194 Kayıt Bulundu.
Bize Ebî Zekeriya b. Ebî İshak ve Ebû Bekir b. el-Hasan, onlara Ebû’l-Abbas Muhammed b. Yakub, ona Bahr b. Nasr’ın haber verdiğine göre kendisi İbn Vehb’e okunurken dinlemiş ve İbn Vehb şöyle demiş: Ben Abdullah b. Ömer’in Nâfi’den yaptığı rivayeti dinledim, Abdullah b. Ömer sıcak mevsimde abdest alıyor, elini koltuk altlarına götürüyordu ve bu onun abdestini bozmuyordu.
Bize Ebû Bekir el-Kadî ve Ebû Saîd b. Amr'ın, onlara Ebû'l-Abbas Muhammed b. Yakub'un, ona Muhammed b. İshak'ın, ona Muhammed b. İmrân'ın, ona babasının, ona İbn Ebî Leyla'nın, ona İsa'nın, ona Abdurrahman b. Ebî Leyla'nın rivayet ettiği hadise gelince, o rivayet şöyledir: "Hz. Peyamber'in (sav) huzurunda bulunuyorduk, o sırada torunu Hasan düşe kalka çıkageldi. Rasûlullah (sav) çocuğun gömleğini kaldırdı ve çarptığı yeri öptü." Bu isnad sağlam değildir. Ayrıca burada eliyle cinsel organına dokunduğundan ve sonra abdest almadan namaz kıldığından da söz edilmemektedir.
Bize Ebû Bekir en-Nisâbûrî, ona Ahmed b. Mansur er-Remâdî, ona Yezîd b. Ebî Hakîm, ona Süfyan, ona Hişâm b. Urve, ona babası, ona Mervan, ona da Büsre bint Safvân’ın (ra) rivayet ettiğine göre Rasûlullah (sav) şöyle buyurdu: “Avret mahalline eliyle temas eden, namaz için abdest alsın!”
Bize Ebû Bekir Muhammed b. Bekir et-Tûsî el-Fakîh, ona Ebû Bişr Muhammed b. Ahmed b. Hâdır, ona Ebû Bekir Sâhibu Ebû Sahra, ona Ali b. Müslim rivayet etti. (T) Yine bize Ebû Bekir b. el-Hâris el-Fakîh, ona Ali b. Ömer el-Hafız, ona Ahmed b. Abdullah b. Muhammed el-Vekîl, ona Ali b. Müslim, onaMuhammed b. Bekir, ona Abdülhamîd b. Cafer, ona Hişâm b. Urve, ona babası, ona da Büsre bint Safvân (ra), Rasûlullah’dan (sav) şöyle duyduğunu haber verdi: “Cinsel organına yahut husyelerine veyahut kir toplanan organlarına (avret mahallinin civarına) dokunan abdest alsın!” et-Tûsî’nin rivayeti şöyledir: “… Veyahut kir toplanan yerlerine (avret bölgesinin iki tarafına dokunan, namaz için tekrar abdest alsın!” Ali b. Ömer el-Hafız şöyle dedi: Bunu Abdülhamîd b. Cafer de Hişâm’dan rivayet etti. Ancak husyeleri, kir toplanan yerleri zikretmekte ve bunu Büsre’nin Hz. Peygamber’den (sav) rivayet ettiği hadisin içine sokmakla yanıldı. Mahfuz olan, bunun merfu olmayıp Urve’nin sözü olduğudur. Eyyub es-Sahtiyânî, Hammâd b. Zeyd ve benzeri sika raviler de Hişâm’dan böyle rivayet ettiler.
Bize Ebû Nasr b. Katâde, ona Ebû’l-Hasan es-Serrâc, ona Ebû Şuayb el-Harrânî, ona Ahmed b. Ubeydullah el-Basrî el-Anberî, ona Yezîd b. Zuray’ rivayet etti. Yine bize Ebû Bekir el-Hârisî, ona Ali b. Ömer, ona Ali b. Abdullah b. Mübeşşir ile el-Hüseyin b. İsmail ve Muhammed b. Mahmud es-Serrâc şöyle dediler: Bize Ebû’l-Eş’as, ona Yezîd b. Zuray’, ona Eyyub, ona Hişâm b. Urve, ona babası ona da Büsre bint Safvân, Rasûlullah’dan (sav) şöyle duyduğunu haber verdi: “Cinsel organına dokunan abdest alsın!” Urve şöyle diyordu: Cinsel organının civarına yahut husyelerine veyahut cinsel organına dokunan abdest alsın!
Bize el-Hasan b. Ahmed b. Saîd er-Ruhâvî, ona el-Abbas b. Ubeydullah b. Yahya er-Ruhâvî, ona Muhammed b. Yezîd b. Sinan, ona babası, ona Hişâm b. Urve, ona babası, ona Mervân, ona da Rasûlullah’ın (sav) hanım sahabîlerinden olan Büsre bint Safvan’ın (ra) rivayet ettiğine göre Rasûlullah (sav) şöyle buyurdu: “Sizden biri eliyle cinsel organına temas eden, namaz için abdest alsın!”
Bize Ebû Bekir, ona Ali, ona Abdullah b. Muhammed b. Abdülaziz, ona Halef b. Hişâm, ona Hammâd b. Zeyd, ona da Hişâm b. Urve şöyle demiştir: Babam şöyle diyordu: "İnsan cinsel organı bölgesine yahut husyelerine veyahut avret mahalline dokunduğu zaman abdest almadan namaz kılamaz." Bu rivâyet Hişâm b. Urve'den müdrec olarak başka bir vecihle de nakledilmiştir. Ancak bu rivayet hatalıdır, doğrusu bu sözü Urve'nin söylemiş olduğudur. Kıyas, cinsel organına dokunmaktan dolayı abdest almaya gerek olmadığına delalet eder. Ancak biz cinsel organa dokunmaktan dolayı abdest almanın gerekli olduğuna, başka bir uzva dokunmanın ise abdesti gerektirmediğine sünnete tabi olarak kabul ettik.
Bize Abdullah b. Muhammed b. Abdülaziz, ona el-Hakem b. Musa, ona Şuayb b. İshak, ona Hişâm b. Urve, ona babası, ona Mervân ona da Rasûlullah’ın (sav) hanım sahabîlerinden olan Büsre bint Safvân’ın (ra) rivayet ettiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuş: “Sizden biri zekerine (cinsel organına) dokunacak olursa, abdest almadan namaz kılmasın.” Urve bu rivayeti yadırgadı ve gidip Büsre’ye sordu, o da bunu doğruladı. Bu rivayet sahihtir, Rabîa b. Osman, el-Münzir b. Abdullah el-Harâmî, Anbese b. Abdulvâhid ve Humeyd b. el-Esved buna mütâbaat etmişlerdir. Onlar Hişâm’da, o babasından, o Mervân’dan ve o da Büsre’den bu şekilde rivayet etmişlerdir. Urve dedi ki: Ben bunu Büsre’ye sordum, o da rivayeti doğruladı.
Bize Ebû Tahir el-Fakîh, oa Ebû Bekir Muhammed b. el-Hasan el-Kattân, ona Ali b. el-Hasan, ona Abdullah b. Yezîd el-Mukriî, ona Hemmâm, ona Muhammed b. Cabir şöyle dedi: Kays b. Talk adında Yemâmeli bir ihtiyarın babasından naklen bana rivayet ettiğine göre, o Hz. Peygamber'e şöyle sormuş -yahut birinin ona sorduğunu işitmiş-: "- Ben namaz kılarken avret mahallimi kaşıyordu, o sırada da elim cinsel organıma dokundu." Hz. Peygamber (sav) şu cevabı verdi: "- Cinsel organın da senden bir parçadır." Bu rivayetten anlaşılan, onun avret mahallini kaşırken avucunun sırt tarafıyla cinsel organına dokunmuş olmasıdır. En doğrusunu Allah bilir.
Bize Ebû Bekir Ahmed b. el-Hasan ve Ebû Saîd b. Ebî Amr, onlara Ebû’l-abbas Muhammed b. Yakub, ona er-Rabî’ b. Süleyman, ona eş-Şâfiî, ona Süfyan, ona Hişâm, ona Fatıma binti’l-Münzir, ona da ninesi Esma’nın kendisine söylediğine göre; Rasûlullah’a (sav) elbiseye bulaşan hayız kanının hükmünü sormu, Hz. Peygamber de şu cevabı vermiş: “Onu kazı, sonra su ile ov, sonra üstüne su akıt, sonra da onunla namaz kıl!” Ebû Saîd rivâyetinde, Şâfiî’nin şöyle dediğini ilave etti: Rasûlullah (sav), hayız kanının elle yıkanmasını emretmiş, fakat bundan dolayı abdest alınmasını emretmemiştir. Kan, cinsel organından daha necistir. Buna göre necis olana dokunan her şeyden dolayı kıyas gereği abdest almak şart değildir. Necis olan şey hakkında hüküm bu olunca, necis olmayan şeye dokunmaktan dolayı abdest almaya hiç gerek olmaz. Ancak bizzat hakkında bir haber gelmiş olması hâli müstesnadır.