Öneri Formu
Hadis Id, No:
70768, HM021666
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ حَدَّثَنَا الْجُرَيْرِيُّ عَنْ أَبِي الْعَلَاءِ بْنِ الشِّخِّيرِ عَنِ ابْنِ الْأَحْمَسِي قَالَ
لَقِيتُ أَبَا ذَرٍّ فَقُلْتُ لَهُ بَلَغَنِي عَنْكَ أَنَّكَ تُحَدِّثُ حَدِيثًا عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَالَ أَمَا إِنَّهُ لَا تَخَالُنِي أَكْذِبُ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ بَعْدَ مَا سَمِعْتُهُ مِنْهُ فَمَا الَّذِي بَلَغَكَ عَنِّي قُلْتُ بَلَغَنِي أَنَّكَ تَقُولُ ثَلَاثَةٌ يُحِبُّهُمْ اللَّهُ وَثَلَاثَةٌ يَشْنَؤُهُمْ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ قَالَ قُلْتُ وَسَمِعْتَهُ قُلْتُ فَمَنْ هَؤُلَاءِ الَّذِينَ يُحِبُّ اللَّهُ قَالَ الرَّجُلُ يَلْقَى الْعَدُوَّ فِي الْفِئَةِ فَيَنْصِبُ لَهُمْ نَحْرَهُ حَتَّى يُقْتَلَ أَوْ يُفْتَحَ لِأَصْحَابِهِ وَالْقَوْمُ يُسَافِرُونَ فَيَطُولُ سُرَاهُمْ حَتَّى يُحِبُّوا أَنْ يَمَسُّوا الْأَرْضَ فَيَنْزِلُونَ فَيَتَنَحَّى أَحَدُهُمْ فَيُصَلِّي حَتَّى يُوقِظَهُمْ لِرَحِيلِهِمْ وَالرَّجُلُ يَكُونُ لَهُ الْجَارُ يُؤْذِيهِ جِوَارُهُ فَيَصْبِرُ عَلَى أَذَاهُ حَتَّى يُفَرِّقَ بَيْنَهُمَا مَوْتٌ أَوْ ظَعْنٌ قُلْتُ وَمَنْ هَؤُلَاءِ الَّذِينَ يَشْنَؤُهُمْ اللَّهُ قَالَ التَّاجِرُ الْحَلَّافُ أَوْ قَالَ الْبَائِعُ الْحَلَّافُ وَالْبَخِيلُ الْمَنَّانُ وَالْفَقِيرُ الْمُخْتَالُ
Tercemesi:
Bize İsmail rivayet etti (ve şöyle dedi): Bize el-Cüreycî, Ebu’l-Alâ b. eş-Şihhîr’den, o da İbnü’l-Ahmesî’den rivayet ettiğine göre şöyle dedi: Ebû Zer’le (ra) buluştuğumda ona “Senin Hz. Peygamber’den (sav) bir hadis rivayet ettiğini duydum” dedim. “Benim Rasulullah (sav) hakkında yalan söylediğimi zannetmiyorsun ya! Sana benden ulaşan hadis nedir?” diye sordu. Şöyle dedim: Bana ulaştığına göre şöyle diyormuşsun: “Üç şeyi Allah sever, üç şeyden ise hoşlanmaz.” Ebu Zer “Evet bunu söyledim” dedi. “Peki Allah’ın sevdiği üç kişi kimdir?” diye sordum. Şöyle cevap verdi: Bir grup içerisinde düşmanla karşılaşıp şehit olana veya arkadaşları için yol açılana kadar onlarla göğüs göğüse savaşan kişi, uzun süre seyahat ettikleri için konaklamak isteyen bir grupta (nöbetçi olmak için) bir kenara çekilip onları tekrar yola çıkmaları için uyandırmak üzere bekleyerek o vakte kadar namaz kılan kişi, komşusu kendisine eziyet ettiği halde ölüm veya taşınma gibi sebeplerle ayrılana kadar ona sabreden kişi”. “Peki Allah’ın sevmediğ üç kişi kimdir?” diye sordum. Şöyle dedi: “Çok yemin eden tacir (veya satıcı), yaptığı iyiliği başa kakan cimri insan, ihtiyacı olduğu halde kibirlenen fakir kişi”.
Açıklama:
Hadis mütabileriyle birlikte sahihtir.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ebu zer el-Ğıfari 21666, 7/161
Senetler:
1. Ebu Zer el-Ğıfârî (Cündüb b. Abdullah b. Cünade)
2. İbnü'l-Ahmesî (İbnü'l-Ahmesî)
3. Ebu Ala Yezid b. Abdullah el-Amirî (Yezid b. Abdullah b. Şihhîr b. Avf b. Ka'b)
4. Ebu Mesud Said b. İyâs el-Cüreyrî (Said b. İyâs)
5. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
Konular:
Allah İnancı, sevdiği ve sevmediği davranışlar
Cihad, cihada teşvik
Cimrilik, zemmedilişi
Fakir, Yoksul, fakirlik, yoksulluk
Haklar, komşu hakları
İyilik, komşuya iyilik etmek
İyilik, yapılan iyiliği başa kakmamak
Kibir, Kibir ve gurur
Komşuluk, komşuluk ilişkileri
Yemin, Alış-verişte yalan yere
Yolculuk, tavsiye edilmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22434, N002577
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو دَاوُدَ قَالَ حَدَّثَنَا عَارِمٌ قَالَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ قَالَ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ عَنْ سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « أَرْبَعَةٌ يُبْغِضُهُمُ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ الْبَيَّاعُ الْحَلاَّفُ وَالْفَقِيرُ الْمُخْتَالُ وَالشَّيْخُ الزَّانِى وَالإِمَامُ الْجَائِرُ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Davud, ona Arim, ona Hammad, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Said el-Makburî, ona da Ebu Hüreyre (ra) Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: Allah'ın (ac) kendisine kızdığı (buğz ettiği) dört kişi vardır: Çok yemin ederek malını satmaya çalışan, kibirli fakir, zina eden ihtiyar ve zalim lider(imam).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Zekât 77, /2254
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Ubeydullah b. Ömer el-Adevî (Ubeydullah b. Ömer b. Hafs b. Asım b. Ömer b. Hattab)
4. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
5. Ebu Numan Muhammed b. Fadl es-Sedûsî (Muhammed b. Fadl)
6. Süleyman b. Seyf et-Taî (Süleyman b. Seyf b. Yahya)
Konular:
Ahlak, Allah'ın sevdiği/sevmediği tavırlar
Ahlak, ticaret ahlakı
Aldatmak, alış-verişte aldatmak
Allah İnancı, kızması / gazabı/ buğzetmesi ve sebepleri
Ticaret, yasak olan şekilleri
Yemin, alış-verişte
Yemin, Alış-verişte yalan yere
Yemin, Yalan yere
Yönetim, adaletli olmak
Yönetim, Yöneticilik
Zina, nikahsız, gayr-i meşru ilişki,
Zina, Zina
Zulüm / Zalim, zulmetmek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30120, İM002870
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ وَأَحْمَدُ بْنُ سِنَانٍ قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « ثَلاَثَةٌ لاَ يُكَلِّمُهُمُ اللَّهُ وَلاَ يَنْظُرُ إِلَيْهِمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَلاَ يُزَكِّيهِمْ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ رَجُلٌ عَلَى فَضْلِ مَاءٍ بِالْفَلاَةِ يَمْنَعُهُ مِنِ ابْنِ السَّبِيلِ وَرَجُلٌ بَايَعَ رَجُلاً بِسِلْعَةٍ بَعْدَ الْعَصْرِ فَحَلَفَ بِاللَّهِ لأَخَذَهَا بِكَذَا وَكَذَا فَصَدَّقَهُ وَهُوَ عَلَى غَيْرِ ذَلِكَ وَرَجُلٌ بَايَعَ إِمَامًا لاَ يُبَايِعُهُ إِلاَّ لِدُنْيَا فَإِنْ أَعْطَاهُ مِنْهَا وَفَى لَهُ وَإِنْ لَمْ يُعْطِهِ مِنْهَا لَمْ يَفِ لَهُ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ali b. Muhammed ve Ahmed b. Sinan, onlara Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr), ona (Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran) el-A'meş, ona Ebu Salih es-Semmân ona da Ebu Hureyre'nin (ed-Devsî) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: Üç tür insan vardır ki ahiret gününde Allah (cc) onlarla konuşmaz, onlara bakmaz ve onları temize çıkarmaz. Ve onlar için elem verici bir azap vardır: (Bunların ilki) ihtiyacından fazla olan suyu, çölde muhtaç olan yolcudan esirgeyen kişidir. (İkincisi ise) ikindi vaktinde bir adama bir malı satarken, o malı "şu kadara" aldım diye yemin eden kişidir. Müşteri de ona inanır, halbuki o (satıcı) söylediği miktara almış değildir. (Üçüncüsü ise) bir yöneticiye ancak bir dünyalık uğruna biat eden kişidir. O dünyalıktan verirse ona biatında sadık kalır, vermezse biatında sebat etmez.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 42, /466
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ebu Cafer Ahmed b. Sinan el-Kattan (Ahmed b. Sinan b. Esed b. Hibban)
Konular:
Biat, biat alımı
Cimrilik, zemmedilişi
Yemin, Alış-verişte yalan yere
Öneri Formu
Hadis Id, No:
276469, İM002870-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ وَأَحْمَدُ بْنُ سِنَانٍ قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « ثَلاَثَةٌ لاَ يُكَلِّمُهُمُ اللَّهُ وَلاَ يَنْظُرُ إِلَيْهِمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَلاَ يُزَكِّيهِمْ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ رَجُلٌ عَلَى فَضْلِ مَاءٍ بِالْفَلاَةِ يَمْنَعُهُ مِنِ ابْنِ السَّبِيلِ وَرَجُلٌ بَايَعَ رَجُلاً بِسِلْعَةٍ بَعْدَ الْعَصْرِ فَحَلَفَ بِاللَّهِ لأَخَذَهَا بِكَذَا وَكَذَا فَصَدَّقَهُ وَهُوَ عَلَى غَيْرِ ذَلِكَ وَرَجُلٌ بَايَعَ إِمَامًا لاَ يُبَايِعُهُ إِلاَّ لِدُنْيَا فَإِنْ أَعْطَاهُ مِنْهَا وَفَى لَهُ وَإِنْ لَمْ يُعْطِهِ مِنْهَا لَمْ يَفِ لَهُ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ali b. Muhammed ve Ahmed b. Sinan, onlara Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr), ona (Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran) el-A'meş, ona Ebu Salih es-Semmân ona da Ebu Hureyre'nin (ed-Devsî) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: Üç tür insan vardır ki ahiret gününde Allah (cc) onlarla konuşmaz, onlara bakmaz ve onları temize çıkarmaz. Ve onlar için elem verici bir azap vardır: (Bunların ilki) ihtiyacından fazla olan suyu, çölde muhtaç olan yolcudan esirgeyen kişidir. (İkincisi ise) ikindi vaktinde bir adama bir malı satarken, o malı "şu kadara" aldım diye yemin eden kişidir. Müşteri de ona inanır, halbuki o (satıcı) söylediği miktara almış değildir. (Üçüncüsü ise) bir yöneticiye ancak bir dünyalık uğruna biat eden kişidir. O dünyalıktan verirse ona biatında sadık kalır, vermezse biatında sebat etmez.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 42, /466
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ali b. Muhammed el-Kûfî (Ali b. Muhammed b. İshak)
Konular:
Biat, biat alımı
Cimrilik, zemmedilişi
Yemin, Alış-verişte yalan yere
Öneri Formu
Hadis Id, No:
276470, İM002870-3
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ وَأَحْمَدُ بْنُ سِنَانٍ قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « ثَلاَثَةٌ لاَ يُكَلِّمُهُمُ اللَّهُ وَلاَ يَنْظُرُ إِلَيْهِمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَلاَ يُزَكِّيهِمْ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ رَجُلٌ عَلَى فَضْلِ مَاءٍ بِالْفَلاَةِ يَمْنَعُهُ مِنِ ابْنِ السَّبِيلِ وَرَجُلٌ بَايَعَ رَجُلاً بِسِلْعَةٍ بَعْدَ الْعَصْرِ فَحَلَفَ بِاللَّهِ لأَخَذَهَا بِكَذَا وَكَذَا فَصَدَّقَهُ وَهُوَ عَلَى غَيْرِ ذَلِكَ وَرَجُلٌ بَايَعَ إِمَامًا لاَ يُبَايِعُهُ إِلاَّ لِدُنْيَا فَإِنْ أَعْطَاهُ مِنْهَا وَفَى لَهُ وَإِنْ لَمْ يُعْطِهِ مِنْهَا لَمْ يَفِ لَهُ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ali b. Muhammed ve Ahmed b. Sinan, onlara Ebu Muaviye (Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr), ona (Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran) el-A'meş, ona Ebu Salih es-Semmân ona da Ebu Hureyre'nin (ed-Devsî) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: Üç tür insan vardır ki ahiret gününde Allah (cc) onlarla konuşmaz, onlara bakmaz ve onları temize çıkarmaz. Ve onlar için elem verici bir azap vardır: (Bunların ilki) ihtiyacından fazla olan suyu, çölde muhtaç olan yolcudan esirgeyen kişidir. (İkincisi ise) ikindi vaktinde bir adama bir malı satarken, o malı "şu kadara" aldım diye yemin eden kişidir. Müşteri de ona inanır, halbuki o (satıcı) söylediği miktara almış değildir. (Üçüncüsü ise) bir yöneticiye ancak bir dünyalık uğruna biat eden kişidir. O dünyalıktan verirse ona biatında sadık kalır, vermezse biatında sebat etmez.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Cihâd 42, /466
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Biat, biat alımı
Cimrilik, zemmedilişi
Yemin, Alış-verişte yalan yere
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ شَقِيقٍ عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِى غَرَزَةَ قَالَ كُنَّا نُسَمَّى فِى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم السَّمَاسِرَةَ فَمَرَّ بِنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَسَمَّانَا بِاسْمٍ هُوَ أَحْسَنُ مِنْهُ فَقَالَ « يَا مَعْشَرَ التُّجَّارِ إِنَّ الْبَيْعَ يَحْضُرُهُ الْحَلِفُ وَاللَّغْوُ فَشُوبُوهُ بِالصَّدَقَةِ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22736, İM002145
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ شَقِيقٍ عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِى غَرَزَةَ قَالَ كُنَّا نُسَمَّى فِى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم السَّمَاسِرَةَ فَمَرَّ بِنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَسَمَّانَا بِاسْمٍ هُوَ أَحْسَنُ مِنْهُ فَقَالَ « يَا مَعْشَرَ التُّجَّارِ إِنَّ الْبَيْعَ يَحْضُرُهُ الْحَلِفُ وَاللَّغْوُ فَشُوبُوهُ بِالصَّدَقَةِ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona Ebu Muaviye, ona A'meş, ona Şakik, ona da Kays b. Ebu Gareze şöyle demiştir:
Rasulullah (sav) döneminde bizlere 'simsarlar' denilirdi. (Bir gün) Rasulullah (sav) biz(tacirler)e uğradı ve bize bundan daha güzel bir isim vererek: 'Ey tacirler topluluğu! Şüphesiz (çoğu zaman) alışverişte (yalan) yemin ve yararsız -boş- söz bulunur. Bunun için siz ona (yalan yemine ve boş sözlere keffaret olması için) sadaka karıştırınız.' buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ticârât 3, /344
Senetler:
1. Kays b. Ebu Gareze el-Gıfarî (Kays b. Ebu Gaeze b. Umeyr)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Muaviye Muhammed b. Hâzim el-A'mâ ed-Darîr (Muhammed b. Hazim)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
Aldatmak, alış-verişte aldatmak
KTB, SADAKA
Ticaret
Ticaret, günahdan arındırmak
Ticaret, ticaret
Ticaret, tüccarın dürüst ve güvenilir olanı
Ticaret, yasak olan şekilleri
Yemin, alış-verişte
Yemin, Alış-verişte yalan yere
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28589, N003831
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ قُدَامَةَ قَالاَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِى غَرَزَةَ قَالَ كُنَّا بِالْمَدِينَةِ نَبِيعُ الأَوْسَاقَ وَنَبْتَاعُهَا وَكُنَّا نُسَمِّى أَنْفُسَنَا السَّمَاسِرَةَ وَيُسَمِّينَا النَّاسُ فَخَرَجَ إِلَيْنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ذَاتَ يَوْمٍ فَسَمَّانَا بِاسْمٍ هُوَ خَيْرٌ مِنَ الَّذِى سَمَّيْنَا أَنْفُسَنَا وَسَمَّانَا النَّاسُ فَقَالَ « يَا مَعْشَرَ التُّجَّارِ إِنَّهُ يَشْهَدُ بَيْعَكُمُ الْحَلِفُ وَالْكَذِبُ فَشُوبُوهُ بِالصَّدَقَةِ » .
Tercemesi:
Yine Kays b. Gareze (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştik. Medine çarşılarında değişik ölçü birimleriyle alışveriş yapıyorduk, insanların bize verdikleri simsarlar ismiyle anılırdık. Rasûlullah (s.a.v) bir gün yanımıza geldi ve kendimize insanların verdiği isimden daha hayırlı bir isim vererek: “Ey Tüccarlar topluluğu! Alışverişinize yalan ve yemin karışabilir, vereceğiniz sadaka ile onu temizleyin” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Eymân ve'n-Nuzûr 23, /2338
Senetler:
1. Kays b. Ebu Gareze el-Gıfarî (Kays b. Ebu Gaeze b. Umeyr)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
4. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
5. Ebu Abdullah Muhammed b. Kudame el-Messîsî (Muhammed b. Kudame b. A'yen b. Misver)
Konular:
KTB, SADAKA
Yemin, Alış-verişte yalan yere
Öneri Formu
Hadis Id, No:
277016, N003831-2
Hadis:
أَخْبَرَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ قُدَامَةَ قَالاَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِى غَرَزَةَ قَالَ كُنَّا بِالْمَدِينَةِ نَبِيعُ الأَوْسَاقَ وَنَبْتَاعُهَا وَكُنَّا نُسَمِّى أَنْفُسَنَا السَّمَاسِرَةَ وَيُسَمِّينَا النَّاسُ فَخَرَجَ إِلَيْنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ذَاتَ يَوْمٍ فَسَمَّانَا بِاسْمٍ هُوَ خَيْرٌ مِنَ الَّذِى سَمَّيْنَا أَنْفُسَنَا وَسَمَّانَا النَّاسُ فَقَالَ « يَا مَعْشَرَ التُّجَّارِ إِنَّهُ يَشْهَدُ بَيْعَكُمُ الْحَلِفُ وَالْكَذِبُ فَشُوبُوهُ بِالصَّدَقَةِ » .
Tercemesi:
Yine Kays b. Gareze (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştik. Medine çarşılarında değişik ölçü birimleriyle alışveriş yapıyorduk, insanların bize verdikleri simsarlar ismiyle anılırdık. Rasûlullah (s.a.v) bir gün yanımıza geldi ve kendimize insanların verdiği isimden daha hayırlı bir isim vererek: “Ey Tüccarlar topluluğu! Alışverişinize yalan ve yemin karışabilir, vereceğiniz sadaka ile onu temizleyin” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Eymân ve'n-Nuzûr 23, /2338
Senetler:
1. Kays b. Ebu Gareze el-Gıfarî (Kays b. Ebu Gaeze b. Umeyr)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
4. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
5. Ebu Hasan Ali b. Hucr es-Sa'dî (Ali b. Hucr b. İyas b. Mukatil)
Konular:
KTB, SADAKA
Yemin, Alış-verişte yalan yere
Öneri Formu
Hadis Id, No:
147291, BS010509
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو بَكْرٍ : مُحَمَّدُ بْنُ الْحَسَنِ بْنِ فُورَكَ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهُ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا يُونُسُ بْنُ حَبِيبٍ حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ عَلِىِّ بْنِ مُدْرِكٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا زُرْعَةَ بْنَ عَمْرِو بْنِ جَرِيرٍ يُحَدِّثُ عَنْ خَرَشَةَ بْنِ الْحُرِّ عَنْ أَبِى ذَرٍّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهُ -صلى الله عليه وسلم- :« ثَلاَثَةٌ لاَ يَنْظُرُ اللَّهُ إِلَيْهِمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَلاَ يُكَلِّمُهُمُ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ ». قَالَ قُلْتُ : يَا رَسُولَ اللَّهُ فَمَنْ هَؤُلاَءِ فَقَدْ خَابُوا وَخَسِرُوا فَقَالَ :« الْمَنَّانُ وَالْمُسْبِلُ إِزَارَهُ وَالْمُنَفِّقُ سِلْعَتَهُ بِالْحَلِفِ الْكَاذِبِ ». أَخْرَجَهُ مُسْلِمٌ فِى الصَّحِيحِ مِنْ حَدِيثِ غُنْدَرٍ عَنْ شُعْبَةَ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Buyû' 10509, 11/13
Senetler:
1. Ebu Zer el-Ğıfârî (Cündüb b. Abdullah b. Cünade)
2. Haraşe b. Hur el-Fezarî (Haraşe b. Hur b. Kays)
3. Ebu Zür'a b. Amr el-Beceli (Herim b. Amr b. Cerir b. Abdullah)
4. Ali b. Müdrik en-Nehai (Ali b. Müdrik)
5. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
6. Ebû Dâvûd et-Tayâlîsî (Süleyman b. Davud b. Cârûd)
7. Yunus b. Habib el-İclî (Yunus b. Habib b. Abdülkahir b. Abdülaziz b. Ömer b. Kays)
8. Abdullah b. Cafer el-İsbehânî (Abdullah b. Cafer b. Ahmed b. Faris)
9. Ebu Bekir Muhammed b. Hasan el-Eşarî (Muhammed b. Hasan b. Fûrek)
Konular:
Ahlak, Allah'ın sevdiği/sevmediği tavırlar
Allah İnancı, Allah'ın sevdiği / buğz ettiği insan
İyilik, yapılan iyiliği başa kakmamak
Kibir, elbiseyi yerde sürüyerek
Kıyamet, ahvali
Ticaret, ticaret
Ticaret, yasak olan şekilleri
Yemin, Alış-verişte yalan yere
Öneri Formu
Hadis Id, No:
158557, BS21809
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو صَالِحِ بْنُ أَبِى طَاهِرٍ الْعَنْبَرِىُّ أَنْبَأَنَا جَدِّى يَحْيَى بْنُ مَنْصُورٍ الْقَاضِى حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ سَلَمَةَ حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ أَنْبَأَنَا جَرِيرٌ ح وَأَخْبَرَنَا أَبُو عَمْرٍو الأَدِيبُ أَنْبَأَنَا أَبُو بَكْرٍ الإِسْمَاعِيلِىُّ حَدَّثَنَا عِمْرَانُ بْنُ مُوسَى حَدَّثَنَا عُثْمَانُ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ : مَنْ حَلَفَ عَلَى يَمِينٍ يَسْتَحِقُّ بِهَا مَالاً وَهُوَ فِيهَا فَاجِرٌ لَقِىَ اللَّهَ وَهُوَ عَلَيْهِ غَضْبَانُ وَتَصْدِيقُ ذَلِكَ فِى كِتَابِ اللَّهِ (إِنَّ الَّذِينَ يَشْتَرُونَ بِعَهْدِ اللَّهِ وَأَيْمَانِهِمْ ثَمَنًا قَلِيلاً أُولَئِكَ لاَ خَلاَقَ لَهُمْ فِى الآخِرَةِ) الآيَةَ.
قَالَ ثُمَّ إِنَّ الأَشْعَثَ بْنَ قَيْسٍ خَرَجَ إِلَيْنَا فَقَالَ مَا يُحَدِّثُكُمْ أَبُو عَبْدِ الرَّحْمَنِ فَحَدَّثَنَاهُ بِمَا قَالَ فَقَالَ صَدَقَ لَفِىَّ نَزَلَتْ كَانَتْ بَيْنِى وَبَيْنَ رَجُلٍ خُصُومَةٌ فِى بِئْرٍ فَاخْتَصَمْنَا إِلَى رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- فَقَالَ شَاهِدَاكَ أَوْ يَمِينُهُ فَقُلْتُ إِذًا يَحْلِفُ وَلاَ يُبَالِى فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- مَنْ حَلَفَ عَلَى يَمِينٍ يَسْتَحِقُّ بِهَا مَالاً هُوَ فِيهَا فَاجِرٌ لَقِىَ اللَّهَ وَهُوَ عَليْهِ غَضْبَانُ فَأَنْزَلَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ تَصْدِيقَ ذَلِكَ ثُمَّ اقْتَرَأَ هَذِهِ الآيَةَ (إِنَّ الَّذِينَ يَشْتَرُونَ بِعَهْدِ اللَّهِ وَأَيْمَانِهِمْ ثَمَنًا قَلِيلاً) الآيَةَ لَفْظُ حَدِيثِ إِسْحَاقَ. رَوَاهُ الْبُخَارِىُّ فِى الصَّحِيحِ عَنْ عُثْمَانَ بْنِ أَبِى شَيْبَةَ وَرَوَاهُ مُسْلِمٌ عَنْ إِسْحَاقَ بْنِ إِبْرَاهِيمَ.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
, ,
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
4. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
5. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
5. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
6. Ahmed b. Seleme el-Bezzâz (Ahmed b. Seleme b. Abdullah)
6. Ebu İshak İmran b. Musa el-Cürcanî (İmran b. Musa b. Mücaşi')
7. Ebu Bekir Ahmed b. İbrahim el-Cürcani (Ahmed b. İbrahim b. İsmail b. Abbas)
7. Yahya b. Mansûr el-Kâdî (Yahya b. Mansûr b. Yahya b. Abdülmelik)
8. Ebu Amr Muhammed b. Abdullah er-Rezcahî (Muhammed b. Abdullah b. Ahmed b. Muhammed b. Ahmed b. Hüseyin b. Musa)
8. Anber b. Tayyib el-Anberî (Anber b. Tayyib b. Muhammed b. Abdullah b. Anber)
Konular:
Allah İnancı, kızması / gazabı/ buğzetmesi ve sebepleri
Din, dünyalık bir mal/meta karşılığında dini satmak
Kur'an, Ayet Yorumu
Kur'an, Nüzul sebebleri
Yemin, Alış-verişte yalan yere