100 Kayıt Bulundu.
Bana Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ ve İbn Ebu Ömer -Ebu Küreyb 'ahberanâ', İbn Ebu Ömer 'haddesenâ' tabirlerini kullandılar. Lafız İbn Ebu Ömer'e aittir- onlara Mervan el-Fezârî, ona Humeyd, ona Enes şöyle dedi: Bir adam Bakî denilen yerde birine 'Ya Ebe'l-Kâsım!' diye seslendi. Rasulullah (sav) dönüp ona baktı. Adam 'Ya Rasulallah! Ben seni kastetmedim. Filana seslendim' dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Benim ismimi verin, künyemi vermeyin."
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Vekî, ona Ameş, (T) Bize Ebu Said el-Eşec, ona Vekî, ona Ameş, ona Salim b. Ebu Ca'd, ona Câbir b. Abdullah Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: "Benim ismimi verim, künyemi kullanmayın. Çünkü ben Ebü'l-Kâsım'ım! Aranızda taksim yaparım." Ebu Bekir'in rivayetinde 'tekennev' yerine 'lâ tektenû' ibaresi yer almaktadır.
Bize Osman b. Ebu Şeybe ile İshak b. İbrahim -Osman 'haddesenâ', İshak 'ahberanâ' tabirlerini kullandılar- onlara Cerîr, ona Mansur, ona Salim b. Ebu Ca'd, ona Câbir b. Abdullah şöyle rivayet etti: Aramızdan birinin oğlu oldu ve adını Muhammed koydu. Bunun üzerine kavmi ona 'Rasulullah'ın (sav) ismini koymana müsaade etmeyiz.' dediler. O da çocuğunu sırtına alarak yola çıktı ve Hz. Peygamber'e (sav) getirerek şöyle dedi: 'Ya Rasulallah! Bir oğlum oldu ve adını Muhammed koydum. Ama kavmim bana 'Rasulullah’ın (sav) ismini koymana müsade etmeyiz.' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Benim ismimi verin, künyemi vermeyin. Ben Kasım'ım! Aranızda taksim ediyorum."
Bize Amr en-Nâkıd ve Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, onlara Süfyan b. Uyeyne, ona ibnü'l Münkedir, ona Câbir b. Abdullah şöyle demiştir: Bizden bir adamın erkek çocuğu dünyaya geldi. Adını Kasım koydu. Biz de ona 'Sana Ebü'l-Kasım künyesini vermeyiz ve saygılı davranmayız.' dedik. Bunun üzerine o kişi Hz. Peygamber'e (sav) geldi ve bu durumu anlattı. Hz. Peygamber de (sav) "Oğluna Abdurrahman ismini ver!" buyurdu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Vekî, ona A'meş (T) Bize Ebu Said el-Eşec, ona Vekî, ona A'meş, ona Salim b. Ebu Ca'd, ona Câbir b. Abdullah, Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu nakletti: "Benim ismimi verin, künyemi kullanmayın. Çünkü ben Ebü'l-Kâsım'ım! Aranızda taksim ediyorum." Ebu Bekir'in rivayetinde 'tekennev' yerine 'lâ tektenû' ibaresi yer almaktadır.
Bize Amr en-Nâkıd ve Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, onlara Süfyan b. Uyeyne, ona İbnü'l-Münkedir, ona Câbir b. Abdullah şöyle demiştir: Bizden bir adamın erkek çocuğu dünyay geldi. Ona Kasım adını verdi. Biz de ona 'Sana Ebu'l-Kasım künyesini vermeyiz, saygılı davranmayız.' dedik. Bunun üzerine o kişi Hz. Peygamber'e (sav) gelerek durumu anlattı. Hz. Peygamber de (sav) "Oğluna Abdurrahman ismini ver!" buyurdu.
Bize Osman b. Ebu Şeybe ile İshak b. İbrahim -Osman 'haddesenâ', İshak 'ahberanâ' tabirlerini kullandılar- onlara Cerîr, ona Mansur, ona Salim b. Ebu Ca'd, ona Câbir b. Abdullah şöyle rivayet etti: Aramızdan birinin oğlu oldu ve adını Muhammed koydu. Bunun üzerine kavmi ona 'Rasulullah'ın (sav) ismini koymana müsaade etmeyiz.' dediler. O da çocuğunu sırtına alarak yola çıktı ve Hz. Peygamber'e (sav) getirerek şöyle dedi: 'Ya Rasulallah! Bir oğlum oldu ve adını Muhammed koydum. Ama kavmim bana 'Rasulullah'ın (sav) ismini koymana müsade etmeyiz.' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Benim ismimi verin, künyemi kullanmayın. Ben Kasım'ım! Aranızda taksim ediyorum."