Giriş

Bize Müsedded, ona Abdulvâris, ona Şuayb, ona da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir: Ra­sulullah (sav) Safiye'yi azat edip onunla evlendi ve mehir olarak azatlığını verdi. Düğün yemeği olarak da (kuru yoğurt, hurma ve yağdan yapılan) Hays ikram etti.


    Öneri Formu
14987 B005169 Buhari, Nikah, 68

Bize İshak b. İbrahim, ona Cerîr, ona Hişâm b. Urve, ona Babası (Urve b. Zübeyir), ona da Âişe şöyle demiştir: Berire, her yıl bir okıyye vermek şartıyla dokuz okıyyeye azatlık antlaşması yapmıştı. Âişe’ye gelerek kendisine yardım etmesini istedi. Aişe de “eğer velayet hakkı benim olursa tüm bedeli bir defada öderim” dedi. Berire gidip efendileriyle bu konuyu konuştu ama onlar velayet hakkının kendilerinde kalması koşuluyla teklifi kabul edebileceklerini ifade ederek velayeti vermeyi reddettiler. Bunun üzerine Berire tekrar Âişe’ye geldi. O sırada Rasulullah (sav) de gelmişti. Berire kendisine söylenenleri aynen nakletti. Aişe de “vallahi, velayet hakkı bana ait olmazsa bu iş olmaz” dedi. Rasulullah (sav) "mesele nedir?" buyurdu. Âişe: “Ey Allah’ın Rasulü, Berire bana gelip, yaptığı anlaşmadaki borcunu ödeyebilmek için benden yardım istedi. Bende ancak velayet hakkı ben de olursa tüm borcunu ödeyebileceğimi söyledim. Berire de durumu efendilerine anlattı, onlarda velayet hakkı kendilerinde kalmak şartıyla razı olabileceklerini söylemişler” dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) "velayeti sende olmak şartıyla onu al, çünkü velayet hakkı azat edene aittir" buyurdu. Sonra kalktı ve bir konuşma yaparak Allah’a hamd ve sena ettikten sonra "bir kısım insanlara ne oluyor da Allah’ın Kitabında olmayan şartları ileri sürüyorlar ve 'falanca kimseyi satın al, azâd et, ama velayet hakkı benim olsun' diyorlar. Allah’ın Kitabı en doğru olandır. Allah’ın şartları da en sağlam olandır. Allah’ın Kitabında olmayan bütün şartlar, yüz şart da olsa, batıldır" buyurdu. Rasulullah (sav), Berire’yi, kocasından ayrılıp ayrılmamakta, serbest bıraktı. Kocası köle idi. Berire ise ayrılmayı tercih etti. Urve der ki: Eğer Berire’nin kocası hür olsaydı Rasulullah (sav), Berire’yi bu konuda serbest bırakmazdı.


    Öneri Formu
28346 N003481 Nesai, Talak, 31

Bize Süleyman b. Harb, ona Hammâd b. Zeyd, ona Sâbit, ona da Enes (ra) şöyle rivayet etmiştir: Nebî (sav) sabah namazını Hayber'e yakın bir yerde karanlık vakitte kıldırdı. Ardından, "Allahu ekber! Hayber düştü! Biz düşman toprağına vardığımızda uyarılanların sabahı ne kötüdür!" buyurdu. (Hayberliler) sokaklarda koşturmaya başladılar. Nebî (sav) savaşçıları öldürdü, kadın ve çocukları da esir aldı. Esirler arasında Safiye de vardı. Safiye Dihye el-Kelbî'nin payına düşmüştü, sonradan Nebî'nin (sav) mülkiyetine geçti. Hz. Peygamber (sav) onun mihrini azadı kıldı. Râvi Abdülaziz b. Suheyb, Sâbit'e, "Ey Ebu Muhammed! Mihrinin ne olduğunu Enes'e sen mi sordun?" dedi. Sâbit de onu tasdik ederek başını hareket ettirdi.


    Öneri Formu
32122 B004200 Buhari, Megâzî, 38


    Öneri Formu
16814 M003608 Müslim, Radâ', 33


    Öneri Formu
16819 M003610 Müslim, Radâ', 34


    Öneri Formu
16825 M003611 Müslim, Radâ', 35


    Öneri Formu
16829 M003612 Müslim, Radâ', 35


    Öneri Formu
17458 M003499 Müslim, Nikah, 86


    Öneri Formu
17455 M003498 Müslim, Nikah, 85


    Öneri Formu
16817 M003609 Müslim, Radâ', 34