309 Kayıt Bulundu.
Bize Harun b. Abdullah ve Haccac b. Şâir, onlara Haccac b. Muhammed, ona İbn Cüreyc, ona Ebu Zübeyr, ona da Cabir b. Abdullah şöyle nakletmiştir: Nebi (sav) bir gün hutbe verdi ve ashabından birisinin vefat edip, pek yeterli gelmeyen bir kefen ile kefenlendiğinden ve geceleyin defnedildiğinden söz edildi. Nebi (sav) bunun üzerine -bir kimsenin buna mecbur kalması hali müstesna- ölen bir kimsenin cenaze namazı kılınmadan geceleyin defnedilmemesini emretti. Ayrıca Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Sizden biri kardeşini kefenlediği zaman kefenini güzel yapsın."
Açıklama: Bu rivayet, İslam'ın insana verdiği değeri ifade ettiği gibi vefat eden kişiye saygı göstermeyi ve aynı zamanda cenaze işlerinde titizlik göstermeyi de ortaya koymaktadır.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona Yezid, ona Ebu Hayr, ona Abdullah b. Amr, ona Hz. Ebu Bekir'in naklettiğine göre o, Hz. Peygamber'e (sav) 'Bana namazda okuyacağım bir dua öğretir misin?' demiştir. Hz. Peygamber de (sav) ona şöyle dua etmesini söylemiştir: "Allahümme innî zalemtü nefsî zülmen kesîra, Ve la yağfiru'z-zünûbe illâ ente, fağfirlî mağfiraten min indike, verhamnî, inneke ente'l-ğafûru'r-rahîm. (Allahım! ben nefsime çok zulmettim. Günahları sadece sen affedebilirsin. Beni senin katından bir bağışlamayla bağışla. Bana merhamet et. Sen bağışlayıcı ve merhamet edicisin.)" (Başka bir isnadda) Amr , ona Yezid, ona Ebu Hayr, ona Abdullah b. Amr, ona Hz. Ebu Bekir Hz. Peygamber'e (sav) şöyle söylediğini nakletmiştir.
Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır. Buhari ile Amr b. Haris arasında inkıta' vardır.
Bize Harun b. Abdullah ve Haccâc b. eş-Şâir, o ikisine Haccâc b. Muhammed, ona İbn Cüreyc, ona Ebu Zübeyr'in rivayet ettiğine göre o, Cabir b. Abdullah'ı Rasulullah'tan (sav) şu hadisi naklederken dinlemiştir: "(Rasulullah'tan (sav)) Bir gün bir hutbe verdi ve ashabından bir adamın vefat ettiğinden, pek yeterli gelmeyen bir kefen ile kefenlenip, geceleyin gömüldüğünden söz edildi. Nebi (sav) de bir kimsenin -buna insanın mecbur kalması hali müstesna- namazı kılınmadıkça geceleyin kabre konulmamasını ve defnedilmemesini emretti. Ayrıca Nebi (sav): "Sizden biriniz kardeşini kefenlediği zaman onu güzel bir şekilde kefenlesin/kefenini güzel tutsun" buyurdu.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona Yezid (b. Ebu Habib), ona Ebu Hayr, ona da Abdullah b. Amr şöyle rivayet etmiştir: Hz. Ebu Bekir Sıddık (ra) Hz. Peygamber'e (sav) “Bana namazda okuyabileceğim bir dua öğretebilir misiniz?” dedi. Rasulullah (sav) "Şöyle dua et" buyurdu: "Allahümme innî zalemtü nefsî zülmen kesîra, Ve la yağfiru'z-zünûbe illâ ente, fa'ğfirlî mağfiraten min indike, verhamnî, inneke ente'l-ğafûru'r-rahîm. (Allahım! ben nefsime çok zülmettim. Günahları senden başka affedecek kimse yok. Beni senin katından bir bağışlamayla bağışla. Bana merhamet et. Sen bağışlayıcı ve merhamet edicisin.)" [Amr der ki: (Bana) Yezid, ona Ebu Hayr, ona da Abdullah b. Amr'ın rivayet ettiğine göre Hz. Ebu Bekir (ra), Hz. Peygamber'e (sav) ... demiştir] Hz. Ebu Bekir Sıddık (ra) Hz. Peygamber'e (sav) “Bana namazda okuyabileceğim bir dua öğretebilir misiniz?” dedi. Rasulullah (sav) "Şöyle dua et" buyurdu: "Allah'ım! Kendime pek çok zulmettim, Senden başka günahları kimse affedemez. O yüzden lütfunla benim günahlarımı affet, bana acı çünkü Sen çok affedici ve merhamet edensin."
Bize Muhammed b. Müsenna ve İbn Beşşâr, -lafız İbnü’l-Müsenna'ya aittir- onlara Muhammed b. Cafer, ona Şube, ona Muaviye b. Kurra, ona da Enes b. Malik'in naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Ey Allah'ım! Ahiret hayatından başka hayat yoktur. O halde Sen Ensar ve Muhacire mağfiret eyle."
Bize Muhammed b. el-Müsennâ ve İbn Beşşâr -lafız İbn Müsennâ’ya aittir- onlara Muhammed b. Cafer, ona Şu’be, ona Muaviye b. Kurra, ona da Enes b. Malik’in naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Ey Allah’ım, ahiret hayatından başka hayat yoktur. O halde Sen Ensar ve Muhacir’i bağışla."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: شَاهَتِ الْوُجُوهُ