68 Kayıt Bulundu.
Bize Kuteybe b. Said, ona Abdülvahid b. Ziyad, ona Hasan b. Ubeydullah, ona İbrahim b. Süveyd, ona Abdurrahman b. Yezîd, ona da Abdullah b. Mesud şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) gecelediği zaman şöyle dua ederdi: "Geceledik. Bütün mülk de Allah’ın olarak geceye ulaştı. Hamd, Allah’a mahsustur. Allah’tan başka ilah yoktur. Onun ortağı yoktur." [Hasan şöyle dedi: Zübeyd bana rivayet ettiğine göre o bu hadiste şunu ezberlemiş] "Mülk onundur. Hamd onundur. O her şeye kadirdir. Allah’ım senden bu gecenin hayrını dilerim. Bu gecenin şerrinden sana sığınırım. Ondan sonrakilerin şerrinden de sana sığınırım. Allah’ım tembellikten ve kibrin kötülüğünden sana sığınırım. Allah’ım Cehennem’deki ve kabirdeki azaptan sana sığınırım."
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerîr, ona Hasan b. Ubeydullah, ona İbrahim b. Süveyd, ona Abdurrahman b. Yezîd, ona da Abdullah şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) gecelediği zaman şöyle dua ederdi: "Geceledik. Bütün mülk de Allah’ın olarak geceye ulaştı. Hamd, Allah’a mahsustur. Allah’tan başka ilah yoktur. Onun ortağı yoktur." [Abdullah “Sanırım Hz. Peygamber (sav) bu sözlere şunları da ekledi” dedi.] "Mülk onundur. Hamd onundur. O her şeye kadirdir. Allah’ım senden bu gecenin hayrını dilerim. Bu gecenin şerrinden sana sığınırım. Ondan sonrakilerin şerrinden de sana sığınırım. Allah’ım tembellikten ve kibrin kötülüğünden sana sığınırım. Allah’ım Cehennem’deki ve kabirdeki azaptan sana sığınırım." Sabaha ulaşınca da "Sabaha erdik, mülk te Allah’ıın olarak sabaha erdi..." diye dua ederdi.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Hüseyin b. Ali, ona Zâide, ona Hasan b. Ubeydullah, ona İbrahim b. Süveyd, ona Abdurrahman b. Yezîd, ona da Abdullah'ın rivayet ettiğine göre Allah Rasulü (sav) gecelediği zaman şöyle derdi: "Geceledik ve bütün mülk de Allah’a ait olarak geceye ulaştı. Hamd, kendisinden başka ilah olmayan Allah’a mahsustur. O tektir, ortağı yoktur. Allah’ım! Bu gecenin ve gece içinde bulunanların hayrını Senden isterim. Gecenin ve içinde bulunan şeylerin şerrinden de Sana sığınırım. Allah’ım! Tembellikten, kocamışlığın düşkünlüğünden, yaşlılığın sıkıntılarından, dünyanın fitnesinden ve kabir azabından sana sığınırım." [Hasan b. Ubeydullah der ki: Zübeyd, İbrahim b. Süveyd’den, o Abdurrahman b. Yezîd’den, o Abdullah’tan merfû olarak Allah Rasulü’nün (sav) şöyle buyurduğunu ilave etti: "Allah’tan başka ilah yoktur. O tektir, ortağı yoktur. Mülk O’nundur, hamd O’nadır. O, her şeye hakkıyla gücü yetendir."]
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Hüseyin b. Ali, ona Zâide, ona Hasan b. Ubeydullah, ona İbrahim b. Süveyd, ona Abdurrahman b. Yezîd, ona da Abdullah'ın rivayet ettiğine göre Allah Rasulü (sav) gecelediği zaman şöyle derdi: "Geceledik ve bütün mülk de Allah’a ait olarak geceye ulaştı. Hamd, kendisinden başka ilah olmayan Allah’a mahsustur. O tektir, ortağı yoktur. Allah’ım! Bu gecenin ve gece içinde bulunanların hayrını Senden isterim. Gecenin ve içinde bulunan şeylerin şerrinden de Sana sığınırım. Allah’ım! Tembellikten, kocamışlığın düşkünlüğünden, yaşlılığın sıkıntılarından, dünyanın fitnesinden ve kabir azabından sana sığınırım." [Hasan b. Ubeydullah der ki: Zübeyd, İbrahim b. Süveyd’den, o Abdurrahman b. Yezîd’den, o Abdullah’tan merfû olarak Allah Rasulü’nün (sav) şöyle buyurduğunu ilave etti: "Allah’tan başka ilah yoktur. O tektir, ortağı yoktur. Mülk O’nundur, hamd O’nadır. O, her şeye hakkıyla gücü yetendir."]
Bize Müsedded, ona Mu'temir, ona babası (Süleyman b. Tarhân) ona da Enes b. Malik'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle dua ederdi: "Allah'ım! acizlikten, tembellikten, korkaklıktan, cimrilikten ve yaşlılıkta bunamaktan sana sığınırım. Allah'ım! kabir azabından sana sığınırım. Allah'ım! Hayatın ve ölümün fitnesinden de sana sığınırım."
Açıklama: Hayatın fitnesinden murad dünya meşgaleleriyle oyalanıp ahireti unutmaktır. Ölümün fitnesinden murad ise kötü bir son yahut kabir azabıdır. Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْعَجْزِ وَالْكَسَلِ
Bize Ahmed b. Ubeydullah el-Ğudânî, ona Ğassan b. Avf, el-Cüreyrî, ona Ebu Nadra, ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) bir gün mescide girdi. O sırada Ensar'dan Ebu Ümame denilen bir adam da orada bulunuyordu. Ebu Ümame şöyle devam etti: Rasulullah (sav) bana 'Ey Ebu Ümame! Neden, namaz vakti dışında da seni mescitte görüyorum?' dedi. Ben de 'Ey Allah'ın Rasulü! (canımı sıkan) bazı sıkıntılarım ve borçlarım var. Rasulullah (sav) 'Sana bir dua öğreteyim mi? Sen o duayı ettiğinde Allah sendeki sıkıntıları giderir, borcunu da ödemeni nasip eder' buyurdu. Ben de' elbette, öğret Ey Allah'ın Rasulü' dedim. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Sabah akşam şu duayı oku' buyurdu:" "Allah'ım! Gelecek endişesinden, geçmişe üzüntüden sana sığınırım! Acizlikten ve tembellikten sana sığınırım! Korkaklıktan ve cimrilikten sana sığınırım! Borcun yükünden ve insanların üzerime gelmesinden (kahrından) sana sığınırım." (Ebu Ümame der ki:) Ben de böyle dua ettim. Allah da benim sıkıntılarımı giderdi, borcumu da ödemeyi bana nasip etti.
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْجُبْنِ
Bize Kuteybe, ona İsmail b. Cafer, ona Abdulmuttalib b. Abdullah b. Hantab'ın azatlı kölesi Amr b. Ebu Amr, ona da Enes b. Malik şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) Ebu Talha'ya 'benim için gençlerinizden birisini tayin et de (Hayber'e yolculuğumda) bana hizmet etsin' buyurdu. Bunun üzerine Ebu Talha beni bineğin arkasına alıp (Hz. Peygamber' (sav) götürdü. Artık ben (yolculukta) Rasulullah (sav) her konakladığında ona hizmet ediyordum. Çok kere 'Allah'ım! Gelecek endişesinden, geçmişe üzüntüden, acizlikten, tembellikten, cimrilikten, korkaklıktan, borç altında ezilmekten ve insanların baskısına uğramaktan Sana sığınırım' şeklinde dua ettiğini duyardım. Ben, her konakladığında kendisine hizmet ediyordum. Nihayet Hayber'den dönüyorduk. Rasulullah da kendisiyle (evlenmesi) için aldığı Safiye bt. Huyey ile dönüyordu. Ben, Rasulullah'ı (sav) bineğinin arkasında Safiye'ye bir aba veya örtü ile yer hazırladığını sonra da onu arkasına bindirdiğini görüyordum. Nihayet Sahbâ bölgesine gelmiştik. Rasulullah (sav) burada deriden sofralar üzerinde hays yemeği yaptırdı. Sonra da beni gönderdi, insanları yemeğe çağırdım, onlar da gelip yediler. İşte Rasulullah'ın (sav) Safiye ile evlenmesi böyle olmuştu. Sonra da yola koyuldu. Uhud dağını görünce 'bu öyle bir dağdır ki o bizi sever biz de onu severiz' buyurdu. Medine'yi gürünce de 'Allah'ım! İbrahim'in Mekke'yi harem (dokunulmaz) kıldığı gibi, ben de şu iki dağ arasındaki yeri (Medine'yi) harem (dokunulmaz) kılıyorum. Allah'ım! Medinelilerin müdlerini (ölçüp verdiklerini) ve sâ'larını (tartıp verdiklerini) bereketli kıl' diye dua etti."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْهَمِّ وَالْحَزَنِ
Bize Ebu Bekir b. Nafi el-Abdî, ona Behz b. Esed el-Ammî, ona Harun el-A'ver, ona Şuayb b. Habhâb, ona da Enes (b. Malik) “Rasulullah (sav) şu dualarla dua ederdi” demiştir: "Allah'ım! Cimrilikten, tembellikten, yaşlılıkta bunamaktan, kabir azabından, hayatın ve ölümün fitnesinden sana sığınırım."