Öneri Formu
Hadis Id, No:
44480, HM008204
Hadis:
وَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ كَذَّبَنِي عَبْدِي وَلَمْ يَكُنْ لَهُ ذَلِكَ وَشَتَمَنِي وَلَمْ يَكُنْ لَهُ ذَلِكَ تَكْذِيبُهُ إِيَّايَ أَنْ يَقُولَ فَلَنْ يُعِيدَنَا كَمَا بَدَأَنَا وَأَمَّا شَتْمُهُ إِيَّايَ يَقُولُ اتَّخَذَ اللَّهُ وَلَدًا وَأَنَا الصَّمَدُ الَّذِي لَمْ أَلِدْ وَلَمْ أُولَدْ وَلَمْ يَكُنْ لِي كُفُوًا أَحَدٌ
Tercemesi:
Rasülullah (Sallallahü aleyhi ve sellem) dedi ki: "Aziz ve celil olan Allah şöyle buyurdu:
'Kulum beni yalanladı, halbuki buna hakkı yoktu. Bana küfretti ve buna da hakkı yoktu. Beni yalanlaması, 'bizi ilk yarattığı gibi (ahirette) tekrar diriltemez' sözüdür. Bana küfretmesi ise 'Allah çocuk edindi' şeklindeki sözü ile olur. Halbuki ben doğurmayan ve (birinden) doğmayan, kimsenin bana denk olmadığı bir Samed (varlık sebebiy)im'. "
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ebu Hureyre 8204, 3/235
Senetler:
()
Konular:
Allah İnancı, varlığı ve birliği
Küfür, Kafir, Allah'ı inkar etmek
Şirk, Şirk- Müşrik
Tevhid, İslam inancı
Açıklama: İbn Lehia'nın zayıf olsa da Abdullah b. Vehb ondan rivayet etmiştir ve ondan sahih olarak işitmiştir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43945, HM007045
Hadis:
حَدَّثَنَا حَسَنٌ حَدَّثَنَا ابْنُ لَهِيعَةَ أَخْبَرَنَا ابْنُ هُبَيْرَةَ عَنْ أَبِي عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْحُبُلِيِّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو قَالَ
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مَنْ رَدَّتْهُ الطِّيَرَةُ مِنْ حَاجَةٍ فَقَدْ أَشْرَكَ قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا كَفَّارَةُ ذَلِكَ قَالَ أَنْ يَقُولَ أَحَدُهُمْ اللَّهُمَّ لَا خَيْرَ إِلَّا خَيْرُكَ وَلَا طَيْرَ إِلَّا طَيْرُكَ وَلَا إِلَهَ غَيْرُكَ
Tercemesi:
Açıklama:
İbn Lehia'nın zayıf olsa da Abdullah b. Vehb ondan rivayet etmiştir ve ondan sahih olarak işitmiştir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Amr b. el-As 7045, 2/714
Senetler:
()
Konular:
Şirk, Şirk- Müşrik
Uğur-uğursuzluk
Öneri Formu
Hadis Id, No:
44033, HM007101
Hadis:
حَدَّثَنَا وَهْبُ بْنُ جَرِيرٍ حَدَّثَنَا أَبِي سَمِعْتُ الصَّقْعَبَ بْنَ زُهَيْرٍ يُحَدِّثُ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو قَالَ
أَتَى النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَعْرَابِيٌّ عَلَيْهِ جُبَّةٌ مِنْ طَيَالِسَةٍ مَكْفُوفَةٌ بِدِيبَاجٍ أَوْ مَزْرُورَةٌ بِدِيبَاجٍ فَقَالَ إِنَّ صَاحِبَكُمْ هَذَا يُرِيدُ أَنْ يَرْفَعَ كُلَّ رَاعٍ ابْنِ رَاعٍ وَيَضَعَ كُلَّ فَارِسٍ ابْنِ فَارِسٍ فَقَامَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مُغْضَبًا فَأَخَذَ بِمَجَامِعِ جُبَّتِهِ فَاجْتَذَبَهُ وَقَالَ لَا أَرَى عَلَيْكَ ثِيَابَ مَنْ لَا يَعْقِلُ ثُمَّ رَجَعَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَجَلَسَ فَقَالَ إِنَّ نُوحًا عَلَيْهِ السَّلَام لَمَّا حَضَرَتْهُ الْوَفَاةُ دَعَا ابْنَيْهِ فَقَالَ إِنِّي قَاصِرٌ عَلَيْكُمَا الْوَصِيَّةَ آمُرُكُمَا بِاثْنَتَيْنِ وَأَنْهَاكُمَا عَنْ اثْنَتَيْنِ أَنْهَاكُمَا عَنْ الشِّرْكِ وَالْكِبْرِ وَآمُرُكُمَا بِلَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ فَإِنَّ السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضَ وَمَا فِيهِمَا لَوْ وُضِعَتْ فِي كِفَّةِ الْمِيزَانِ وَوُضِعَتْ لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ فِي الْكِفَّةِ الْأُخْرَى كَانَتْ أَرْجَحَ وَلَوْ أَنَّ السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضَ كَانَتَا حَلْقَةً فَوُضِعَتْ لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ عَلَيْهَا لَفَصَمَتْهَا أَوْ لَقَصَمَتْهَا وَآمُرُكُمَا بِسُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ فَإِنَّهَا صَلَاةُ كُلِّ شَيْءٍ وَبِهَا يُرْزَقُ كُلُّ شَيْءٍ
Tercemesi:
Bize Vehb b. Cerir rivayet etti ve (şöyle dedi): Bize babam rivayet etti ve şöyle dedi: Sak’ab b. Züheyr’i, Zeyd b. Eslem’den rivayet ederken işittim. O da Atâ b. Yesar’dan, o da Abdullah b. Amr’dan şöyle nakletti: . Çöl halkından bir adam geldi. Üzerine ipek geçirilmiş bir şalı vardı. Hz. Peygamber “Dostunuz her süvariyi aşağı yıkmak, her çobanı da kaldırmak istiyor” buyurdu. Hz. Peygamber kızarak onun cübbesinin uçlarını eline alıp topladı “Senin üzerine akıllı olmayanların elbisesini görmeyeyim” buyurdu. Sonra şöyle dedi: “Allah’ın peygamberi Nuh (as) vefat edeceği zaman oğluna şöyle vasiyette bulundu: Ben sana vasiyetimi bildiriyor ve sana iki şeyi emrediyor, iki şeyden de nehyediyorum. Sana kelime-i tevhidi emrediyorum. Yedi gök ve yer bir terazinin bir kefesine kelime-i tevhid de diğer kefesine konulsa kelime-i tevhid ondan ağır gelir. Eğer yedi gök ve yerler bir halka olsa onları kelime-i tevhid ve “sübhanalli ve bi-hamdihi” onları birbirinden ayırırdı. Çünkü o her şeyin duasıdır. Mahlukat onunla rızıklanır.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Amr b. el-As 7101, 2/726
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. Ebu Üsame Zeyd b. Eslem el-Kuraşî (Zeyd b. Eslem)
4. Sak'ab b. Züheyr el-Ezdi (Sak'ab b. Züheyr b. Abdullah)
5. Ebu Nadr Cerîr b. Hazım el-Ezdî (Cerir b. Hâzim b. Zeyd b. Abdullah b. Şucâ')
6. Ebu Abbas Vehb b. Cerir el-Ezdi (Vehb b. Cerir b. Hazim b. Zeyd b. Abdullah b. Şuca')
Konular:
Aile, aile içinde çocuklarla ilişkiler
Hz. Peygamber, Hz. Peygamber'e karşı kaba davranışlar
Kibir, Kibir ve gurur
Peygamberler, Hz. Nuh
Şirk, Şirk- Müşrik
Soru, bedevilerin soruları, Rasulullah'a
Tesbih
Vasiyet
Zikir, lafızları, şekli
Öneri Formu
Hadis Id, No:
47829, DM003033
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ حَمَّادٍ عَنْ إِبْرَاهِيمَ قَالَ قَالَ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ : أَهْلُ الشِّرْكِ لاَ نَرِثُهُمْ وَلاَ يَرِثُونَا.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yusuf rivayet edip (dedi ki), bize Süfyân, Hammâd'dan, (O da) İbrahim'den (naklen) rivayet etti ki; O şöyle dedi: Hz. Ömer İbnu'l-Hattab dedi ki; "ne biz müşriklere mirasçı oluruz, ne onlar bize mirasçı olurlar!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Ferâiz 29, 4/1952
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Ebu İmran İbrahim en-Nehaî (İbrahim b. Yezid b. Kays b. Esved b. Amr)
3. Ebu İsmail Hammad b. Ebu Süleyman el-Eş'arî (Hammad b. Müslim)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Yusuf el-Firyabî (Muhammed b. Yusuf b. Vakıd b. Osman)
Konular:
Miras, mahrum eden haller
Şirk, Şirk- Müşrik
Sosyal Hayat, mü'min-müşrik ilşkisi
Yargı, miras Hukuku