَّنَ فَكُنْتُ أَتَتَبَّعُ فَمَهُ هَا هُنَا وَهَا هُنَا. قَالَ ثُمَّ خَرَجَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَعَلَيْهِ حُلَّةٌ حَمْرَاءُ بُرُودٌ يَمَانِيَةٌ قِطْرِىٌّ. وَقَالَ مُوسَى قَالَ رَأَيْتُ بِلاَلاً خَرَجَ إِلَى الأَبْطَحِ فَأَذَّنَ فَلَمَّا بَلَغَ حَىَّ عَلَى الصَّلاَةِ حَىَّ عَلَى الْفَلاَحِ. لَوَى عُنُقَهُ يَمِينًا وَشِمَالاً وَلَمْ يَسْتَدِرْ ثُمَّ دَخَلَ فَأَخْرَجَ الْعَنَزَةَ وَسَاقَ حَدِيثَهُ."
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Kays b. Rabî'; (T)
Bize Muhammed b. Süleyman el-Enbari, ona Veki', ona Süfyan, onlara Avn b. Ebu Cuheyfe, ona da babası (Vehb b. Vehb) şöyle rivayet etmiştir:
"Mekke'ye, Hz. Peygamber'in (sav) huzuruna geldim, o ise deriden (yapılmış) kırmızı bir çadır içerisindeydi. Bilal çıkıp ezan okudu. Ben de onun ağzını bir o tarafa bir bu tarafa (çevirişini) izliyordum. Daha sonra Rasulullah (sav), üzerinde Yemen işi kırmızı çizgili bir elbise olduğu halde (çadırından) çıktı. (Ebû Davud'un hocası) Musa, Bilal'i Ebtah (denilen yere) çıkıp ezan okurken gördüm. Hayye ale's-salât, hayye ale'l-felâh (kısmına) geldiğinde boynunu sağa ve sola çevirdi ancak bedenini çevirmedi. Sonra (Bilal, çadıra) girip (Hz. Peygamber'in (sav) namaz kılarken sütre edindiği) değneği çıkardı diyerek rivayetin (devamını) zikretti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 34, /130
Senetler:
1. Ebu Cuhayfe Vehb b. Vehb es-Süvaî (Vehb b. Abdullah b. Cünade)
2. Avn b. Ebu Cuheyfe es-Süvâi (Avn b. Vehb b. Abdullah)
3. Ebu Muhammed Kays b. Rabî' el-Esedî (Kays b. Rabî')
4. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Ezan, okurken yüzü kıbleye, sağa sola çevirmek
KTB, EZAN
KTB, NAMAZ,
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet