Açıklama: Hadis sahih isnad hasendir. İsnadda yer alan عُمَرَ بْنِ أَبِي سَلَمَةَ بن عبدالرحمان Muhtelefün fih'tir. Yani kendisi saduk , hasenü'l- hadis'dir. Geri kalan raviler sikadır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
44108, HM007132
Hadis:
حَدَّثَنَا هُشَيْمٌ عَنْ عُمَرَ بْنِ أَبِي سَلَمَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ قَالَ
قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قُصُّوا الشَّوَارِبَ وَأَعْفُوا اللِّحَى
Tercemesi:
Açıklama:
Hadis sahih isnad hasendir. İsnadda yer alan عُمَرَ بْنِ أَبِي سَلَمَةَ بن عبدالرحمان Muhtelefün fih'tir. Yani kendisi saduk , hasenü'l- hadis'dir. Geri kalan raviler sikadır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ebu Hureyre 7132, 3/8
Senetler:
()
Konular:
Ehl-i Kitab, Ehl-i kitap ile ilişkiler
Zihin İnşası, ehl-i kitaba muhalefet
Zihin inşası, mecusilere Muhalefet,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19938, T003327
Hadis:
حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عُمَرَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ مُجَالِدٍ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ : قَالَ نَاسٌ مِنَ الْيَهُودِ لأُنَاسٍ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم هَلْ يَعْلَمُ نَبِيُّكُمْ عَدَد خَزَنَةِ جَهَنَّمَ ؟ قَالُوا لاَ نَدْرِى حَتَّى نَسْأَلَ نَبِيَّنَا . فَجَاءَ رَجُلٌ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ : يَا مُحَمَّدُ غُلِبَ أَصْحَابُكَ الْيَوْمَ . قَالَ « وَبِمَ غُلِبُوا ؟» . قَالَ سَأَلَهُمْ يَهُودُ هَلْ يَعْلَمُ نَبِيُّكُمْ عَدَد خَزَنَةِ جَهَنَّمَ قَالَ « فَمَا قَالُوا » . قَالَ قَالُوا لاَ نَدْرِى حَتَّى نَسْأَلَ نَبِيَّنَا . قَالَ « أَفَغُلِبَ قَوْمٌ سُئِلُوا عَمَّا لاَ يَعْلَمُونَ ؟ فَقَالُوا لاَ نَعْلَمُ حَتَّى نَسْأَلَ نَبِيَّنَا لَكِنَّهُمْ قَدْ سَأَلُوا نَبِيَّهُمْ فَقَالُوا أَرِنَا اللَّهَ جَهْرَةً عَلَىَّ بِأَعْدَاءِ اللَّهِ إِنِّى سَائِلُهُمْ عَنْ تُرْبَةِ الْجَنَّةِ وَهِىَ الدَّرْمَكُ » . فَلَمَّا جَاءُوا قَالُوا يَا أَبَا الْقَاسِمِ كَمْ عَدَدُ خَزَنَةِ جَهَنَّمَ ؟ قَالَ « هَكَذَا وَهَكَذَا » . فِى مَرَّةٍ عَشْرَةٌ وَفِى مَرَّةٍ تِسْعٌ . قَالُوا نَعَمْ . قَالَ لَهُمُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَا تُرْبَةُ الْجَنَّةِ ؟» . قَالَ فَسَكَتُوا هُنَيْهَةً ثُمَّ قَالُوا خُبْزَةٌ يَا أَبَا الْقَاسِمِ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « الْخُبْزُ مِنَ الدَّرْمَكِ » . قَالَ :هَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ إِنَّمَا نَعْرِفُهُ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ مِنْ حَدِيثِ مُجَالِدٍ .
Tercemesi:
Câbir b. Abdullah (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Yahudilerden bazı kişiler peygamber ashabından bazı kişilere: “Sizin peygamberiniz Cehennem bekçilerinin sayısını bilir mi?” dediler. Onlar da: “Peygamberimize sormadan bilemeyiz” dediler. Bunun üzerine bir adam Peygamber (s.a.v)’e geldi ve şöyle dedi: “Ey Peygamber! Bugün senin ashabın mağlub oldular.” Rasûlullah (s.a.v.): “Hangi şeyden dolayı mağlub oldular” dedi. Adam: “Yahudiler; Peygamberiniz, Cehennem bekçilerinin sayısını bilir mi?” dediler. Biz de: “Peygamber (s.a.v)’e sormadan bilemeyiz” dedik.Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Bir topluma bilmediği bir şey sorulunca; peygambere sormadan bilemeyiz demekle mağlub mu olunurmuş? Fakat Yahudiler peygamberlerine sormuşlardı hatta Allah’ı apaçık bize göster demişlerdi. Allah’ın düşmanını bana getiriniz ben onlara Cennetin toprağından sarayım ki o “Dermek” tir. (İnce toprak veya has un demektir.) Yahudiler, Rasûlullah (s.a.v.)’in yanına geldiklerinde şöyle dediler: “Ey Ebe’l Kâsım! Cehennem bekçilerinin sayısı kaçtır?” Rasûlullah (s.a.v.) bir seferinde on diğer seferinde dokuz olmak üzere şu kadar ve şu kadar buyurdu. Onlarda “Evet” dediler. Sonra Peygamber (s.a.v) onlara: “Cennetin toprağı nedir?” dedi. Biraz sustular ve Ey Eb’el Kâsım! “Ekmektir” Rasûlullah (s.a.v.) de şöyle dedi: “Ekmek: “Dermek” tendir.” Tirmizî: Bu hadis garibtir.Bu hadisi bu şekilde Mûcâlid’in rivâyetiyle bilmekteyiz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 74, 5/429
Senetler:
()
Konular:
Ehl-i Kitab, Ehl-i kitap ile ilişkiler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
47839, DM003043
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عِيسَى عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عَلِىِّ بْنِ حُسَيْنٍ عَنْ أُسَامَةَ بْنِ زَيْدٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- « لاَ يَرِثُ الْمُسْلِمُ الْكَافِرَ وَلاَ الْكَافِرُ الْمُسْلِمَ ».
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yusuf haber verip (dedi ki), bize Süfyân, Abdullah b. İsa'dan, (O) ez-Zühri'den, (O) Ali b. Hüseyn'den, (O da) Usâme b. Zeyd'den (naklen) rivayet etti ki; O şöyle dedi: Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Müslüman kâfire, kâfir de müslümana mirasçı olamaz!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Ferâiz 29, 4/1956
Senetler:
1. Üsame b. Zeyd el-Kelbî (Üsame b. Zeyd b. Harise)
2. Ali b. Hüseyin Zeynelabidin (Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebu Talib)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Abdullah b. İsa el-Ensari (Abdullah b. İsa b. Abdurrahman b. Yesar)
5. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Yusuf el-Firyabî (Muhammed b. Yusuf b. Vakıd b. Osman)
Konular:
Ehl-i Kitab, Ehl-i kitap ile ilişkiler
Miras, mahrum eden haller
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
47840, DM003044
Hadis:
حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَوْنٍ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عَلِىِّ بْنِ حُسَيْنٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ عُثْمَانَ عَنْ أُسَامَةَ بْنِ زَيْدٍ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« لاَ يَرِثُ الْمُسْلِمُ الْكَافِرَ وَلاَ الْكَافِرُ الْمُسْلِمَ ».
Tercemesi:
Bize Amr b. Avn rivayet edip (dedi ki), bize Süfyân, ez-Zühri'den, (O) Ali b. Hüseyn'den, (O) Amr b. Osman'dan, (O) Usâme b. Zeyd'den, (O da) Hz. Peygamber'den (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (naklen) rivayet etti ki; O şöyle buyurdu: "Ne müslüman kâfire, ne kâfir müslümana mirasçı olur!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Ferâiz 29, 4/1956
Senetler:
1. Üsame b. Zeyd el-Kelbî (Üsame b. Zeyd b. Harise)
2. Amr b. Osman el-Emevî (Amr b. Osman b. Affan b. Ebu As b. Ümeyye)
3. Ali b. Hüseyin Zeynelabidin (Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebu Talib)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
5. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
6. Ebu Osman Amr b. Avn es-Sülemî (Amr b. Avn b. Evs b. Ca'd)
Konular:
Ehl-i Kitab, Ehl-i kitap ile ilişkiler
Miras, mahrum eden haller
Yargı, miras Hukuku