Öneri Formu
Hadis Id, No:
30346, İM002947
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا يُونُسُ بْنُ بُكَيْرٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْحَاقَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ جَعْفَرِ بْنِ الزُّبَيْرِ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى ثَوْرٍ عَنْ صَفِيَّةَ بِنْتِ شَيْبَةَ قَالَتْ لَمَّا اطْمَأَنَّ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَامَ الْفَتْحِ طَافَ عَلَى بَعِيرِهِ يَسْتَلِمُ الرُّكْنَ بِمِحْجَنٍ بِيَدِهِ ثُمَّ دَخَلَ الْكَعْبَةَ فَوَجَدَ فِيهَا حَمَامَةَ عَيْدَانٍ فَكَسَرَهَا ثُمَّ قَامَ عَلَى بَابِ الْكَعْبَةِ فَرَمَى بِهَا وَأَنَا أَنْظُرُهُ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona Yunus b. Bükeyr (eş-Şeybanî), ona Muhammed b. İshak (el-Kuraşî), ona Muhammed b. Cafer b. Zübeyr (el-Esedî), ona Ubeydullah b. Abdullah b. Ebu Sevr, ona da Safiyye bt. Şeybe (r. anhâ) rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav), Mekke'nin fethedildiği sene fetih işleri bitip sükûnete erince devesi üzerinde Hacerülesved'in bulunduğu köşeyi elindeki bir âsâ ile selamlayarak Kâbe'yi tavaf etti. Ardından Kâbe'nin içerisine girdi. İçeride Hamâmetü Aydân'ı [hurma dalından yapılmış güvercin suretindeki putu] gördü. Hemen onu kırdı. Sonra da Kâbe'nin kapısında durup onu attı. Bu esnada ben de kendisine (sav) bakıyordum."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Menâsik 28, /478
Senetler:
1. Safiyye bt. Şeybe (Safiyye bt. Şeybe b. Osman b. Ebu Talha b. Abdüluzza)
2. Ubeydullah b. Abdullah el-Kuraşi (Abdullah b. Abdullah b. Ebu Sevr)
3. Muhammed b. Cafer el-Esedi (Muhammed b. Cafer b. Zübeyir b. Avvam)
4. İbn İshak el-Kuraşî (Muhammed b. İshak b. Yesar b. Hıyar)
5. Ebu Bükeyr Yunus b. Bükeyr eş-Şeybanî (Yunus b. Bükeyr b. Vasıl)
6. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
Dinî semboller, Haceru'l-esved
Put, putperestlik
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا يَحْيَى حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ قَالَ حَدَّثَنِى قَيْسٌ قَالَ قَالَ لِى جَرِيرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنه - قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَلاَ تُرِيحُنِى مِنْ ذِى الْخَلَصَةِ » . وَكَانَ بَيْتًا فِيهِ خَثْعَمُ يُسَمَّى كَعْبَةَ الْيَمَانِيَةَ ، فَانْطَلَقْتُ فِى خَمْسِينَ وَمِائَةٍ مِنْ أَحْمَسَ ، وَكَانُوا أَصْحَابَ خَيْلٍ ، فَأَخْبَرْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَنِّى لاَ أَثْبُتُ عَلَى الْخَيْلِ ، فَضَرَبَ فِى صَدْرِى حَتَّى رَأَيْتُ أَثَرَ أَصَابِعِهِ فِى صَدْرِى فَقَالَ « اللَّهُمَّ ثَبِّتْهُ وَاجْعَلْهُ هَادِيًا مَهْدِيًّا » . فَانْطَلَقَ إِلَيْهَا فَكَسَرَهَا وَحَرَّقَهَا ، فَأَرْسَلَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يُبَشِّرُهُ فَقَالَ رَسُولُ جَرِيرٍ يَا رَسُولَ اللَّهِ ، وَالَّذِى بَعَثَكَ بِالْحَقِّ ، مَا جِئْتُكَ حَتَّى تَرَكْتُهَا كَأَنَّهَا جَمَلٌ أَجْرَبُ ، فَبَارَكَ عَلَى خَيْلِ أَحْمَسَ وَرِجَالِهَا خَمْسَ مَرَّاتٍ . قَالَ مُسَدَّدٌ بَيْتٌ فِى خَثْعَمَ .
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Müsedded b. Müserhed arasında inkıta vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
280466, B003076-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا يَحْيَى حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ قَالَ حَدَّثَنِى قَيْسٌ قَالَ قَالَ لِى جَرِيرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنه - قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَلاَ تُرِيحُنِى مِنْ ذِى الْخَلَصَةِ » . وَكَانَ بَيْتًا فِيهِ خَثْعَمُ يُسَمَّى كَعْبَةَ الْيَمَانِيَةَ ، فَانْطَلَقْتُ فِى خَمْسِينَ وَمِائَةٍ مِنْ أَحْمَسَ ، وَكَانُوا أَصْحَابَ خَيْلٍ ، فَأَخْبَرْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَنِّى لاَ أَثْبُتُ عَلَى الْخَيْلِ ، فَضَرَبَ فِى صَدْرِى حَتَّى رَأَيْتُ أَثَرَ أَصَابِعِهِ فِى صَدْرِى فَقَالَ « اللَّهُمَّ ثَبِّتْهُ وَاجْعَلْهُ هَادِيًا مَهْدِيًّا » . فَانْطَلَقَ إِلَيْهَا فَكَسَرَهَا وَحَرَّقَهَا ، فَأَرْسَلَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يُبَشِّرُهُ فَقَالَ رَسُولُ جَرِيرٍ يَا رَسُولَ اللَّهِ ، وَالَّذِى بَعَثَكَ بِالْحَقِّ ، مَا جِئْتُكَ حَتَّى تَرَكْتُهَا كَأَنَّهَا جَمَلٌ أَجْرَبُ ، فَبَارَكَ عَلَى خَيْلِ أَحْمَسَ وَرِجَالِهَا خَمْسَ مَرَّاتٍ . قَالَ مُسَدَّدٌ بَيْتٌ فِى خَثْعَمَ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna, ona Yahya [b. Said el-Kattan], ona İsmail [b. Ebu Halid], ona Kays [b. Ebu Hazim], ona da Cerir'in naklettiğine göre Rasulullah (sav) ona (Cerir'e): "Şu Zülhalasa'dan beni kurtarmaz mısın?" dedi. (Zülhalasa) Has'am kabilesinin bulunduğu, Yemenlilerin Kabe'si olarak adlandırılan bir bina (puthane) idi. Ben, at binmekte mahir olan Ahmes kabilesinden yüz elli atlıyla birlikte oraya gittim. Rasulullah'a (sav) at üzerinde pek sabit duramadığımı söyledim. Bunun üzerine O (sav) göğsüme öyle bir vurdu ki parmak izleri göğsüme çıktı sandım. Ardından: "Allah'ım onu sabit kıl. Onu, doğru yolu gösteren ve doğru yola erenlerden eyle" diye dua etti. Bunun üzerine Cerir oraya gitti, orayı darmadağın etti ve ateşe verdi. Sonra bunu müjdelemesi için Rasulullah'a (sav) birini gönderdi. Cerir'in habercisi: 'Ey Allah'ın Rasulü! Seni hak ile gönderene yemin olsun ki; ben ayrılırken o bina uyuz bir deve gibiydi (harap olmuştu)." dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) beş defa: "Ahmes'in atları ve süvarileri bereketlensin" diye dua etti.
Müsedded [b. Müserhed] kendi rivayetinde: '(Zulhalasa) Has'am kabilesi içinde bir evdir' demiştir.
Açıklama:
Rivayet muallaktır; Buhari ile Müsedded b. Müserhed arasında inkıta vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Cihâd ve's-Siyer 192, 1/810
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Dua, düşman tehlikesine karşı yapılacak dua
Put, putperestlik
Sosyal katmanlar, Yemen (liler)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23047, B006333
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ إِسْمَاعِيلَ عَنْ قَيْسٍ قَالَ سَمِعْتُ جَرِيرًا قَالَ قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَلاَ تُرِيحُنِى مِنْ ذِى الْخَلَصَةِ » . وَهْوَ نُصُبٌ كَانُوا يَعْبُدُونَهُ يُسَمَّى الْكَعْبَةَ الْيَمَانِيَةَ . قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّى رَجُلٌ لاَ أَثْبُتُ عَلَى الْخَيْلِ ، فَصَكَّ فِى صَدْرِى فَقَالَ « اللَّهُمَّ ثَبِّتْهُ وَاجْعَلْهُ هَادِيًا مَهْدِيًّا » . قَالَ فَخَرَجْتُ فِى خَمْسِينَ مِنْ أَحْمَسَ مِنْ قَوْمِى - وَرُبَّمَا قَالَ سُفْيَانُ فَانْطَلَقْتُ فِى عُصْبَةٍ مِنْ قَوْمِى - فَأَتَيْتُهَا فَأَحْرَقْتُهَا ، ثُمَّ أَتَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ ، وَاللَّهِ مَا أَتَيْتُكَ حَتَّى تَرَكْتُهَا مِثْلَ الْجَمَلِ الأَجْرَبِ . فَدَعَا لأَحْمَسَ وَخَيْلِهَا .
Tercemesi:
Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyan [b. Uyeyne], ona İsmail [b. Ebu Halid], ona Kays [b. Ebu Hazim], ona da Cerir'in naklettiğine göre Rasulullah (sav) ona (Cerir'e): "Şu Zülhalasa'dan beni kurtarsan?" buyurdu. (Zülhalasa) Yemenlilerin Kabe'si olarak adlandırılan, halkın tapındığı dikili putlar (bulunan bir puthane) idi. Ben: 'Ey Allah'ın Rasulü! At üzerinde pek sabit duramıyorum' deyince Rasulullah (sav) göğsüme vurdu ve: "Allah'ım onu sabit kıl. Onu, doğru yolu gösteren ve doğru yola erenlerden eyle" diye dua etti. Ben, kavmimden elli atlıyla birlikte oraya gittim. -Süfyan, rivayetinde: 'Kavmimden bir grupla oraya gittim' demiş olabilir- Oraya vardım ve orayı yaktım,yıktım. Sonra Rasulullah'a geldim ve: 'Ey Allah'ın Rasulü! Allah şahittir ki, ben ayrılırken o bina uyuz bir deve gibiydi (yanmaktan simsiyah ve harap bir haldeydi)." dedim. Bunun üzerine Rasulullah (kabilem) Ahmes için dua etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Da'vât 19, 2/550
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Hasan Ali b. el-Medînî (Ali b. Abdullah b. Cafer b. Necîh)
Konular:
Cihad, cihada teşvik
Dua, düşman tehlikesine karşı yapılacak dua
Put, putperestlik
Sosyal katmanlar, Yemen (liler)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30297, B003020
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى عَنْ إِسْمَاعِيلَ قَالَ حَدَّثَنِى قَيْسُ بْنُ أَبِى حَازِمٍ قَالَ قَالَ لِى جَرِيرٌ قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَلاَ تُرِيحُنِى مِنْ ذِى الْخَلَصَةِ » . وَكَانَ بَيْتًا فِى خَثْعَمَ يُسَمَّى كَعْبَةَ الْيَمَانِيَةَ قَالَ فَانْطَلَقْتُ فِى خَمْسِينَ وَمِائَةِ فَارِسٍ مِنْ أَحْمَسَ ، وَكَانُوا أَصْحَابَ خَيْلٍ - قَالَ - وَكُنْتُ لاَ أَثْبُتُ عَلَى الْخَيْلِ ، فَضَرَبَ فِى صَدْرِى حَتَّى رَأَيْتُ أَثَرَ أَصَابِعِهِ فِى صَدْرِى وَقَالَ « اللَّهُمَّ ثَبِّتْهُ وَاجْعَلْهُ هَادِيًا مَهْدِيًّا » . فَانْطَلَقَ إِلَيْهَا فَكَسَرَهَا وَحَرَّقَهَا ، ثُمَّ بَعَثَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُخْبِرُهُ فَقَالَ رَسُولُ جَرِيرٍ وَالَّذِى بَعَثَكَ بِالْحَقِّ ، مَا جِئْتُكَ حَتَّى تَرَكْتُهَا كَأَنَّهَا جَمَلٌ أَجْوَفُ أَوْ أَجْرَبُ . قَالَ فَبَارَكَ فِى خَيْلِ أَحْمَسَ وَرِجَالِهَا خَمْسَ مَرَّاتٍ .
Tercemesi:
Bize Müsedded [b. Müserhed], ona Yahya [b. Said el-Kattân], ona İsmail [b. Ebu Halid], ona Kays b. Ebu Hazim, ona da Cerîr b. Abdullah'ın naklettiğine göre Rasulullah (sav) ona (Cerir'e): "Şu Zülhalasa'dan beni kurtarmaz mısın?" dedi. (Zülhalasa) Has'am kabilesine ait, Yemenlilerin Kabe'si olarak adlandırılan bir bina (puthane) idi. Ben, at binmekte mahir olan Ahmes kabilesinden yüz elli atlıyla birlikte oraya gittim. At üzerinde pek sabit duramaz bazen düşerdim. (Bundan bahsedince) Rasulullah (sav) göğsüme öyle bir vurdu ki parmak izleri göğsüme çıktı sandım. Ardından : "Allah'ım onu sabit kıl. Onu doğru yolu gösteren ve doğru yola erenlerden eyle" diye dua etti. Bunun üzerine Cerir oraya gitti, orayı darmadağın etti ve ateşe verdi. Sonra (durumu haber vermesi için) Rasulullah'a (sav) birini gönderdi. Cerir'in habercisi: 'Seni hak ile gönderene yemin olsun ki; ben ayrılırken o bina, kof yahut uyuz bir deve gibiydi (yanmaktan simsiyah ve harap olmuş bir haldeydi). dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) beş defa: "Allah (cc) Ahmes'in atlarına ve süvarilerine bereket ihsan eylesin" diye dua etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Cihâd ve's-Siyer 154, 1/798
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Dua, düşman tehlikesine karşı yapılacak dua
Put, putperestlik
Sosyal katmanlar, Yemen (liler)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34950, B003823
Hadis:
وَعَنْ قَيْسٍ عَنْ جَرِيرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ كَانَ فِى الْجَاهِلِيَّةِ بَيْتٌ يُقَالَ لَهُ ذُو الْخَلَصَةِ ، وَكَانَ يُقَالُ لَهُ الْكَعْبَةُ الْيَمَانِيَةُ ، أَوِ الْكَعْبَةُ الشَّأْمِيَّةُ ، فَقَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَلْ أَنْتَ مُرِيحِى مِنْ ذِى الْخَلَصَةِ » . قَالَ فَنَفَرْتُ إِلَيْهِ فِى خَمْسِينَ وَمِائَةِ فَارِسٍ مِنْ أَحْمَسَ - قَالَ - فَكَسَرْنَا ، وَقَتَلْنَا مَنْ وَجَدْنَا عِنْدَهُ ، فَأَتَيْنَاهُ ، فَأَخْبَرْنَاهُ ، فَدَعَا لَنَا وَلأَحْمَسَ .
Tercemesi:
Kays ibn Ebu Hazım'in naklettiğine göre Cerir b. Abdullah şöyle demiştir: "Cahiliye devrinde Zulhalasa denilen bir ev (puthane) vardı. Ona Yemenliler'in yahut Şamlılar'ın Kabesi denirdi. Rasulullah (sav) bana: "Sen beni şu Zulhalasa'dan kurtarabilir misin?" dedi. Bunun üzerine ben Ahmes kabilesinden yüz elli atlı ile oraya hareket ettim ve orayı darmadağın ettik, onun etrafında bulduğumuzu öldürdük. Sonra Rasulullah'a (sav) geldik ve olanları O'na anlattık. Rasulullah (sav) ise bize ve Ahmes kabilesine dua etti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Menâkıbü'l-Ensâr 21, 2/12
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. Ebu Bişr Beyan b. Bişr el-Ahmesi (Beyan b. Bişr)
4. Halid b. Abdullah et-Tahhan (Halid b. Abdullah b. Abdurrahman)
5. İshak b. Şâhîn el-Vasiti (İshak b. Şâhîn b. Haris)
Konular:
Dua, düşman tehlikesine karşı yapılacak dua
Put, putperestlik
Sosyal katmanlar, Yemen (liler)
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا يَحْيَى حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ قَالَ حَدَّثَنِى قَيْسٌ قَالَ قَالَ لِى جَرِيرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنه - قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَلاَ تُرِيحُنِى مِنْ ذِى الْخَلَصَةِ » . وَكَانَ بَيْتًا فِيهِ خَثْعَمُ يُسَمَّى كَعْبَةَ الْيَمَانِيَةَ ، فَانْطَلَقْتُ فِى خَمْسِينَ وَمِائَةٍ مِنْ أَحْمَسَ ، وَكَانُوا أَصْحَابَ خَيْلٍ ، فَأَخْبَرْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَنِّى لاَ أَثْبُتُ عَلَى الْخَيْلِ ، فَضَرَبَ فِى صَدْرِى حَتَّى رَأَيْتُ أَثَرَ أَصَابِعِهِ فِى صَدْرِى فَقَالَ « اللَّهُمَّ ثَبِّتْهُ وَاجْعَلْهُ هَادِيًا مَهْدِيًّا » . فَانْطَلَقَ إِلَيْهَا فَكَسَرَهَا وَحَرَّقَهَا ، فَأَرْسَلَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يُبَشِّرُهُ فَقَالَ رَسُولُ جَرِيرٍ يَا رَسُولَ اللَّهِ ، وَالَّذِى بَعَثَكَ بِالْحَقِّ ، مَا جِئْتُكَ حَتَّى تَرَكْتُهَا كَأَنَّهَا جَمَلٌ أَجْرَبُ ، فَبَارَكَ عَلَى خَيْلِ أَحْمَسَ وَرِجَالِهَا خَمْسَ مَرَّاتٍ . قَالَ مُسَدَّدٌ بَيْتٌ فِى خَثْعَمَ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30472, B003076
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا يَحْيَى حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ قَالَ حَدَّثَنِى قَيْسٌ قَالَ قَالَ لِى جَرِيرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنه - قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَلاَ تُرِيحُنِى مِنْ ذِى الْخَلَصَةِ » . وَكَانَ بَيْتًا فِيهِ خَثْعَمُ يُسَمَّى كَعْبَةَ الْيَمَانِيَةَ ، فَانْطَلَقْتُ فِى خَمْسِينَ وَمِائَةٍ مِنْ أَحْمَسَ ، وَكَانُوا أَصْحَابَ خَيْلٍ ، فَأَخْبَرْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم أَنِّى لاَ أَثْبُتُ عَلَى الْخَيْلِ ، فَضَرَبَ فِى صَدْرِى حَتَّى رَأَيْتُ أَثَرَ أَصَابِعِهِ فِى صَدْرِى فَقَالَ « اللَّهُمَّ ثَبِّتْهُ وَاجْعَلْهُ هَادِيًا مَهْدِيًّا » . فَانْطَلَقَ إِلَيْهَا فَكَسَرَهَا وَحَرَّقَهَا ، فَأَرْسَلَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يُبَشِّرُهُ فَقَالَ رَسُولُ جَرِيرٍ يَا رَسُولَ اللَّهِ ، وَالَّذِى بَعَثَكَ بِالْحَقِّ ، مَا جِئْتُكَ حَتَّى تَرَكْتُهَا كَأَنَّهَا جَمَلٌ أَجْرَبُ ، فَبَارَكَ عَلَى خَيْلِ أَحْمَسَ وَرِجَالِهَا خَمْسَ مَرَّاتٍ . قَالَ مُسَدَّدٌ بَيْتٌ فِى خَثْعَمَ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna, ona Yahya [b. Said el-Kattan], ona İsmail [b. Ebu Halid], ona Kays [b. Ebu Hazim], ona da Cerir'in naklettiğine göre Rasulullah (sav) ona (Cerir'e): "Şu Zülhalasa'dan beni kurtarmaz mısın?" dedi. (Zülhalasa) Has'am kabilesinin bulunduğu, Yemenlilerin Kabe'si olarak adlandırılan bir bina (puthane) idi. Ben, at binmekte mahir olan Ahmes kabilesinden yüz elli atlıyla birlikte oraya gittim. Rasulullah'a (sav) at üzerinde pek sabit duramadığımı söyledim. Bunun üzerine O (sav) göğsüme öyle bir vurdu ki parmak izleri göğsüme çıktı sandım. Ardından: "Allah'ım onu sabit kıl. Onu, doğru yolu gösteren ve doğru yola erenlerden eyle" diye dua etti. Bunun üzerine Cerir oraya gitti, orayı darmadağın etti ve ateşe verdi. Sonra bunu müjdelemesi için Rasulullah'a (sav) birini gönderdi. Cerir'in habercisi: 'Ey Allah'ın Rasulü! Seni hak ile gönderene yemin olsun ki; ben ayrılırken o bina uyuz bir deve gibiydi (harap olmuştu)." dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) beş defa: "Ahmes'in atları ve süvarileri bereketlensin" diye dua etti.
Müsedded [b. Müserhed] kendi rivayetinde: '(Zulhalasa) Has'am kabilesi içinde bir evdir' demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Cihâd ve's-Siyer 192, 1/810
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Dua, düşman tehlikesine karşı yapılacak dua
Put, putperestlik
Sosyal katmanlar, Yemen (liler)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34483, B004356
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا يَحْيَى حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ حَدَّثَنَا قَيْسٌ قَالَ قَالَ لِى جَرِيرٌ - رضى الله عنه - قَالَ لِى النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « أَلاَ تُرِيحُنِى مِنْ ذِى الْخَلَصَةِ » . وَكَانَ بَيْتًا فِى خَثْعَمَ يُسَمَّى الْكَعْبَةَ الْيَمَانِيَةَ ، فَانْطَلَقْتُ فِى خَمْسِينَ وَمِائَةِ فَارِسٍ مِنْ أَحْمَسَ ، وَكَانُوا أَصْحَابَ خَيْلٍ ، وَكُنْتُ لاَ أَثْبُتُ عَلَى الْخَيْلِ ، فَضَرَبَ فِى صَدْرِى حَتَّى رَأَيْتُ أَثَرَ أَصَابِعِهِ فِى صَدْرِى ، وَقَالَ « اللَّهُمَّ ثَبِّتْهُ ، وَاجْعَلْهُ هَادِيًا مَهْدِيًّا » . فَانْطَلَقَ إِلَيْهَا فَكَسَرَهَا وَحَرَّقَهَا ، ثُمَّ بَعَثَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ رَسُولُ جَرِيرٍ وَالَّذِى بَعَثَكَ بِالْحَقِّ ، مَا جِئْتُكَ حَتَّى تَرَكْتُهَا كَأَنَّهَا جَمَلٌ أَجْرَبُ . قَالَ فَبَارَكَ فِى خَيْلِ أَحْمَسَ وَرِجَالِهَا خَمْسَ مَرَّاتٍ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna, ona Yahya [b. Said el-Kattan], ona İsmail [b. Ebu Halid], ona Kays [b. Ebu Hazim], ona da Cerir'in (ra) naklettiğine göre Rasulullah (sav) ona (Cerir'e): "Şu Zülhalasa'dan beni kurtarsan." dedi. (Zülhalasa) Has'am kabilesinin yaşadığı yerde bulunan, Yemenlilerin Kabe'si olarak adlandırılan bir bina (puthane) idi. Ben, at binmekte mahir olan Ahmes kabilesinden yüz elli atlıyla birlikte oraya gittim. At üzerinde pek sabit duramazdım. (Bunu Rasulullah'a (sav) söyleyince) O (sav) göğsüme öyle bir vurdu ki parmak izleri göğsüme çıktı sandım. Ardından: "Allah'ım onu (at üzerinde) sabit kıl. Onu, doğru yolu gösteren ve doğru yola erenlerden eyle" diye dua etti. (Ravi dedi ki:) Bunun üzerine Cerir oraya gitti, orayı darmadağın etti ve ateşe verdi. Sonra (bunu müjdelemesi için) Rasulullah'a (sav) birini gönderdi. Cerir'in habercisi: 'Ey Allah'ın Rasulü! Seni hak ile gönderene yemin olsun ki; ben ayrılırken o bina uyuz bir deve gibiydi (harap olmuştu)." dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) beş defa; Ahmes'in atları ve süvarilerinin bereketlenmesi için dua etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 62, 2/121
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Cihad, cihada teşvik
Dua, düşman tehlikesine karşı yapılacak dua
Put, putperestlik
Sosyal katmanlar, Yemen (liler)
حَدَّثَنَا يُوسُفُ بْنُ مُوسَى أَخْبَرَنَا أَبُو أُسَامَةَ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ أَبِى خَالِدٍ عَنْ قَيْسٍ عَنْ جَرِيرٍ قَالَ قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَلاَ تُرِيحُنِى مِنْ ذِى الْخَلَصَةِ » . فَقُلْتُ بَلَى . فَانْطَلَقْتُ فِى خَمْسِينَ وَمِائَةِ فَارِسٍ مِنْ أَحْمَسَ وَكَانُوا أَصْحَابَ خَيْلٍ وَكُنْتُ لاَ أَثْبُتُ عَلَى الْخَيْلِ ، فَذَكَرْتُ ذَلِكَ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَضَرَبَ يَدَهُ عَلَى صَدْرِى حَتَّى رَأَيْتُ أَثَرَ يَدِهِ فِى صَدْرِى وَقَالَ « اللَّهُمَّ ثَبِّتْهُ وَاجْعَلْهُ هَادِيًا مَهْدِيًّا » . قَالَ فَمَا وَقَعْتُ عَنْ فَرَسٍ بَعْدُ . قَالَ وَكَانَ ذُو الْخَلَصَةِ بَيْتًا بِالْيَمَنِ لِخَثْعَمَ وَبَجِيلَةَ ، فِيهِ نُصُبٌ تُعْبَدُ ، يُقَالُ لَهُ الْكَعْبَةُ . قَالَ فَأَتَاهَا فَحَرَّقَهَا بِالنَّارِ وَكَسَرَهَا . قَالَ وَلَمَّا قَدِمَ جَرِيرٌ الْيَمَنَ كَانَ بِهَا رَجُلٌ يَسْتَقْسِمُ بِالأَزْلاَمِ فَقِيلَ لَهُ إِنَّ رَسُولَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم هَا هُنَا فَإِنْ قَدَرَ عَلَيْكَ ضَرَبَ عُنُقَكَ . قَالَ فَبَيْنَمَا هُوَ يَضْرِبُ بِهَا إِذْ وَقَفَ عَلَيْهِ جَرِيرٌ فَقَالَ لَتَكْسِرَنَّهَا وَلَتَشْهَدَنَّ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ أَوْ لأَضْرِبَنَّ عُنُقَكَ . قَالَ فَكَسَرَهَا وَشَهِدَ ، ثُمَّ بَعَثَ جَرِيرٌ رَجُلاً مِنْ أَحْمَسَ يُكْنَى أَبَا أَرْطَاةَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يُبَشِّرُهُ بِذَلِكَ ، فَلَمَّا أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ وَالَّذِى بَعَثَكَ بِالْحَقِّ مَا جِئْتُ حَتَّى تَرَكْتُهَا كَأَنَّهَا جَمَلٌ أَجْرَبُ . قَالَ فَبَرَّكَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم عَلَى خَيْلِ أَحْمَسَ وَرِجَالِهَا خَمْسَ مَرَّاتٍ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34484, B004357
Hadis:
حَدَّثَنَا يُوسُفُ بْنُ مُوسَى أَخْبَرَنَا أَبُو أُسَامَةَ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ أَبِى خَالِدٍ عَنْ قَيْسٍ عَنْ جَرِيرٍ قَالَ قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَلاَ تُرِيحُنِى مِنْ ذِى الْخَلَصَةِ » . فَقُلْتُ بَلَى . فَانْطَلَقْتُ فِى خَمْسِينَ وَمِائَةِ فَارِسٍ مِنْ أَحْمَسَ وَكَانُوا أَصْحَابَ خَيْلٍ وَكُنْتُ لاَ أَثْبُتُ عَلَى الْخَيْلِ ، فَذَكَرْتُ ذَلِكَ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَضَرَبَ يَدَهُ عَلَى صَدْرِى حَتَّى رَأَيْتُ أَثَرَ يَدِهِ فِى صَدْرِى وَقَالَ « اللَّهُمَّ ثَبِّتْهُ وَاجْعَلْهُ هَادِيًا مَهْدِيًّا » . قَالَ فَمَا وَقَعْتُ عَنْ فَرَسٍ بَعْدُ . قَالَ وَكَانَ ذُو الْخَلَصَةِ بَيْتًا بِالْيَمَنِ لِخَثْعَمَ وَبَجِيلَةَ ، فِيهِ نُصُبٌ تُعْبَدُ ، يُقَالُ لَهُ الْكَعْبَةُ . قَالَ فَأَتَاهَا فَحَرَّقَهَا بِالنَّارِ وَكَسَرَهَا . قَالَ وَلَمَّا قَدِمَ جَرِيرٌ الْيَمَنَ كَانَ بِهَا رَجُلٌ يَسْتَقْسِمُ بِالأَزْلاَمِ فَقِيلَ لَهُ إِنَّ رَسُولَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم هَا هُنَا فَإِنْ قَدَرَ عَلَيْكَ ضَرَبَ عُنُقَكَ . قَالَ فَبَيْنَمَا هُوَ يَضْرِبُ بِهَا إِذْ وَقَفَ عَلَيْهِ جَرِيرٌ فَقَالَ لَتَكْسِرَنَّهَا وَلَتَشْهَدَنَّ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ أَوْ لأَضْرِبَنَّ عُنُقَكَ . قَالَ فَكَسَرَهَا وَشَهِدَ ، ثُمَّ بَعَثَ جَرِيرٌ رَجُلاً مِنْ أَحْمَسَ يُكْنَى أَبَا أَرْطَاةَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم يُبَشِّرُهُ بِذَلِكَ ، فَلَمَّا أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ وَالَّذِى بَعَثَكَ بِالْحَقِّ مَا جِئْتُ حَتَّى تَرَكْتُهَا كَأَنَّهَا جَمَلٌ أَجْرَبُ . قَالَ فَبَرَّكَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم عَلَى خَيْلِ أَحْمَسَ وَرِجَالِهَا خَمْسَ مَرَّاتٍ .
Tercemesi:
Bize Yusuf b. Musa, ona Ebu Üsame [Hammad el-Kuraşî], ona İsmail b. Ebu Halid, ona Kays [b. Avf], ona da Cerir [b. Abdullah el-Becelî] şöyle demiştir: 'Rasulullah (sav) bana: "Şu Zülhalasa'dan beni kurtarsan." dedi, ben de 'elbette' dedim. At binmekte mahir olan Ahmes kabilesinden yüz elli atlıyla birlikte oraya gittim. At üzerinde pek sabit duramaz bazen düşerdim. Bundan bahsedince Rasulullah (sav) göğsüme öyle bir vurdu ki parmak izleri göğsüme çıktı sandım. Ardından : "Allah'ım onu sabit kıl. Onu doğru yolu gösteren ve doğru yola erenlerden eyle" diye dua etti. Ben, sonrasında attan hiç düşmedim. Zülhalasa, Yemen'de, Has'am ve Becîle kabilelerine ait, içinde tapındıkları dikili putlar bulunan bir bina (puthane) idi. Buraya 'Kabe' ismi verilmişti. (Ravi anlatıyor:) Bunun üzerine Cerir oraya gitti, orayı ateşe verdi ve darmadağın etti. Cerir Yemen'e geldiğinde orada fal oklarıyla pay dağıtan bir adam vardı. Ona 'Bak, Rasulullah'ın (sav) elçisi burada. Eğer seni (bu işi yaparken) yakalarsa boynunu vurur.' denildi. Adam okları dağıtırken Cerir geliverdi. Ona: 'Ya onları parçalar ve Allah'tan başka ilah olmadığına şehadet edersin yahut da boynunu vururum' dedi. Adam okları kırdı ve şehadet getirdi. Sonra Cerir Ahmes kabilesinden Ebu Ertât künyesiyle tanınan bir adamı, olanları müjdelemesi için Rasulullah'a (sav) gönderdi. O adam Rasulullah'a (sav) gelince 'Seni hak ile gönderene yemin olsun ki; ben ayrılırken o bina uyuz bir deve gibiydi (yanmaktan simsiyah ve harap olmuş bir haldeydi)." dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) beş defa, Ahmes'in atları ve süvarilerinin bereketlenmesi için dua etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 62, 2/121
Senetler:
1. Ebu Amr Cerir b. Abdullah el-Becelî (Cerir b. Abdullah b. Cabir)
2. Kays b. Ebu Hazim el-Becelî (Kays b. Avf b. Abdülharis)
3. ُEbu Abdullah İsmail b. Ebu Halid el-Becelî (İsmail b. Hürmüz)
4. Ebu Üsame Hammâd b. Üsame el-Kuraşî (Hammâd b. Üsame b. Zeyd)
5. Ebu Yakub Yusuf b. Musa er-Râzi (Yusuf b. Musa b. Râşid b. Bilal)
Konular:
Cihad, cihada teşvik
Dua, düşman tehlikesine karşı yapılacak dua
Put, putperestlik
Sosyal katmanlar, Yemen (liler)