30 Kayıt Bulundu.
Bize Kuteybe, ona Ebu Ahvas, ona Ebu İshak, ona Büreyd b. Ebu Meryem, ona da Enes b. Malik'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Kim Allah'tan üç defa cenneti dilerse, Cennet 'Allah'ım (cc), onu Cennet'e al' der. Her kim de Cehennemden üç defa Allah'a sığınırsa, Cehennem 'Allah'ım (cc), onu ateşten muhafaza eyle' der."
Bize Ebu Ubeyde b. Ebu Sefer Ahmed b. Abdullah el-Hemedânî el-Kûfî, ona Haccac b. Muhammed, ona İbn Cüreyc, ona Musa b. Ukbe, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona babası, ona da Ebu Hüreyre Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Kim bir mecliste oturup da çokça boş konuşursa o toplantıdan kalkmadan önce: 'Tüm noksanlıklardan münezzeh olan Allah'ım! Sana hamd ederim. Senden başka ilah olmadığına şahitlik ederim. Senden bağışlanma ister, sana tövbe ederim.' derse o toplantıdaki kusurları bağışlanır." Tirmizî, bu konuda Ebu Berze ve Aişe'den de hadis rivayet edildiğini söylemektedir. Tirmizî, bu hadisin bu şekliyle hasen garib sahih olduğunu ve yalnızca Süheyl'in rivayetiyle bilindiğini ifade etmektedir.
Bize Züheyr b. Harb, ona Abdurrahman (b. Mehdî), ona Süfyân, ona Mikdâm b. Şurayh, ona babası (Şurayh b. Hâni), ona da Sa'd (b. Ebu Vakkas) şöyle rivayet etmiştir: "(Sabah akşam Rablerine dua eden kimseleri yanından kovma) (En'âm, 6/52) ayeti, benim hakkımda inmiştir. Şöyle ki bu ayet, benim ve İbn Mesud'un da aralarında olduğu, müşriklerin Hz. Peygamber'e 'Sen bunları hep yakınında tutuyorsun' diyerek sataştıkları altı kişi hakkında inmiştir."
Bize Kuteybe (b. Said), ona (Abdullah) b. Lehîa, ona Ebu Zübeyr (Muhammed b. Müslim), ona da Cabir (b. Abdullah), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Her kim Allah’a (cc) dua ederse, yapılan dua bir günah işlemek veya akraba ile bağı koparmak için olmadığı sürece, Allah (cc) ya onun dileğini yerine getirir ya da benzeri bir kötülüğü o kişiden defeder." [Bu konuda Ebu Said ve Ubâde b. Samit’ten de hadis rivayet edilmiştir.]
Bize İshak b. İbrahim, ona Cerir, ona Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyr) ona da Aişe'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi: "Allahumme'ğsil hatâyâye bi mai's-selci ve'l-beredi ve nakki kalbî mine'l-hatâyâ kema nekkayte's-sevbe'l-ebyade mine'd-denesi." "Allah'ım günahlarımı kar ve dolu suyu ile yıka ve beyaz elbiseyi kirden arındırdığın gibi de kalbimi hatalardan arındır."
Bize Salih b. Abdullah, ona Ebu Muâviye, ona Vassâfî, ona Atıyye, ona da Ebu Said (el-Hudrî) (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Yatağına girdiği zaman, üç defa şu duayı yapan kişinin günahları; denizlerin köpüğü, ağaçların yaprakları, çöllerin kumları, hatta dünyanın günleri kadar bile olsa, Allah onları affeder: Azamet sahibi olan, kendisinden başka ilah bulunmayan, daima diri olan ve başkasına ihtiyaç duymayan Allah'tan af diliyorum. O'na tevbe edip O'na yöneliyorum." [Ebu İsa (Tirmizî), bu hadisin hasen-garîb olduğunu söylemiş, hadisin bu senedle sadece Ubeydullah b. Velîd el-Vassâfî'den nakledildiğini biliyoruz demiştir.]
Bize Ahmed b. Menî, ona Yezid b. Harun, ona Ezher b. Sinan, ona da Muhammed b. Vâsi, Mekke’ye geldiğini, orada kardeşi Salim b. Abdullah b. Ömer ile karşılaştığını ve o babasından, o da dedesinden, Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu naklettiğini söylemiştir: "Çarşıya girdiğinde 'Allah’tan başka ilah yoktur. Sadece O vardır, O’nun ortağı yoktur. Mülk O'nundur, övgüler de O'na mahsustur. Hayat veren de öldüren de O’dur. Kendisi ölümsüz olandır ve her zaman diridir. Tüm hayırlar O'nun elindedir ve O her şeye güç yetirendir' cümlelerini söyleyen kimseye, Allah binlerce sevap yazar ve binlerce günahını da siler. Ve o kimsenin derecesini binlerce kere yükseltir." [Tirmizî dedi ki: Bu garîb bir hadistir. Rivayeti, Zübeyr ailesinin kahramanlarından Amr b. Dinar da Salim b. Abdullah’tan benzer şekilde rivayet etmiştir.]
Bize Kuteybe, ona Ebu’l-Ahvas, ona Ebu İshak, ona da Ali b. Rebî’a’ şunu anlatmıştır: Bir gün Ali’ye binmesi için bir binek getirildiğini gördüm. Ayağını üzengiye koydu ve üç kez “Bismillah” dedi. Bineğin sırtına yerleşince “Elhamdülillah” dedi ve “Bize (bu nimeti veren) Allah’ı tenzih ve tesbih ederiz. Yoksa biz bunlara güç yetiremezdik. Muhakkak ki biz Rabbimize döneceğiz.” (Zuhruf, 43/13-14) ayetini okudu. Sonra üç defa “Elhamdülillah”, üç defa “Allahuekber” dedi. Ve “Ey Rabbim. Sen’i tenzih ederim. Ben kendime zulmettim. Beni bağışla. Günahları senden başka bağışlayacak yoktur” (Kasas, 28/16) ayetini okudu. Ardından güldü. Ben ‘Ey müminlerin emiri, neye güldünüz?’ diye sordum. Şöyle dedi: Allah Resulü’nü (sav) şimdi yaptığım gibi yaparken görmüştüm. Ardından gülmüştü. Ben ‘Neye güldünüz Ey Allah’ın Resulü’ diye sormuştum. Şöyle buyurmuştu: "Rabbin, kulunun ‘Ey Rabbim günahlarımı bağışla, günahları senden başka bağışlayan yoktur’ demesinden hoşlanır." Tirmizî şöyle demiştir: Bu konuda İbn Ömer’den (r.ahuma) de hadis rivayet edilmiştir. Tirmizî şöyle demiştir: Bu hadis hasen-sahihtir.
Açıklama: İsnâdı 'cidden' zayıftır.