195 Kayıt Bulundu.
Bize Abdurrahman b. İbrahim, ona Velid, ona Evzâî, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) bir ay boyunca yatsı namazında kunut okudu. Kunut duasında şöyle dua ederdi: 'Allah’ım! Velid b. Velid'i (Mekkeli müşriklerin elinden) kurtar. Allah’ım! Seleme b. Hişam'ı kurtar. Allah'ım! Mustaz'af müminleri kurtar. Allah'ım! Mudarlılar üzerindeki baskını arttır. Allah'ım! Onlara Yusuf'un kıtlık yılları gibi yıllar yaşat.' Ebu Hureyre 'Bir gün, Rasulullah (sav) onlara dua etmeyince, ben bunu hatırlattım. O da 'Onların (Medine'ye) geldiklerini görmedin mi?' buyurdu."
Bize İshak b. İbrahim, ona Abdürrezzak, ona Ma‘mer, ona ez-Zührî, ona Sâlim, ona da babası (Abdullah ibn Ömer) şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav), (Uhud'da, yaralanıp dişi kırıldığı zaman) sabah namazının son rekâtında, rükûdan başını kaldırdığında “Allah'ım, Falancaya ve Filâncaya et lanet et” diye münafıklardan bazı kişilere beddua etti. Bunun üzerine Aziz ve Celil Allah “Onların tevbelerini kabul etmek veya zulümleri yüzünden onlara azap vermek konusunda sana bir şey düşmez.” [Ali İmrân, 128] ayetini indirdi"
Bize Muhammed b. Seleme, ona İbn Vehb, ona Yahya b. Abdullah b. Salim, ona Musa b. Ukbe, ona Abdullah b. Ali, ona da Hasan b. Ali'den rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: Vitir namazında okumam için Rasulullah (sav) bana şu duayı öğretti: "Allah'ım! Hidayet ettiğin kimselerle birlikte bana da hidayet et. Beni de afiyette kıldığın kimseler içerisine al. Beni de velisi olduğun kimselerden eyle. Verdiklerini bereketli kıl. Hüküm verdiğin şeylerin şerrinden beni koru. Sen hükmedersin, Sana hükmolunmaz. Senin velisi olduğun kimse zelil olmaz. Kutsalsın ve yüceler yücesisin Ey Rabbimiz! Peygamberin Muhammed'e salat ve selam olsun."
Bize Musa b. İsmail, ona İbrahim, ona Sa'd, ona İbn Şihâb, ona Saîd b. Müseyyeb ve Ebu Seleme b. Abdurrahman, onlara da Ebu Hureyre (ra) şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) bir kimseye dua veya beddua etmek istediğinde rükûdan kalktıktan sonra kunut duası yapar ve çoğunlukla "Semiallâhu limen hamideh, Rabbena leke'l-hamd" dedikten sonra "Allah'ım! Velid b. Velid'i kurtar, Seleme b. Hişâm'ı, Ayyaş b. Rabîa'yı kurtar! Allah'ım! Mudar kabilesini zora düşür. İçinde bulundukları bu yılları Yusuf Peygamber'in o şiddetli (kuraklık) yıllarına benzet!" buyurur ve bunu açıktan söylerdi. Yine Rasulullah (sav) bazen sabah namazının bir kısmında "Allah'ım!, Falancaya filancaya lanet et!" diye bazı Arap kabilelerine beddua ederdi. Bunun üzerine Allah "Bu işte senin yapacağın bir şey yoktur." (Âli İmrân, 128) ayetini indirdi.