443 Kayıt Bulundu.
Bize Adem, ona Şu'be, ona Sad b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî, ona da Ali (ra) şöyle söylemiştir: Hz. Peygamber (sav) bir cenazeye katılmıştı. Eline bir şey aldı ve onunla yere bir şeyler çizmeye başladı ve şöyle buyurdu: "İstisnasız hepinizin cehennem ya da cennetteki mekanı (takdir edilmiş) yazılmıştır." Sahabiler, 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyleyse bizler amel etmeyi bırakıp da bu yazgımıza dayanıp güvenemez miyiz?' dediler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Sizler amel etmeye devam edin. Çünkü herkes ne için yaratılmış ise o iş kendisine kolaylaştırılmıştır: Saadet ehlinden olan kimseye saadet ehlinin ameli kolaylaştırılır. Bedbahtlardan olan kimseye geline, ona da bedbahtların işleri kolaylaştırılır." Rasulullah (sav) bundan sonra da şu ayetleri okudu: 'Sonra da kim (elinde bulunandan) verir, Allah'a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana iletiriz'(Leyl suresi, 92/ 5-7).
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: فَكُلٌّ مُيَسَّرٌ لِمَا خُلِقَ لَهُ
Bize Abdân, ona Ebu Hamza, ona A'meş, ona Sa'd b. Ubeyde, ona Ebu Abdurrahman es-Sülemî, ona da Hz. Ali (ra) şöyle söylemiştir: Hz. Peygamber'le (sav) birlikte oturuyorduk. Elinde bir çomak (çubuk) vardı ve onunla yere bir şeyler çiziyordu. Sonra şöyle buyurdu: "Hepinizin cehennem ya da cennetteki mekanı (takdir edilmiş) yazılmıştır." Bunun üzerine o toplulukta bulunan bir adam dedi ki: 'Ya Rasulallah! Öyle ise buna dayanıp, güvenemez miyiz? Yani (bizim amel etmemize ne gerek var)' Hz. Peygamber (sav) şöyle cevap verdi: "Sizler amel edip çalışın. Çünkü herkes (niçin yaratıldıysa), o kendisine kolaylaştırılmıştır." Hz. Peygamber (sav) bundan sonra şu ayetleri okudu: 'Kim (elinde bulunandan) verir, Allah'a karşı gelmekten sakınır ve en güzel sözü (kelime-i tevhidi) tasdik ederse, biz onu en kolay olana iletiriz' (Leyl/92, 5-7).
Bize Hasan b. Rabî', ona Ebu Ahvas, ona el-A'meş, ona Zeyd b. Vehb, ona da Abdullah b. Mesud'un (ra) rivâyet ettiğine göre kendisi doğru söyleyen ve kendisine de doğru söylenen Allah'ın rasûlü (sav) şunları söylemiş: “Sizden birinizin yaratılışı, annesinin karnında kırk günde tamamlanır. Sonra o zaman zarfında alaka (kan pıhtısı) hâline gelir. Sonra yine o zamanda mudğa (et parçası) hâline gelir. Sonra Allah ona bir melek gönderir ve meleğe dört kelimeyi, yani rızkını, ecelini, amelini ve saîd veya şakî olacağını yazması emredilir. Sonra ona rûh üflenir. Sizden biriniz cennetliklerin amelini yapar, hatta cennetle arasında bir kulaç kadar bir mesafe kalır, ama sonra (yazılan) bu kitabı öne geçer ve cehennemliklerin amelini yapar. Yine biriniz cehennemliklerin amelini yapar, hatta cehennemle arasında bir kulaç kadar bir mesafe kalır, ama sonra (yazılan) bu kitabı öne geçer ve cennetliklerin amelini yapar.”
Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona, İbn Şihâb, ona Humeyd b. Abdurrahman, ona Ebu Hüreyre'nin naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Adem (as) ile Musa (as) aralarında tartıştılar. Musa, Adem'e “sen neslini cennetten çıkaran Adem’sin” dedi. Hz. Adem de ona “sen, Allah’ın risaletle ve kelamıyla seçkin kıldığı Musa’sın. Sonra da kalkmış sen ve ben yaratılmadan önce takdir edilmiş bir şeyden dolayı beni kınıyorsun” dedi. Netice itibariyle Adem, Musa'ya galip geldi."
Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona İbrrahim b. Sa'd, ona İbn Şihâb, ona Humeyd b. Abdurrahman, ona Ebu Hüreyre Hz. Peygamber'in (sav.) şöyle buyurduğunu söyledi: "Adem (as) ile Musa (as) aralarında tartıştılar. Musa, Adem'e “hataların seni cennetten çıkardı” dedi. Hz. Adem de ona “sen, Allah'ın risaletle ve kelamıyla seçkin kıldığı Musa'sın. Ama sen ben yaratılmadan önce takdir edilmiş bir şeyden dolayı beni kınıyorsun” dedi." Bunun ardından Rasulullah (sav) iki kez "Adem, Musa'ya galip geldi." dedi.
Açıklama: Ecnad, Suriye bölgesi dışında Hicaz tarafına bakan yönde bulunan bir yerleşim yeri idi. Fakat aynı zamanda o dönemde Filistin, Ürdün, Şam, Humus ve Kınnesrîn şeklinde Suriye bölgesinin beş şehrinden oluşan mıntıka için kullanılan bir kavramdı. Burada kast edilen, bu ikinci kullanım olmalıdır.