69 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Muaviye, ona A'meş, ona Ebu Sâlih, ona da Ebu Hureyre, Peygamber'den (sav) önceki hadisin benzerini rivayet etti. [Hz. Peygamber: "Aşırıya kaçmayın, (elinizden gelen) en iyiyi/doğruyu yapmaya çalışın. İyi bilin ki, hiç biriniz ameli sayesinde kurtuluşa eremez." buyurdu. (Orada bulunanlar): 'Ey Allah'ın Elçisi, sen bile mi?' diye sordular. Hz. Peygamber de: "Ben bile (kurtulamam)! Ancak Allah rahmeti ve lütfu ile kuşatırsa o başka." cevabını verdi.] [Ebu Muaviye, (hadisin metnine) "(Size vadedilen cennetle) sevinin" cümlesini ilave etmiştir.]
Açıklama: Hadisin metni için bk. M007117.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, onlara Ebu Muaviye, ona A'meş, ona Ebu Sâlih, ona da Ebu Hureyre, Peygamber'den (sav) önceki hadisin benzerini rivayet etti. [Hz. Peygamber: "Aşırıya kaçmayın, (elinizden gelen) en iyiyi/doğruyu yapmaya çalışın. İyi bilin ki, hiç biriniz ameli sayesinde kurtuluşa eremez." buyurdu. (Orada bulunanlar): 'Ey Allah'ın Elçisi, sen bile mi?' diye sordular. Hz. Peygamber de: "Ben bile (kurtulamam)! Ancak Allah rahmeti ve lütfu ile kuşatırsa o başka." cevabını verdi.] [Ebu Muaviye, (hadisin metnine) "(Size vadedilen cennetle) sevinin" cümlesini ilave etmiştir.]
Açıklama: Hadisin metni için bk. M007117.
Bize İshak b. İbrahim, ona Cerir, ona A'meş İbn Nümeyr'in rivayeti gibi iki isnadla [Yani (ona Ebu Salih, ona da Ebu Hüreyre) ve (ona Ebu Süfyan, ona da Cabir) şeklinde] rivayet etti. [Hz. Peygamber: "(En iyiye) yaklaş(maya çalış)ın, (elinizden gelenin en) doğrusunu yapmaya çalışın. (Ançak aşırıya kaçmayın.) ve bilin ki, hiç biriniz ameli sayesinde kurtuluşa eremez." buyurdu. (Orada bulunanlar): 'Ey Allah'ın Elçisi, sen bile mi?' diye sordular. Hz. Peygamber de: "Ben bile (kurtulamam)! Ancak Allah'ın kendi rahmeti ve fazlı ile beni kuşatması durumunda (kurtulabilirim)." cevabını verdi.]
Açıklama: İlgili isnadlar için bk. M007117; M007118.
Bize Ali b. Abdullah, ona Muhammed b. Zibrikan, ona Musa b. Ukbe, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Âişe, Nebi’nin (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Aşırıya gitmeksizin hep dosdoğru olanı yapınız. (Ona gücünüz yetmezse) ona yaklaşmaya gayret ediniz ve müjde ile sevininiz, hiç şüphesiz hiçbir kimseyi kendi ameli cennete sokamaz." Ashab “Seni de mi ey Allah’ın Rasulü?” dediler. O "evet ben bile. Ama Allah beni bir mağfiret ve rahmete bürümüştür" buyurdu. Râvi der ki: Zannederim bu hadisi Ebu Nadr, Ebu Seleme'den, o da, Âişe’den rivayet etmiştir. Affan da der ki: Bize Vuheyb, ona Musa b. Ukbe, ona Ebu Seleme, ona da Âişe'nin rivayetinde Nebi (sav): “Dosdoğru olanı yapınız ve size müjdeler olsun” buyurmuştur. Mücâhid der ki: "seddidû" dosdoğru ve doğru söz söyleyiniz demektir.
Açıklama: إِلاَّ أَنْ يَتَدَارَكَنِىَ اللَّهُ مِنْهُ بِرَحْمَةٍ ifadesi "rahmetin imdada yetişmesi" şeklinde de terceme edilebilir fakat biz metindeki gibi çevirmeyi tercih ettik. bkz. Hererî, el-Kevkebü'l-Vehhâc, 2009, 25/458.