470 Kayıt Bulundu.
Bize Ali b. Haşrem, ona İsa b. Yunus, ona el-A'meş bu isnad ile aynısını [Abdullah b. Ömer geceleyin kadınların mescitlere gitmelerine engel olmayın deyince Abdullah b. Ömer'in bir oğlu; kesinlikle onların mescide çıkmalarına izin vermeyiz. Çünkü onlar bunu kötülüğe vesile edinirler dedi. Bunun üzerine İbn Ömer onu azarladı ve ben Rasulullah (sav) buyurdu diyorum sen de kalkmış onlara müsaade etmeyiz diyorsun dedi.] rivayet etmiştir.
Bize Muhammed b. el-Müsenna, ona Abdurrahman b. Mehdî, ona Şube, ona Ebu Avn, ona da Cabir b. Semure'nin naklettiğine göre; "Ömer Sa'd'a namaza varıncaya kadar her hususta seni şikâyet ettiler dedi. Sa'd ise ben namazların ilk iki rekâtını uzun tutuyorum, son iki rekâtı kısa kesiyorum. Rasulullah'ın (sav) arkasında kıldığım namazı aynen kıldırıyorum diye cevap verdi. Bunun üzerine Ömer; zaten senden beklenen de budur yahut benim senden beklediğim budur dedi."
Bize Ebu Küreyb, ona İbn Bişr, ona Misar, ona Abdülmelik ve Ebu Avn, o ikisine Cabir b. Semure'nin rivayet ettiğine göre [Ömer, Sa'd'a "Namaza varıncaya kadar her hususta seni şikâyet ettiler dedi. Sa'd ise ben namazların ilk iki rekâtını uzun tutuyorum, son iki rekâtı kısa kesiyorum. Rasulullah'ın (sav) arkasında kıldığım namazı aynen kıldırıyorum diye cevap verdi. Bunun üzerine Ömer; zaten senden beklenen de budur yahut benim senden beklediğim budur dedi.] Sa'd ayrıca bana namazı bedeviler mi öğretecek ibaresini de ekledi.
Bize Muhammed b. Müsennâ, ona Yahya b. Saîd, ona Hişâm, ona Katâde, ona Salim b. Ebu’l-Ca’d, ona Ma’dân b. Ebu Talha’nın rivayet ettiğine göre Ömer b. Hattab şöyle demiştir: Ey insanlar şüphesiz sizler, soğan ve sarımsak denen şu iki sebzeyi yiyorsunuz ki benim kanaatime göre onlar son derece nahoş şeylerdir. "Allah’ın Nebisi (sav) bir kimseden bu iki sebzenin kokusunu aldığı zaman emir verir, o adamı Bakî’e gönderirdi", kendi gözümle gördüm. Bunları yiyecek olanlar muhakkak iyice pişirsinler de kokularını öldürsünler.
Bize Muhammed b. Alâ ve Muhammed b. Müsenna, o ikisine Ebu Muaviye, ona A'meş, ona Raca el-Ensârî, ona da Abdurrahman b. Bişr el-Ensârî el-Ezrak şöyle haber vermiştir: Ebu Mesud el-Ensârî (Medine'de) insanlar arasında bir halkada oturuyorken iki adam Kinde kapılarından girip aramızda hüküm verecek bir kişi yok mu diye sordular. Halkadan bir adam “ben” dedi. Bunun üzerine Ebu Mesud, yerden bir avuç çakıl taşı alıp adama atmaya başladı ve “temkinli ol, hakimlik için koşuşturmak hoş bir şey değil” dedi.
Bize Muhammed b. Alâ ve Muhammed b. Müsenna, o ikisine Ebu Muaviye, ona A'meş, ona Raca el-Ensârî, ona da Abdurrahman b. Bişr el-Ensârî el-Ezrak şöyle haber vermiştir: Ebu Mesud el-Ensârî (Medine'de) insanlar arasında bir halkada oturuyorken iki adam Kinde kapılarından girip aramızda hüküm verecek bir kişi yok mu diye sordular. Halkadan bir adam “ben” dedi. Bunun üzerine Ebu Mesud, yerden bir avuç çakıl taşı alıp adama atmaya başladı ve “temkinli ol, hakimlik için koşuşturmak hoş bir şey değil” dedi.