1050 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Yusuf, bize Malik, ona Nâfi, ona da Abdullah b. Ömer'in (r.anhuma) rivayet ettiğine göre Hz. peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Birbirinizin satışı üzerine satış yapmayın. Şehir dışından ticaret mallarını pazara inmeden yolda karşılayıp (satın almayın)."
Bize Musa b. İsmail, ona Cüveyriye, ona Nâfi, ona da Abdullah (ra) şöyle demiştir: Biz ticaret kervanlarını yolda karşılayıp onlardan yiyecek satın alırdık. Hz. Peygamber (sav) kervan yiyecek pazarına ulaşmadan alışveriş yapmamızı yasakladı. Ebu Abdullah (el-Buhârî) der ki: Übeydullah'ın rivayeti, kervanı yolda karşılama olayının çarşının üst tarafında olduğunu açıklamaktadır.
Bize Ebu Velîd, ona Leys, ona İbn Şihâb, ona Mâlik ibn Evs, ona da Ömer'in (r.anhuma) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Buğdayı buğdayla satmak faizdir, ancak tarafların peşin olarak alıp vermesi hariç. Arpayı arpa ile satmak faizdir, ancak tarafların peşin olarak alıp vermesi hariç. Hurmayı hurmayla satmak faizdir, ancak tarafların peşin olarak alıp vermesi hariç."
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona İbn Şihâb, ona da Malik b. Evs yüz dinarını dirhemle değiştirmek istediğini söyleyerek şöyle demiştir: Talha b. Ubeydullah beni çağırdı. Birbirimizle bu para değiştirme işini görüşüp anlaştık. Hatta benden altınları aldı ve elinin içinde çevirmeye başladı. Sonra "hazinecim olan zât Gâbe ormanından gelince (dirhemleri ondan alıp) sana veririm" dedi. Ömer bu konuşmayı duydu ve hemen bana "vallahi sen gümüşleri Talha'dan alıncaya kadar ondan ayrılmayacaksın. (Çünkü) Rasûlullah (sav) şöyle buyurdu: 'Altını altın ile değiştirmek faizdir, ancak peşin alıp vermek hariç. Buğdayı buğdayla değiştirmek de faizdir, ancak peşin alıp vermek hariç. Arpayı arpa ile satıp değiştirmek de faizdir, ancak peşin alıp vermek hariç.'"
Açıklama: أَعْلَى السُّوقِ çarşının üst tarafı esasında çarşının içinde anlamında çeviri yapılır. Zira bu ifade telakki'r-rukban/yani satıcıları şehre varmadan yolda karşılamak anlamında olmadığını beyan için kullanılmıştır.